Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/150 E. 2021/830 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/150 Esas – 2021/830
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/150 Esas
KARAR NO : 2021/830

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … (T.C. …) – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …

DAVA : Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2021
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinden özetle; … … Şubesi nezdinde … numaralı banka hesabı bulunan davacı …’nın söz konusu hesabındaki 48.000,00 TL, “davacının bilgisi ve rızası dışında” 15/09/2020 tarihinde havale yolu ile 5 parça halinde …, …, …, … isimli şahıslara gönderildiği, davacının … internet bankacılığı sistemlerinde kayıtlı olan … numaralı GSM hattı, 15/09/2020 tarihinde saat 12.07’de … numaralı GSM hattı tarafından arandığı ve arayan şahıs kendisini … Genel Müdürlüğü’nden … olarak tanıttığı, bu şahısın, davacının kişisel verilerini ve kimlik bilgilerini tamamen doğru bir şekilde belirterek davacının … Bünyesi’ndeki tüm hesap bilgilerini, hesap numaralarını ve kullandığı kredi bilgilerini, kredi miktarlarını harfiyen doğru olarak davacıya aktardığı. Şahıs, kullanılan kredilerde hayat sigortası zorunluluğunun kalktığını, davacının da …’den kullanmış olduğu 40.000,00 TL, 41.000,00 TL, 50.000,00 TL , 80.000,00 TL’lik kredilerine istinaden 1.450,00 TL’lik bir miktarın davacıya iade edileceğini söylediği, ancak sonrasında 5 parça halinde davacının hesabından para çıkışları olduğu, bu nedenlerle davalı bankada güvenlik zafiyeti nedeniyle davacının zarara uğradığı, davacı bankanın gerekli özeni göstermemesi nedeniyle davacının toplam 48.000,00 TL’lik alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Dava; davacının bilgisi ve izni dışında davalı banka nezdinde açılmış olan hesapta bulunan parasının internet bankacılığı yoluyla dava dışı üçüncü kişilere gönderilmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerekir. 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun Tanımlar başlıklı 3/k. maddesine göre; Tüketicinin ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiyi ifade ettiği, Kanunun m. 3/l. bendine göre tüketici işleminin mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık, vb. sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi kapsayacağı, Aynı kanunun temel ilkeler başlıklı 4/5. maddesinde ise tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebileceği, bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetlerin tüketici yönünden geçersiz olacağı,Kanunun 83/2. maddesine göre; taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer konularda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği, Kanunun 73/1. maddesinde ise; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu,
Bu durumda; davacının, “Davalı Banka nezdinde açılmış olan bireysel mevduat hesabında izin ve bilgisi olmaksızın işlem yapıldığı, davacının bu sebeple zarara uğradığı ve bu duruma davalı bankanın güvenlik eksikliği ve hatasının sebep olduğu” iddiası yönünden, taraflar arasındaki ihtilafın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Kanunu kapsamında kalmakta olduğu ve davaya Tüketici Mahkemesinde bakılması gerektiği, anlaşıldığından ve görev hususu kamu düzenine ilişkin olup taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında itiraz üzerine yahut resen gözetilmesi gerektiğinden, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Dava dilekçesinin görev yönünden reddine, ADANA TÜKETİCİ MAHKEMELERİNİN görevli olduğuna, karar kesinleştikten sonra İKİ HAFTA içerisinde taraflarca talep edilir ise, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine,
2- Dosyanın süresi içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi istenmez ise, alınması gereken harç konusunda, HMK 20/1-son cümle gereğince; açılmamış sayılması kararı ile birlikte karar verilmesine, yargılama giderleri konusunda ise HMK 331/2 maddesi gereğince talep halinde dosya üzerinden karar alınmasına,
3-Dosyanın süresi içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi istenir ise, HMK 331/2 maddesi gereğince, harç ve yargılama giderlerine görevli mahkemede karar verilmesine,
İlişkin taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar usulen açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı