Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/185 E. 2022/113 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/185 Esas – 2022/113
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/185 Esas
KARAR NO : 2022/113

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … –
VEKİLİ : … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 28/01/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile; 19/04/2018 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile seyir halindeyken, plakası belirlenemeyen beyaz renkli bir aracın arkadan davacının motosikletine çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, davacının ciddi oranda geçici ve kalıcı sakatlığa duçar olduğu, bu kazanın gerçekleşmesinde plakası belirlenemeyen aracın sürücüsünün tazminatı gerektirir derecede kusurlu olduğu, bu nedenle şimdilik 300,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ;
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle: kabul manasında olmamak üzere davcının maluliyetinin İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından tespit edilmesi gerektiği, sigorta poliçesinin ancak ve ancak gerçek ve doğrudan olan zarar kalemleri için teminat verdiğini, geçici iş göremezlik tazminatı talepleri tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğu, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı aracın kusuru oranında olduğu, bu nedenle kusur durumunu Adli Tıp Kurumu tarafından tespitinin istendiği, kabul manasına gelmemek üzere tazminat hesaplamalarındaki gelirin asgari ücret olarak alınması gerektiği, öncelikle açılan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 08/07/2021 tarihli kusur raporu ile; meydana gelen kazanın oluşumunda plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç şoförünün asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı motosiklet sürücüsü …’in ise kusursuz olduğu kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen 01/12/2021 tarihli maluliyet raporu ile; meydana gelen kaza sebebiyle davacının tüm vücut engellilik oranının %2 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği, kişinin dava konusu yaralanmaya bağlı olarak başka birisinin geçici veya sürekli olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonuna yazılan müzekkereye cevap verildiği cevabında; 06/07/2020 tarih ve … ve 14/11/2020 tarih … sayılı ilamında başvuranın …, Sigorta Kuruluşunun … olduğu 19/04/2018 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle yapılan başvuruya kazanın plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen bir araç nedeniyle meydana geldiğine ilişkin başvuru sahibinin ifadesinden başka herhangi bir belge bulunmadığı, davacının ispatlanamayan davasının itiraz yolu açık olmak üzere reddine karar verildiği, verilen kararın taraflara tebliğ edildiği ancak karara karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığı görüldü. İlgili dosyanın dosyamız arasına alındığı anlaşıldı.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; mahkemenin davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi için varlığı yada yokluğu gerekli olan hallere dava şartı denilmekte olup dava şartları mahkemeye ilişkin dava şartları, taraflara ilişkin dava şartları ve dava konusuna ilişkin dava şartları olarak karşımıza çıkmakta olup aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olmasının (kesin hüküm) HMK m.114/1-(i) kapsamında dava şartı olarak düzenlendiği, hakem kararlarının kesin hüküm teşkil ettiği, mahkememize dava açılmazdan evvel sigorta tahkim komisyonunda davanın açıldığı ve verilen kararın kesin hüküm niteliği taşıdığı anlaşılmakla, davanın reddine karar verilmesi gerekmiş olup davanın HMK 114/1-(i) maddesi gereğince kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
Açılan davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN REDDİNE,
Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL maktu red karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davalı vekilinin sarf ettiği emek ve mesaisi dikkate alınarak 300,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk asgari ücret tarifesine göre hesaplanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına
Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
İlişkin taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar usulen açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı