Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/243 E. 2022/108 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/243 Esas – 2022/108
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/243
KARAR NO : 2022/108

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – (TC NO: …)
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … –
VEKİLİ : … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/05/2015
KARAR TARİHİ : 28/01/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülen Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davası yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;17/10/2010 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletin çarpışması sonucunda meydana gelen trafik kazasında … plakalı motorsiklet sürücüsü müvekkil …’in yaralandığını, meydana gelen kazada asli kusurlunun karşı taraf olduğunu, … plakalı motorsikletin ZMMS’nın … tarafından yaptırılmadığını ve kazadan dolayı müvekkilinin bedensel ve ruhsal zarar gördüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.000 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 3.000 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davaci vekili 07/03/2016 tarihli dilekçesi ile taleplerini 49.678,67 TL’ye yükseltmişlerdir.
SAVUNMANIN ÖZETİ; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtilen delillerin tamamının taraflarına tebliğ edilmediğini, davanın …’a ihbar edilmesi gerektiğini, talep edilen tazminat kalemlerinin açıklanması gerektiğini, davacıya daha önce 12.215,00 TL ödeme yapıldığını, kazada tarafların kusur oranlarının bilirkişilerce belirlenerek maluliyet oranının tespit edilmesi gerektiğini, davanın yetkili mahkemede açılmadığını ve davaya konu trafik kazasında zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Kazaya karışan aracın tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiş, davacıların ekonomik ve sosyal durumları araştırılmıştır.
17/10/2010 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletin çarpışması sonucunda trafik kazası meydana gelmiştir.
Adana CBS’nın 2010/… soruşturma sayılı 2010/… karar sayılı kararında; … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletin çarpışması sonucunda meydana gelen trafik kazasında yaralandıkları ve mağdur şüphelilerin birbirlerinden şikayetçi olmadıklarından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Konusu, tarafları ve sebebi aynı olan Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/… esas sayılı dosyasında makine mühendisi bilirkişi Prof. Dr. …’nin 17/10/2014 tarihli raporunda; … plakalı motorsiklet sürücüsü …’ın %75 oranında, … plakalı araç sürücüsü …’in ise %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Rapor dosya kapsamına ve toplanan delillere uygun bulunarak hükme esas alınmıştır. Bu davanın 28/01/2015 tarih, 2015/… karar sayılı kararı ile dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş ve bu karar 09/04/2015 tarihinde kesinleşmiştir.
… plakalı araç kaza tarihi itibarı ile … adına kayıtlı olup kaza tarihini de kapsayacak şekilde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi yoktur.
Bilirkişi … tarafından hazırlanan 04/03/2016 tarihli raporda davacının işgücü kaybından dolayı talep edebileceği tazminat tutarının davalının yapmış olduğu 12.215,00 TL’nin güncellenmesi ile mahsup edildiğinde 49.678,67 TL olduğu belirtilmiştir. Rapor toplanan delillere davacının yaşına, gelir durumuna ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Mahkememizin 2015/… esas 2016/… karar sayılı ve 25/05/2016 tarihli kararı ile; “kazanın gerçekleştiği tarihte Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası yapılmamış olan aracın %75 oranındaki kusuru ile sebebiyet verdiği kazada davacının yaralandığı ve iş gücü kaybına uğradığı, davalının yapmış olduğu kısmi ödemenin davacının zararını karşılamadığı, ödeme tarihinden itibaren 2 yıllık hak düşürücü sürede bu davanın açıldığı, davalının sigorta limitleri dahilinde davacıların gerçek zararını ödemesi gerektiği anlaşıldığından davanın ıslah edilen şekli ile kabulüne” karar verilmiştir.
Davalı … vekilinin bu kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay 17.HD. 2018/… E-2018/… K. sayılı kararı ile; ” Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/… Esas sayılı dosyasından alınan maluliyete ilişkin bilirkişi raporuna göre %13 maluliyet tespit edildiği, Davalı Sigorta şirketi tarafından açılan hasar dosyasında ise 23.9.2013 tarihinde Çukurova üniversitesi tıp fakültesinden alınan maluliyet raporuna göre %5 maluliyetinin olduğu tespit edildiği, Maluliyet raporları arasında açık bir çelişki bulunduğu, Bu nedenle, mahkemece maluliyet hususunda yapılan araştırmanın yetersiz olduğu, Mahkemece bu durumda gerçek zararın belirlenmesi amacıyla, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemesinden” bahisle kaldırılmıştır.
Kaldırma gereğince işlem yapılmak üzere İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu tarafında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlenen 30/12/2019 tarihli raporda: davacı da %19 oranında kalıcı ve 9 aya kadar uzayabilecek nitelikte geçici iş gücü kaybı oluştuğu belirtilmiştir.
Dosyada (2014/… E. Sayılı dosyada) Çukurova Üniversitesi Adli Tıp ABD Başkanlığı tarafından düzenlenen ve davacının %13 oranında malul olduğu belirtilen 16/01/2015 tarihli … sayılı rapor ile Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesinde düzenlenen ve davacının tüm vücut foksiyon kaybı oranının %5 olduğunu belirten raporlar bulunduğu, alınan İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu’nun 30/12/2019 tarihli … sayılı raporunda %19 oranında kalıcı ve 9 ay süre ile geçici iş gücü kaybı oluştuğu yönünde görüş belirtildiği, raporlar arasında çelişki bulunduğu ve rapora itiraz edildiği, anlaşıldığından çelişkilerin giderilmesi ve taraf vekillerinin itirazları gözetilerek rapor düzenlenmesi için dosyanın ATK 2. Üst Kuruluna gönderildiği. Ancak dosyanın üst kurula gönderilmese rağmen dosyanın İstanbul ATK 2. İhtisas Kuruluna gittiği ve kurul tarafından rapor düzenlendiği, 19/10/2020 tarihli raporda %11,2 oranında kalıcı ve 9 ay süre ile geçici iş gücü kaybı oluştuğu, başka birisinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç olmadığının tespiti bildirilmiştir.
Üst kurula gitmesi gerekirken kurulda değerlendirilme yapıldığından bahisle rapora itiraz edildiği, Rapora yapılan itiraz üzerine dosyanın İstanbul ATK 2. Üst Kuruluna gönderildiği 25/02/2021 tarihli raporunda; davacı da % 11,2 oranında kalıcı ve 9 aya kadar uzayabilecek nitelikte geçici iş gücü kaybı oluştuğu belirtilmiştir. Raporlar arasındaki çelişkinin giderildiği, raporun aksini gösterir belgenin bulunmadığı, denetimi ve usule uygun olduğu anlaşıldığından rapor hükme esas alınmıştır.
Bilirkişi … tarafından hazırlanan 06/07/2021 tarihli raporda; progresif rant yöntemi kullanılarak yapılan hesaplamaya göre, müterafik kusur indiriminin uygulanması halinde davacının 83.348,54 TL kalıcı, 4.252,15 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğini, müterafik kusur indiriminin uygulanmaması halinde ise 109.438,13 TL kalıcı, 4.252,15 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğini, devre başı ödemeli belirli süreli rant formülü kullanılarak yapılan hesaplamaya göre; müterafik kusur indirimi uygulanması halinde, 51.909,21 TL kalıcı, 4.252,15 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğini, müterafik kusur indirimi uygulanmaması halinde ise 70.138,97 TL kalıcı, 4.252,15 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğini belirtmiştir.
17/11/2021 tarihli ek raporunda; PMF yaşam tablosu ile progresif rant yöntemi kullanılarak yapılan hesaplamaya göre, müterafik kusur indiriminin uygulanması halinde davacının 66.849,02 TL kalıcı, 3.401,72 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğini, müterafik kusur indiriminin uygulanmaması halinde ise 88.813,72 TL kalıcı, 4.252,15 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğini belirtmiştir.
5684 sy. Sigortacılık Kanunu’nun 14. ve … Yönetmeliği’nin 9. Maddeleri gereğince; zorunlu sigortalarla ilgili olarak, sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için, sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, Sigorta şirketinin ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddî ve bedensel zararlar için, Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada, KTK uyarınca işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde kişiye gelen bedensel zararlar için …’na gidilebilecektir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuştur. Bozma ilamına uyulmakla, bozma lehine olan taraf için usulü kazanılmış hak oluşur ve bozma ilamı gereğince işlem yapılması gerekir.

Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; Kazanın gerçekleştiği tarihte Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası yapılmamış olan aracın %75 oranındaki kusuru ile sebebiyet verdiği kazada davacının yaralandığı ve iş gücü kaybına uğradığı, davalının yapmış olduğu kısmi ödemenin davacının zararını karşılamadığı, hak düşürücü süre içerisinde davanın açıldığı, davalının belirtilen sebeple zarardan sorumlu olduğu, bozma öncesi Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/… esas sayılı dosyasında aldırılan kusura ilişkin 17/10/2014 tarihli bilirkişi raporunda; … plakalı motorsiklet sürücüsü …’ın %75 oranında, … plakalı araç sürücüsü …’in ise %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, bu raporun dosya kapsamına ve toplanan delillere uygun bulunarak hükme esas alındığı, Yargıtay 17. Hukuk dairesinin 2018/… esas 2018/… karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda; Ç.Ü.Tıp Fakultesi Adli Tıp Anabilim Başkanlığı’nca düzenlenen, davacının %5 oranında maluliyetine ilişkin rapor ile dosyamızda önceki hükme esas alınan davacının %13 oranında maluliyetine ilişkin raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için kaza tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun yeni bir rapor alınarak yargılamaya devam edildiği, İstanbul ATK 2. Üst Kuruluna gönderildiği 25/02/2021 tarihli raporunda; davacı da % 11,2 oranında kalıcı ve 9 aya kadar uzayabilecek nitelikte geçici iş gücü kaybı oluştuğunun tespit edildiği ,raporlar arasındaki çelişkinin giderildiği, raporun aksini gösterir belgenin bulunmadığı, denetimi ve usule uygun olduğu anlaşıldığından raporun hükme esas alındığı, dosyanın hesap için bilirkişiye tevdii edildiği, düzenlenen 17/11/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda; PMF yaşam tablosu ile progresif rant yöntemi kullanılarak yapılan hesaplamaya göre, müterafik kusur indiriminin uygulanması halinde davacının 66.849,02 TL kalıcı, 3.401,72 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğini, müterafik kusur indiriminin uygulanmaması halinde ise 88.813,72 TL kalıcı, 4.252,15 TL geçici iş göremezlik tazminatı talep edebileceğinin tespit edildiği, önceki bozulan kararda PMF ve prograsivve rant tekniği kullanılarak hesaplama yapıldığı, kararın davalı tarafından temyiz edildiği anlaşıldığından bu tekniğe göre yapılan hesaplamanın hükme esas alındığı, önceki kararın sadece davalı tarafından temyiz edildiği, bozma lehine olan taraf için usulü kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek önceki karardaki gibi maddi tazminat talebinin 49.678,67 TL üzerinden kabulü ile, 25/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne;
49.678,67 TL maddi tazminatın 25/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 3.394,00 TL den peşin alınan harçların mahsubu ile bakiye 3.230,76 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3- AAÜT gereğince hesaplanan 7.258,23 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından peşin ödenen 163,24 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.998,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, HMK.’nun 341/1 ve 345.maddesi gereğince; kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, aynı yasanın 343.maddesi gereğince mahkememize yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile YARGITAY YOLUNA başvurulabileceği belirtilerek davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/01/2022

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA