Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/591 E. 2021/1128 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/591 Esas – 2021/1128
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/591 Esas
KARAR NO : 2021/1128

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06.09.2019
KARAR TARİHİ : 08.12.2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19.10.2017 tarihinde meydana gelen kazada yolcu müvekkili …’nın kazada yaralandığını, meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü …’nın kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 100,00-TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
TALEP ARTIRIM:
Davacı vekili 24.11.2021 tarihli talep arttırım dilekçesi ile taleplerini 180.213,45-TL arttırarak dava değerini 180.313,45-TL olarak belirlemişlerdir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesinde, hukuki dayanaktan yoksun, haksız davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle sürekli maluliyet tazminatı taleplidir.
Kazaya karışan aracın tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacıya ait tedavi evrakı, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiş, davacının ekonomik ve sosyal durumları araştırılmıştır.

SGK tarafından davacıya rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
… plakalı araç kaza tarihini de içine alacak şekilde … A.Ş. Tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanmıştır.
Kusur Bilirkişisi …’e ait 12.01.2020 tarihli raporunda; … plaka sayılı hususu otomobil sürücüsü …’nın %100 oranında asli kusurlu olduğu yönünde rapor sunulmuştur.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesine ait 26.08.2021 tarihli raporda; Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre kişinin tüm vücut engellilik oranının %12 olduğunu, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği yönünde rapor sunulmuştur.
Aktüer bilikişisi …’e ait 04.11.2021 tarihli raporunda; davacı …’nın %12 daimi maluliyet ve kusursuz olduğu dikkate alındığında bakiye 180.413,45-TL maluliyet zararının bulunduğu (müterafik kusur indirimi uygulanırsa 144.330,76-TL maluliyet zararının bulunduğu), yönünde rapor sunulmuştur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91.1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85.1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”,
85.1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85.son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54’te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.

Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, 19.10.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç içerisinde yolcu olan davacının yaralandığı, alınan kusur bilirkişi raporuna göre sigortalı araç sürücüsü …’nın tam kusurlu olduğu, Adli Tıp Kurumu tarafından verilen raporda 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak davacın tüm vücut engellilik oranının %12, iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceğinin mütalaa edildiği, aktüer bilirkişi tarafından TRH-2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yöntemi dikkate alınarak davacının ev hanımı olduğu, fiilen çalışanlara uygulanan gelir vergisi istisnası niteliğindeki asgari geçim indirimini davacının aktif ve pasif dönemdeki çalışmalarında uygulamaksızın yapılan hesaplamada geçici iş göremezlik yönünden 11.796,65-TL, kalıcı maluliyet yönünden 168.616,79-TL olarak hesaplandığı, savcılık soruşturması içerisinde sürücü …’nın, eşi … ve çocuklarının araçtan dışarı düştüklerini gördüğü ve beyanında hepsinin kafasından yaralı olduğu beyanı doğrultusunda davacının emniyet kemeri takmadığının anlaşıldığı davacının bu kusurlu hareketi TBK’nin 52.maddesi gereğince zararın doğmasında ya da artmasında etkili olması nedeniyle müterafik kusur teşkil ettiği, davacının talep edebileceği tazminattan %20 oranında (11.796,65-TLX%20(-)=9.437,32-TL geçici iş göremezlik, 168.616,79-TLX%20(-)= 144.330,76-TL kalıcı maluliyet) indirilmesi gerektiği, sigortalı araç sürücüsünün davacının eşi olduğu, bu nedenle hatır taşımasının olmadığı, davadan önce sigorta şirketine başvuru nedeniyle temerrütün 26.12.2017 tarihinde gerçekleştiği, sigortalı aracın hususi kullanıma mahsus olduğu, davacının dava dilekçesinde sadece sürekli iş göremezlik tazminatı talep ettiği, 24.11.2021 tarihinde verilen ıslah dilekçesinde davacının hem geçici iş göremezlik hem de kalıcı maluliyet yönünden hesaplanan rapora göre 180.413,45-TL üzerinden davasını ıslah ettiği, 6100 sayılı HMK m.176. ve devamı maddelerinde ıslah müessesesinin düzenlendiği, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunun değiştirebilmesi imkanının sağlandığı, usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahının mümkün olduğu, ancak her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunmasının gerektiği, yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağının bulunmadığı gibi, ıslahla dava dilekçesinde talep edilmeyen geçici iş görmezlik talebinin sonradan ıslah ile eklenmesine de olanak bulunmadığı, davacı vekilinin dava dilekçesinde geçici iş göremezlik yönünden her hangi bir talebinin olmadığı, dava dilekçesinde talep edilmeyen geçici iş göremezliğin ıslah ya da açıklama dilekçesi ile istenemeyeceği, davacının geçici iş göremezlik yönünden yapmış olduğu açıklama ve ıslah talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1-) 144.330,76-TL kalıcı maluliyet tazminatının 26.12.20217 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-) Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-)Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 9.859,23-TL’den peşin alınan 44,40-TL harcın ve ıslah harcı 616,21-TL olmak üzere toplam 660,61-TL’nin mahsubu ile bakiye 9.198,62-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-) AAÜT gereğince hesaplanan 17.661,42-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-) AAÜT gereğince hesaplanan 6.010,66-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-) Davacının yapmış olduğu 2.148,20-TL yargılama giderinden kabul ve red oranları göz önünde bulundurularak 1.718,56-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, geri kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-) Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin harç ve 616,21-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 660,61-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
😎 Ara buluculuk Bürosu tarafından Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, 6183 sayılı kanuna göre davalıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
9-) Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına ),
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana İstinaf Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmek üzere Mahkememize yapılacak olan istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08.12.2021

Katip …
e- imzalıdır

Hakim …
e- imzalıdır