Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/854 E. 2021/1150 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/854 Esas – 2021/1150
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/854 Esas
KARAR NO : 2021/1150
BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : … AŞ. – …
VEKİLİ : … – …
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
VEKİLİ : … – …
DAVA :Bankacılık işlemlerinden kaynaklanan itirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/12/2020
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile davalı asıl borçlu şirket arasında imzalanan Kredi Sözleşmelerine davalıların kefil olarak katıldığını, bu sözleşmeye istinaden kullandırılan kredinin geri ödemesinin sözleşme hükümlerine uygun olarak yapılmadığını, bu nedenle kredi hesabının kesildiğini ve asıl borçlu şirket ve sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan diğer borçlulara Hatay 3. Noterliği’nin 12/10/2018 tarihli … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi gönderilmesine rağmen borcun ödenmemesi üzerine Adana 7. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, uygulanması gereken temerrüt faizi oranının %72 olduğunu, belirterek fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydı ile 3.130.331,08 TL asıl alacak, 21.643,08 TL akti faiz,238.733,53 TL temerrüt faizi ile 13.018,83 TL BSMV olmak üzere toplam 3.414.626,09 TL alacaklarının bulunduğunu, takip tarihinden sonra 10.899,57 TL ödeme yapıldığını, bu ödemenin asıl alacaktan düşüldüğünde asıl alacağın 3.130.331,08 TL olduğunu belirterek, davalıların icra takibine yapmış oldukları itirazın 3.130.331,08 TL asıl alacak, 21.643,08 TL akti faiz,238.733,53 TL temerrüt faizi ile 13.018,83 TL BSMV olmak üzere toplam 3.403.726,52 TL üzerinden iptaline, davalılar aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri, harç, masraf ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ; Davalılar vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki savunmalarında özetle; müvekillerinin ödemesi gereken hukuken geçerli muaccel herhangi bir borçları bulunmadığını, alacaklı ile asıl kredi borçlusu şirket arasında akdedilen kredi sözleşmelerinde ve ipotek akit tablosunda borcun taksitler halinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, taksit tarihleri gelmeden hesabın kat edilmesi ve icra takibinin başlatılmasının hukuka aykırı olduğunu, hesap kat ihtarına müvekkilleri tarafından süresinde itiraz edildiğini ve müvekkillerinin alacaklı bankaya muaccel bir borcunun bulunmadığını, asıl kredi borçlusu şirket konkordato müracaatında bulunduğundan ve kendisine kesin mühlet verildiğinden bahse konu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, karşı tarafın TBK’nın 88.ve 120.maddelerindeki sınırlamaları aşan akdi ve temerrüt faizi uygulanması taleplerinin de yerinde olmadığını belirterek davanın reddine, davacının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava İİK’nun 67.maddesi gereğince açılan ve genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davası olup deliller bu çerçevede toplanarak değerlendirilmiştir.
Davanın, 7155 S. yasanın 20. md. ile 6102 sy. TTK’na eklenen 5/A md. kapsamına girdiği ve dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmasının dava şartı olarak düzenlendiği, davacı vekili tarafından arabuluculuk son tutanağının ibraz edildiği, dava şartının yerine getirildiği görülmüştür.
Davalılar vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunmuştur. Bu itiraz süresinde olmadığı gibi genel kredi sözleşmesinin 13/4. maddesinde Adana Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı, sözleşmenin taraflarının tacir olduğu gözetilerek yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu …. A.Ş. arasında 10/09/2013 tarihli 835.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşme limiti artılarak son olarak 7.000.000,00 TL +1.200.000 USD’ne yükseltilmiştir. Davalı … ve … bu sözleşmeye 7.000.000,00 TL +1.200.000,00 USD limitle kefil olmuşlardır. Kefalet sözleşmeleri 6098 sayılı kanun 583. maddesinde belirtilen şekil şartlarını şartlarını taşımaktadır. Diğer taraftan TBK’nın 584/3 maddesi gereğince, ticaret şirketinin ortağı veya yöneticisi tarafından şirketle ilgili verilecek kefaletler için eş rızası gerekli değildir. Davalılar … ve … asıl borçlu şirketin yetkilisidir. Bu nedenle davalı gerçek kişilerin eşlerinin rızasına gerek yoktur ve kefaletleri geçerlidir.
Kredi sözleşmesi gereğince, borçlu şirkete 2.783.500,00 TL tutarında taksitli ticari kredi kullandırılmıştır.Kredi borçlarının ödenmemesi üzerine banka 05/10/2018 tarihinde hesapları kat etmiş, Hatay 3.Noterliği’nden 12/10/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnameyi keşide ederek borcun derhal ödenmesini istemiştir. İhtarname davalı …’ e tebliğ edilememiş 13/10/2018 tarihinde iade edilmiştir. Diğer davalı …’na 15/10/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. … 16/10/2018 tarihinde temerrüte düşmüştür. Davalı borçlular Ankara 56. Noterliği’nden 18/10/2018 tarihinde keşide ettikleri … yevmiye numaralı ihtarname ile davacının gönderdiği ihtara cevap vermişlerdir. Bu nedenle davalı …’ in ihtarname içeriğine en geç 18/10/2018 tarihinde vakıf olduğu ve 19/10/2018 tarihinde temerrüte düştüğü kabul edilmiştir.
Davacı-alacaklı, Adana 7. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı dosyasında, davalı-borçlular hakkında 26/11/2018 tarihinde 3.141.230,65 TL asıl alacak, 343.443,62 TL işlemiş faiz,(05/10/2018-26/11/2018 tarihleri arasında %72 oranında hesaplanan temerrüt faizi) 17.172,18 TL. BSMV olmak üzere toplam 3.501.846,45 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatmıştır. Borçluların süresinde yapmış oldukları itiraz üzerine icra takibi durmuştur. Takip talebinde asıl alacağa takip tarihinden sonrada aynı oranda temerrüt faizi işletilmesi talep edilmiştir.
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… E. Sayılı dosyasında ( yeni esas 2021/2); asıl borçlu …. A.Ş tarafından konkordato talebinde bulunulmuştur. Mahkeme tarafından, alacaklı …’ nın, konkordato projesine onay verdiği konusunda dosyaya her hangi bir bilgi ulaşmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle İİK’nın 303/1 maddesi gereğince alacaklı davacının davalı kefilleri takip edilebileceği kabul edilmiştir.
TTK 8/1 maddesine göre; ticari işlerde faiz oranı sözleşme ile serbestçe belirlenebilir. Kredi sözleşmesinin 10.5 maddesi gereğince; temerrüt halinde … BCH şeklide çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranının 2 katı oranında gecikme faizi uygulanması gerekmektedir.
Alacağın kat tarihi itibariyle kayıtlardan tespit edilmesi, temerrüt tarihine kadar işleyen akdi faiz ile BSMV nin ana paraya ilave edilerek kapitalize edilmesi ve bu şekilde oluşan ana paraya takip tarihine kadar temerrüt faizi uygulanması gerekmektedir.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017/19-822 esas 2018/1754 karar , 19 HD. 2016/5391 esas 2017/2354 karar sayılı kararları ) takip talebinde takibe kadar akdi faiz istendiği belirtilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bankacı bilirkişi … 03/09/2021 havale tarihli raporunda özetle; her bir davalının temerrüte düştüğü tarihler farklı olduğu için, …’nun temerrüt tarihi 16/10/2018, …’ in temerrüt tarih 19/10/2018 olarak kabul edildiği taktirde, temerrüt tarihlerine kadar %19.08 oranında akdi faiz işletilerek akdi faiz ve BSMV ana paraya ilave edilerek kapitalize edilmiş, oluşan ana paraya bu kez takip tarihine kadar %72 oranında temerrüt faizi işletilmiş, takip tarihinden sonra 08/05/2019 tarihinde yapılan 10.899,57 TL tutarındaki ödeme taleple bağlı kalınarak asıl alacaktan düşülmüştür. Buna göre; … yönünden temerrüt tarihi 16/10/2018 alındığında ve 10.899,57 TL ödeme asıl alacaktan düşüldüğünde 3.136.619,60 TL asıl alacak, 258.096,57 TL işlemiş faiz, 12.904,83 TL BSMV olmak üzere toplam 3.407.621,00 TL borç hesaplandığı, takip talebindeki rakamlarla kıyaslandığında ve az olan miktarlar esas alındığında 3.130.331,08 TL asıl alacak, 258.096,57 TL işlemiş faiz, 12.904,83 TL BSMV olmak üzere 3.401.332,48 TL’ nin hükme esas alınması gerektiği, … yönünden temerrüt tarihi 19/10/2018 alındığında ve 10.899,57 TL ödeme asıl alacaktan düşüldüğünde 3.141.266,66 TL asıl alacak, 239.564,63 TL işlemiş faiz, 11.978,23 TL BSMV olmak üzere toplam 3.392.809,52 TL borç hesaplandığı, takip talebindeki rakamlarla kıyaslandığında ve az olan miktarlar esas alındığında 3.130.331,08 TL asıl alacak, 239.564,63 TL işlemiş faiz, 11.978,23 TL BSMV olmak üzere toplam 3.381.873,94 TL ‘ nin hükme esas alınması gerektiği belirtilmiştir. Ancak takip talebinde hesabın kat edildiği 05/10/2018 tarihinden, icra takibinin başlatıldığı 26/11/2018 tarihine kadar %72 oranında