Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/356 E. 2021/743 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/356 Esas – 2021/743
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/356 Esas
KARAR NO : 2021/743

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … TC. … – …
VEKİLİ : Av. … E Tebligat adresi mevcut
DAVALI : … LTD. ŞTİ. E Tebligat adresi mevcut
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 27/04/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile; Müvekkili …’nın … Cadddesinde bulunan … marketi işlettiği, müvekkilinin, iş yerinde satmak için … Ltd. Şirketinden … , …, … gibi içecekleri satın almadığı, taraflar aralarında 27.09.2010 tarihinde … no.lu satış noktası sözleşmesi akdedildiği, müvekkil 2010 yılından itibaren davacı firmadan ürün satın alıp, aldığı ürünlerin borçlarını da düzenli olarak ödediği, davacı firmayla yapılan anlaşmaya göre müvekkilin %15 anlaşma bütçesi, hasılat primi, fiyat farkı bedeli, sergi bedeli, insert bedeli, palet bedeli, yeni ürün listeleme bedeli gibi bir takım alacak kalemleri bulunduğu, bu alacak kalemlerine ek olarak yapılan fazla ödemelere ilişkin Hizmet İade Faturaları da kesilerek müvekkilin geri aldığı ödemeler ve hakedişleri toplanarak borcundan düşülüp, müvekkile ait gerçek borç tutarı ortaya çıktığı, bununla ilgili olarak evrakların ellerinde mevcut olduğu, son olarak şirket tarafından borç çıkarıldıktan sonra evrakın teslim edildiği ve bu evrakta 2018 yılından sonra hizmet iadelerinin vesair geçmediğinin görüldüğü, bunun üzerine müvekkilinin bunları talep ettiği ama bir anda kendisini icra takibi ve dava ile karşı karşıya bulduğu, olayın şirket içi iç çatışma olduğu, müvekkilin borcu olmamasına rağmen gerekli düşümlerin yapılmaması sebebiyle ortaya çıkan tutar için Adana 4. İcra müdürlüğünde 2020/… Esas sayılı dosyasıyla takibe başlandığı, takibe konu borç tutarı 398.814,99 TL olarak belirtilse de müvekkilin borcunun olmaması sebebiyle borca itiraz edilip, akabinde Menfi Tespit için arabuluculuk yoluna başvurulduğu, ancak arabuluculuk görüşmeleri neticesinde de bir sonuç alınamadığı müvekkilinin böyle bir borcu, borcun doğmasına neden olacak herhangi bir sorumluluğu yada kusurunun da olmadığı, gerekli anlaşmaların sağlanamaması sebebiyle müvekkil aleyhine haksız icra takibi başlatıldığı, bu takibe itirazları üzerine durdurulmuştur. Takibin durması sebebiyle davalı tarafından Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesine İtirazın İptali davası açılmış olup 2020/… Esas numarasıyla davanın görüldüğü, müvekkiline kesilen faturalarda ki imzalarına müvekkile ait olmadığı, bu nedenle öncelikle davanın kabulü ile müvekkilinin Adana 4.İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; davacının ikame etmiş olduğu işbu davada hukuki yararın mevcut olmayıp, aynı konuda taraflarınca ikame edilmiş olan itirazın iptali davasının halen derdest olduğu, müvekkil şirket … … Ltd. Şti. (bundan sonra … … olarak yazılacaktır) ile davacı … – … Market arasında akdedilen … no’lu, 27.09.2010 tarihli Satış Noktası Sözleşmesi kapsamında ticari ilişkiler devam ederken … müvekkil şirketten satın ve teslim aldığı ürünlerin bedelini ödemediği; bunu müteakip kendilerince Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… D. İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alınarak, Adana 4. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. sayılı dosyasından tatbik ettirildiği, akabinde süresi içerisinde esas takibe geçilmiş olup; davacı(borçlu) vekili tarafından 2020/… E. sayılı takip dosyasıyla giriştikleri icra takibine itiraz edildiği, borçlu vekili tarafından yapılan itiraz neticesinde takip durdurulduğu, davacı borçlunun itirazı ile duran takibin kaldığı yerden devamını teminen tarafımızca 07.12.2020 tarihinde yine Sayın Mahkeme’nin 2020/… Esasına kayıtlı olan itirazın iptali istemli dava açılmış olduğu, bahse konu dava halen derdest olduğu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.’nun 114. maddesinde hukuki yarar dava şartı olarak kabul edilmiştir. Hakkı ihlal edilen bir kişi davacı olarak mahkemeye başvurup hukuki korunma talep edebilir. Ancak davacının hukuki korunma talep edebilmesi için korunmaya değer bir yararının bulunması gerekir. Davacının dava hakkına sahip bulunması mahkemeden hukuki koruma isteyebilmesi için yeterli değildir. Dava açan kişinin ayrıca dava açmakta hukuki bir yararı bulunmalıdır. Kural olarak inşai davalarda ve eda davalarında hukuki yararın bulunduğu varsayılır. Davacı bu tür davalarda hukuki yararının bulunduğunu bildirmek ve ispat etmekle yükümlü değildir.Ancak şüphe halinde hukuki yararın mevcut olup olmadığı inceleme konusu yapılır. Tespit davalarında bu arada menfi tespit davasında davacının davanın açılmasında hukuki yararı bulunmalıdır. Davacı menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunu bildirmeli, açıklamalı ve gerekirse ispat etmelidir. Davacı menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunduğunu ispat edemezse dava dava şartı olan hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmelidir.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Alacaklı ilamsız icra takibinde ödeme emrine itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilir.(İİK.m.67) İtirazın iptali davası genel hükümlerine göre görülen bir dava olması nedeniyle borçlu takibe itirazında bildirdiği itiraz sebepleriyle bağlı olmadan bütün savunma sebeplerini davada ileri sürebilir. Bu nedenle itirazın iptali davası açıldıktan sonra takip konusu borçla ilgili olarak borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır.Zira menfi tespit davasında ileri sürülebileceği borçla ile ilgili iddiasını itirazın iptali davasında savunma sebebi yapabilir ve savunma ile ilgili tüm delillerini gösterebilir. Kaldı ki Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/… Esas numarasıyla İtirazın İptali davası açılmış olup, UYAP sisteminden yapılan incelemede devam eden davada davacı tarafından aynı itirazların sunulduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle açılmış olan dava da hukuki yarar bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın hukiki yarar yokluğundan REDDİNE,
Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL maktu red karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 6.810,77 TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 6.751,77 TL’nin istek halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davalı vekilinin sarf ettiği emek ve mesaisi dikkate alınarak 4.080,00 TL maktu vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Arabuluculuk asgari ücret tarifesine göre hesaplanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
İlişkin taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar usulen açıkça okunup anlatıldı.17/09/2021

Katip …
E İmzalıdır

Hakim …
E İmzalıdır