Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/932 E. 2021/951 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/932 Esas – 2021/951
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/932 Esas
KARAR NO : 2021/951

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
3- … – …
4- … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/12/2019
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile davalı asıl borçlu …. A.Ş arasında akdedilen …-… nolu Taksitli Ticari kredi sözleşmesini davalılar …, …, …’ in müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu sözleşme gereğince kullandırılan kredilerin ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek Mersin 3. Noterliğinin … yevmiye nolu 07/12/2018 tarihinde gönderilen ihtarnamenin sonuçsuz kalması nedeniyle Adana 9. İcra Müd.nün 2019/… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalıların yetkiye ve borca itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek, borçlular tarafından Adana 9. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazların iptaline, duran icra takibinin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ;Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Adana 9. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyasına yaptıkları yetki itirazının değerlendirilmesi gerektiğini, dosyaya konu edilen alacağın 2.077.052,46 TL’lik kısmı ipotek ile garanti altına alındığı ve söz konusu alacak için 2019/… E. Sayılı dosya ile takip açıldığını, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla açılması gerekirken usulsüz işlem yapıldığını, kefiller yönünden ise kendi el yazısı ile tarih ve miktarın belirtilmesi gerektiği, usulüne göre ihtarname çekilmesi gerektiği ayrıca davacının gerek sözleşmede gerekse tahakkukta hukuki hatalarının bulunduğunu beyan ederek, haksız olan davanın reddine, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava İİK’nun 67.maddesi gereğince açılan itirazın iptali davası olup deliller bu çerçevede toplanarak değerlendirilmiştir.
Davanın, 6102 sayılı TTK’ nın 5/A maddesi gereğince; dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması zorunlu ticari davalardan olduğu, 6325 sayılı HUAK ‘ nın 18/A maddesi gereğince arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın ibraz edildiği, dava şartının yerine getirildiği görülmüştür.
Davacı banka ile davalılardan …. A.Ş arasında 30/03/2017 tarihinde 3.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalanmıştır. Diğer davalılar bu sözleşmeye müteselsil kefil olarak katılmıştır. Sözleşmenin düzenlendiği tarihte davalı gerçek kişiler şirketin yöneticisi ve/veya ortağıdır. Kefalet sözleşmesi TBK’nın 583.maddesindeki şekil şartlarını taşımaktadır. Diğer taraftan TBK’nın 584/3 maddesi gereğince, ticaret şirketinin ortağı veya yöneticisi tarafından şirketle ilgili verilecek kefaletler için eş rızası gerekli değildir.
Bu kredi sözleşmesi gereğince, davalı şirkete 03/04/2017 tarihinde 36 ay vadeli yıllık %16,32 akdi faiz oranıyla 1.450.000,00 TL tutarında …-… nolu taksitli ticari kredi kullandırılmıştır. 15. taksitten sonra ödeme yapılmamıtır. 03/08/2018 tarihi itibariyle kalan ana para 934.043,87 TL dir. Hesap 02/12/2018 tarihinde kat edilerek Mersin 3. Noterliği’nden 07/12/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek borcun 7 gün içinde ödenmesi istenmiştir. İhtarname asıl borçluya 12/12/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı kefillere gönderilen ihtarnameler ise iade edilmiştir. Verilen 7 günlük sürede ödeme yapılmadığı için davalı asıl borçlu şirket 20/12/2018 tarihinde temerrüde düşmüştür.
İİK’nun 68/b maddesi “Borçlu cari hesap veya kısa, orta ve uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır.” hükmünü içermektedir. İİK’nun 68/b sadece sözleşmedeki asıl borçlu yönünden uygulanabilir, davalı kefiller yönünden uygulanamaz. Bu nedenle davalı kefillere gönderilen hesap kat ihtarının iade edildiği tarihe göre temerrüt tarihi belirlenemez ve icra takibiyle birlikte temerrüde düştükleri kabul edilmiştir.(Yargıtay 19 HD. 2015/12924 E. 2016/4207 K. )
Davacı-alacaklı, Adana 9. İcra Müd.nün 2019/… esas sayılı dosyasında, davalı-borçlular hakkında, …-… nolu taksitli ticari kredi borcundan dolayı 01/02/2019 tarihinde, 990.104,08 TL asıl alacak, 120.253,24 TL işlemiş temerrüt faizi %64,00 (02/12/2018-01/02/2019), 6.012,66 TL BSMV ve 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.116.836,59 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatmıştır. Borçluların süresinde yapmış oldukları itiraz üzerine icra takibi durmuştur.
Davacı banka aynı alacağında içinde bulunduğu bir kısım kredi alacakları için Adana 10. İcra Dairesi’nin 2019/… E. sayılı dosyasında …. Ve Tic. A.Ş, …. Ve Tic. Ltd. Şti. ile … hakkında 14/02/2019 tarihinde ( eldeki davaya konu takipten sonra) tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla icra takibi başlatılmıştır. Takip tarihi itibariyle alacağın miktarı toplam 2.077.052,46 TL olarak gösterilmiş, ancak ipotek limitinin 1.000.000,00 TL olmasından dolayı bu miktarın tahsili istenmiştir. Takibin dayanağı olan kredi sözleşmeleri …. ve Tic. A.Ş,’nin asıl borçlu olduğu 30/03/2017 ve 01/04/2014 tarihli kredi sözleşmeleri ile …. Ve Tic. Ltd. Şti.’ nin asıl borçlu olduğu 28/08/2014 tarihli kredi sözleşmeleridir. İpotek akit tablosuna göre taşınmaz maliki …’dir. İpotek … Ltd. Şti’nin borçları ve ayrıca …’ in kefilliğinden kaynaklanan borçları için verilmiştir. İpotekli taşınmaz 315.000,00 TL’ye ihale edilmiş, toplam 1.000.000,00 TL olan ipotek limitinden kalan 685.000,00 TL için rehin açığı belgesi düzenlenmiştir. Açıklanan nedenlerle itirazın iptali davasına konu ve Adana 9. İcra Müdürlüğü’ne ait 2019/… E. sayılı icra takibinin mükerrer olmadığı kabul edilmiştir.
TTK 8/1 maddesine göre; ticari işlerde faiz oranı sözleşme ile serbestçe belirlenebilir. Kredi sözleşmesinin 10/5 maddesinde; kredi borçlarının vadesinde ödenmemesi veya borcun sözleşme kapsamında muaccel hale gelmesi halinde, borcun hangi tür krediden doğduğuna ve kredinin vadesine bakılmaksızın alacağın muaccel hale geldiği tarihten itibaren borçlu cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranın 2 kat oranında gecikme faizi uygulanacağı belirtilmiştir. Bankanın, borçlu akdi hesap şeklinde çalıştırılan kredilere sözkonusu dönemde uyguladığı akdi faiz oranının % 32 olduğu, buna göre uygulanması gereken temerrüt faizi oranının ise %64 olduğu tespit edilmiştir.
Alacağın kat tarihi itibariyle kayıtlardan tespit edilmesi, temerrüt tarihine kadar işleyen akdi faiz ile BSMV nin ana paraya ilave edilerek kapitalize edilmesi ve bu şekilde oluşan ana paraya takip tarihine kadar temerrüt faizi uygulanması gerekmektedir.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017/19-822 esas 2018/1754 karar, 19 HD. 2016/5391 esas 2017/2354 karar sayılı kararları )
Mahkememizce görevlendirilen bankacı bilirkişi … 19/04/2021 havale tarihli raporunda ; asıl borçlunun 20/12/2018 tarihinde, kefil-borçluların takip tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek temerrüt tarihine kadar akdi faiz, temerrüt tarihinden sonra ise %64 oranında temerrüt faizi uygulanarak hesaplama yoluna gidilmiş, asıl borçlu yönünden takip tarihi itibariyle 990.104,08 TL asıl alacak, 76.126,74 TL İşlemiş faiz, 3.806,34 TL BSMV, 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.070.503,77 TL borç bulunduğu , davalı kefiller …, …, … yönünden ise; 990.104,08 TL asıl alacak, 19.412,32 TL İşlemiş faiz,970,62 TL BSMV, 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.010.953,63 TL borç bulunduğu belirtilmiştir. Asıl borçlu yönünden yapılan hesaplama dosya kapsamına ve yöntemine uygun bulunarak hükme esas alınmıştır. Kefiller yönünden ise, takip tarihine kadar akdi faiz uygulanmıştır. Ancak asıl borçlunun temerrüde düştüğü tarihe kadar hesaplanan akdi faiz ile BSMV tutarları asıl alacak ile toplanarak kapitalize işlemi yapılmış ve toplam tutar üzerinden takip tarihine kadar tekrar akdi faiz hesaplanmıştır. Ancak kefiller icra takibi ile birlikte temerrüde düştüğü için takip tarihine kadar herhangi bir kapitalize işlemi yapılmaksızın akdi faiz yürütülmesi gerekmektedir. Bu husus ek rapor alınmasını gerektirmediğinden 03/08/2018 tarihinden 01/02/2019 tarihine kadar 182 günlük süre için 934.043,87 TL anaparanın %16,32 akdi oranı üzerinden akdi faizi 77.064,84 TL, faiz üzerinden %5 oranında BSMV si ise 3.853,24 TL olarak hesaplanmıştır. Buna göre; kefiller yönünden, takip tarihi itibariyle borç miktarı; 934.043,87 TL asıl alacak, 77.064,84 TL işlemiş akdi faiz , 3.853,24 TL BSMV ve 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.015.428,56 TL olmaktadır.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; davacı banka ile davalı …. A.Ş arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine diğer davalıların müteselsil kefil olarak katıldığı, kefaletlerinin TBK’nın 583 ve 584 maddelerine uygun olduğu, kendilerini bağladığı, sözleşme gereğince kullandırılan taksitli ticari kredinin ödemelerinin durdurulduğu, bu nedenle hesabın kat edilerek gönderilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığı, alacaklı bankanın başlattığı ilamsız icra takibine davalıların itiraz ettiği ve haklarındaki takibin durduğu, kredi sözleşmesindeki imzaların inkar edilmediği, borcun ödendiği yönünde bir savunma ve delil getirilmediği, Asıl borçlu yönünden hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, …. A.Ş’nin itirazının 990.104,08 TL asıl alacak, 76.126,74 TL İşlemiş faiz, 3.806,34 TL BSMV, 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.070.503,77 TL üzerinden iptaline, davalı kefiller …, …, … ‘in itirazının ise sebepleri yukarıda açıklandığı üzere bilirkişi raporundan farklı olarak 934.043,87 TL asıl alacak, 77.064,84 TL işlemiş akdi faiz , 3.853,24 TL BSMV ve 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.015.428,56 TL üzerinden iptaline, hüküm altına alınan alacakların likit ve bu kısma yönelik itirazın haksız olduğu gözeltilerek davacı lehine inkar tazminatına karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalıların Adana 9. İcra Müd.nün 2019/… esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın;
A)Asıl borçlu …. A.Ş yönünden, 990.104,08 TL asıl alacak, 76.126,74 TL İşlemiş faiz, 3.806,34 TL BSMV, 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.070.503,77 TL üzerinden,
B)Davalılar …, …, … yönünden ise; 934.043,87 TL asıl alacak, 77.064,84 TL işlemiş faiz , 3.853,24 TL BSMV ve 466,61 TL masraf olmak üzere toplam 1.015.428,56 TL üzerinden,
İptali ile, takibin bu miktarlar üzerinden ve asıl alacaklara takip tarihinden itibaren %64 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 oranında BSMV uygulanmak suretiyle devamına,
Hüküm altına alınan alacağın %20 si oranında olmak üzere 214.100,75 TL inkar tazminatının davalı …. A.Ş. tamamından, diğer davalılar …, …, … ise 203.085,00 TL lik kısmından asıl borçlu ile beraber ve müteselsilen sorumlu olacak şekilde davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 73.126,00 TL’den peşin alınan 13.488,60 TL’nin mahsubu ile bakiye 59.637,40 TL harcın, davalı …. A.Ş. tamamından, davalılar …, …, … ise 55.875,32 TL’lik kısmından asıl borçlu davalı …. A.Ş . ile birlikte sorumlu olacak şekilde davalılardan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
Davacının peşin olarak ödediği 13.488,60 TL harcın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, kararın verildiği tarihte yürürlükte olan AAÜT’ne göre davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 70.267,63 TL vekalet ücretinin, davalı …. A.Ş. tamamından, davalılar …, …, … ise 67.821,43 T TL’lik kısmından asıl borçlu davalı …. A.Ş. ile birlikte sorumlu olacak şekilde davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davanın reddedilen kısmı gözetilerek hesaplanan 6.823,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.154,00 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmına göre hesaplanan 1.106,00 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, kalan masrafın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-T.C. Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00 TL Arabuluculuk Ücretinin 6325 sayılı HUAK ‘ nın 18/A ve HUAK Yönetmeliğinin 25-26. Maddeleri gereğince, 6183 sayılı kanuna göre davalılardan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
6-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair, HMK.’nun 341/1 ve 345.maddesi gereğince; kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, aynı yasanın 343.maddesi gereğince mahkememize yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İSTİNAF YOLUNA başvurulabileceği belirtilerek davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …