Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/669 E. 2021/1011 K. 12.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/669 Esas – 2021/1011
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/669
KARAR NO : 2021/1011

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/10/2020
KARAR TARİHİ : 12/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücüsü belli olmayan 20.02.2019 tarihinde … Mahallesinde plakası belli olmayan bir aracın 38. Sokak istikametinden gelip, … cadde üzerinden … sokağa girdiği safhada N:31 yanında kaldırım üzerinden koşarak … sokağa giren yaya …’a çarpması neticesinde tek taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde yaya konumunda olan müvekkilinin yaralandığını, kazanın meydana gelmesinden plakası belli olmayan araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, plakası tespit edilemeyen aracın trafik sigortasının olmaması nedeniyle müvekkili adına tazminat taleplerinin karşılanması amacıyla 10.09.2020 tarihinde davalı sigortaya başvuru yapıldığını, ancak davalı sigorta şirketinin yasal süre geçmesine rağmen taleplerini sonuçlandırmadığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesinde, öncelikle davacının müvekkili kurumu yapmış olduğu eksik başvuru neticesinde 17.09.2020 tarihinde kaza tarihi itibari ile geçerli ve yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre resmi ve yetkili bir hastaneden alınacak sağlık kurulu raporunun gönderilmesinin istendiğini, buna rağmen davacının eksik başvurusunu tamamlamadığını ve hesaplamaya esas belgeyi temin etmekten imtina ettiğini, dava şartını yerine getirmediğini, kanun ile düzenlenen emredici nitelikteki özel dava şartını yerine getirmeyen davacının talebinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilmesi gerektiğini belirterek açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle sürekli maluliyet tazminatı taleplidir.
Kazaya karışan aracın tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacıya ait tedavi evrakı, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiş, davacılara aik ekonomik ve sosyal durumları araştırılmıştır.
SGK tarafından davacıya rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Bilirkişi …’a ait 04.03.2021 tarihli kusur raporunda; plakası tespit edilemeyen kamyonetin, kaza yerini terk eden firari sürücüsü kaza yerinde sağa dönecek sürücü olarak kavşak başında karşıdan karşıya geçen yayaya geçiş hakkını vermeksizin aniden sağa dönerek karşıdan karşıya geçmeye başlamış olan yayaya çarpmasıyla karışmış olduğu bu kazada kazanın meydana gelmesine kendisinin neden olduğu kanaatinin ağırlık kazandığını, yaralanan davacının ise sağa dönüş yapan ve kendisine çarpan diğer sürücüye göre kavşak başında karşıdan karşıya geçen yaya olarak geçiş hakkının kendisinde oluşunun da dikkate alınması neticesinde kazaya etken ihlal kuralının olmadığı kanaatinin ağırlık kazandığı yönünde rapor sunulmuştur.
08.07.2021 tarihli duruşmanın bir nolu ara kararı gereğince davacı vekiline çocuklar için özel gereksinim değerlendirilmesi hakkında yönetmelik hükümleri çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporunu ibraz etmek ve bu raporu da sigorta şirketine de ibraz ettiğini belgelendirmek üzere 4 haftalık kesin süre verilmesine kesin süre içerisinde sağlık kurulu raporunun ibraz edilmediği ve sigorta şirketine sunulmadığı takdirde davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verileceği yönünde ihtarat yapıldığı ve davacı vekilince her hangi bir beyan ya da rapor sunulmadığı görüldü.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarih ve 2019/40 esas, 2020/40 karar sayılı 09.10.2020 tarih ve 31269 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan kararında; 2918 Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesinin 1. Fıkrasında yer alan ”Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları ile Belirlenen Belgeleri” ibaresinin iptaline ilişkin başvuruyu değerlendirmesinde özetle; sigorta şirketine başvuru zorunluluğu kapsamında zorunlu mali zorunluluk sigortası genel şartlarında belirlenen belgelerin sigorta şirketine ibrazının gerekli olduğu, bu gerekliliğin zarara uğrayan kişiye ödenecek tazminatın sigorta şirketi tarafından belirlenebilmesinin işin doğası gereği olduğu, söz konusu belgelerin bilim ve teknoloji alanındaki gelişmelere bağlı olarak değişebileceği, gerek bedensel zararlar gerekse mal varlığı zararının ispatı amacıyla düzenlenen belgeleri düzenlemeye yetkili kurumlar ya da düzenlenecek belgelerin niteliği zaman içinde değişebileceği gibi ispat için gereken belgelerin sayısının da değişebileceği dolayısıyla bu belgelerin genel şartlar ile belirlenmesi, genel şartların ön görülme kapsamında olduğu gibi genel şartların haiz olduğu ikincil mevzuat hükümlerine de uygun düşeceği şeklindeki gerekçe ile motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle kişinin uğradığı zararın bir an önce tazmin edilmesinin bu şartlar yerine getirilmekle mümkün olabileceği KTK 99 maddesinin 1.fıkrasındaki ibarenin, Anayasanın 5., 17.ve 35.maddeleri gereği devlete yüklenen pozitif yükümlülüklerle bağdaşmadığının söylenemeyeceği, dolayısıyla itirazın reddi gerektiği belirtilmiş olup, Yargıtay Hukuk 17. Dairesinin 2018/3847 esas 2020/823 karar sayılı ilamında da KTK 97. Maddesinde zarar görenin dava açmadan önce sigorta şirketine başvurusunun gerekli olduğu, trafik sigortası genel şartlarının ek 6.maddesinde ise başvuru sırasında eklenecek belgelerin neler olduğunun yazılı olduğu, bu belgeler arasında sağlık kurul raporunun da yer aldığı, burada sayılanların başvuru sırasında eklenmesinin zorunlu olup olmadığının yorum yolu ile değiştirilemeyeceği, sağlık kurulu raporu eklenmeden yapılan başvurunun usulüne uygun olarak bir başvurudan söz edilemeyeceği, bu nedenle davalı sigorta aleyhine vekalet ücreti takdir edilmemesi gerektiği gerekçesi ile ilk derece mahkemesinin verdiği kararın düzeltilerek onanmasına karar verildiği, belirtilen bu hususun HMK 114/2 gereğince diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler kapsamında yer aldığı, davacı vekiline kaza ve poliçe tarihi dikkate alınarak çocukları özel gereksinim değerlendirilmesi hakkında yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporunu davalı sigorta şirketine ibraz edip etmediği, etmiş ise bir örneğini sunması, sağlık kurulu raporu sunmamış ise davacı vekiline sağlık kurulu raporunu temin ederek ibraz etmek üzere HMK’nun 114/2 ve 115/2 gereğince 4 haftalık kesin süre verildiği, verilen süre içerisinde davacının dava şartını yerine getirmediği anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan reddine,
2-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 59,30-TL den peşin alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AAÜT 7/1 gereğince hesaplanan 2.040,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Arabuluculuk Bürosu tarafından T.C. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 6183 sayılı kanuna göre davacıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
6-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına )
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana İstinaf Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmek üzere Mahkememize yapılacak olan istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/11/2021

Katip …

Hakim …

e- imzalıdır e- imzalıdır