Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/785 E. 2021/993 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/785 Esas – 2021/993
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/785 Esas
KARAR NO : 2021/993
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : … ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : … – …
DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALILAR : 2- … – …
3- ….LTD,ŞTİ – …
: 4- … – …
5- … – …
VEKİLİ : … – …
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
YAZIM TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile; davalı/borçlu şirketi …. Led Şti.nin müvekkili bankanın Adana Şubesine kayıtlı … müşteri numaralı ticari müşterisi olduğu, davalı/borçlu ile müvekkili banka arasında imzalanan 09/10/2017 tarihli ve 1.500.000,00 TL (Birmilyonbeşyüzbilira) bedelli Genel Kredi Sözleşmeleri uyarınca müvekkili banka tarafından davalı/borçluya birtakım krediler tesis edildiği ve davalı borçlu şirketin kullanımına sunulduğu, davalı/borçlular …, …, … ve … iş bu kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile 1.500,000,00 TL kefalet bedeli ile kefil oldukları, davalı/borçluların kullanmış oldukları kredilerin gere ödemesini yapması gerekirken vadesi gelen birtakım ödemeleri yapmadıkları, müvekkili banka tarafından yapılan tüm uyarı ve ihtarlara rağmen ödeme yapılmaması üzerine davalı/borçluların hesabı 22/09/2020 tarihinde kat edildiği, müvekkili bankanın alacaklarının tahsili amacıyla Adana 7.İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasından borçlular aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı/borçlular tarafından ilgili icra dairesine verilen itiraz dilekçesi ile ödeme emrine, takip konusu borca, faize ve tüm ferilere itiraz edilerek takibin durdurulmasına neden oldukları, davalı/borçluların itiraz dilekçesinde müvekkili bankaya herhangi bir borcu bulunmadığını ileri sürmüşse de borcun ödendiğine dair hiçbir delil sunmadıkları, müvekkili banka ile imzalanan sözleşmeler, ihtarnameler ve hesap hareketleri borcun varlığını açıkça ortaya koyduğu, davalı/borçlular tarafından yapılan bu itiraz tamamen kötü niyetli ve zaman kazanmaya yönelik olduğu, bu nedenlerle öncelikle davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; kredi kartlarına ilişkin davaların Tüketici Hukukunu ilgilendiren davalar olduğundan davanın görevsiz mahkemede açıldığı, mahkemenin davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar vererek dosyayı görevli ve yetkili Adana Tüketici Mahkemesine gönderilmesini talep ettikleri, yine davacı tarafından usuli işlemler yerine getirilmeden icra takibine girişildiği, müvekkiline ihtarname tebliğ edilmeden icra takibi yapıldığı ve haksız olarak faiz işletildiği, davanın sırf bu nedenle reddinin gerektiği, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı, davacı … A.Ş. ile herhangi bir sözleşme imzalamadığı, müvekkiline dava dilekçesiyle birlikte herhangi bir sözleşme tebliğ edilmediği, gerek icra takip dosyası ve gerekse de mahkememiz dosyasında müvekkilinin imzalamış olduğu herhangi bir sözleşme örneği bulunmadığı, bu nedenle müvekkili tarafından asıl borçlu mu yoksa kredi kartı kefili mi olduğunun bilinemediği, kefil hakkında icra takibi açılamayacağı, icra takibine konu edilmiş bulunan sözleşmenin, davacı tarafından dosyaya konulup taraflarınca incelendikten sonra itiraz ve cevap haklarını saklı tuttukları, davacının dava dilekçesinde müvekkilinin kefil sıfatıyla kredi sözleşmesi imzaladığı bahsiyle iş bu itirazın iptali davasını açmışsa da müvekkilinin imzaladığı iddia edilen sözleşmede (imzanın müvekkiline ait olup olmadığına ilişkin beyanlarını belge aslı görüldükten sonra yapma haklarını saklı tuttukları) kefil sıfatıyla imza atılmış olduğunun açıkça bildirilmiş olduğu, yasa ve yerleşik içtihatlar gereğince Kefilin sorumluluğunun, sözleşmeden ve kanundan kaynakladığı ve ödemeyi taahhüt ettiği azami miktar ile sınırlı olduğu, davacının defterlerinin incelenmesi halinde açıkça görüleceği üzere bu miktarın da davacı tarafa ödendiği, asıl borç ile borçlunun kusur veya temerrüdünün yasal sonuçları ile sorumlu olduğu, kefilin sorumluluğunun kapsamı esas olarak kefil olunan borcun aslına yani kefil olunan asıl borç ilişkisinde yer alan borca göre belirlendiği ve bu borcun ifa edilmemesi halinde söz konusu olduğu, kefil olunan ilişkinin konusu para borcu gibi bir değer sağlama borcu ise, kefilin sorumlu olacağı asıl borç kefalet sözleşmesiyle güvence altına alınan bu para borcu olduğu, kefilin azami sınırlar içinde kalmak şartıyla talep anında esas borç ne miktarda mevcutsa o miktarda sorumlu olduğu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Diğer davalılar vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; Davacı tarafından Adana 7.İcra Dairesinin 2020/… E. Sayılı takip dosyasına karşı müvekkillerİ adına yaptıkları itirazın iptali ile takibin devamı istemiyle davanın ikame edildiği, iş bu davanın haksız ve yersiz olduğu, reddinin gerektiği, müvekkillere gönderilen hesap kat ihtarnamesinin usule uygun düzenlenmediği, ihtarnamede istem konusu alacağın hangi krediden kaynaklı borç olduğu, kredi türü ve kredi miktarı belirtilmeksizin alacak isteminde bulunulduğu, bu nedenle hesap kat ihtarnamesinin geçerli olmadığı, bu hesap kat ihtarnamesine dayalı ikame edilen icra takibinin de dayanaktan yoksun olduğu, ayrıca hesap kat ihtarnamesinde makul ve yeterli süre öngörülmediği ve sadece 1 gün içerisinde borcun derhal ödenmesinin talep edildiği, hesap kat ihtarnamesinde belirtilen 1 günlük mehilin teamüle aykırı olduğu, bunun dahi hesap kat ihtarnamesini geçersiz kıldığı, hesap kat ihtarnamesinde ve icra takibinde istenilen tutar kadar müvekkillerinin borcunun bulunmadığı, asıl alacak yanında işletilen akdi faiz ve istenilen temerrüt faizinin de sözleşmeye aykırı olduğu, alacağın varlığını ve miktarını ispat külfetinin davacı bankada olduğu, bir güven kuruluşu olması gereken bankanın tüm bilgi ve belgeleri mahkememize sunması ve bu çerçevede alacağın varlığı ve varsa miktarının tespiti cihetinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerektiği, diğer bir davalı müvekkili …’nin müşterek müteselsil kefil sıfatıyla varsa borçtan sorumlu tutulmak istendiği, borçlar kanununun kefalete ilişkin hükümlerine uygun bir şekilde kefalet beyanı alınmadığı, kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu, bu manada iş bu borçtan sorumlu tutulmasının düşünülemeyeceği, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen bilirkişi raporu ile; davacının davalılardan alacağının 14.772,52 TL olduğu, takip tarihinden itibaren asıl alacak 14.644,99 TL’ye TCMB tebliği doğrultusunda %18,60 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV istenebileceği, 1.500.000,00 TL kefalet limitinin altında kalan borcun tamamından davalı kefillerin sorumlu olduğu, hesabı ile banka hesabı arasındaki farkın davacı bankaca, hesap kat tarihi itibarıyla, tarafınca yapılan hesaplamada Yargıtay Kararları doğrultusunda temerrüt tarihi itibarıyla faiz ve ferilerin alacağa kapitalize edilmesi, ve davacı Bankanın TCMB azami faiz oranları yerine sözleşmeye dayalı olarak %60,00 faiz işletilmesinden kaynaklandığı kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekili tarafından verilen 25/08/2021 tarihli dilekçe ile; dava konusu borcun dava dışı 3.kişiler tarafından ödenerek kapatıldığı, dava konusu icra dosyasının infazen kapandığından davanın konusuz kaldığı, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi talep edilmiştir. Davalılar …, …, … ve …. Ltd. Şti. vekili tarafından verilen 26/08/2021 tarihli dilekçe ile; Adana 7.İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasının borcunun ödendiğinden, davanın konusuz kaldığı, bu sebeple davacı bankadan vekalet ücreti, yargılama gideri, icra inkar tazminatı taleplerinin bulunmadığı, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı … vekili tarafından verilen 31/08/2021 tarihli dilekçe ile; Adana 7.İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasının borcunun ödendiğinden, davanın konusuz kaldığı, bu sebeple davacı bankadan vekalet ücreti, yargılama gideri, icra inkar tazminatı taleplerinin bulunmadığı, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi talep edilmiştir.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; işbu itirazın iptali davasının devam ettiği sırada dava dışı 3. kişiler tarafından, icra dosyasına takip ve dava tarihinden sonra ödeme yapıldığı ve borcun tamamen sona erdiği, davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Davacı icra inkar tazminatı talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL maktu red karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 257,11 TL harçtan mahsubu fazla yatırılan 197,81 TL harcın istek halinde davacıya iadesine
Taraflar yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda uzlaştıklarından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
HMK.’nın 333.maddesi uyarınca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Arabuluculuk asgari ücret tarifesine göre hesaplanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin dava tarihindeki haklılık durumu gözetilerek davalılardan alınarak hazineye irad kaydına,
İlişkin davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar usulen açıkça okunup anlatıldı.
Katip …
E İmzalıdır

Hakim …
E İmzalıdır