Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/213 E. 2021/816 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/213 Esas – 2021/816
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/213 Esas
KARAR NO : 2021/816

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13.03.2018
KARAR TARİHİ : 29.09.2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nin 02.03.2014 tarihinde sürücü …’nin sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı araçta yolcu konumundayken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 100,00-TL geçici ve sürekli maluliyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
ISLAH
Davacı vekili 01.07.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini 98.176,157-TL arttırarak dava değerini 98.276,15-TL olarak belirlemişlerdir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle geçici iş göremezlik ve kalıcı maluliyet tazminatı taleplidir.
Kazaya karışan aracın tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacıya ait tedavi evrakı, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiş, davacının ekonomik ve sosyal durumları araştırılmıştır.
SGK tarafından davacıya rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
… plakalı araç kaza tarihini de içine alacak şekilde … A.Ş. Tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanmıştır.
Kusur bilirkişisi Ünal Bahar’a ait 08.11.2018 tarihli raporunda; … plakalı hususi otomobil sürücüsü …’nin %100 oranında asli kusurlu, yolcu konumunda bulunan …’nin ise kazaya etken kural ihlalinin bulunmadığı yönünde rapor sunulmuştur.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesine ait 04.12.2020 tarihli raporda; E cetveline göre %12.1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 18 aya kadar uzayabileceği yönünde rapor sunulmuştur.
Davalı Sigorta Şirketi tarafından mahkememize sunulan 20.04.2018 tarihli hasar dosyası ekinde bulunan dilekçe ile …’nin kaza sonucu maluliyeti nedeniyle aktüer hesabında 105.006,49-TL tutarında tazminat belirlendiğini, şirketlerince iyi niyet çerçevesinde hesaplanan tutar bir miktar arttırılarak hesaplama sonucu belirlenen 105.006,49-TL tazminatın üzerinde bir tutar belirlenerek 126.007,78-TL tazminatın 26.05.2017 tarihinde Av. …’in hesabına havale edildiği ve buna ilişkin dekont sunulduğu görüldü.
Aktüer bilikişisi …’e ait 01.04.2021 tarihli raporunda; 02.03.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda %12.1 oranında beden gücü kaybı yaşayan davacı …’nin sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme tarihi dikkate alınarak TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yöntemine göre ödeme tarihindeki veriler dikkate alınarak yapılan hesaplamada davacının 139.258,23-TL tazminat talep edebileceği, yine ödeme tarihindeki veriler dikkate alınarak TRH 2010 yaşa tablosu ve 1.8 teknik faiz oranı dikkate alınarak yapılan hesaplamada davacının 83.289,29-TL tazminat talep edebileceği, sigorta şirketi tarafından 126.007,78-TL ödeme yapıldığının belirlendiği, sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme ile ödeme tarihindeki veriler dikkate alınarak yapılan hesaplama arasında fahiş farkın olması halinde ise 2021 yılı verilerine göre yapılan hesaplamada davacının TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yöntemi dikkate alınarak davacının talep edebileceği tazminat miktarının 270.214,79-TL olacağı, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin güncellenmesi sonrasında bakiye tazminat talep edebileceği miktarın 100.490,94-TL olacağı yine davacının TRH 2010 yaşam tablosu ve aktüeryal yönteme göre faiz hesabı yapılarak alabileceği tazminat miktarının 166.836,56-TL olacağı, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin güncellenmesi sonrasında bakiye tazminat talep edebileceği miktarın olmadığı yönünde rapor sunulmuştur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91.1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85.1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”,
85.1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85.son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54’te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
Gerçek anlamda ödemeden söz edebilmek için tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunmaması koşuldur. Başka bir anlatımla ödemenin yapıldığı tarihteki verilerle hesaplanan tazminat ile ödenen miktar arasında açık oransızlık bulunmaması koşuldur. Ödemenin yapıldığı tarihteki verilerle hesaplanan tazminat ile ödenen miktar arasında açık oransızlığın bulunduğu durumlarda yapılan ödeme makbuz niteliğinde kabul edilebilir. Bu durumda ödemenin yapıldığı tarih gözönünde tutularak davacının karşılanmayan zararının uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanması böylece hesaplanacak miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunup bulunmadığını denetlemek, açık oransızlığın bulunması durumunda maddi tazminata ilişkin ödemeyi “kısmi ifayı içeren makbuz” niteliğinde kabul etmek ve yapılan ödemenin ödeme tarihindeki gerçek zararı hangi oranda karşıladığını saptamak, son verilere göre hesaplanan tazminat miktarından, yasal indirimler yapılmak suretiyle belirlenecek karşılanmayan zarardan davalı tarafın ödeme yapılan tarihe göre zararı karşılandığı oranda indirim yapmak daha sonra kalan miktara hükmetmek gerekir. Açık oransızlığın bulunmadığının tespiti halinde maddi tazminat talebinin tümden reddine karar vermek gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2015/… E ve 2019/… K.).
Davacı, ibraname tarihinden itirabaren KTK 111. maddeye göre iki yıl içerisinde dava açmış, mahkemece gerekli incelemeler yapılarak, yazılı olduğu üzere karar verilmiş ise de, açıklanan madde hükmüne göre davacının açtığı bu davanın sonucunda tazminata karar verilebilmesi için davacıya ödeme tarihindeki verilere göre yapılan hesaplama ile davalı sigortanın yaptığı ödeme arasında oransızlık bulunması gerekir.(Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/… E-2018/… K.).
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; 02.03.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında küçük …’nin … plakalı araçta yolcu iken yaralandığı, alınan kusur bilirkişi raporuna göre sürücü …’nin (…) tam kusurlu olduğu, alınan Adli Tıp raporunda davacıda meydana gelen maluliyetin, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümlerine göre %12.1 meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 18 aya kadar uzayabileceği yönünde rapor sunulduğu, aktüer bilirkişi tarafından sunulan raporda hem TRH 2010 yaşam tablosu ile prograsif rant yöntemi hem de TRH 2010 yaşam tablosu ve aktüeryal yöntem kullanılmak suretiyle yapılan terditli hesaplama yöntemi ile tazminat hesaplanmış olup davalı sigorta şirketi tarafından dosyaya sunulan hasar dosyasında 26.05.2017 tarihinde 126.007,78-TL ödeme yapıldığının belirtildiği ve dosyaya 26.04.2017 tarihli ibraname ibraz edildiği, Yargıtay’ın trafik kazalarına bakan dairelerinde son zamanlarda yaşam tablosunun TRH 2010 olarak kabul edildiği ve bu tabloya göre yaşam süresinin belirlendiği, Anayasa Mahkemesinin sigorta genel şartlarındaki bir takım maddelerin iptali yönündeki kararından sonra prograsif rant yönteminin kullanılmasına ilişkin Yargıtay Hukuk 4.ve 17. Hukuk Dairelerinin kararları bulunduğu, bilirkişi tarafından TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yöntemine göre yapılan hesaplamada davacının talep edebileceği maluliyet tazminatının 139.258,23-TL olarak hesaplandığı, davalı sigorta şirketi tarafından davadan önce yapılan ödemeye ilişkin ibraname sunulduğu, buna göre 126.007,78-TL ödeme yapıldığı, her ne kadar KTK’nin 111/2 maddesi gereğince ödeme tarihinden itibaren 2 yıllık süre içerisinde dava açılmış ise de, bilirkişi tarafından yapılan hesaplama ile yapılan ödeme arasında açık bir orantısızlığın bulunmadığı, yapılan ödeme ile gerçek zararın %90 oranında karşılandığı, davacının karşılanmayan zararı bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 59,30-TL den peşin alınan 35,90-TL harcın ve ıslah harcı 336,00-TL olmak üzere toplam 371,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 312,60-TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-AAÜT gereğince hesaplanan 13.286,23-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına ),
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana İstinaf Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmek üzere Mahkememize yapılacak olan istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/09/2021

Katip …
e- imzalıdır

Hakim …
e- imzalıdır