Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/133 E. 2021/708 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/133
KARAR NO : 2021/708

HAKİM : … 2019708
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2020
KARAR TARİHİ : 08/09/2021
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülen Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında Mal Hizmet alımına yönelik 01/08/2018 tarihinde sözleşme akdedildiğini, davalının ilk sözleşme yapılmasından sonra sözleşmenin gereğini yerine getirmemesinden dolayı 13/03/2019 tarihinde …. Tic. Ltd. Şti. İle yeni bir sözleşme yaptıklarını, davalı şirket ile yapılan sözleşmenin davalının kusuru ile feshedilmesi sebebiyle müvekkil şirketin daha yüksek maliyetli bir sözleşme imzalamak zorunda kaldığını, davalı şirket tarafından sözleşme şartlarının ve borcu ifa yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, buna istinaden Adana 1. Noterliğinin 08/10/2018 tarihli … yevmiye numarası ile ihtar çekildiğini, sonrasında Adana 11. Noterliğinin 19/10/2019 tarihli … yevmiye numarası ile cevap verildiğini ve sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle müvekkili şirketin zarara uğradığını, bu zararların oluşmasında müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını, davalı şirketin zararların oluşmasında kusurlu olduğunu belirterek 5.000,00TL menfi zararın tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01/08/2018 tarihli sözleşme ile 1.235.000,00 TL bedelle asansör satışı hususunda anlaştıklarını, davacı şirketin 2018 yılı Ağustos ayında ödemesi gereken 100.000,00 TL peşinatı ödeyememesi üzerine tarafların sözleşmeyi feshetmek konusunda hemfikir olduklarını, dolayısı ile sözleşmenin feshine neden olan hususun davacı şirketin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesinden kaynaklandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın, 6102 sayılı TTK’ nın 5/A maddesi gereğince; dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması zorunlu ticari davalardan olduğu, 6325 sayılı HUAK’nın 18/A maddesi gereğince arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın ibraz edildiği, dava şartının yerine getirildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava taraflar arasında imzalanan 01/08/2018 tarihli hizmet alımı (insan asansörü yapımı) sözleşmesinin şartlarının ne olduğu, fesih edilme sebepleri, fesihte davalının kusurunun olup olmadığı var ise fesih sebebiyle davacının zarara uğrayıp uğramadığı noktalarıdır.
…. Belediye Başkanlığından davacı firmanın inşaatını yürüttüğü … ada … parsel ve … ada … parseldeki yapıda asansör için ruhsat alınıp alınmadığı kaç adet ve hangi tipte asansör için ruhsat verildiği, asansörleri hangi firmanın yaptırdığı sorularak ilgili belgeler istenilmiştir. Belediye tarafından verilen cevapta davacı firmanın inşaatını yürüttüğü ü … ada … parseldeki yapıda … firması tarafından 22.12.2020 tarihinde 6 adet asansör ve … ada … parseldeki yapı için ise aynı tarihli 2 adet asansör tescil belgesinin alındığı bilgisi verilerek ilgili belgeler dosya arasına alınmıştır.
Davacının kayıtlı olduğu vergi dairelerini müzekkere yazılarak 2019-2020 yıllarına ait mal ve hizmet alımlarını gösteren BA beyannameleri istenilmiş, Konya ve Adana Vergi Dairesi tarafından gönderilen belgeler dosya arasına alınmıştır.
Asansör konusunda uzman bir bilirkişi, mali müşavir bilirkişisi ve hesaplama alanında uzman olmak üzere 3 kişiden oluşan bilirkişi heyetince, tarafların 2019-2020 yıllarına ait ticari defterleri ve aktedilen sözleşmeler üzerinde incelemeler yapılmıştır.
