Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/893 E. 2021/851 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/893 Esas – 2021/851
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/893 Esas
KARAR NO : 2021/851

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … TİCARET VE SANAYİ A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03.12.2019
KARAR TARİHİ : 06.10.2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı müvekkili … A.Ş., borçlunun … Ticaret Sanayi A.Ş.’ye çeşitli tarihlerde teknik servis hizmeti sağladığını, sağlanan bu hizmetlere yönelik olarak faturalar düzenlendiğini, borçlu iş yerinde düzenlenen periyodik kontrol formu ve servis bilgi formundan anlaşılacağı üzere müvekkilinin edimleri ifa ettiğini, düzenlenen faturalara yönelik olarak müvekkili … A.Ş.’nin 38.462,07-TL alacağının doğduğunu, borçlu şirkete yapılan çağrılarak rağmen kendisine ödeme yapılmadığını, Adana 12. İcra Dairesine ait 2019/… esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, takip çıkışı asıl alacak ve faiz kalemleri ile birlikte toplam 43.023,36-TL olduğunu, borçlu şirkete 04.07.2019 tarihinde ödeme emri gönderildiğini ve borçlu tarafından 23.07.2019 tarihinde yetkiye, borca, faize ve tüm ferilere itiraz ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 47.873,19-TL üzerinden takibin devamına, haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak koşuluyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı tarafından süresinden sonra beyan dilekçesi sunulduğu görüldü.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, faturalardan kaynaklı alacağın tahsili için yapılan icra takibine davalının süresinde yaptığı itirazın iptali talebine ilişkindir.
Adana İcra 12. Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası, İzmir Sgk İl Müdürlüğü, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, Bornova Vergi Dairesi Müdürlüğü, Karataş Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan müzekkerelere cevapları mahkememiz dosyası arasına alındı.
Adana İcra 12. Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası mahkememiz dosyası arasına alındığı dosyanın incelenmesinde; alacaklının … Anonim Şirketi, borçlunun … Ticaret ve Sanayi A.Ş olduğu, toplam 47.873,19-TL üzerinden takip başlatıldığı görülmüştür.
İzmir Asliye Ticaret 3. Mahkemesine yazılan talimat sonrası alınan 12.10.2020 tarihli raporunda; davalı … Ticaret Sanayi A.Ş.’nin bulunduğu adrese yerinde inceleme için gidildiği halde yerinde bulunmaması nedeniyle resmi defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılamadığını, 3 adet 40.792,60-tl toplam tutarlı faturanın davacı tarafından davalı tarafa teslim edildiğini, buradan hareketle davacının 04.07.2019 icra takip tarihi itibariyle davalıdan 40.792,60-TL alacak bedelini talep edebileceğini, ayrıca yapılan tespit sonucuna ilave olarak davacı tarafından davalı tarafa kesmiş olduğu ancak davalı tarafın BA beyannamesinde kayıtlı olmayan 3 adet fatura ekindeki teslim belgelerindeki davalı firma adına malları/hizmetleri teslim alan kişilerin davalı firmada çalıştığı ya da davalı firmanın temsilcili oldukları kanıtlandığı takdirde 3 adet fatura bedeli olan 1.961,47-TL tutarındaki bedelin davalı tarafından davacıya ödenmesi gerektiği yönünde rapor sunulmuştur.
Mali Müşavir bilirkişi …’a ait 17.06.2021 tarihli raporunda; davacının 2018 ve 2019 yılı yevmiye ve kebir defterlerinin açılış onayı ile kapanış onaylarının süresinde yapıldığı, 2018 envanter defteri ile 2019 yılı envanter defterinde borç ve alacakların yazılı olduğu, bu hususun HMK 222 kapsamında değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğunu, dava konusu faturaların e-fatura olması nedeniyle faturanın elektronik ortamda davalıya tebliğinin gerçekleştiğini, ayrıca davalı ve davacı tarafların davaya konu edilen faturayı karşılıklı olarak BA ve BS formlarında beyan etmeleri nedeniyle dava konusu faturanın davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafça elektronik ortamda iletilen dava konusu 9 adet fatura için fatura münderecatında bulunan mal hizmetleri almadığına ve/veya itiraz ettiğine dair her hangi bir noter ihtarnamesi ya da kep itiraz iletisi dosya eklerinde bulunmadığı, davacı ve davalı arasında öteden bu yana iş ilişkisi bulunduğu, davacı tarafından tespit edilen bakım ve değişim gerekliliklerinin servis formu düzenlenerek karşı tarafa bildirildiği, servis formuna istinaden proforma fatura düzenlendiği, bunun üzerin fatura düzenlendiği, davacının davalıya satmış olduğu mal ve hizmetlerin bedelleri olan 43.462,07-TL karşılığında 5.000,00-TL tahsil ettiği cari hesapta 31.01.2019 tarihi itibariyle 38.462,07-TL alacaklı durumunda olduğu, bu tutarların davacının yasal kayıtlarında yer aldığı, dava konusu olan 38.462,07-TL’lik alacağı için icra tarihi olan 04.07.2019 itibariyle bulunduğu, dava tarihi olan 03.12.2019 tarihine kadar olan yasal faizi 152 gün gecikme karşılığı 1.461,56-TL olup toplam borcun 39.923,63-TL olduğu yönünde rapor sunulmuştur.
İtirazın iptali davası; takip talebine itiraz edilen alacaklı tarafından itirazın tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde borçluya karşı açtığı bir eda davasıdır. Ancak normal bir eda-alacak davasından farklı olarak icra takibi içerisinde açılır ve takip hukukuna özgü bir takım sonuçlar doğurur. İİK 67 maddesi uyarınca, takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, ret veya hükmolunan meblağın %20’den aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; davacının davalıya vermiş olduğu hizmet nedeniyle fatura düzenlendiği, düzenlenen faturalar nedeniyle Adana İcra Müdürlüğünde icra takibi yapıldığı, davalının icra takibi yönünden yetki itirazında bulunduğu ancak TBK’nin 89.maddesi gereğince para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilmesi gerektiğinden davalının icra dairesi yetkisine yaptığı itirazın reddine karar verildiği, davalının mahkememizin yetkisine ilişkin itirazın ise süresinde verilmiş bir cevap dilekçesi bulunmadığı gerekçesiyle dikkate alınmamış olduğu, davacı tarafından düzenlenen faturaların vergi dairesi tarafından verilen cevaba göre davalının BA formunda davacının ise BS formunda vergi dairesine bildirimde bulunulduğu, davalı ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme için dosyanın talimat ile bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişinin davalı iş yerine gittiği, ancak davalı iş yerinin kapalı olması nedeniyle defter ve belgeleri ibraz etmediği, ancak 2018/09 ve 2018/10 dönem BA bildirimlerinde beyannamelerin verildiği, buna göre 09/2018 döneminde 44 nolu satırda 4 adet 7.911,00-TL(her ne kadar bilirkişi tarafından 7.911,00-TL olarak belirtilmiş ise de 44.satırda davacı şirket tarafından düzenlenen faturalar bedelinin 7.473,00-TL olduğu) tutarlı ve 10/2018 döneminde 45 nolu satırda 3 adet 29.100,00-TL tutarlı faturaları beyan ettiği ve fatura konusu malların davalıya teslim edildiği görüş ve kanaatinin bildirildiği, davacıya ait ticari defter ve belgeler üzerinden mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesinde davacı tarafından 09/18 döneminde 4 adet 182.satırda 7.473,00-TL tutarlı ve 10/2018 döneminden 3 adet 95.satırda 29.110,00-TL tutarlı BS beyannamelerinin verildiği, her ne kadar faturaların teslim edildiği davalı çalışanları yönünden Sosyal Güvenlik Kurumuna müzekkere yazılmış ise de düzenlenen faturaların vergi dairelerine bildirimlerde bulunulması nedeniyle mal teslimi olgusunun gerçekleştiği kanaatiyle bu müzekkere cevabının beklenilmesinden sarfınazar edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen faturaların e-fatura olarak düzenlendiğinin belirtildiği, davacının 2018 ve 2019 yılına ait defter açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yapıldığının belirtildiği, davalı tarafından her hangi bir iade fatura ya da faturaya itiraz edilmediği, bununla birlikte davalı tarafından 31.01.2019 tarihinde diğer bir ifadeyle icra takibinden önceki bir dönemde 5.000,00-TL’lik tahsilatın davacı cari hesabında kayıtlı olduğunun bildirildiği, buna göre davacının 43.462,07-TL alacağından 5.000,00-TL’nin mahsubu ile bakiye 38.462,07-TL alacaklı olduğu, davacının ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulduğu anlaşılmakla lehine delil niteliği taşıdığı, davacının takip konusu faturalar nedeniyle takip tarihinden önce davalıya temerrüte düşürdüğüne ilişkin her hangi bir ihtarnamenin dosyaya sunulmadığı anlaşılmakla, davacının takip talebindeki işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, ancak 38.462,07-TL alacağın likit olduğu ve davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz etmiş olduğu anlaşılmakla aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1-Adana İcra 12. Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takibe yapılan itirazın kısmen iptali ile 38.462,07-TL asıl alacak üzerinden avans faizi ile takibin takipteki şartlarla devamına,
2-Hüküm altına alınan alacağın %20’si olmak üzere 7.692,41-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 2.627,34-TL den peşin alınan 495,37-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.131,97-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-AAÜT gereğince hesaplanan 5.769,31-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Davacının yapmış olduğu 1.993,40-TL yargılama giderinden kabul ve red oranları göz önünde bulundurularak 1.782,06-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, geri kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Arabuluculuk Bürosu tarafından T.C. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 6183 sayılı kanuna göre davalıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,

9-Davacı tarafından yatırılan 495,37-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
10-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına ),
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana İstinaf Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmek üzere Mahkememize yapılacak olan istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/10/2021

Katip …
e- imzalıdır

Hakim …
e- imzalıdır