Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/279 E. 2022/60 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/279 Esas – 2022/60
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/279 Esas
KARAR NO : 2022/60

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLLERİ : … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31.03.2021
KARAR TARİHİ : 19.01.2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 26.06.2018 tarihinde sürücü belgesiz …’in sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracıyla … mevki istikametinden gelip … Caddesini takiben Kanal istikametine seyrederken kaza yeri olan … mahallesi … sokak kavşağına geldiğinde hızından dolayı direksiyon hakimiyetini kaybedip yaya kaldırımına çıkarak aynı istikamete ve önünde seyredip yolun sağına yanaşan müvekkili …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 5.900,00-TL kalıcı maluliyet ve 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 6.000,00-TL tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesinde, aleyhlerine açılan davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; trafik kazasından kaynaklı geçici iş göremezlik ve sürekli maluliyet talebine ilişkindir.
Kazaya karışan araçların tescil kayıtları, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiş, davacıların ekonomik ve sosyal durumları araştırılmıştır.
SGK tarafından da davacıya rücuya tabi bir ödeme yapılmamıştır.
KTK’nın 111.maddesinde, “Bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir.
Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.” denilmiştir.
Diğer taraftan TCK’nın 73-7 maddesi gereğince; Kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikayetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsi haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise artık hukuk mahkemesinde de dava açamaz.
CMK’nın 253.maddesinde uzlaşma düzenlenmiş, 253-19. Fıkrasında ise, “..Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü bulunmaktadır.
Şu halde, CMK’nın 253-19. maddesindeki hüküm, KTK’nın 111 ve TCK’nın 73-7 maddesindeki hükümlerden bağımsız, uzlaşmaya özel ve öncelikle uygulanması gereken bir hüküm niteliğindedir. Bir başka anlatımla soruşturma sırasında, müşteki ve şüphelinin anlaşarak uzlaşması ve takipsizlik kararı verilmesinden sonra KTK’nın 111 maddesi gereğince, bu anlaşmanın yada uzlaşmanın iptali istenemez. Ayrıca henüz kamu davasının açılmadığı soruşturma evresinde şikayetten vazgeçilmesi nedeniyle takipsizlik kararı verilen durumlarda TCK’nın 73-7.maddesi uygulanmaz.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle soruşturma aşamasında 16.08.2018 tarihinde uzlaştırma teklif formu ile davacıya uzlaşma teklifinde bulunulduğu, davacının uzlaştırmanın mahiyeti, uzlaştırmaya kabul veya reddetmenin hukuki sonuçlarını anladığına ilişkin uzlaşma teklifini kabul ettiği, motosikletin tamiri karşılığında da uzlaşmanın sağlandığı ve uzlaşma gereğince savcılık tarafından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 80,70-TL den peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AAÜT m.7 gereğince hesaplanan 2.550,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Ara buluculuk Bürosu tarafından T.C. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, 6183 sayılı kanuna göre davacıdan alınarak tahsil edilerek hazineye irat kaydına,

6-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına ),
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana İstinaf Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmek üzere Mahkememize yapılacak olan istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/01/2022

Katip …
e- imzalıdır

Hakim …
e- imzalıdır