Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1907 E. 2021/908 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1907 Esas
KARAR NO : 2021/908

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23.11.2016
KARAR TARİHİ : 20.10.2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı … – … Ticaret arasında akdolunan … sayılı satış noktası sözleşmesi ile taraflar arasında ticari münasebet tesis edildiğini, davalıya satış noktası sözleşmesinin özel şartlar başlıklı F bendi uyarınca ” … Münhasır satış ve reklam yeri bedeli karşılığı 200 koli can 330 ml bedelsiz fatura edileceği…” taahhüdünde bulunulduğunu ve iş bu sözleşme uyarınca da 200 koli teslim edildiğini, satış noktası sözleşmesinin özel şartlar başlıklı F bendi atfı uyarınca ekte sunulan belgede ” müşteriye bedelli aldığı her 10 koli ürün alımında 6 koli ürün bedelsiz olarak fatura edilecektir hükmüne yer verildiği, satış noktası sözleşmesinin genel şartlar başlıklı ikinci sayfasının sona erdirme yan başlıklı on sekizinci maddesinin E bendinde müşterinin gerekli ödemeleri …’nin çıkardığı fatura tarihinden itibaren iş bu sözleşmenin maddelerinde yazılı süre içinde yapmaması hükmüne yer verildiğini, satış noktası sözleşmesinin süre başlıklı B bendinde sözleşmenin süresi tarafların akdi imzaları ile yürürlüğe koydukları sözleşmenin başlangıcından belirtilen tarihten başlayarak 3 yıl süreli ve 1500 kasa koli kotalı olarak taahhütte bulunduğunu ancak borçlu-davalının iş bu sözleşmenin ifa etmediğini, davalı şirketin satış noktası sözleşmesi ile bu sözleşmenin genel ve özel şartlar bölümlerinde yer alan hükümleri ve hususiyetle sona erdirme başlıklı 18.maddesinin 1.fıkrasının (e) bendine göre mükellefiyetini yerine getirmediğini, faturalarda belirtilen müvekkili şirkete olan borçlarını ifa etmediğini, iş yerini terk ettiğini, sözleşmedeki adresine Adana 4. Noterliği vasıtasıyla gönderilen 15.04.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin adresten taşınması sebebiyle tebliğ edilemediğini, bunun üzerine münhasır satış ve reklam yeri bedeli 9.850,00-TL, cari hesap alacağı 11.906,41-TL ve 95,88-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 21.852,29-TL alacağın tahsili için Adana 5. İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalının ödeme emrine itiraz ettiğini belirterek davalı borçlunun Adana 5. İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takip tarihinden itibaren avans faiz işletilmesine, müvekkili şirket lehine %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesinde, aleyhine açılan iş bu itirazın iptali davasının davaya konu icra takibine bakıldığında Adana 5. İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı dosyası ile borçlu taraf olarak müvekkilinin ilişiğinin bulunmadığı … Ticaret isimli firmaya yöneltiğini bu nedenle davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, söz konusu icra takibinin … Ticaret adına açılmışsa da iş bu davanın hem şahıs olan müvekkiline, hem de sanki arada ticari bir ilişki varmış gibi ticaret mahkemesinde açıldığını, taraflar arasında ticari bir ilişki olmadığını bu nedenle davanın görevsiz mahkemede açıldığını belirterek açılan davanın reddine, davacı tarafın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında yapılan 03.04.2013 tarihli satış noktası sözleşmesi gereğince başlatılan takibe davalının süresinde yaptığı itirazın iptali talebine ilişkindir.
Adana 5. İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı icra dosyası, açık satış sözleşmesi, Büyükmükellefler Vergi Dairesi tarafından gönderilen davalıya ait BA/BS formları, Mersin Vergi Dairesi tarafından gönderilen davalıya ait BA/BS formları, davalı tarafından mahkememiz huzurunda vermiş olduğu imza örnekleri, mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Adana İcra 5. Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı dosyası mahkemiz dosyası arasına alındığı, dosyanın incelenmesinde; alacaklının … Ltd. Şti. olduğu ve borçlunun … – … Ticaret olduğu, takibin 9.850,00-TL ürün bedeli, 447,70-TL işlemiş faiz, 95,88-TL ihtarname masrafı, 4,36-TL işlemiş faiz, 11.906,41-TL cari hesap alacağı ve 541,17-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.845,52-TL olduğu görülmüştür.
İtirazın iptali davası; takip talebine itiraz edilen alacaklı tarafından itirazın tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde borçluya karşı açtığı bir eda davasıdır. Ancak normal bir eda-alacak davasından farklı olarak icra takibi içerisinde açılır ve takip hukukuna özgü bir takım sonuçlar doğurur. İİK 67 maddesi uyarınca, takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, ret veya hükmolunan meblağın %20’den aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
Talimat ile alınan 30.11.2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin 2013 yılına ait yevmiye, kebir, envater defterlerinin açılış tasdikini yasal süresi içinde ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, 2013 yılı yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yaptırılmış defterler 213 sayılı VUK hükümlerine ve TTK hükümlerine uygun tutulmuş olduğundan davacıya ait 2013 yılı yasal defterlerin sahibi lehine delil olma özelliğine sahip olduğunu, davacı şirket ile davalı arasında ticari ilişkiye ilişkin 03.04.2013 tarihli satış noktası sözleşmesinin dava dosyasında mevcut olduğunu, davacı şirket ile davalı arasında 2013 yılıyla ilgili olarak yasal defter ve belgelere göre aralarında ticari bir ilişkinin var olduğunu, davacı tarafından davalı …’a satıp teslim edilen mal bedelinin 13.046,24-TL olduğu, davalı …’ın ödemesinin ise 1.139,84-TL olduğunu, 20.03.2014 tarihi itibariyle davalı …’ın davacıya (13.046,24 – 1.139,84 = 11.906,40-TL) 11.906,40-TL borçlu olduğunu, davacı şirket tarafından davalı …’a (6.238,08+1.078,80-TL=7.316,88) 7.316,88-TL bedelsiz mal teslimi yapılmış olduğunu, takip talebinde ise 9.850,00-TL bedelsiz ürün bedeli talep edilmiş olduğu, aradaki fark olan (9.850,00-7.316,88=2.533,12) 2.533,12-TL fazla talebin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğunu, 03.04.2013 tarihli sözleşmeye göre davalı …’ın davacıdan 1.500 koli mal almasının gerekmekte olduğu, oysa davalının 629 koli mal aldığı dolayısıyla 03.04.2013 tarihli sözleşmeye göre davalının mal alma kotasının doldurulamadığı, irsaliye faturaların VUK 211 sıra nolu genel tebliğine uygun olarak düzenlendiği, mal teslimiyle ilgili düzenlenen irsaliyelerde teslim alan kısımlarında … isim ve imzası, … Ticaret – … kaşe ve imzasının var olduğu, dolayısıyla her iki irsaliyeli fatura ve sevk irsaliyesinde belirtilen malların davalı …’a tesliminin yapılmış olduğunun kabul edilmesinin gerektiğini, davacı şirket tarafından davalıya Adana 4. Noterliğinin 15.04.2016 tarih ve … yevmiye numaralı bir ihtarnamenin çekildiği, iş bu ihtarnamenin davalıya tebliğinin yapılamadığını yönünde rapor sunulmuştur.
Davalı tarafından borç doğuracak sözleşme altındaki imzaların inkar edildiği bu kapsamda davacı tarafından davalıya gönderilen faturalardaki dava dışı …’a ait fatura ve irsaliyelerdeki imzaların kendisine ait olup olmadığı hususlarının sorulması için Silifke Asliye Hukuk Mahkemesine ihtaratlı talimat yazıldığı, talimat mahkemesince …’ın mernis adresine TK 21/2’ye göre tebligat çıkarıldığı ve çıkarılan tebligata rağmen mahkeme salonunda hazır bulunmadığından talimat bila ikmal mahkememize iade edildiği, dolayısıyla dava dışı …’ın sözleşme ve fatura altındaki imzalarını kabul etmiş sayıldığı, bununla birlikte davalı … tarafından Mersin 8. Noterliğinin 30.05.2012 tarih ve … yevmiye numaralı vekaletnamede iş yeri idare yetkisi kapsamında benim adıma sözleşme imzalamaya şirketlerler ve şahıslarla her türlü sözleşmeleri yapmaya şeklinde dava dışı …’a yetki verildiği, dava dışı …’ın da davalı …’ın oğlu olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde imza inkarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; sözleşmenin konu ve kapsam başlıklı B- maddesinde sözleşmenin 3 yıl süreli olduğu ya da 1500 kasa koli kotalı olduğu, süre dolsa bile kota dolmamış ise sözleşmenin kota doluncaya kadar uzayacağı, sürenin ya da kotanın bitiminden 30 gün önce noter kanalı ile feshi ihbarda bulunulmazsa sözleşmenin aynı süreyle (3 yıl) daha uzayacağı ancak nihayet ilk imza tarihinden itibaren 5 yılı geçemeyeceği belirtilmiştir. Davacı tarafından davalıya gönderilen noter ihtarında cari hesap alacağı ve bedelsiz ürünlerin iadesi istenildiği, ancak sözleşmenin feshine ilişkin her hangi bir ihtarın bulunmadığı, buna göre sözleşmenin davacı tarafça usulüne uygun şekilde fesih edilmemiş olduğu anlaşılmakla, sözleşme takip ve dava tarihi itibariyle ayaktadır. Davacının bedelsiz teslim edilen 200 koli ürün veya bedeli 9.850,00-TL’lik talebi yerinde değildir.
Cari hesap alacağına gelince; takip dayanağı cari hesap alacağının 11.906,41-TL olduğu, talimat mahkemesince alınan bilirkişi raporunda davacı kendi defterlerinde 27.06.2013 tarihli fatura ile 09.07.2013 tarihli faturalardan kaynaklı 11.906,40-TL alacaklı göründüğü, davacının ticari defter ve belgelerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı ile davalı arasında cari hesaba dayanak faturaların davacının yevmiye defterlerinde ve BS bildirimlerinde gösterildiği, davalının BA bildirimlerinde faturaların kayıtlı olduğu, 27.06.2013 tarih ve … seri numaralı fatura konusu malların 21.06.2013 tarih ve … numaralı irsaliye ile … imzası ile malların teslim edildiği, sevk irsaliyesi ile irsaliyeli faturanın birbirini teyit ettiği, davalının belgelerdeki imza inkarı nedeniyle …’ın belgelerdeki imzanın kendisine ait olup olmadığının tespiti için talimat mahkemesine müzekkere yazıldığı, talimat mahkemesince duruşmaya gelmediği taktirde sözleşme, fatura ve irsaliyeler altındaki imzaların kendisinden sadır olduğunun kabul edileceğinin ihtar edildiği, tebligata rağmen malı teslim alan …’ın duruşmaya gelmediği, davalı tarafından dava dışı …’a verilen vekaletnamede kendine ait işlerin yürütülmesine ve sözleşme imzalanmasına ilişkin yetki verildiği, dava dışı …’a ait imzaların kendisinden sadır olduğunun kabulü gerektiği, cari hesap alacağı içerisinde yer alan 09.07.2013 tarih ve … numaralı faturanın altındaki imza inkar edilmiş ise de davalı …’ın İstiklal Vergi Dairesinden gönderilen mal alış (BA) bildirimi dikkate alındığında davalının faturayı defterlerine işlediği, dolayısıyla faturayı ve fatura konusu malları teslim aldığının anlaşıldığı, davalının cari hesap dönemine ait faturaların tarafına tebliğ edilmediği ve fatura konusu malların teslim edilmediği iddiasının bu nedenle yerinde görülmediği, davacının cari hesaptan kaynaklı alacağı için davalıya gönderdiği ihtarın davalıya tebliğ edilmediği, davalının temerrüte düşmediği, davacının cari hesap alacağı için işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
İhtarname masrafı bakımından, davacının davalıdan cari hesap alacağının bulunduğu ve bunu talep için ihtarname keşide ettiği bu ihtar nedeniyle yapılan 95,88-TL ihtarname masrafı ve 4,36-TL işlemiş faiz talep edilmiş ise de gerek takip dosyasında gerekse dava dosyasında ihtarname masrafının ne olduğuna ilişkin her hangi bir belge sunulmadığından bu talebi yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1-Adana İcra 5. Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile;
Cari Hesap Yönünden 11.906,41-TL asıl alacak üzerinden takibin
takipteki şartlarla devamına,
2-Hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında olmak üzere 2.381,28-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 813,32-TL den peşin alınan 258,96-TL harcın mahsubu ile bakiye 554,36-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Davacının yapmış olduğu 2.300,20-TL yargılama giderinden kabul ve red oranları göz önünde bulundurularak 1.253,28-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, geri kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan 258,96-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına ),
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana İstinaf Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmek üzere Mahkememize yapılacak olan istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/10/2021

Katip …
e- imzalıdır

Hakim …
e- imzalıdır