olmak üzere 343.443,62 TL temerrüt faizi istenmiştir. Dava dilekçesinde ise; 21.643,08 TL akdi faiz, 238.733,53 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 260.376,61 TL faiz istenmiştir. Bilirkişi raporunda da, hesaplanan temerrüt faizleri ile dava dilekçesinde istenen akdi ve temerrüt faizi toplamı olan 260.376,61 TL ile kıyaslanmıştır. Oysa, bilirkişi raporunda 05/10/2018 tarihinden temerrüt tarihine kadar hesaplanan akdi faiz zaten ana paraya ilave edilmiştir. Temerrüt tarihi itibariyle kapitalize edilen toplam miktar üzerinden takibe kadar hesaplanan temerrüt faizi ile dava dilekçesinde istenen 238.733,53 TL temerrüt faizi kıyaslandığında taleple bağlı kalınarak her iki borçlu yönünden temerrüt faizinin 238.733,53 TL olarak alınması gerekmiştir. Buna göre, takip tarihi itibariyle davalı …’nun 3.130.331,08 TL asıl alacak, 238.733,53 TL temerrüt faizi, 12.904,83 TL BSMV olmak üzere toplam 3.381.969,44 TL den, …’ in ise, 3.130.331,08 TL asıl alacak, 238.733,53 TL temerrüt faizi, 11.978,23 TL BSMV olmak üzere toplam 3.381.042,84 TL’den sorumlu tutulması gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen tüm bu nedenlerle; davacı ile dava dışı asıl borçlu …. A.Ş. arasında imzalanan ve davalıların kefil olarak katıldığı genel kredi sözleşmesi gereğince kullandırılan kredinin ödenmediği, hesabın kat edilerek borçlulara gönderilen ihtarnamenin sonuçsuz kalması üzerine icra takibi başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, kefaletlerin TBK.’nın 583 ve 584.maddeleri gereğince geçerli olduğu, nedenleri bilirkişi raporunun tartışıldığı paragrafta anlatıldığı üzere; takip tarihi itibariyle davalı …’nun 3.130.331,08 TL asıl alacak, 238.733,53 TL temerrüt faizi, 12.904,83 TL BSMV olmak üzere toplam 3.381.969,44 TL den, …’ in ise, 3.130.331,08 TL asıl alacak, 238.733,53 TL temerrüt faizi, 11.978,23 TL BSMV olmak üzere toplam 3.381.042,84 TL’den sorumlu tutulması gerektiğinden, davanın kısmen kabulü ile, davalıların itirazlarının belirtilen miktarlar üzerinden iptaline kanar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne,
Davalıların Adana 7. İcra Müd.nün 2018/… e. sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın;
A) … yönünden;
3.130.331,08 TL asıl alacak, 238.733,53 TL temerrüt faizi, 12.904,83 TL BSMV olmak üzere toplam 3.381.969,44 TL üzerinden iptaline,
B) … yönünden;
3.130.331,08 TL asıl alacak, 238.733,53 TL temerrüt faizi, 11.978,23 TL BSMV olmak üzere toplam 3.381.042,84 TL üzerinden iptaline,
Takibin tahsilde tekerrür oluşmayacak şekilde her davalı için belirtilen rakamlar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 72 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 oranında BSMV uygulanmak suretiyle devamına,
Hüküm altına alınan alacakların %20 si oranında hesaplanan 676.393,88 TL inkar tazminatının davalı … tamamından, … ise 676.208 TL’sinden diğer davalı ile birlikte sorumlu olacak şekilde davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
2-Davanın kabul edilen kısmı üzerinden karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 231.022,00 TL’den peşin alınan 40.617,91 TL’nin mahsubu ile bakiye 190.404,00 TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye irad kaydına, Davacının peşin olarak ödediği 40.617,91 TL harcın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden kararın verildiği tarihte yürürlükte olan AAÜT’ne hesaplanan 122.444,69 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, davanın reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
4-Davacının yaptığı 1.037,10 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre 1.030,47 TL sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-T.C. Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenmesi gereken 1.320,00 TL Arabuluculuk Ücretinin 6325 sayılı HUAK ‘ nın 18/A ve HUAK Yönetmeliğinin 25-26. Maddeleri gereğince, 6183 sayılı kanuna göre davalılardan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
6-Dair, HMK.’nun 341/1 ve 345.maddesi gereğince; kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, aynı yasanın 343.maddesi gereğince mahkememize yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İSTİNAF YOLUNA başvurulabileceği belirtilerek davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı14/12/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …