Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/19 E. 2022/30 K. 10.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/19 Esas – 2022/30
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/19
KARAR NO : 2022/30

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACILAR : 1- … – …
2- … – …
3- … – …
4- … – …
5- … – …
6- … – …
7- … – …
8- … – …
9- … – …
10- … – …
11- … – …
12- … – …
13- … – …
VEKİLİ : … – …

DAVALI : … – …
DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2022
KARAR TARİHİ : 10/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin, babası …’nin 03/10/2015 tarihinde vefat etmiş olduğunu, mirasçıları olan müvekkillerinin Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 13/11/2016 tarih ve 2016/… Esas- 2016/… Karar sayılı dosyası ile babalarından kalma mirası hükmen reddettiklerini, davalı tarafın …’nin borçlu/kefil sıfatıyla kredide imzası bulunduğundan dolayı müvekkilleri hakkında takibe geçildiğini, ancak icra takip dosyasında yer alan ödeme emrinde …’nin yer almadığını, Adana 13. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında müvekkilleri hakkında işlemlerin yapıldığını, müvekkillerinin zarar gördüğünü, Adana 13. İcra Müdürlüğünün 217/… Esas sayılı dosyanın teminatsız olarak tedbiren durdurulmasını, müvekkillerinin ayrı ayrı davalıya borcu olmadığının tespit edilmesini, davalının %20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı tarafa tebligat yapılmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalı … ile davacılar murisi … aleyhine kefalet sözleşmesinden kaynaklı olarak başlatılan Adana İcra 13. Müdürlüğü’nün 2017-… E sayılı takip nedeniyle açılan menfi tespit iddiasına ilişkindir.
Adana Asliye Ticaret 1. Mahkemesinin 2020/… Esas ve 2022/… karar sayılı ilamı ile; Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 25.11.2021 tarih … sayılı kararı ile 6102 sayılı TTK’nin 4. maddesinin 1 fıkrasının (f) bendinden kaynaklanmakta olan dava ve işlerin, iki veya üç Asliye Ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı Asliye Ticaret mahkemelerinin, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işler için ihtisas mahkemesi olarak dosyaların tevzi edilmesine ve davalı kooperatifin kredi veren olarak değerlendirilerek dosyanın mahkememize gönderme kararı ile tevzi edildiği görüldü.
Davalı, … olup, davacılar murisi de kooperatif üyesi olup, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu m.99’da; Bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır. Hükmü yer aldığı, görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu,
Davalı, …, davacılar murisi de kooperatif üyesi olup, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu m.99’da; Bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır. Hükmü yer aldığı, görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu,
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu m.1’de; Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara kooperatif denir. Şeklinde tanımlandığı,
Ticaret Bakanlığı Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü’nün Esnaf Ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet kooperatifi taslak ana sözleşmesinde kooperatiflerin amacını, ortağı esnaf ve sanatkâra faaliyetleri için gerekli krediyi sağlamak veya kredi ve banka teminat mektubu almak üzere kefil olmak şeklinde tanımlandığı,
1163 sayılı kanunun 93. Maddesinde; “Muaflıklar” başlığı altında; Kooperatifler, kooperatif birlikleri, kooperatif merkez birlikleri ve Türkiye Milli Kooperatifler Birliği;
a. Birbirlerinden ve ortaklarından aldıkları faiz ve komisyonlar ile ortaklarına kefalet etmeleri dolayısiyle bunlardan aldıkları paralar, banka ve Sigorta Muameleleri Vergisinden, faydalanacağının belirtildiği,
Taslak Ana Sözleşmenin 61. ve 62. Maddelerinde;
SENETLER, KREDİ VE KEFALET BELGELERİ
Madde 61- Kredi ve kefalet verilen ortaklar ve varsa kefilleri kooperatifi finanse eden Bankaca tespit edilen usul ve esaslara göre bir senet veya borçlu cari hesap taahhütnamesi imzalamak zorundadırlar.
Bu senetler ve belgeler Banka ile yapılacak anlaşmaya göre kooperatifçe düzenlenip ortak ile kooperatif yetkilileri tarafından imza edilir.

SERMAYENİN BANKAYA REHNEDİLMESİ
Madde 62- Kooperatif, ortaklarını finanse eden Bankayla ayrıca yapılacak genel anlaşma hükümleri dahilinde, sermayesinin tamamını veya bir kısmını terhin eder.
Şeklindeki hükümlerin yer aldığı,
Taslak Ana Sözleşmenin 66. Maddesinde;
VADESİNDE ÖDENMEYEN BORÇLARIN MASRAFLARI VE UYGULANACAK GECİKME FAİZİ
Madde 66- Aldıkları kredileri vadesinde ödemeyen veya borçları ertelenmeyen ortaklar ile kefilleri aleyhine, kredi borçlarının kooperatif takibine intikal tarihinden itibaren en geç 90 gün içerisinde icra takibi başlatılır. Yapılacak takibatın masrafları ortaklar ile kefillerine ait olup alınacak ilk paralardan mahsup olunur.
Kooperatif kaynaklarından veya kooperatif kefaletiyle bankalardan kullanılan ve ortağın vadesinde ödenmeyen kooperatif takibine intikal etmiş borçlarının kooperatif tarafından tahsilinde uygulanacak gecikme faiz oranı tahsilât tarihinde bankaca kooperatif kredilerine uygulanan cari faiz oranının 2 katını geçemez.
Şeklindeki düzenlemenin yer aldığı,

5411 Sayılı Bankacılık Kanunu 3. Maddesinde kredi kuruluşlarının; Mevduat bankalarını ve katılım bankaları ifade ettiği tanımlanmış,
Mevduat bankasının: Bu Kanuna göre kendi nam ve hesabına mevduat kabul etmek ve kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren kuruluşlar ile yurt dışında kurulu bu nitelikteki kuruluşların Türkiye’deki şubelerini,
Katılım bankasının: Bu Kanuna göre özel cari ve katılma hesapları yoluyla fon toplamak ve kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren kuruluşlar ile yurt dışında kurulu bu nitelikteki kuruluşların Türkiye’deki şubelerini,
Kalkınma ve yatırım bankası: Bu Kanuna göre mevduat veya katılım fonu kabul etme dışında; kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren ve/veya özel kanunlarla kendilerine verilen görevleri yerine getiren kuruluşlar ile yurt dışında kurulu bu nitelikteki kuruluşların Türkiye’deki şubelerini,
Finansal holding şirketi: İçlerinden en az bir tanesi bir kredi kuruluşu olmak şartıyla bağlı ortaklıklarının tümü veya çoğunluğu kredi kuruluşu veya finansal kuruluş olan şirketi,
şeklinde tanımlar yapılarak banka, katılım bankası, kalkınma ve yatırım bankalarının ve finansal holding şirketinin tanımına yer verildiği,
Bunun yanında; fon bankası ile Finansal kuruluş’un tanımlarına yer verildiği,
Finansal Kuruluşların; Kredi kuruluşları dışında kalan ve sigortacılık, bireysel emeklilik veya sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunmak veya bu Kanunda yer alan faaliyet konularından en az birini yürütmek üzere kurulan kuruluşlar ile kalkınma ve yatırım bankaları ve finansal holding şirketlerini, kapsayacağının belirtildiği,

6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. Maddesi (f) fıkrası gerekçesinde;
“(f) bendinin kapsamı genişletilmiştir. Çünkü, bugün finans sektöründe sadece bankalar ve ödünç para verme işleri ile uğraşanlar bulunmamakta, bu sektör sadece anılan kanunlarla düzenlenmemektedir. Bunların yanında, finansal kiralama, faktoring, özel ve genel finans şirketleri, fortfaiting şirketleri başta olmak üzere çeşitli finans kurum ve kuruluşları da vardır. Bunları düzenleyen ayrıntılı bir mevzuat bulunmaktadır. Bende eklenen “diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara” ibaresi anılan şirketleri ifade etmekte olduğu,

Resmi Gazetenin 13.12.2012 tarih ve 28496 sayısında yayımlanan 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanununun birinci maddesinde;
(1) Bu Kanunun amacı; finansal kuruluş olarak faaliyet gösteren finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketlerinin kuruluş ve çalışma esasları ile finansal kiralama, faktoring ve finansman sözleşmelerine ilişkin usul ve esasları düzenlemek olduğu,

Tanımlar başlıklı 3. Maddesinde;
Finansal kiralamanın tanımı yapılmış olup, Bir finansal kiralama sözleşmesine dayalı olmak koşuluyla, bu Kanun veya ilgili mevzuatı uyarınca yetkilendirilen kiralayan tarafından finansman sağlamaya yönelik olarak bir malın mülkiyetinin kira süresi sonunda kiracıya devredilmesi; kiracıya kira süresi sonunda malın rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması; kiralama süresinin malın ekonomik ömrünün yüzde sekseninden daha büyük bir bölümünü kapsaması veya finansal kiralama sözleşmesine göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının malın rayiç bedelinin yüzde doksanından daha büyük bir değeri oluşturması hâllerinden herhangi birini sağlayan kiralama işlemini, olduğu,
38. maddesinde Faktoring sözleşmesi tanımlanmış olup,
Faktoring sözleşmesi; mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilen alacaklar ile Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilebilen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir almak suretiyle, faktoring şirketinin müşterisine sağladığı tahsilat, borçlu ve müşteri hesaplarının tutulmasının yanı sıra finansman veya faktoring garantisi fonksiyonlarından herhangi birini ya da tümünü içeren sözleşme olarak tanımlandığı,

39. maddesinde Finansman sözleşmesi tanımlanmış olup,
Finansman sözleşmesi, her türlü mal veya hizmet alımının, malı veya hizmeti satın alan gerçek veya tüzel kişinin nam ve hesabına mal veya hizmetin teslim veya temini ile birlikte doğrudan satıcıya ödeme yapılması suretiyle kredilendirilmesini öngören sözleşme olarak tanımlandığı,
39-A maddesinde Tasarruf Finansman sözleşmesi tanımlanmış olup,
Tasarruf finansman sözleşmesi, belirli bir tasarruf tutarı ve dönemine bağlı olarak önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinimi için müşteriye finansman kullanma hakkı veren, şirkete ise müşteriye ait birikmiş tasarruf tutarını yönetme, geri ödeme ve finansman kullandırma yükümlülüğü ile organizasyon ücreti alma hakkı veren, faizsiz finansman esaslarına göre düzenlenen sözleşme olarak tanımlandığı,

90 sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname gereğince; ikrazatçıların, bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine tabi olduğu, ikrazatçının; faizden para kazanmak amacıyla ödünç para verme işleriyle uğraşan ve kendilerine izin belgesi verilen gerçek ve tüzel kişiler olduğu,

Yukarıda belirtilen tüm tanımlar ve kanunların amacı gözetildiğinde, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet kooperatiflerinin üyelerine banka aracılığıyla kredi kullanımında kefil olduğu, doğrudan …nin üyelerine kredi açmadığı ve kredi kullandırmadığı, kullanılan banka kredilerine aracılık ve kefaletinin bulunduğu,

Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlığın ise, kooperatifin kefaleti ile …ndan kullanılan kredinin geri ödenmemesi nedeniyle kefaleten kredi borcunu ödeyen kooperatifin, kooperatif üyesinin müteselsil kefaleti nedeniyle sorumluluğu cihetiyle başlatılan icra takibine, borçlulardan müteselsil kefilin vefatı sonrasında mirasçılarının mirası hükmen reddi nedeniyle menfi tespit talebi olduğu, uyuşmazlıkta her ne kadar dava dışı bankadan kredi kullanılmış ise de uyuşmazlık, kredi kullanımından değil, TBK m.581 vd. ile TTK m.7’de düzenlenen müteselsil kefaletin şartları ile mirasçıların hükmen mirası reddi noktasında toplandığı,
Diğer yandan 6102 sayılı Kanunun m.4/1-(f) gereğince; Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtmiş ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 25.11.2021 tarih 1232 sayılı kararı ile de; iki veya üç Asliye Ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı Asliye Ticaret mahkemelerinin iş dağılımı ile ihtisaslaşmasının sağlandığı, Adana Asliye Ticaret 1. Mahkemesinin 2022/… E. ve 2020/… K. Sayılı ilamı ile dosya hakkında gönderme kararı verilerek esasın kapatıldığı, ticaret mahkemeleri arasındaki Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 25.11.2021 tarih 1232 sayılı kararının iş bölümü değil iç ilişki olduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 09.06.2004 tarihli ve 2004/4-337 E. – 2004/337 K. sayılı ilamında da, bir yerdeki birden fazla ticaret mahkemeleri arasındaki ilişkinin “iş bölümü ilişkisi” olmayıp, yalnızca bir “iç ilişki” olduğunu belirttiği, iş dağılımını belirleme yetkisinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna verilmiş ve dairelerin, belirlenen iş dağılımına göre tevzi edilen davalara bakmak zorunda olduğu, gönderme kararı veren mahkemenin karar verip esası kapattığı, dosyanın sürüncemede kalmaması, usul ekonomisi ve gecikmeye mahal verilmesinin engellenmesi amacıyla görevli mahkemenin belirlenmesi ile iş dağılımının, iç ilişki olması ve davanın açıldığı mahkemede görülmesi gerektiği anlaşılmakla görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114-c gereğince DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Adana Asliye Ticaret 1. Mahkemesinin görevli olduğuna,
3-Tedbir hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesine gönderilmesine, kararın süresi içinde istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde ise merci tayini için dosyanın Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine, istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/01/2022

Katip … Hakim …
e-imzalı e-imzalı