Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1484 E. 2021/886 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/1484 Esas – 2021/886
T.C.
ADANA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1484 Esas
KARAR NO : 2021/886

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …-…
VEKİLLERİ : Av. … – …
DAVALILAR : … TC…-…

MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN ADANA 1.ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİNİN 2021/… ESAS, 2021/… KARAR SAYILI DOSYASI;

DAVACI : …-…
VEKİLLERİ : Av. … – …
DAVALILAR:1- …
VEKİLİ : Av. … – …
: 2- … A.Ş. … ŞB. – …
VEKİLİ : Av. … – …
:3-… . VE TİC. LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ : Av. … – …
: 4- … A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
: 5- … A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
: 6- … A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
: 7- …
VEKİLİ : Av. …
: 8- … A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
: 9- … ANONİM ŞİRKETİ
10- … ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. …
: 11- … TC… E Tebligat adresi mevcut
12- … TC. … — …
13- …
14- … TC. … – …
15- … TC. … – …
16- … TC. … – …
17- … TC. … – …
18- … LİMİTED ŞİRKETİ – …
19- … – …
20- ….LTD.ŞTİ – …
21- … T.A.O – …
22- … A.Ş.- …

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı), İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 15/08/2016
KARAR TARİHİ : 13/10/2021
YAZIM TARİHİ : 12/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı), İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile; Davacı müvekkili kooperatifin …, …, … Mah., … Ada, … Parsel sayılı yerde üyelerine konut yapan bir kooperatif olduğu, kooperatife ait inşaatların tamamlandığı, davalı …’ın davacı kooperatifin üyesi iken kooperatife ait vecibelerini yerine getirmemesi nedeni ile üyelikten 20.10.2015 tarihli Kooperatif Yönetim Kurulu Kararı ile ihraç edildiği, ihraç kararının davalı tarafa 22.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği ve kesinleştiği, müvekkili davacının kooperatifin yapısı diğer kooperatiflerden farklı olduğu, normalinde konut yapılan gayrimenkulün tapusunun kooperatife ait olduğu, konutların tamamlandıktan sonra üyelerine ferdi mülkiyet
tapusu verilmekte iken , davacının kooperatifte üyelere tahsis edilen dairelerin tapuları
daha inşaat başlamadan önce üyelerin adına verildiği ve tahsis edildiği, davacı müvekkilin kooperatif üyelerinin konutlarını yapıp teslim etmesi için tapu sahibi olanların da dairesini aidatlarını da ödememesi durumunda dahi yapma durumu ile karşı karşıya kalması söz konusu olduğu, davaya konu olayda da , davalı tarafın aidatlarını ödememesine karşın zeminde mülkiyet tapusu bulunması nedeni ile , diğer üyelerin konutlarını yapabilmek için o blok tamamı ile yapılmış bulunduğu, arsa üzerine yapılan binada davacı adına gözüken , …, … Mah., … Ada, … Parsel 4.Blok 1 Kat 2 nolu bağımsız bölüm ile 4. Blok 2. Kat 4 nolu bağımsız bölüm sayılı yerdeki dairelerin zeminde mülkiyeti davalı adına olmasına karşın , arsa üzerine yapılan daireler müvekkil kooperatif tarafından yapılmış olduğu, bu dairelerin mülkiyetinin müvekkili davacı kooperatife ait olduğu, ancak müvekkili kooperatifin yaptığı dairelerin yapım bedellerini alamadığı gibi, bu daireler üzerinde tasarrufunun da bulunmadığı, aynı mahiyette Adana 1. Ticaret Mahkemesinin 2011/… E ve 2013/… K sayılı dosyasında üyeye açtıkları alacak davasında Yerel Mahkeme gerekçeli kararında “ Toplanan delilere göre ;
kooperatif üyeliğinden çıkartılan davalı adına halen ana taşınmazda davalıya ait pay görünüyor ise davacının yapması gereken bu payın iptali ile kooperatif adına tescilini talep etmek olup, ”gerekçesi ile alacak davası talebini ret ettiği, kararın taraflarınca temyiz edilmekle Yargıtay 23. Hukuk Dairesince 2 sayfalık gerekçe ile Onama kararı verilmiştir. Yargıtay’ın Onama gerekçesinde “ …Davacı kooperatifin ihracı kesinleşen davalıdan tapuda adına kayıtlı dairenin
tapu kaydının İptali ile kooperatif adına tescilini talep etme hakkı bulunmaktadır. …. ” şeklinde hüküm kurduğu, bu nedenlerle davanın kabulü ile davaya konu gayrimenkulün
müvekkili kooperatif adına tapuda tesciline karar verilmesi talep edilmiştir.
Birleşen dava dosyasında davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde; müvekkili tarafından Adana 2. ASliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1484 esas sayılı dosyasında davalı … aleyhine tapu iptali ve tescili davasının açıldığını, yapılan yargılama aşamasında tapu iptali ve tescili davası açtıkları, Adana … … Mah. … ada … parsel 4. Blok 1.kat 2 nolu bağımsız bölüm ve 2.kat.4 nolu bağımsız bölümler üzerinde davalı kurumların hacizlerinin olduğunun tespit edildiğini, taraflarınca Adana 2. ASliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1484 esasında açtıkları davanın başlangıcında hacizlerden haberdar olmadığını belirterek, tapu iptali ve tescil davasında bağımsız bölümler üzerine konulan hacizlerin kaldırılması ve Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1484 esas sayılı dosyasında, Adana 2.Asliye Ticaret MAhkemesinin 2016/1484 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı asil tarafından verilen cevap dilekçesinde; bu davaya konu iki adet dairesinin olduğu, kooperatife borçlarının da olduğu, kendisine çıkarılan ödeme planına göre borçlarını ödeyemediği, açılan tapu iptali davasının reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; davacı tarafından mahkememizde açılmış olan tapu iptal tescil davasında , henüz bir karar verilmemiş olduğu; davacı ve davalı …’ın iddiaları hakkında somut bir durum oluşmadığı, dava konusu taşınmazın … adına kayıtlı olduğu, bu nedenle müvekkili şirketin alacaklı olduğu icra dosyaları kapsamında borçlu …’ın taşınmazlarına haciz işlenmesinin hukuka uygun olduğu, sonuçlanmamış bir tapu iptal tescil davası varken davacı tarafından hacizlerin kaldırılmasının talep edilmesinin hukuka aykırı olduğu, açıklanan nedenler sebebiyle Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosyasında birleştirme kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, müvekkili şirketin muhatabı … olduğu, davacı Ada Konut Yapı İle müvekkil şirket arasında bir hukuki bağ bulunmadığı, bu nedenle Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosyasında karar verilebilmesi için, mahkememiz dosyasının bekletici mesele yapılması gerekirken birleştirme kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, iki dosyada da taraf birliğinin bulunmadığı, davacı adına tescil edilmiş bir taşınmazın söz konusu olmadığı için , davacının hacizleri kaldırma talebinde hukuki yararın bulunmadığı, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosyasında verilen karar mahkememiz dosyası karara çıktığında istinaf edileceği, müvekkili şirket tarafından yapılan tüm icrai işlemlerin hukuk ve usule uygun işlemler olduğu, haciz tarihlerinde taşınmazların şu anda olduğu gibi … adına kayıtlı olduğu, müvekkili şirket tarafından haciz işlemlerinin yapıldığı dönemde taşınmazlar kim adına kayıtlı ise ona göre işlem yapıldığı, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; müvekkili bankanın alacaklı bulunduğu Adana 7.İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E.sayılı dosyasından dava konusu taşınmazlar üzerinde 17.08.2018 ve 21.05.2019 tarihli iki ayrı hacizlerinin bulunduğu, ilgili bu hacizler; İİK. 106 ve 110. Maddesi gereğince haciz tarihinden itibaren 1 yıl içinde taşınmazların satışlarının talep edilmemesi sebebiyle hukuki kıymetini kaybettiği, yani halihazırda dava konusu taşınmazlar üzerinde hukuken geçerli bir hacizlerinden bahsetmenin mümkün olmadığı, dava konusu taşınmazlar ve borçlunun dava dışı diğer taşınmazları bakımından takip dosyasına 26.02.2021 tarihinde sundukları talepleri ile, dava konusu taşınmazlar bakımından, ilgili bu hacizlerin hukuki kıymetinin kaybetmiş olması nedeniyle, hacizlerin fekkini ve borçlunun dava konusu olmayan diğer 2 taşınmazı üzerine ise tekrar haciz işlenmesinin talep edildiği, davacının esas davasının dayanağının Kooperatifler Kanunu’nun 27.maddesi gereği ortaklık payını ödemeyen ve ortaklıktan çıkarılan davalı-borçlu …’nın taşınmazı üzerindeki tapu kaydının iptali ve taşınmazların davacı kooperatif adına tescili davası olduğu, davacının bu davasına dayanak olarak Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin 18.04.2014 tarih 2014/3032 E. 2014/3056 K.sayılı ilamını gösterdiği, Kooperatifler Kanunu’nda ortaklıktan çıkarılmanın sonuçlarını düzenleyen hükümlerin arasında, taşınmazın halihazırda ortak adına tescil edilmiş olması halinde tapu kaydının iptali ve bu kaydın kooperatif adına tesciline dair bir hüküm olmadığından kararda dayanak bir yasa maddesi hükmünden bahsedilmediği, bu sebeple kararın büyük ölçüde TMK 1024.maddesinde düzenlenen yolsuz tescil hükümlerine dayandırıldığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile;
Davacı tarafından Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosya ile ipoteğin , hacizlerin kaldırılması talepli dava açılmış olduğu, bu davanın yukarıda esas numarası yazılı olan mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, 2021/… Karar sayılı kararın hukuka aykırı olduğu, E-tebligatla müvekkil Şirkete iletilen Mahkememiz 2016/1484E. Sayılı haczin kaldırılması talepli huzurdaki davanın ise hukuki dayanaktan yoksun olduğu, davacı tarafından mahkememizde açılmış olan tapu iptal tescil davasında, henüz bir karar verilmediği, henüz sonuçlanmamış bir tapu iptal tescil davası söz konusıu iken davacı tarafından hacizlerin kaldırılmasının talep edilmesinin hukuka aykırı olduğu, nitekim davaya konu taşınmazın tapuda … adına kayıtlı old uğu, bu nedenle müvekkili şirketin alacaklı olduğu Adana 11. İcra Müdürlüğü 2018/… E. Sayılı icra dosyası kapsamında borçlu …’ın taşınmazlarına haciz işlenmesinin hukuka uygun olduğu, hukuka uygun olarak gerçekleştirilen haciz işlemine karşı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosyasında dava açılarak yukarıda esas numarası yazılı olan dava dosyası ile birleştirme kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, tapu kaydının … adına olmasından ötürü müvekkil ….A.Ş.’nin muhatabının … olduğu, davacı … ile müvekkili şirket arasında bir hukuki bağın bulunmadığı, bu nedenle Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… Esas sayılı dosyasında karar verilebilmesi için, mahkememiz dosyasının bekletici mesele yapılması gerekirken birleştirme kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, iki dosyada taraf birliğinin bulunmadığı, taşınmazlar üzerinde gerçekleştirilen haciz işlemlerinin , işlemlerin yapıldığı vakitte taşınmaz kimin adına kayıtlı ise o kişiye yönelik yapıldığı, müvekkili şirket tarafından yapılan hukuki işlemlerin hukuka uygun olduğu, haciz şerhi işleminde herhangi bir hata bulunmadığı, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; dosya kapsamında gelen bilgi ve belgelerden sonra dava konusu taşınmazlarda bir çok haczin mevcut olduğunun anlaşıldığı ve davacı tarafça davalarının kabul yönünde sonuçlanacağı kanaatiyle taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılması için aralarında müvekkil bankanın da bulunduğu haczi bulunan alacaklılara Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… E. Sayılı dosyasında haczin kaldırılması talepli dava açıldığı, davanın işbu dava ile birleştirilmesine karar verildiği, borçlu …’a müvekkili banka ile imzalamış olduğu kredi kartı sözleşmesine istinaden …, … ve … nolu kredi kartları verildiği, davalının, imzalamış olduğu sözleşmeden dolayı verilen kredi kartı harcamalarıyla ilgili borçlarını zamanında ödemeyince hesabının kat edilerek, ihtarname gönderildiği, yine herhangi bir ödeme olmaması nedeniyle Adana 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiği, usul ve yasaya uygun olarak kesinleşen takip üzerine dosyada tahsilata yönelik icrai işlemler ve malvarlığı sorgulamalarının yapıldığı, yapılan sorgular neticesinde borçlu adına kayıtlı ve dava konusu olan taşınmazlara haciz şerhinin işlendiği, alacağını tahsil amacıyla yasal haklarını kullanan müvekkili bankanın bu sebepten işbu davada davalı sıfatında yer alması ve dava sonucunda bir takım maddi külfetlere katlanmasını kabul etmedikleri, müvekkili bankanın tamamen iyi niyetli olduğu, tapu kaydından anlaşılmayan bir husus nedeniyle müvekkili bankanın alacağını tahsil imkanı olan haczin kaldırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, borçlu Nebi Kocamanın, bankadan kredi kartı aldığı ve borcunu ödemediği, müvekkilinin alacağının kötü niyetli ve haksız olarak takibe konulduğu, hacizlerin usulsüz olduğunun söylenemeyeceği, davanın açılmasında müvekkili bankanın herhangi bir kusurunun bulunmadığı, bu nedenlerle müvekkil bankaya açılan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı Adana Vergi Dairesi Başkanlığı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; davacının Adana 1 Asliye Ticaret Mah. 2021/… E ile açmış olduğu haczin kaldırılması hakkındaki davayı açmasında taraf ehliyeti ile hukuki menfaatinin bulunmadığı, birleştirilen dava yönünden davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiği, Birleştirme kararına konu iş bu dava dosyasından veya başka bir nedenden dolayı davacı lehine oluşmuş hiçbir delil bulunmaksızın, Adana 1 Asliye Ticaret Mah. 2021/… E. Dosyasında birleştirme kararı verilmesinin hukuk ve yasaya aykırı olduğu, Birleştirme kararı yerine; taraf ve menfaat yokluğu nedeni ile dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin gerektiği, davacı vekilinin, müvekkilinin mülkiyet hakkının ihlaline dair ileri sürdüğü iddialar hakkında dairelerinde bilgi-belge bulunmadığından savunmalarının daha ziyade davalı …’a ait vergi borçlarının, vergi mevzuatı uyarınca cebren tahsil ve takip esasları çerçevesinde takip edildiğine dair bilgi belge sunmak amacını taşıdığı, ilgili vergi dairesi müdürlüğünce bildirildiği gibi davacı ile … arasında devem eden iş bu dava dosyası ile kurumlarının bir bağlantısı olmadığı gibi davacı ile … arasındaki dava konusu edilen husumetin, tapu kaydına güven ilkesi gereğince iyi niyetli 3 kişi durumunda olan kurumlarının vergi alacağını etkilememesini gerektiği, …’ın vergi borcundan dolayı hakkında cebren takip işlemlerinin başlatıldığı, ödeme emirlerinin farklı tarihlerde usulüne uygun tebliğ edildiği, ödeme emirlerinin. dava konusu yapılmadığı, dava konusu haciz işleminin, usulünce yürütülen takip aşamaları neticesinde kesinleştiği ve zamanaşımına uğramamış vergi borçlarına dayandığı, haciz işlemlerinin, … tarafından dava konusu yapılmadığı, davacının iş bu davayı muvazaalı işlem gerçekleştirme gayesi ile açtığının anlaşılacağı, iş bu dava konu olayın mahkememizin 2016/1484 esas sayılı dosyası ile derdest olduğu, yargı yolunun caiz olmadığı ayrıca böyle bir davanın açılması hususunda davacının taraf ehliyetinin bulunmadığı gibi menfaatinin de bulunmadığının ortada olduğu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; dava tarihi itibariyle müvekkil … A.Ş. tarafından dava konusu taşınmaz üzerinde hukuken geçerli bir haciz talebinin bulunmadığı, açılan davada müvekkili … A.Ş.’nin taraf sıfatının olmadığı, nitekim dava dilekçesinde … A.Ş. ile alakalı herhangi bir icra dosyasından bahsedilmediği, … A.Ş. tarafından davalıya yahut davaya konu taşınmaza yönelik herhangi bir icra takibinin başlatılmadığı, davaya konu taşınmaz üzerinde haciz şerhinin olmadığı, bu sebeple tarafımıza husumet yönlendirilmesi mümkün olmayıp müvekkil … a.ş yönünden pasif husumet itirazımız vardır. ayrıca davacı tarafından gerekli ve yeterli inceleme yapılmadan müvekkil şirkete husumet yöneltilmesinin hakkaniyetli olmadığı, müvekkili şirketin dahil olduğu herhangi bir icra dosyası söz konusu ise dosyaya ilişkin bilgi ve belgelerin şüpheye yer vermeyecek mahiyette mahkemeye bildirilmesinin gerektiği, davacı tarafından bu hususta herhangi bir bilgi ve belgenin sunulmadığı, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Müflis … vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; borçlu …’a müvekkili banka ile imzalamış olduğu kredi kartı sözleşmesine istinaden … nolu kredi kartı verildiği, davalının, imzalamış olduğu sözleşmeden dolayı verilen kredi kartı harcamalarıyla ilgili borçlarını zamanında ödemeyince hesabının kat edilerek, ihtarname gönderildiği, yine herhangi bir ödeme olmaması nedeniyle Adana 1.İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiği, usul ve yasaya uygun olarak kesinleşen takip üzerine dosyada tahsilata yönelik icrai işlemler ve malvarlığı sorgulamalarının yapıldığı, yapılan sorgular neticesinde borçlu adına kayıtlı ve dava konusu olan taşınmazlara haciz şerhi işlendiği, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddinin gerektiği, alacağını tahsil amacıyla yasal haklarını kullanan müvekkili bankanın bu sebepten işbu davada davalı sıfatında yer alması ve dava sonucunda bir takım maddi külfetlere katlanmasını kabul etmedikleri, müvekkili bankanın tamamen iyi niyetli olduğu, tapu kaydından anlaşılmayan bir husus nedeniyle müvekkili bankanın alacağını tahsil imkanı olan haczin kaldırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, borçlu …’ın, bankadan kredi kartı aldığı ve borcunu ödemediği, ödemediği süre içerisinde kendisine ihtarname gönderildiği, gönderilen ihtarnameye rağmen davacının borcunu ödememekte ısrar ettiği, dolayısıyla müvekkil bankanın icra yoluyla bu meblağı takibinde kötü niyetli olduğunun söylenemeyeceği ve alacağının tahsiline yönelmemesinin de düşünülemeyeceği, müvekkilinin alacağının kötü niyetli ve haksız olarak takibe konulduğunun, hacizlerin usulsüz olduğunun söylenemeyeceği, davanın açılmasında müvekkili bankanın herhangi bir kusurunun bulunmadığı, bu nedenlerle müvekkili bankaya açılan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; davacı tarafından mahkememizde açılmış olan iş bu tapu iptali ve tescil davasında henüz bir karar verilmemiş olduğu, dava konusu taşınmazın halen davalı … adına kayıtlı olduğu, davalı … müvekkilinin borçlusu olduğu, bu sebeple, müvekkili şirketin alacaklı olduğu icra dosyası kapsamında borçlu …’ın dava konusu taşınmazlarına haciz işlenmesinin hukuka uygun olduğu, sonuçlanmamış bir tapu iptal tescil davası varken davacı tarafından ayrı bir dava ile hacizlerin kaldırılmasının talep edilmesinin hukuka aykırı olduğu, davacı adına tescil edilmiş bir taşınmazın söz konusu olmadığı için, davacının hacizlerin kaldırma talebinde hukuki yarar bulunmadığı, birleştirme kararının yerinde olmadığı, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosyasında birleştirme kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, müvekkil şirketin muhatabının … olduğu, davacı kooperatif ile müvekkil şirket arasında herhangi bir hukuki bağın bulunmadığı, bu nedenle Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosyasında karar verilebilmesi için , mahkememiz dosyasının bekletici mesele yapılması gerekirken birleştirme kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, iki dosyada taraf birliğinin bulunmadığı, bu nedenle davaların tefrikinin gerektiği, ipoteğin ve diğer tahditlerin kaldırılmasına ilişkin davanın nisbi harca tabi olduğu, davacı tarafın dava değerini 1.000,00-TL olarak göstermesi ve harcını buna göre yatırmasının hukuka aykırı olduğu, davacının eksik harç ödediği, müvekkili şirket adına kesinleşmiş bir icra takibi nedeniyle borçlu-davalı …’ın taşınmazlarına haciz konulmasının hukuka uygun olduğu, davalı … aleyhine ödenmemiş elektrik borçları nedeniyle Adana 5.İcra Müdürlüğünün 2018/… E sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı; borçlu tarafça borca itiraz edilmediğinden icra takibinin kesinleştiği, icra dosyası üzerinden yapılan sorgulama ile davalı adına kayıtlı olduğu tespit edilen taşınmazlar üzerine haciz işlemi tesis edildiği, dava konusu Adana İli, … İlçesi, … Mah, … ada … parselde kayıtlı 4.Blok 2 nolu ve 4 nolu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarına da haciz şerhinin işlendiği, bütün bu işlemlerin, haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olan taşınmazlar üzerinde gerçekleştiğinden hukuka uygun olduğu; haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … tarafından verilen cevap dilekçesi ile; davacı tarafından Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayılı dosya ile ipoteğin, hacizlerin kaldırılması talepli dava açıldığı, bu davanın yukarıda esas numarası yazılı olan mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, bu kararın hukuka aykırı olduğu, kabulünün mümkün olmadığı, davacı tarafından davalı …’e karşı açılan davada davaya konu olaya ilişkin …’in herhangi bir taraf sıfatı bulunmadığı halde ve dava dilekçesinde yer verilen icra dosyalarında …’in taraf olarak gösterilmediği halde kendisine karşı dava yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğu, kendisinin davacı … ile aralarında hiçbir şekilde iş, ticaret, para, sosyal, hayat veya sair hiçbir surette tanışıklık ilişkisi dahil davacıyla bulunmadığı, hatta o kadarki davacı şirketin yöneticisi ile çalışanı ile hiçbir temsilcisiyle bugüne kadar tanışıp konuşmasının olmadığı, kendisinin …’a ait olan … 19.08.2011 tarihinde daire almak üzere üye olduğu, kooperatif ödemelerini her ay düzenli olarak yaptığı, üyelere belirtilen sürede teslim edilmesi gereken dairenin inşaatına başlamadığı, bu sepeten 01.06.2014 tarihine kadar müteahhite her ay düzenli olarak ödeme yaptığı, inşaatın başlamadığından dolayı üyelikten ayrılıp verdiği paraların iadesini talep ettiği, söz konusu iade gerçekleşmeyince avukatı aracılığıyla Adana 14. İcra Dairesinin 2017/… dosya numarası ile başvuruda bulunduğu, hakkı olan parayı resmi olarak talep ettiği, tüm masraflar dahil 164.600.,84 TL ödemesine karar verildiği, bu parayı ödeme gücünün olmadığını belirten … 95.000 11 ödeyebileceğini belirtiği, avukat aracılığı ile anlaşma yoluna gittikleri, dilekçe ekinde sunulan protokolde belirtildiği gibi 01.07.2017 tarihinden başlamak üzere borç bitene kadar her ay düzenli olarak 1.550 tl ödemeyi kabul ve taahüt ettiği ve imza ile kayıt altına alındığı ama kayıtlarda görüldüğü üzere belirtilen 1.550 tl yi bile kendisine düzenli olarak yapmadığı ve avukata ödenmesi gereken 5.618.001) yi ödemesi gerekirken alacaklı olduğu halde kendisinin ödediği, … ile ev alma sebebiyle irtibatının olduğu, …’ni tanımadığını, parasını almak için … icra takibi açtığından dolayı kendisini bu davaya dahil ettikleri, kesinlikle hiç bağlantısının olmadığı, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … Ltd.Şti vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; davacının, icra borçlusu … adına kayıtlı taşınmaz için tapu iptal ve tescil davası açtığı, mülkiyet hakkı olduğu için taşınmaz üzerinde olan hacizlerin kaldırılması için dava açtığı, öncelikle iş bu davanın görüm yerinin ticaret mahkemesi olmadığı, davacının, istihkak iddiası ile ilgili davasını icra dairesine yapıp olumsuz veya olumlu karar üzerine İcra Hukuk Mahkemesinde dava açması veya açtırmasının gerektiği, hacizlerin kaldırılması ile ilgili işlem de yine İcra İflas Kanununda belirtilen şikayet yoluyla yapılmasının gerektiği, iş bu nedenle görev ile ilgili ilk itirazlarını yaptıkları, mahkememizin görevsizlik nedeniyle davanın reddini talep ettikleri, müvekkili şirketin icra sorgulaması ile tespit edilen malvarlığına haciz koydurduğu, davacının mülkiyet hakkı henüz bir mahkeme tarafından tescil edilmediği, müvekkili şirketin bu aşamada haksız ve kötüniyetli olmadığı bu davaya açmaya sebebiyet vermediğini belirttikleri, aleyhe olan durumdan sorumlu tutmaması gerekmekte olduğu, iyiniyetli olan alacaklılar için açılan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Hukukçu bilirkişi … tarafından düzenlenen 08/02/2017 tarihli bilirkişi raporu ile; davalının Davacı Kooperatife karşı aidat yükümlüğünü yerine getirmediği, Kooperatifin ise ödeme için ihtarda bulunduğu (Koop. Kan. 27) davalının ise bu ihtarlara uymaması nedeniyle üyelikten çıkarılmış olduğu ve kararın kesinleşmiş olduğu, Yargıtay 23. HD. 2014/3032 E, 2014/3056 K. sayılı içtihadı gereği davalı adına kayıtlı iki adet bağımsız bölümün tapu kaydının iptal edilerek davacı Kooperatif adına tapuda tescilinin koşullarının oluştuğu kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Dava konusu taşınmaza 10/03/2017 tarihinde İnş Müh. … ve Harita Mühendisi … refakate alınarak keşif icra edilmiştir.
Harita Mühendisi … tarafından 16/03/2017 tarihli bilirkişi raporu ile; dava konusu yerin durum krokisini gösterir rapor düzenlenmiştir.
İnşaat Mühendisi … tarafından düzenlenen 24/04/2017 tarihli bilirkişi raporu ile; 1-) Taşınmaz , Adana İli , … İlçesi, … Mahallesi … ada … parselde kayıtlı olup, … nolu alanı 8622 m. Olduğu, bu taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti kurulmuş olduğu, 4.Blok 1/128 arsa paylı I. kat 2 nolu (Kuzey-Doğu-Güney cepheli bağımsız bölüm ve 4.Blok 1/128 arsa paylı 2. kat 4 nolu (Kuzey-Doğu-Güney cepheli bağımsız bölüm … adına tapuya kayıtlı olduğu, taşınmazın binanın dava tarih olan 15.08.2016 İtibarı tarihi itibarı ile arsa bedeli dahil yıpranma payı düşüldükten sonra I.kat 2 nolu dairenin değerinin 250.000-TL, 2.kat 4 nolu dairenin değerinin 250.000-TL, edeceğinin hesaplandığı, dava Konusu I.kat 2 nolu taşınmazın 1/128 hissesine ait arsa bedelinin dava tarihi 15.08.2016 itibarıyla 121.248-TL, keşif tarihi 10.03.2017 İtibarı İle Değerinin 134.720 -TL olduğu dava Konusu 2.kat 4 nolu taşınmazın 1/128 hissesine ait arsa bedelinin dava tarihi 15.08.2016 itibarıyla 121.248-TL, keşif tarihi 10.03.2017 İtibarı İle Değerinin – 134.720 -TL olduğu kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Hukukçu … tarafından düzenlenen 17/07/2018 tarihli bilirkişi ek raporu ile; Söz konusu davacı kooperatifin çıkarma işlemin kesinleştiği tarihte dağılmaya girip girmediği tespit edilmesinin gerektiği, Adana Ticaret Sicil Müdürlüğünden sayın Mahkemenize gelen 20.03.2017 tarihli yazıda davacı kooperatifin 26.05.2016 tarihi itibarıyla tasfiyeye girdiği ve şu anda da tasfiyede, bir başka deyişle davacının dağılma sürecinde olduğunun görüldüğü, ancak davalının ihracının kesinleşme tarihinin 22.10.2015 olması ve davacı kooperatifin o tarihte henüz tasfiyede (dağılmada) bulunmaması nedeniyle 81. maddedeki yukarıda anılan hükmün davacı … ile davacı … arasındaki uyuşmazlıkta uygulanmasının söz konusu olmayacağı kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 21/11/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; dava dosyası ve ekleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde davacının yapmış olduğu 838,50 TL ödemenin dava tarihindeki güncel değerinin 27.047,66 TL olduğu kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Asıl dava yönünden; davacı kooperatif vekili tarafından, davalının üyelikten ihraç kararı kesinleştiğinden, davalı adına kayıtlı Adana İli, … İlçesi, … Mah. … Ada, … Parsel, 4.Blok, 1.Kat, 2 Nolu bağımsız bölüm ve Adana İli, … İlçesi, … Mah. … Ada, … Parsel, 4.Blok, 2.Kat, 4 Nolu bağımsız bölümüne ait tapunun iptali ile müvekkili kooperatif adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2014/3032 E, 2014/3056 K sayılı içtihadında, “.. davacı kooperatif, ihraç kararının kesinleşmesinden sonra doğan inşaat finansman gideri kapsamında aidat isteyemez. Ancak ortağa tahsis edilen konutun tapu iptalini isteme hakkı doğmuş olup, ortak taşınmazı teslim etmemiş ise ortağın müdahalesinin men’ini de isteyebilir. …
Diğer yandan, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17 ve anasözleşmenin 15. maddeleri gereğince, kooperatiften ayrılan ortak ödemiş olduğu sermaye ve aidatı, ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanacak masraf hissesi düşüldükten sonra talep hakkını haizdir. Bu hak, bilançonun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra talep edilebilir. Çıkarılan ortak ayni sermaye yatırsa bile, çıkarıldığında bu ayni sermayeyi aynen değil, değerini para olarak geri isteyebilir. … Davacı kooperatifin, ihracı kesinleşen davalıdan tapuda adına kayıtlı dairenin tapu kaydının iptali ile kooperatif adına tescilini talep etme hakkı bulunmaktadır. Davalının ise kooperatife ayni sermaye olarak yatırdığı arsanın değerini ve varsa aidata ilişkin ödemeleri çıkma payı olarak geri isteme hakkı bulunmaktadır. Her iki tarafın, özetlenen haklarını kullanmaları mümkün olup, bu hakların verdiği sonuçlara bir tarafın kavuşması, diğer tarafın katlanması söz konusu olacaktır.” demiştir.
Açıklanan nedenlerle yukarıda belirtilen Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2014/3032 E, 2014/3056 K sayılı içtihadında belirtildiği üzere, davalının üyelikten ihraç kararı kesinleştiğinden davacı kooperatifin, ihracı kesinleşen davalıdan tapuda adına kayıtlı dairenin tapu kaydının iptali ile kooperatif adına tescilini talep etme hakkı bulunduğundan davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava yönünden ise; asıl davada tapu iptal tescil kararı verileceğinden, ilgili hacizler taşınmaz bitirildikten sonra konulduğundan hacizlerin kaldırılması talep edilse de, taşınmaz üzerindeki hacizler iyiniyetli 3. Kişiler yönünden konulmuş olup, davacı tarafından aksi yönde bir beyan ve iddia da bulunulmamıştır. Bu nedenle dava tarihindeki tapu kaydına güvenerek işlem yaptıran birleşen davadaki iyiniyetli 3. Kişi sıfatında olan davalılara yönelik davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Asıl davanın KABULÜ İLE,
Adana İli, … İlçesi, … Mah. … Ada, … Parsel, 4.Blok, 1.Kat, 2 Nolu bağımsız bölüm ve Adana İli, … İlçesi, … Mah. … Ada, … Parsel, 4.Blok, 2.Kat, 4 Nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline,
Birleşen davanın REDDİNE,
Asıl dava yönünden; Karar tarihi itibariyle alınması gereken 16.564,90 nisbi karar ve ilam harcından peşin ve tamamlama harcı olarak alınan toplam 4.606,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.958,02TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davacı vekili tarafından yatırılan toplam 4.606,88 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davacı vekilinin sarf ettiği emek ve mesaisi dikkate alınarak 25.424,72 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından sarf edilen 536,00 TL tebligat gideri, 15,30 TL müzekkere gideri, 301,00 TL keşif masrafı, 1.650,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2.503,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Birleşen dava yönünden; Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL maktu red karar ve ilam harcından peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalılar vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davalılar vekillerinin sarf ettiği emek ve mesaisi dikkate alınarak 1.000,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Arabuluculuk Bürosu tarafından T.C. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenmesine karar verilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 6183 sayılı kanuna göre davacıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
HMK.’nın 333.maddesi uyarınca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
İlişkin davacı vekilinin yokluğunda, davalılar vekillerinin yüzlerine karşı karşı kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar usulen açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
E İmzalıdır

Hakim …
E İmzalıdır