Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/818 E. 2021/948 K. 28.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/818 Esas
KARAR NO : 2021/948

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … (…)’ e velayeten, …
2- … (…)’ e velayeten …
3- … (…) – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVALI : … ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 12/12/2011
ADANA 3. ATM’ NİN BİRLEŞEN 2013/… ESAS SAYILI DOSYASI;
DAVACILAR : 1- … (…)’ e velayeten …
2- … (…)’ e velayeten …
3- … (…) – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVALI :… ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 07/05/2013
KARAR TARİHİ : 28/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : …

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan davanın yapılan açık
Yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılardan …’ in eşi diğer davacıların babası …’ in 30/01/2009 tarihinde davalı tarafından sigortalanan ve … tarafından kullanılan … plakalı …’ e ait yolcu otobüsünde seyahat etmekte iken, Tatvan – Diyarbakır arasında sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybederek uçuruma düşmesi sonucu ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kazada …’ in vefat ettiğini, aracın Karayolu Zorunlu Trafik Sigortasının davalı tarafından yapıldığını ve kaza tarihi itibari ile kişi başına sigorta limitinin 150.000,00 TL olduğunu, murisin imamlık yaptığını, 18/03/2009 tarihinde müracaat edilmesine rağmen ödeme yapılmadığını, Dörtyol İcra Müdürlüğü’ nün 2009/… esas sayılı dosyasında başlatılan takibe itiraz edildiğini, itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 oranından az olmamak üzere inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakma yetkisinin Adana Mahkemelerinde olduğunu, davacılara bağlanan bir gelir ya da ödeme varsa araştırılması gerektiğini, müvekkiline usulüne uygun şekilde ve tüm belgeler eklenmek sureti ile yapılmış bir başvuru olmadığını, müvekkilinden ancak yasal faiz istenebileceğini, alacağın likit olmadığını, bu nedenle icra inkar tazminatı istenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2013/… esas sayılı dosyasında davacılar vekili özetle; aynı kazada destek …’ in vefat ettiğini, … plakalı …’ e ait otobüsün Karayolu Zorunlu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin davalı tarafından yapıldığını, kaza tarihi itibari ile kişi başı limitin 150.000,00 TL olduğunu, mahkememizin 2011/… esas sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde, toplam alacağın 315.204,51 TL olarak hesaplandığını belirterek bu tazminatın 150.000,00 TL’ lik kısmının … poliçe numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasından, 150.000,00 TL’ lik kısmının da Karayolları Zorunlu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası gereği davalıdan alınması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere … poliçe numaralı Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası gereğince limitle sınırlı olmak kaydı ile 150.000,00 TL’ nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen davada talep ettikleri 150.000,00 TL tazminatın 22.194,45 TL’ sini …, 15.374,40 TL’ sini …, 112.431,17 TL’ sini de … için istediklerini açıklamıştır.
Birleşen dosyanın davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mükerrer talepte bulunulduğunu, diğer dosyada alınan raporun bu davaya dayanak olamayacağını, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan ödemelerin mahsup edilmesi gerektiğini, sağ kalan eşin çalışıp çalışmadığının, gelir durumunun, evlenme ihtimalinin değerlendirilmesi gerektiğini, sigortaya yapılan başvurunun usulüne uygun olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dörtyol Asliye Hukuk Mahkemesi’ nde açılan itirazın iptali davası, mahkemenin 2009/… esas 2010/… karar sayılı yetkisizlik kararı ile mahkememize gönderilmekle yargılamaya mahkememizde devam edilmiştir.
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2013/… esas sayılı davası bu dosya ile birleştirilerek yargılaması birlikte yürütülmüştür.
30/01/2009 tarihinde dava dışı …’ e ait … plakalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetin kaybetmesi soncu yoldan çıkması ve uçuruma yuvarlanması ile meydana gelen tek taraflı trafik kazasında davacıların miras bırakanı ve desteği … vefat etmiştir. Davacılardan … müteveffanın eşi, diğer davacılar ise çocuklarıdır.
… plakalı aracın kaza tarihi itibari ile geçerli olmak üzere … numaralı poliçe ile Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ve ayrıca … numaralı poliçe ile Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Mesuliyet Sigortası davalı tarafından yapılmıştır.
Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 30/01/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında 8 kişinin öldüğü 11 kişinin yaralandığından bahisle sürücünün cezalandırılması istemiyle açılan dava Bitlis Ağır Ceza Mahkemesi’ nin 2009/… esas sayılı dosyasında devam etmektedir. Kazanın tek taraflı olması ve oluş konusunda ihtilaf olmadığından sonucu beklenmemiştir.
Dörtyol İcra Müdürlüğü’ nün 2009/… esas sayılı dosyasında, alacaklılar …, … ve … tarafından …. aleyhine 22/05/2009 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 150.000 TL asıl alacak 5.991,78 TL işlemiş faiz talep edilmiştir. Borçlunun süresinde yapmış olduğu itiraz üzerine takip durmuştur.
Kaza tek taraflı olup davacıların ortak miras bırakanı … … plakalı araçta yolcu olarak bulunmaktadır. Sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ve karşı şerite geçerek bariyeri yırtıp uçuruma yuvarlanmasıyla ölümlü ve yaralamalı trafik kazası oluşmuştur. Bu kazada kusur tamamen araç sürücüsündedir. Aksi yönde bir iddia ve delil dosyada bulunmamaktadır.
Mahkememizin 2011/… E. 2015/… K. Sayılı 12/05/2015 kararı ile; “Asıl davanın kısmen kabulüne, Dörtyol İcra Müdürlüğü’ nün 2009/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 150.000,00 TL asıl alacak, 5.850,00 TL işlemiş faiz olmak üzere 155.850,00 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına , inkar tazminatı talebinin reddine, Birleşen davanın kabulüne, davacılardan … için 22.194,45 TL, … için 15.374,40 TL ve … için 112.431,17 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL tazminatın 31/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacılara ödenmesine” karar verilmiştir.
Bu karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 17. H.D ‘nin 20/09/2018 tarihli 2015/… E. 2018/… K. sayılı kararı ile; ” mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğe, eşe ve iki çocuğuna pay ayrılarak hesaplama yapılmıştır. Dosya kapsamındaki nüfus kayıt örneğinden desteğin anne-babasının sağ olduğu anlaşılmaktadır. Desteğin anne-babasının da destekten yoksun kalma tazminatı almaya hakları bulunduğundan onlara da pay ayrılacağı ve davacılara ayrılan pay oranları düşeceğinden mahkemece desteğin anne-babasına da 1’er pay ayrılmak sureti ile hesap bilirkişisinden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi, hükme esas alınan raporda destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılırken davacı eşin %40 oranında yeniden evlenme ihtimalinin bulunduğu belirtildiği halde tazminattan %30 oranında evlenme ihtimalinin indirilmesi de hatalı olduğundan” bahisle bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuştur. Bozma ilamına uyulmakla ilam lehine olan taraf için usuli kazanılmış hak oluşur ve bozma ilamı gereğince işlem yapılması gerekir.
Mahkememizce bozma ilamı gereğince ek rapor alınmak üzere dosyanın daha önce görevlendirilen bilirkişi kuruluna tevdine, ancak daha önceki kurulda yer alan Prof. Dr. … bilirkişi listesinde yer almadığından ve ayrıca uzmanlık alanı açısından bu dosya için gerekli olmadığından dosyanın bilirkişiler … ve … tevdiine karar verilmiştir. 09/08/2021 tarihli ek raporlarında özetle; TRH-2010 yaşam tablosu ile progresif rant formülüne göre ve ayrıca PMF 1931 yaşam tablosu ile progresif rant formülüne göre ayrı ayrı hesaplama yapılmış, önceki kararın yalnızca davalı tarafından temyiz edildiği, hükme esas alınan rapora davacıların itiraz etmediği gözetilerek usuli müktesep hak gereğince 2012 yılındaki veriler dikkate alınmıştır. Anne … 19/11/2020 tarihinde vefat ettiği için anneye bu tarihe kadar pay ayrılmış, davacı eş … için %30 oranında evlilik tenzili yapılmıştır. Raporda TRH 2010 ve progresif rant formülüne göre; davacı … için desteklik miktarı 40.726,46 TL, davacı … için desteklik miktarı 64.950,39 TL, anne … için desteklik miktarı 31.687,00 TL, baba … için desteklik miktarı 96.213,12 TL, davacı … için desteklik miktarı %30 evlilik tenzilinden sonra 224.924,08 TL olduğu, sigorta limitinin 150.000,00 TL olması nedeniyle garame hesabı yapıldığında, Zorunlu Taşımacılık Sigortasından dolayı davacı …’in 13.324,11 TL, davacı …’in 21.249,23 TL, …’in ise 73.586,36 TL tazminat alacağının bulunduğu, ZMMS poliçesinden dolayı da, her bir davacının aynı miktarlarda ( …’in 13.324,11 TL, davacı …’in 21.249,23 TL, …’in ise 73.586,36 TL) tazminat alacağının bulunduğu, asıl dava yönünden toplam 108.159,70 TL tazminat alacağının takip tarihine kadar işleyen temerrüt faizinin 4.160,44 TL olduğu belirtilmiştir.
Anayasa Mahkemesi 17/7/2020 Tarih, Esas 2019/40, Karar 2020/40 Sayılı Kararı ile; KTK’nın 90. Maddesinin Birinci Cümlesinin “…bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir.” Bölümünde Yer Alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” İbaresi, İkinci Cümlesinde Yer Alan “…ve genel şartlarda…” İbaresinin, Kanun’un 92. Maddesinin (i) Bendi “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” ibaresinin, Anayasa’nın 5., 13., 17., 35. ve 48. maddelerine aykırı olduğundan iptallerine karar vermiştir.
Bu iptal kararından sonra Yargıtay 17. ve 4. HD.’nin TRH 2010 Yaşam Tablosunun ve Progresif rant tekniğinin esas alınarak tazminat hesabı yapılması gerektiği yönündeki kararları bulunmaktadır. (Yargıtay 17. HD. 2019/3292 E. 2021/1848 K., 2020/2628 E. 2021/2552 K., 4. HD 2021/14534 E. 2021/3594 K.)
7327 sayılı kanun ile değiştirilen 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesi gereğince, sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak,hesaplanması gerekir. Ancak 7327 sayılı kanun, 23. maddesi gereğince yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Kanun 19/06/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir ve yürürlük tarihinden sonraki poliçe ve olaylara uygulanması gerekmektedir.
Önceki hükmün davacı tarafından temyiz edilmediği, hükme esas alınan rapora davacının itiraz etmediği, bu rapora dayanarak ıslah talebinde bulunduğu, hükmün davalı lehine bozulduğu gözetilerek davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haktan dolayı önceki hükme esas alınan 2012 verilerine göre hesaplama yapılması ve %40 oranında evlilik tenzili yapılması gerekmektedir. (Yargıtay 17. HD. 2020/3949 E. 2021/2563 K., HGK 2016/21-817 Esas ve 2020/167 karar)
Bu durumda mahkememizce ek raporda THR-2010 ve progresif rant formülüne göre yapılan hesaplama dikkate alınmıştır. Ne var ki bozma ilamı gereğince oluşan usuli kazanılmış hak nedeniyle davacı eş yönünden evlilik tenzilinin %40 uygulanması gerekmektedir. Bu nokta yönünden yeniden bir rapor alınmamış ve evlilik tenzili %40 uygulanarak rapordaki veriler üzerinden mahkememizce yeniden hesaplama yapılmıştır. Buna göre:
Davacı … için desteklik miktarı raporda hesaplandığı gibi 40.726,46 TL,
Davacı … için desteklik miktarı raporda hesaplandığı gibi 64.950,39 TL,

Davacı … için desteklik miktarı; 321.320,11 TL’den %40 oranında evlilik tenzili yapıldığında 192.792,06 TL,
Anne … için desteklik miktarı raporda hesaplandığı gibi 31.687,00 TL,
Baba … için desteklik miktarı raporda hesaplandığı gibi 96.213,12 TL,
olmak üzere toplam tavan tazminat tutarı 426.369,03 TL olmaktadır. Bu tutar 150.000,00 TL olan poliçe limitini aştığı için garame hesabı yapılması gerekmektedir. 426.369,03 / 150.000,00 =2.8424 oranı dikkate alındığında zorunlu taşımacılık sigortasından :
Davacı …’in talep edebileceği tazminat 40.726,46 TL/2.8424=14.328,19 TL,
Davacı …’in talep edebileceği tazminat 64.950,39 TL/2.8424= 22.850,54 TL
Davacı …’in talep edebileceği tazminat 192.792,06 TL/2.8424=67.827,20 TL olmak üzere toplam 105.005,93 TL’dir. Ancak davacı … yönünden taleple bağlı kalındığında 22.194,45 TL’nin esas alınması gerekmektedir. Buna göre her üç davacı için tazminat toplamı 104.349,84 TL olmaktadır.
Davacıların, ZMMS poliçesinden dolayı ve garame hesabı yapıldığında isteyebilecekleri tazminat tutarları da … için 14.328,19 TL, … için 22.850,54 TL, … için 67.827,20 TL olmak üzere toplam 105.005,93 TL olarak bulunmuştur. 105.005,93 TL’nin temerrütün gerçekleştiği 31/03/2009 tarihinden icra takibinin başlatıldığı 22/05/2009 tarihine kadar ki avans faizi, yasal-faiz.hesaplama.net programı üzerinden 3.173,19 TL olarak hesaplanmış ve hesaplama tablosu dosyaya eklenmiştir.
6098 Sayılı TBK’nun 53/3 maddesi gereğince; ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar ölüm halinde talep edilebilecek zararlar arasında sayılmıştır. Paralel bir düzenleme 818 sayılı BK.nun 45. maddesinde de bulunmaktadır. 6098 sayılı TBK.nun 55. maddesinde ise destekten yoksun kalma zarrlarının belirlenmesinin esasları düzenlenmiştir.
2918 Sayılı KTK’nun 85 /1 maddesinde işletenin sorumluluğu düzenlenmiştir. Aynı maddenin 5. fıkrasında ; “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmü bulunmaktadır. 2918 Sayılı KTK’nun 91 /1 maddesi gereğince; “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur. Devam eden maddelerde ise zorunlu trafik sigortasının kapsamı düzenlenmiştir. ZMSS, motorlu bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracı işletenin zarara uğrayan 3.kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitlerle sigortalamaktadır.
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17. maddesinde düzenlenen sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadır. Anılan Kanunun 19/son ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.8. maddeleri hükümlerine göre, meydana gelen zarar öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanır. Ancak bu sigortanın hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için, sırasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur.
Yasa koyucu yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğu doğmayacaktır. Ancak limit aşımında sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacaktır.

Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; … plakalı araç sürücüsünün 31/01/2009 tarihinde yaptığı tek taraflı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacıların desteği …’in vefat ettiği, müteveffanın eş ve çocukları olan davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıkları, aracın kaza tarihini de kapsayacak şekilde davalı … Anonim Türk Sigorta şirketi tarafından Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası ve ayrıca ZMMS poliçesi ile ayrı ayrı sigortalandığı, kaza tarihi itibariyle her iki sigortanın poliçe limitinin 150.000,00 ‘er TL olduğu, bu kazada araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduğu, karayolu taşımacılık sigortacısı ve trafik sigortacısı arasında sıralı bir sorumluluk düzenlendiği, öncelikle karayolu taşımacılık sigortasının sorumlu olduğu, limit aşımı halinde trafik sigortacısına gidilebileceği, davacıların tavan tazminat tutarlarının toplamının her iki sigortanın limitinin üzerinde olduğu, bu nedenle garame hesabı yapıldığı, mahkememizin önceki kararının yalnızca davalı tarafından temyiz edildiği, ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporuna davacının itiraz etmediği, bozma kararı gereğince davalı lehine oluşan usuli müktesep hak gereğince 2012 yılı verilerine göre hesaplama yapıldığı, ayrıca davacı … için %40 oranında evlenme tenzili yapılması gerektiği, davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi’nin, davacıların destek zararlarından öncelikle karayolu zorunlu taşımacılık sigortacısı olarak, limiti aşan kısım yönünden ise zorunlu trafik sigortacısı olarak ve limitle sınırlı şekilde sorumlu olduğu anlaşıldığından zorunlu karayolu taşımacılık sigortasından dolayı açılan birleşen davanın … için 14.328,19 TL, … için taleple bağlı kalınarak 22.194,45TL, … için 67.827,20 TL olmak üzere toplam 104.349,84 TL üzerinden kısmen kabulüne, zorunlu trafik sigorta poliçesine dayanılarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali için açılan asıl davanın ise 105.005,93 TL asıl alacak, 3.173,19 TL işlemiş faiz olmak üzere 108.179,12 TL üzerinden kısmen kabulüne, alacak likit olmadığı için inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜNE,
Dörtyol İcra Müdürlüğü’ nün 2009/… esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın 105.005,93 TL asıl alacak, 3.173,19 TL işlemiş faiz olmak üzere 108.179,12 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak devamına,
Davacının inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
Alınması gereken 7.389,71 TL karar harcından peşin alınan 1.245,00 TL harcın . mahsubu ile bakiye 6.144,71 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 1.245,00 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Avukatlık ücret tarifesi gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden davacılar yararına takdir olunan 14.227,02 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, Davanın red edilen kısmı üzerinden hesaplanan 7.015,65 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine
2- Birleşen davanın KISMEN KABULÜNE,
Davacılardan … için 14.328,19 TL, … için 22.194,45TL, … için 67.827,20 TL olmak üzere toplam 104.349,84 TL tazminatın 31/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacılara ödenmesine,
Alınması gereken 7.128,13 TL karar harcından peşin alınan 512,35 TL harcın . mahsubu ile bakiye 6.615,78 TL harcın davalıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 512,35 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Avukatlık ücret tarifesi gereğince birleşen davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 13.863,23 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, birleşen davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 6.734,52 TL vekalet ücretinin davacılardan … ve …’den alınarak davalıya ödenmesine,
3- Davacılar tarafından her iki dava için yapılan toplam 3.024,24 TL yargılama giderinden davaların kabul edilen kısmı gözetilerek 2.100,50 TL sinin davalıdan tahsil edilerek davacılara ödenmesine , kalan masrafın davacıların üzerine bırakılmasına
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde, mahkememize veya eşdeğer başka bir mahkemeye verilecek bir dilekçe ile YARGITAY TEMYİZ YOLU açık olmak üzere karar verildi. 28/10/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza