Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/970 E. 2021/1167 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/970 Esas – 2021/1167
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/970 Esas
KARAR NO : 2021/1167

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : … – …

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 15/12/2021
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile; Borçlu ile müvekkili banka arasında kredi sözleşmesi imzalandığı ve davalı/borçlu da söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, söz konusu kredinin ödeme günü geçmesine rağmen borun ödenmediği, bunun üzerine müvekkil tarafından davalı borçluya ihtarname gönderilerek borcun ödenmesinin istenildiği, ancak tüm uyarı ve ihtarlara rağmen borcun ödenmediği, borçlu tarafın temerrüde düştüğü,daha sonra ise Adana 9. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmıştır. açılan takibe davalı borçlu tarafından haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak itiraz edildiği, davalı borçlu tarafından yapılan itirazların hiçbir hukuki mesnede sahip olmamakla birlikte sırf takibi geciktirmek amacına yönelik soyut iddialardan öteye gitmediği takibi sürüncemede bırakmak amacıyla yapıldığı için bu itirazların iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; davacı tarafından Adana 9. İcra Müd. 2019/… Esas sayılı takip dosyası ile müvekkiline karşı başlatılan icra takibi ile gönderilen ödeme emrinde borcun dayanağı olarak davacı bankadan ….ltd Şti. adına çekilmiş bir kredinin gösterildiği ve ekinde de müvekkilinin kefil olarak bulunduğu iddia edildiği, 28 kasım 2018 tarihli adana 12. noterliği … yevmiye nosu ile düzenlenen belgede müvekkilinin 06/07/2006 ve 08/04/2011 tarihli iki taahhütname imzaladığının iddia edildiği belirtilen her iki taahhütnameye ilişkin detaylı itirazlarının incelendiğinde müvekkilinin ilgili takipte borçlu olarak gösterilmesinin hukuka uygun olmadığının ve borca ve takibe itirazının yerinde olduğunun anlaşılacağı, müvekkilinin ilk taahhütname tarihi olarak belirtilen 06/07/2006 tarihinde yukarıda ismi verilen limited şirketin ortaklarından olması sebebiyle ilk kredi sözleşmesinde kefil olarak yer aldığı, söz konusu sözleşmenin dayanak gösterilerek müvekkilinin borçlu gösterilmesi ve hakkında takip başlatılması kanunen düzenlenmiş süreler ve zamanaşımı süreleri göz önünde bulundurulduğunda hukuka aykırı olduğu,müvekkili … Adana 1. Noterliği’nin 27/12/2007 tarihli … yevmiye sayılı hisse devri senedi ile tüm hisselerini devrederek ortaklıktan ayrıldığı, ….ltd Şti’nin ortaklığından ayrıldığını 31/12/2007 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan ettirdiği, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 26/11/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; davalının borçtan kısmen sorumlu olduğunun tespit edildiği, davalının 19.941,71 TL Ticari Kredili Mevduat Hesabı kredisi borcundan sorumlu tutulabileceği kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 04/10/2021 tarihli bilirkişi raporu ile; davacının davalıdan 19.995,92 TL talep edebileceği kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Davanın itirazın iptali davası olduğu, borçlu aleyhine Adana 9.İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası ile 20.054,28 TL üzerinden 18/04/2019 tarihinde takibe başlandığı, borçluya TK.’nın 21.Mad. Gereği mernisine çıkarılan tebligatın 30/04/2019 tarihinden tebliğ edildiği, borçlunun 02/05/2019 tarihinde borca, takibe ve tüm ferilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğü tarafından itiraz eden davalı yönünden takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı … ile dava dışı asıl borçlu …. Ltd. Şti. arasında ilki 06.07.2006 tarihli ve 100.000,00 TL tutaflı; ikincisi 08.04.2011 tarihli ve 250.000,00 TL tutarlı olmak üzere iki adet Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeleri davalı … müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, genel kredi sözleşmeleri çerçevesinde …. Ltd. Şti.’ne ticari kredili mevduat hesabı kredisi kullandırıldığı, …. Ltd. Şti.’nin kredi kullanımından kaynaklanan borcunu ödememesi üzerine … T.A.Ş., Gebze 3. Noterliği vasıtasıyla 11.02.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnameyi gönderdiği ve toplam 18.612,10 TL kredi borcunun 7 gün içinde ödenmesini talep edildiği, ancak borç ödenmediği ve hesabın kat edilerek, davacı bankanın Adana 9. İcra Dairesi 2019/… esas sayılı icra takibini başlattığı, yapılan itiraz üzerine açılan iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, kefil davalıya davacının hesap kat ihtarı usulüne uygun olarak tebliğ edilemediğinden davalı kefil …’nın temerrüdünün icra takip tarihi itibariyle oluştuğu kabul edildiği, 08.07.2006 ve 08.04.2011 tarihli Genel Kredi Sözleşmeleri 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun yürürlükte olduğu dönemde imzalandığı, kefaletlerin geçerliliği değerlendirilirken 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alındığı, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 484 maddesi uyarınca kefalet sözleşmesinin geçerliliği, yazılı olmasına ve kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın sözleşmede belirlenmiş olması koşuluna bağlandığı, her ne kadar sözleşmede kefalet limiti açık biçimde belirtilmiş olmasa da, Yargıtay’ın , kefillerin imzalarının bulunduğu sayfada kefalet miktarının belirlenmediği durumlarda kredi limitinin aynı zamanda kefalet sorumluluğunu belirlediğine dair kararlarının bulunduğu, bu kararlar doğrultusunda kefaletlerinin geçerli olduğu ve kefalet limiti toplamı olan 350.000,00 TL tutara kadar sorumlu tutulabileceği, hükme esas alınan 04/10/2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda toplam 19.995,92 TL üzerinden takip tarihinden itibaren asıl alacağa %33 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV uygulanmak suretiyle devamına karar verilerek, takip ve davadan sonra yapılan 22.608,40 TL ödemenin infaz aşamasında dikkate alınmasına dair karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının Adana 9.İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİ İLE,
Takibin 17.638,33 TL asıl alacak, 1.819,25 TL işlemiş akdi faiz, 90,95 TL BSMV, 447,36 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 19.995,92 TL üzerinden takip tarihinden itibaren asıl alacağa %33 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV uygulanmak suretiyle devamına,
Davadan sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında dikkate alınmasına,
Hükmolunan alacağın %20’si oranında olan 3.999,18 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.365,92 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin olarak alınan toplam 242,21 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.123,71 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davacı vekili tarafından yatırılan toplam 242,21 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davacı vekilinin sarf ettiği emek ve mesaisi dikkate alınarak 5.100,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davalı vekilinin sarf ettiği emek ve mesaisi dikkate alınarak red edilen miktar üzerinden hesaplanan 58,36 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından sarf edilen 180,50 TL tebligat gideri, 9,00 TL müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.189,50 TL yargılama giderinin davada haklılık oranına göre takdiren 1.157,83 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
HMK.’nın 333.maddesi uyarınca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Arabuluculuk asgari ücret tarifesine göre hesaplanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
İlişkin davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar usulen açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
E İmzalıdır

Hakim …
E İmzalıdır