Taraflar arasında ve dava dışı şirket ile davacı arasında yapılan sözleşme asılları dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce keşif yapılmasına karar verilmiş 24/03/2021 tarihinde mahalinde keşif yapılmış ve keşif sonucunda bilirkişiler Prof. Dr. …, Mali Müşavir … ve Prof. Dr. … 30/06/2021 tarihli raporunda; davacı şirketin ticari defterlerinin HMK’nın 222/2.md yer alan şartları sağladığını, sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, dava konusu faturaların ve ödeme belgelerinin ticari defterlere 213 sayılı Vergi Usul Kanununun hükümlerine uygun olarak kaydedildiğini, ticari defterlerin incelenmesi sonucunda, davalı …. Ltd. Şti. İle ticari ilişki tespit edilmediğini, dava dışı …. Tic. Ltd. Şti. İle ticari ilişkilerinin tespit edildiğini, 02/09/2020 tarihi itibariyle bakiye borcunun bulunmadığını, 67,50 TL fazla ödeme yapıldığını, davacı firma ile davalı firma arasında 01/08/2018 tarihinde 1.235.000,00 TL bedelli sözleşme imzalandığını, dava dışı …. Tic. Ltd. Şti. İle 11/03/2019 tarihinde 1.530.000,00 TL bedelli sözleşme imzalandığını, sözleşmelerin içerikleri ile teknik özellikler, kapasite ve malzeme özellikleri yönünden farklılıklar olduğunun tespit edildiğini, 01/08/2018 ve 11/03/2019 tarihlerinde yapılan sözleşmelerde yer alan asansörlerin özellikleri dikkate alınarak serbest piyasa şartlarında değerlendirildiğinde her iki sözleşmenin bedellerinin imza tarihi itibariyle uygun olduğunu, 01/08/2018 tarihinde davalı firma ile imzalanan sözleşmede var olan asansörlerin özellikleri dikkate alınarak serbest piyasa şartlarında güncel kurulum maliyetinin KDV dahil toplam 2.150.000,00 TL olduğunu, 11/03/2019 tarihinde …. Tic. Ltd. Şti. İle imzalanan sözleşmede var olan asansörlerin özellikleri dikkate alınarak serbest piyasa şartlarında güncel kurulum maliyetinin KDV dahil toplam 2.400.000,00 TL olduğunun tespit edildiğini, dolayısıyla iki sözleşmenin daha yüksek bedel ile yapılmasının asansörün özelliklerinden kaynaklandığını, davacı şirketin iddia ettiği şekilde menfi zararının tespit edilemediğini belirtmişlerdir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; taraflar arasında 01.08.2018 tarihli asansör yapımına ilişkin olarak sözleşme akdedildiği, davacının davalının sözleşmenin gereklerini yerine getirimemesinden dolayı dava dışı ….Tic.Ltd.Şti. İle yeni bir sözleşme yapmak zorunda kaldığı, ilk sözleşmenin davalının kusuru ile feshedilmesiyle daha yüksek maliyetli bir sözleşme imzalamak zorunda kaldıklarını, davalının sözleşmeye aykırı hareket etmesi ve sözleşmenin feshedilmesiyle oluşan menfi zararların davalıdan tahsilini talep ettiği, davalı tarafça sözleşmenin davacı tarafın 2018 yılı Agustos ayında ödemesi gereken 100.000TL peşinatı ödeyememesi sebebiyle karşılıklı anlaşarak sözleşmenin feshedildiğini ve davacıya verilen çeklerin iade edildiğini beyan ettiği, taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için dosyanın bilirkişiye verildiği iki tarafında 2018-2019 yıllarına ait resmi ticari defterlerin usul ve esaslara uygun tutulduğu ancak taraflar arasında herhangi bir ticari/cari hesap ilişkisinin tespit edilemediğinin bildirildiği lakin tarafların ticari ilişkinin varlığına yönelik itirazlarının bulunmadığı, 04.10.2018 tarihli dosya içerisinde mevcut teslim tutanağı ile sözleşme kapsamında davalı şirkete verilen 10 adet çekin iade edildiği, davacı tarafından sözleşme kapsamında davalıya verilen çeklerin davalıdan iade alınmasının tarafların anlaşarak sözleşmeyi sonlandırdıklarının kabulünün gerektiği, davacı tarafça iade edilen çeklerin iade nedenine ilişkin herhangi bir somut beyanda bulunulmadığı, bu haliyle sözleşmenin davalı yanca tek taraflı fesih edilmediğinin anlaşıldığı, her ne kadar davacı sözleşmenin davalının kusuru ile fesih edilmesi sebebiyle daha maliyetli başka bir firma ile anlaşıldığını bu yüzden oluşan menfi zararların tazminini talep etmiş ise de, davacının dava dışı şirket ile ve davalı ile yapmış olduğu iki ayrı sözleşmenin karşılaştırıldığı, her iki sözleşme içeriklerinin asansörlerin teknik, kapasite ve malzeme yönünden farklılıklar arz ettiği ikisininde serbest piyasa şartlarında değerlendirildiğinde sözleşme bedellerinin imza tarihi itibariyle uygun olduğu ancak dava dışı şirket ile yapılan ikinci sözleşmenin daha yüksek bedelle yapılmasının sebebinin malzeme, donanım, teknik özellikler, kapasite, işçilik anlamında asansörün özellikleri dikkate alınarak ilk sözleşmedeki asansöre göre daha maliyetli olduğu, dolayısıyla sözleşmenin fesih edilmesi sebebiyle daha maliyetli bir sözleşme yapıldığından bahisle menfi zararın oluştuğu yönündeki iddiaların yersiz olduğu, sözleşmenin fesihinden dolayı değil, her iki firma ile yapılması planlanan iki sözleşmedeki asansörlerin birbirinden farklı olmasından kaynaklı olarak ikinci sözleşmenin maliyetinin yüksek olduğu, feshin açıklanan nedenlerle tek taraflı olarak değil tarafların karşılıklı iradelerine dayandığı, dolayısıyla davalı tarafın fesihte kusurlu olmadığı, daha maliyetli asansör yapıldığından bahisle istenilen menfi zararın bulunmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Reddine,
2-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 59,30 TL harcın peşin alınan 85,39 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 26,09 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına )
6-T.C. Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00 TL Arabuluculuk Ücretinin 6325 sayılı HUAK ‘ nın 18/A ve HUAK Yönetmeliğinin 25-26. Maddeleri gereğince, 6183 sayılı kanuna göre davacıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
Dair, HMK.’nun 341/1 ve 345.maddesi gereğince; kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, aynı yasanın 343.maddesi gereğince mahkememize yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İSTİNAF YOLUNA başvurulabileceği belirtilerek taraf vekillerin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/09/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza