Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/444 E. 2021/981 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/444
KARAR NO : 2021/981

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … -(T.C.Kimlik No:…)’e velayeten,
VELİSİ : 1-… -(T.C.Kimlik No:…)
2-…-(T.C.Kimlik No:…)-

VEKİLİ : Av. … –

DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 2- … -(T.C….)

VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/06/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülen Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davası yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/12/2015 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı motosiklet ile seyir halinde iken karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya …’a çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, 19/04/2018 tarihinde davalı sigorta şirketi yazılı başvuruda bulunduklarını ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100 TL maddi tazminatın davalı … A.Ş. ‘nden kaza tarihinden, mümkün olmadığı takdirde temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile , 50.000 TL manevi tazminatın ise davalı … …’den kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 08/04/2021 tarihli dilekçesi ile; maddi tazminat talepleri yönünden davalı … A.Ş. ile sulh olduklarını, maddi tazminat yönünden davanın konusuz kaldığını, manevi tazminat yönünden taleplerinin ve davanın devam ettiğini, davalı sigorta şirketinden vekalet ücreti ve yargılama gideri istemediklerini beyan etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ; Davalı … Şirketi vekili mahkememize sunmuş olduğu 06/07/2018 havale tarihli dilekçesinde, yetki ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, tarafların kusur oranlarının ve davacının maluliyetinin tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, davacının maluliyetinin kaza ile illiyetinin bulunup bulunmadığının tespitinin gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 06/08/2021 tarihli dilekçesi ile; ekli ibraname ve sulh anlaşması gereğince, davacı tarafla sulh olunduğunu, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davalı … … herhangi bir savunmada bulunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Kazaya karışan aracın tescil kayıtları,davacıya ait tedavi evrakları, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiş, davacının ekonomik ve sosyal durumu araştırılmıştır.
24/12/2015 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı motosiklet ile seyir halinde iken karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya …’a çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacı yaralanmıştır. Dava tarihinden önce yapılan başvuru sonucunda herhangi bir ödeme yapılmamıştır.
… plakalı araç 12/12/2015-2016 tarihleri arasında davalı … Şirketi tarafından ZMMS ile sigortalıdır.
SGK tarafından davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmamıştır.
Adana CBS’nın 2016/… soruşturma sayılı dosyasına yapılan soruşturma sonucunda 2016/… karar sayılı karar ile; şüpheli …’in eyleminin takibinin şikayete bağlı suçlardan olduğu TCK’nun 73/4 maddesi uyarınca şüpheli hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkememizce mahalinde yapılan keşif sonucunda bilirkişi Hüseyin Şen tarafından hazırlanan 02/01/2019 tarihli raporunda; … plakalı araç sürücüsü …’in % 100 oranında kusurlu, yaya … ve velisi …’un ise kusursuz olduğu belirtilmiştir. Rapor toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre hükme esas alınmıştır.
İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu’nun 30/12/2019 tarihli raporunda; davacının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında engellilik oranının %0 olduğu ve 9 aya kadar uzayabilecek nitelikte geçici işgücü kaybı oluştuğu belirtilmiştir.
Rapora yapılan itiraz üzerine alınan İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu’nun 13/01/2021 tarihli raporunda; davacı da % 5oranında kalıcı ve 9 aya kadar uzayabilecek nitelikte geçici iş gücü kaybı oluştuğu belirtilmiştir.
Daha önce aldırılan iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosyanın üst kurula gönderildiği, İstanbul ATK 2.Üst Kurulu tarafından düzenlenen 17/06/2021 tarihli raporda; davacı da % 5oranında kalıcı ve 9 aya kadar uzayabilecek nitelikte geçici iş gücü kaybı oluştuğu belirtilmiştir. Çelişkinin giderilmiş olduğu raporun usule, oluşa ve denetime uygun olduğu gözetilerek rapor hükme esas alınmıştır.
818 sayılı B.K. Nun 46. Maddesi (6098 sayılı TBK nın 54. Maddesi ) gereğince cismani zarara uğrayan kişi çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan zararlarını talep edebilir.
2918 Sayılı KTK’nun 91 /1 maddesinde; “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmü bulunmaktadır. Devam eden maddelerde ise zorunlu trafik sigortasının kapsamı düzenlenmiştir.
TBK’nın 56/1 maddesi gereğince; bedensel bütünlüğün zedelenmesi halinde olayın özellikeri göz önüne alınarak uygun bir miktar manevi tazminat ödenmesine karar verilebilir.
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 08.04.2021 tarihli dilekçesi ile davalı taraf ile sulh olunduklarını vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini bildirdikleri, davalı vekili tarafından 06.08.2021 tarihli dilekçe ile davacı tarafça sulh olduklarını davanın kendileri yönünden reddine karar verilmesini ve vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığı yönünde beyanda bulunulduğu görüldü.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; davalının ZMMS poliçesi ile sigortaladığı aracın sebebiyet verdiği trafik kazasında davacının yaralandığı, davacının bedensel zararlarından davalıların 2918 sayılı Yasanın 85/1, 88 ile 91. vd. maddeleri gereğince sorumlu olduğu, kaza tarihi dikkate alınarak ilgili yönetmeliğe göre düzenlenerek kalıcı ve geçici maluliyetin tespiti ile çelişkilerin giderilmesi için dosyanın ATK Üst Kurulu’na gönderildiği, davacının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkındaki yönetmeliğe göre tüm vücut engellilik oranının %5 olduğu iyileşme süresinin ise 9 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, ATK Üst Kurul raporu ile raporlar arasındaki çelişkinin giderilmiş olduğu, bu sebeple üst kurul raporunun hükme esas alındığı, keşif sonucunda hazırlanan 02/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda; … plakalı araç sürücüsü davalı …’in % 100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, raporun dosya kapsamında mevcut belgelerle örtüştüğü bu nedenle hükme esas alındığı, bu bakımdan davalı …’in %100 oranındaki kusuru ile sebebiyet verdiği kazada davacının yaralandığı, davacıda %5 oranında kalıcı iş gücü kaybı oluştuğu, 9 ay süre ile geçici işgücü kaybına uğradığı, dava tarihinden sonra maddi tazminat talebi yönünden davacının davalı … Şirketi ile sulh oldukları, davacının davaya davalı … açısından manevi tazminat talepleri yönünden devam ettiği, bu nedenle davalı sigorta şirketi açısından davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup, diğer davalı … açısından manevi tazminat talepleri yönünden ise davalı …’in TBK’ nun 49 vd. maddeleri gereğince zarardan haksız fiil faili sorumlu olduğu, kazanın oluş şekli, kusur oranları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, davacının yaralanmasının niteliği, geçirdiği tedavi süreci, meydana gelen geçici iş göremezlik süresi, özel hal ve şartlar, hak ve nesafet kuralları vs gözetilerek manevi tazminat talebinin 20.000 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Maddi tazminat yönünden;
1-Davalı sigorta şirketi açısından taraflar arasındaki sulh nedeniyle davanın konusuz kalmış olması dikkate alınarak karar verilmesine yer olmadığına,
-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
-Taraflar arasındaki sulh gereğince, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına
Manevi tazminat yönünden;
2-Davalı … açısından manevi tazminat davasının kısmen kabulüne
20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
– Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 1.366,20 TL’den maddi tazminat talebine isabet eden 111,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.254,38 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye irat kaydına,
-AAÜT gereğince manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine, manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e ödenmesine,
5- Davacının ödediği 111,82 TL peşin harcın davalı …’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.890,90 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmına göre 1.956,36 TL’sinin davalı …’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine, kalan masrafın davacının üzerine bırakılmasına,
7-Dair, HMK.’nun 341/1 ve 345.maddesi gereğince; kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, aynı yasanın 343.maddesi gereğince mahkememize yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İSTİNAF YOLUNA başvurulabileceği belirtilerek davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta şirketinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza