Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/182 E. 2021/682 K. 03.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/182 Esas – 2021/682
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/182
KARAR NO : 2021/682

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … -(T.C. …)

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/02/2020
KARAR TARİHİ : 03/09/2021
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun … nolu tesisattan perakende satış sözleşmesi olmadan enerji tüketimi yapttığının tespit edilmesi üzerine 23/10/2017 ve 27/06/2018 tarihlerinde kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenerek hesaplanan kaçak elektrik tüketim tahakkuk bedeli alacağı için Adana 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takip durduğunu beyan ederek, davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazının iptali ile takibin devamına, %20′ den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ;Davalı herhangi bir savunmada bulunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava İİK’nun 67.maddesi gereğince açılan itirazın iptali davası olup deliller bu çerçevede toplanarak değerlendirilmiştir.
Davalıya ait … Mah. … Blv. N:… … … adresinde, abonelik sözleşmesi olmaksızın elektrik kullandığından bahisle takip konusu borcun dayanağı 23/10/2017 ve 27/06/2018 tarihli tutanak düzenlenmiştir.
Adana 4. İcra Müdürlüğü’ nün 2018/… E. sayılı icra dosyasında, alacaklı davacı borçlu davalı hakkında 13/08/2018 tarihinde 34.927,92 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatılmış, süresinde yapılan itiraz üzerine takip durmuştur.
Ziyapaşa Vergi Dairesinin 05/03/2020 tarihli yazı cevabında; davalının gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olduğu, bilanço esasına göre defter tuttuğu belirtilmiştir.
Elektrik Mühendisi bilirkişi … 14/12/2020 tarihli raporunda ve 15/03/2021 tarihli ek raporunda: davalı adına 26/09/2017 tarihinde abonelik yapıldığını, 26/09/2017-27/06/2018 tarihleri arasında da abonelik fesh yada tahliye edilmemiş bulunduğundan ve de bu tarihler arasında tanzim edilmiş dava konusu olmayan 23/10/2017 tarihli kaçak tutanağının da sehven hatalı olarak düzenlendiğini, bu tutanak tarihinde elektriğin de kesilmeyerek mühür altına alma işlemi yapılmamış olması nedeni ile de davalı tarafından gerek abonesiz kullanımın söz konusu olmaması, gerekse mühür fekki yapılmak suretiyle elektrik tüketimi yapıldığı tespit edilmediğinden dava konusu 27/06/2018 tarihli kaçak tutanağının yönetmelik hükümlerine aykırı olarak hatalı olarak düzenlendiğini, dava konusu olan 34.528,63 TL bedelli kaçak faturasının iptal edilmesi gerektiğini, ancak 23/10/2017 ile 27/06/2018 tarihli 2 tutanak arasındaki sayacın üzerinde kaydedilmiş gerçek tüketim miktarı baz alınarak hesaplanan 38.144,807 kwh’lik tüketim miktarınında kaçak faturasının iptal edilmesi halinde normal fatura tahakkuku olarak davalı adına tahakkuk ettirilmesi gerektiğini, 38.144,807 kwh lik tüketim miktarının 17.704,94 TL olduğunu, davalı adına kayıtlı abonelikte kaçak olarak elektrik tüketimi yapılmadığını, bu nedenle 17.704,94 TL tutarlı normal elektrik faturasının davalı adına tahakkuk ettirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; davalıya ait işyerinde, yapılan kontroller sırasında elektrik aboneliği sözleşmesinin bulunmadığı, buna rağmen davalının kaçak olarak elektrik kullandığı, görevlilerce kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tutanak ve fatura tanzim edildiği, tahakkuk ettirilen fatura bedelinin ödenmemesi nedeniyle tutulan 27.06.2018 tutanağa istinaden Adana 4.İcra Dairesinin 2018/… esas sayılı dosyasında icra takibine geçildiği,davalı tarafından yapılan bu icra takibine itiraz edildiği, bu nedenle takibin durduğu, bunun üzerine davacının mahkememize itirazın iptali davası açtığı, davanın 1 yıllık yasal süre içerisinde açıldığı, dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi raporunda davalının aboneliğinden önceki en son endeks okumasının 25.09.2017 tarihinde yapıldığı ve 87503 kwh olduğu, bu tarihten yaklaşık 1 ay sonra 26.09.2017 tarihinde davalının aboneliğini yaptırdığı, dava konusu olmayan 23.10.2017 tutanak tarihi ile davalının abone olduğu tarihler arasında endeksin aynı kaldığı (87503) bu durumun davalının abone olduktan sonra elektrik tüketimi yapmadığını gösterdiğinin, son endeks okumasından sonra elektriğin kesilerek mühür altına alındığına dair tutanakta ve dosyada herhangi bir belgenin olmadığı, … tarafından davalının 26.09.2017 tarihinde abone olduğu araştırması yapılmadan önceki kullanıcının kaçak kullanımının devam ettiği varsayımından işlem yapıldığı kaanatine varıldığının, 26.09.2017 tarihinde davalının aboneliğinin yapıldığı, 26/09/2017-27/06/2018 tarihleri arasında da abonelik fesh yada tahliye edilmemiş bulunduğundan ve de bu tarihler arasında tanzim edilmiş dava konusu olmayan 23/10/2017 tarihli kaçak tutanağının da sehven hatalı olarak düzenlendiğini, bu tutanak tarihinde elektriğin de kesilmeyerek mühür altına alma işlemi yapılmamış olması nedeni ile de davalı tarafından gerek abonesiz kullanımın söz konusu olmaması, gerekse mühür fekki yapılmak suretiyle elektrik tüketimi yapıldığı tespit edilmediğinden dava konusu 27/06/2018 tarihli kaçak tutanağının yönetmelik hükümlerine aykırı olarak hatalı olarak düzenlendiğini, dava konusu olan 34.528,63 TL bedelli kaçak faturasının iptal edilmesi gerektiğini, ancak 23/10/2017 ile 27/06/2018 tarihli 2 tutanak arasındaki sayacın üzerinde kaydedilmiş gerçek tüketim miktarı baz alınarak hesaplanan 38.144,807 kwh’lik tüketim miktarınında kaçak faturasının iptal edilmesi halinde normal fatura tahakkuku olarak davalı adına tahakkuk ettirilmesi gerektiğini, 38.144,807 kwh lik tüketim miktarının 17.704,94 TL olduğunu, davalı adına kayıtlı abonelikte kaçak olarak elektrik tüketimi yapılmadığını, bu nedenle 17.704,94 TL tutarlı normal elektrik faturasının davalı adına tahakkuk ettirilmesi gerektiği tespit edilerek davalının toplam 17.704,94 borcunun olduğunun, oluşa ve denetimi elverişli bilirkişi raporu, davacı elektrik şirketi tarafından sunulan belgelere göre davalının, davacı elektrik şirketinin tahakkuk ettirdiği elektrik kullanım bedelini ödememesi, borcunun ödediğine ilişkin bir belgede ibraz edememesi nedeniyle icra takibine yapılan itirazın kısmen yerinde olduğu anlaşıldığından davanın 17.909,68 TL üzerinden kısmen kabulüne, fakat alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkara tazminatının reddine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
Davalının Adana 4. İcra Dairesi 2018/… esas saylıı takibe yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 17.704,94 TL asıl alacak, 173,51 TL faiz, 31,23 TL KDV olmak üzere toplam 17.909,68 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davacının icra inkar tazminat talebinin alacağın likit olmaması nedeniyle reddine,
2-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 1.223,41 TL ‘den peşin alınan 421,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 801.56 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 821,65 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmına isabet eden 421,31 TL yargılama gideri ile peşin alınan 421,85 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan masrafın davacının üzerinde bırakılmasına,
4-Davanın kabul edilen kısmı üzerinden A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk Bürosu tarafından T.C. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 6325 sayılı HUAK ‘ nın 18/A ve HUAK Yönetmeliğinin 25-26. Maddeleri gereğince, 6183 sayılı kanuna göre davalıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
Dair, HMK.’nun 341/1 ve 345.maddesi gereğince; kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, aynı yasanın 343.maddesi gereğince mahkememize yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İSTİNAF YOLUNA başvurulabileceği belirtilerek davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/09/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza