Emsal Mahkeme Kararı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1471 E. 2021/1136 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
ASLİYE TİCARET 2. MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/1471
KARAR NO : 2021/1136

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/07/2015
KARAR TARİHİ : 10/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı … …’in hızar atölyesi sahibi, zaman zaman 10 işçi çalıştırabilen bir esnaf olduğunu, davacının, davalı Kooperatife üye olduğunu, kooperatifin taşınmaz teminatı karşılığında üyelerine kefil olarak ucuz kredi kullanmalarını sağladığını, davacının da Adana ili, … ilçesi, … mahallesinde tapuya kain … ada 2 numaralı parselde kayıtlı zemin kat + 2 daireden oluşan taşınmazını 30.000,00 TL üst sınırlı ipotek vererek karşılığında kooperatifin kefaleti ile …ndan zaman zaman kredi kullandığını, buna karşılık davacının 2007 yılı itibariyle ne davalı kooperatife ne de …na borcu olmadığını, sadece 2009 yılında kooperatif üyeleri … ve …’ya kefil olduğunu, ancak bu kişilerin de borcunu ödeyerek ibraname aldıklarını, dava dışı …’ın davalı Kooperatifin başkanı olduğunu, kredi alan, ödeme sıkıntısına düşen esnafın dosyalarını sadece bir gün gecikme olması halinde dahi hemen oğlu olan kooperatif avukatı Av. …’a göndererek yasal işlem başlattığını, konumunu kullanarak kooperatif üyelerini diğer hukuki işleri içinde avukat olan Av. …’a yönlendirdiğini, Av. …’ın Adana 6. İcra Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı dosyası ile davacı aleyhine 15/02/2011 tarihli 5.000,00 TL meblağlı lehdarı … isimli şahıs olan bonoya dayalı icra takibi başlattığını, bu dosyadaki 5.000,00 TL tutarındaki borca karşılık müvekkilin iki arsa, bir işyeri ve iki dairesini toplam 141.810.000 TL bedelle bir başka müvekkili olan …’ye sattığını, Av. …’ın alacaklı … adına icra dosyasına sunduğu vekaletnamenin sahte olduğunu, tüm işlemlerini alacaklıdan habersiz yaptığını, bu nedenle sahte vekaletname kullandığını, davalı Kooperatifin başkanı …’ın oğlu olan kooperatif avukatı …’ın davacıdan habersiz iki arsa, bir dükkan ve iki dairesini sahte vekaletname ile sattıktan sonra dosyaya giren paranın dağıtılması için derece kararı yapıldığını, bu arada dava dışı …’ın başkanı olduğu kooperatife Av. …’ın talebi üzerine Adana 6. İcra Müdürlüğünce bir yazı yazılarak davacının borcu bulunup bulunmadığının sorulduğunu, davacının kooperatife hiçbir zaman borcu bulunmamasına rağmen 01/07/2011 tarihli bir yazı ile davacının kooperatife 70.665,00 TL borcunun bulunduğunun yetkili … tarafından bildirildiği, bunun üzerine 70.665,00 TL’nin kooperatif yetkilisi … tarafından dosyadan çekilerek alındığı, ancak kooperatif hesabına aktarılıp aktarılmadığının belli olmadığı, tüm bu işlemlerin sahte vekaletname ile yürütülüp sonuçlandırıldığını, bu olaylar nedeniyle davalı Kooperatif Başkanı Başkanı ve Başkanın oğlu olan Kooperatif avukatı … hakkında … Başsavcılığına şikayette bulunulduğu, bu soruşturmanın 2014/… sayılı dosya ile devam ettiğini, kooperatife ve …na yapılan müracaatların sonuçsuz kaldığını, bu nedenlerle davacının maddi ve manevi tazminat hakkı saklı kalmak kaydıyla 70.665,00 TL alacağın 01/07/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı kooperatiften alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesinde, öncelikle zamanaşımı itirazlarının olduğunu, davacının gerek kendi adına, gerekse yakınları adına müvekkili kooparatiften asaleten, kefaleten yada ipotek veren 3 kişi sıfatı ile krediler kullandığını, bu kredilere istinaden ödemelerini gününde yapmayınca söz konusu ödemelerin aval veren sıfatı ile bankaya müvekkili kooparatif tarafından yapıldığını ve davacının da bir çok kez takibe düştüğünü, davacı aleyhine öz yeğeni tarafından Adana 6. İcra Müdürlüğünün 2011/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve bu takip neticesinde de gayrimenkullerinin ihale edilmek suretiyle satıldığını, taşınmazların satıldığı icra dosyasında müvekkili kooparatifin asıl alacaklı olmayıp ipotek alacaklısının olduğunu, davacının bahsi geçen borca ilişkin olarak icra müdürlüğü ve mahkemeler nezdinde itiraz etme dava açma haklarına sahipken bu haklarının hiçbirini kullanmadığını ve neticeyi itibarı ile takip ile sıra cetveli kesinleşerek alacaklılara alacaklarının ödendiğini, Adana 6 icra müdürlüğü tarafından gönderilen ödeme emri ve eklerinin davacının kendisine yada çocukları ile birinci derece yakınlarına tebliğ edildiğini, yaklaşık 4 yıl sonra açılan davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle kooparatif ile üye arasındaki sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talebine ilişkindir.
Adana Asliye Hukuk 7. Mahkemesi’nin 2014/… Esas, 2014/… Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verildiği, Yargıtay Hukuk 23. Dairesinin 05.05.2015 tarih ve 2015/… Esas 2015/… Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararının düzeltilerek onanmasına karar verildiği, 03.07.2015 tarihinde kesinleşen kararın mahkememize tevzi edildiği görüldü.
Adana CBS’nin 2014/… ve 2014/… K sayılı dosyasının incelenmesinde; müştekinin …, şüphelilerin …, …, …, …, … olup, şüphelilerden Av. …’ın soruşturmasının bu dosyadan tefrik edildiği, diğer şüpheliler bakımından …’ın müştekiden alacaklı olduğu, alacağın bonoya dayalı olduğu, Adana 6. İcra Müdürlüğünün 2011/… esas sayılı dosyası ile 10 bin TL’lik bono için 5 bin TL alacak için takip başlatıldığı, yine Adana 7. İcra Müdürlüğüne ait 2009/… esas sayılı dosyası ile müşteki … aleyhine Kayalı … Ltd. Şti. tarafından takip yapıldığı, yine Adana 9. İcra Müdürlüğünün 2010/… esas sayılı dosyasından Nevzat Erdoğan isimli şahsın alacak takibinde bulunduğu, …’nün 4. İcra müdürlüğünün 2010/… esas sayılı dosyası üzerinden alacak takibinde bulunduğu, yine 4. İcra müdürlüğünün 2009/… esas sayılı dosyası üzerinden …nin 11.976,04-TL için alacak talebinde bulunulduğu, bu takipler sonrası müşteki adına kayıtlı iki taşınmazın tespit edildiği, tüm dosyalardan bu taşınmazlara haciz konulduğu, taşınmaz satışından ilgili icra dosyalarına bedellerin yatırıldığı anlaşılmakla şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, yapılan itiraz sonrası Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.04.2014 tarihli kararı ile itirazın reddine karar verildiği görüldü.
Savcılık soruşturması tefrik edilen şüpheli avukat … hakkında Adalet Bakanlığı tarafından soruşturma izni verilmediği, bu karara karşı açılan dava neticesinde Ankara İdare 8. Mahkemesinin 2015/… Esas ve 2015/… Karar sayılı ilamı ile avukat …’ın davacı aleyhine takip yaptığı ve bu husustan davacının yakındığı anlaşılmış olup, davacı ile avukat … arasında kurulan vekalet ilişkisine rağmen davacının aleyhine davranışlarının görevi kötüye kullanma yada görevi ihmal suçları kapsamında olup olmadığının araştırılması gerektiği, bu hususun ancak bir soruşturma ile ortaya koyulabileceği kanaatine varılmış olup, işlemin iptaline karar verildiği, verilen karara karşı Danıştay’a temyiz yoluna başvurulduğu, yargılama sırasında henüz kararın kesinleşmediği görüldü.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi …’un 25.10.2019 tarihli kök raporunda; davalı kooperatif tarafından davacı …’in borçlu olduğu Adana 4. İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esas sayılı dosyasından 05.07.2011 tarihinde 70.082.50 TL harçlar düşüldüğünde net 67.400,00 TL tahsil edildiği tespit edilmiştir. Davalı Kooperatifin davacının 20.06.2011 tarihi itibariyle borçlu olduğunu gösterir somut belge sunmadığı ve dosya kapsamındaki belgeler dikkate alındığında davacının davalı Kooperatife borcu olmadığı halde 70.083.560 TL’nin hesabından tahsil edildiği kanaatine varılmıştır. Ancak, davacı … imzalı tarihsiz yazıda, Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2011-… Esas sayılı dasyasına istinaden ipotek bedeli olarak yatan 67.400,00 TL borcun kabul edildiği, ipotek bedeli ve tüm dosya masraflarından dolayı Av. …’ın ve vekili olduğu Kooperatifin ibra edildiği dikkate alındığında, davacının söz konusu tutarı davalı Kooperatiften aldığından talep yetkisinin kalmadığı yönünde rapor sunmuştur.
Mahkememizce görevlendirilen … 26.05.2021 tarihli raporunda; optik cihazlar (Andonstur 3D Dijital Mikroskop, Forensic Magnefier HS525 Döcümeni Detector ve Lup), Pritech UV Kabini, mercekler, optik programlar ve çeşitli yatay ve dikey kuvvetli ışık kaynakları yardımıyla gerekli incelemeler yapılmış, müşahede ve tespitlerim neticesinde hasıl olan kanaatim aşağıda belirtilmiştir. Fotokopi belgeler üzerinde bulunan yazı ve imzalar çoğu zaman tam ve net olarak teşhis edilmeyebilmektedir. Fotokopi yazı ve imzalar üzerinde yapılan incelemelerde; yazı ve imzaların şahıslar eli mahsulü olup olmadığı veya aynı bir şahıs eli ürünü olup olmadığı hususunun tespiti için gerekli olan yazı ve imzaların başlama ve bitim noktaları, kalem kaldırıp yeniden başlama, titreklik vb. unsurların tespitinin kesin olarak mümkün olamaması nedenleriyle, bu tür yazı ve imza incelemeleri çoğu zaman sağlıklı bir sonuç ortaya koyamadığı gibi fotokopi belgeler de yazı ve imza montajı da mümkün olabileceği göz önünde bulundurularak: inceleme konusu yukarıda “İnceleme Konusu Belgeler” bölümünde ayrı ayrı tanımları yapılan 06/01/2009 tarihli “BELGEDİR” başlıklı ve bila tarihli “BELGEDİR.” başlıklı ibra belge fotokopileri üzerinde … adına atılı bulunan imzalar ile …’in mevcut mukayese imzaları arasında, grafolojik (fiziki) ve grafometrik yöntemlerle yapılan karşılaştırmada; imzaların genel şekli ve inşa tarzı, imzaların başlangıç ve sonlandırılışı, imzalar içerisindeki buklesel el hareketlerinin tersimi, diğer itiyadi unsurlar yönünden tespit olunan benzerliklere atfen; inceleme konusu yukarıda “İnceleme Konusu Belgeler” bölümünde ayrı ayrı tanımları yapılan 06/01/2009 tarihli “BELGEDİR” başlıklı ve bila tarihli “BELGEDİR.” başlıklı ibra belge fotokopileri üzerinde … adına atılı bulunan imzaların, mevcut mukayese imzalarına atfen, …’in eli ürünü olduğu yönünde rapor sunmuştur.

Mahkememizce görevlendirilen …’e ait 28.06.2021 tarihli ek raporunda; davacının mukayese imzalarını içeren huzurda alınmış belge, 21.02.2020 tarihli bir adet dilekçe ve ekindeki 9 adet belge, Asliye Ticaret mahkemesine hitaplı 20.02.2020 tarihli bir adet dilekçe, üzerinde “….” ibareleri yazılı yarım kapak pembe renkli dosya içerisinde mevcut; …, Taahhütname başlıklı belgeler, onar sayfadan oluşan Halkbank Kooperatif Kredileri Sözleşmeleri. Kooperalif Kredileri Ortaklığa Giriş Kredi Değerlendirme ve Kefalet Beyannameleri, borçlusu “…”, ipotek “… ve …“, alacaklısı “TI. … A.Ş.” olan; “8.750 SEKİZBİNYEDİYÜZELLİ” YTL değerli ve 13 ARALIK 2008 tediye tarihli (1) adet senet,- Borçlusu “…”, ipotek “… ve …”, alacaklısı “… A.Ş.” olan; “8.750 SEKİZBİNYEDİYÜZELLİ” YTL değerli ve 13 HAZİRAN 2009 tediye tarihli (1) adet senet, – Borçlusu “…”, ipotek “… ve …”, alacaklısı “… A.Ş.” olan, “8.750 SEKİZBİNYEDİYÜZELLİ” YTL değerli ve 13 ARALIK 2009 tediye tarihli (1) adet senet, Borçlusu “…”, ipotek “… ve …”, alacaklısı “… A.Ş.” olan; “8.750 SEKİZBİNYEDİYÜZELLİ” YTL değerli ve 13 HAZİRAN 2010 tediye tarihli (1) adet senet, Borçlusu “…”, kefili “… ve … KAÇEN”, alacaklısı “… A.Ş.” olan; “3.750 ÜÇBİNYEDİYÜZELLİ” YTI. değerli ve 13 ARALIK 2008 tediye tarihli (1) adet senet, Üzerinde “…” ibareleri yazılı yarım kapak pembe renkli dosya içerisinde mevcut; Kooperatif Kredisi Ek Taahhütnamesi, Borçlu ve Müteselsil İmza Sirküleri, Kooperatif Kredileri Kredi Değerlendirme vc Kefalet Formu … Kooperatif Kredileri Sözleşmeleri, 11/06/2008 tarih ve 15249 yevmiye nolu (1) adat … 2. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü Tescil İstem Belgesi fotokopisi, İpotek Tesisi Sözleşmeleri, 12/08/2010 tarih ve … yevmiye nolu (1) adet Vekaletname fotokopisi, 13/01/2014 tarihli (1) adet iki sayfa Müşteki İfade Tutanağı fotokopisi üzerinde yapılan incelemede, belgedir başlıklı tarihsiz belge zerindeki imzanın …’in eli ürünü olduğu yönünde rapor sunmuştur.
Bilirkişi … 19.10.2021 tarihli ek raporunda; davalı Kooperatif tarafından davacı …’in borçlu olduğu Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esaş sayılı dosyasından 05.07.2011 tarihinde 70.082,50 TL harçlar düşüldüğünde net 67.400.00 TL tahsil edildiği tespit edilmiştir. Davacının 20.06.2011 tarihi itibariyle davalı Kooperatife borcu olmadığı halde 67.400,00-TL’nin hesabından tahsil edildiği anlaşılmaktadır. Ancak, davacı … imzalı tarihsiz yazıda, Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esas sayılı dosyasına istinaden Av. …’ın ibra edildiği, herhangi hak ve talebinin olmadığını, ipotek bedeli olarak yatan 67.400,00 TL borcu kabul ettiği, ipotek bedeli ve tüm dosya masrafından dolayı Av. …’ın ve vekili olduğu kooperatifin ibra edildiği belirtilmiştir. Bu yazıdaki imzanın davacı … eli ürünü olduğu yönünde bilirkişi raporu mevcuttur. Bu durumda borcu olmadığı halde davacının hesabından alınan 67.400,00 TL için davacının davalı kooperatifi ibra ettiği yönünde rapor sunmuştur.
İstirdat davasının biri takip hukukuna, diğeri maddi hukuka ilişkin olmak üzere iki şartı vardır. İstirdat davası açılması için ilk şart, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında ödenmiş olmasıdır. İcra dairesine yapılmış olan ödemenin, borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi veya itiraz etmiş olmasına rağmen itirazın kesin olarak kaldırılmış olması nedeniyle kesinleşmiş olan icra takibi dolayısıyla, bu parayı gerek nakten, gerekse malların haczedilip satılması suretiyle cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olması gerekir.
İstirdat davasının açılmasının ikinci şartı ise, maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır. (İİK.m.72/VII) Burada BK.m.62’dekinin aksine, davacı (borçlu) yalnız borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kaldığını ispat etmekle yükümlü olup, bu parayı hataen, kendisini borçlu sanıp ödemiş olduğunu ispat etmek zorunda değildir.(Yargıtay H.G.K.’nun 28.03.2007 tarih ve 2007/3-188 E ve 2007/172 K).
“…Kural olarak bu türden bir uyuşmazlıkta ortaklık ilişkisi devam ettiği sürece ortak ile kooperatif arasında zamanaşımı süresi işlemeye başlamaz (Yargıtay 11. H.D.’nin 17.05.2010 tarih ve 2010/6289 E ve 2010/5428 sayılı kararı, Yargıtay 23. H.D.’nin 25.11.2020 tarih ve 2017/2843 E ve 2020/3830 K. sayılı kararı).
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; davacının davalı kooperatifin üyesi olduğu, davalı kooperatifin üyeleri için …ndan kullandırılan kredilere kefil olduğu, bu kefaletinin teminatı amacıyla davalıdan Adana ili, … ilçesi, … ada, 2 parselde bulunan arsa niteliğindeki taşınmazın, gerek kendisinin kullandığı gerekse de kefaleten kullandırılan krediler için, eski unvanı … sonradan değiştirilen unvanı ile …ne, 05.05.2004 tarihinde 30.000.000,00-TL limit ile ipoteği verildiği, davalı vekili Av. …’ın Adana İcra 6. Müdürlüğünün 2014/… Esas sayılı dosyası ile alacaklısı …, borçlusu … olan 30.12.2010 vade tarihli 10.000,00-TL bedelli bonodan kaynaklı olarak icra takibi yapıldığı, söz konusu takip nedeni ile davalı kooperatiften ipotekli taşınmazın üzerine haciz konularak taşınmazın satışı yapılarak paraya çevrildiği, icra müdürlüğü tarafından sıra cetveli oluşturulması için davalı kooperatife ipotek alacağı bulunup bulunmadığı yönünden müzekkere yazıldığı, kooperatif başkan ve müdürü tarafından verilen cevabı yazıdan, davacı …’in ipotekten ötürü 20.06.2011 tarihi itibarı ile 70.665,00-TL borcu bulunduğu, ipotek bedelinin personellerinden …’a ödenmesini talep eden yazı yazıldığı, buna göre icra müdürlüğü tarafından 05.07.2011 tarihinde davalı kooperatife 67.400,00-TL ödeme yapıldığı, davacı vekili tarafından 10.01.2014 tarihinde davalı kooperatif vekili Av. … ile kooperatif başkanı diğer şüpheliler hakkında şikayette bulunulduğu, şikayetin kamu kurumunu aracı kılarak dolandırmak suçundan kaynaklandığı, şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, müştekinin esnaf olduğu, kredi ihtiyacı nedeni ile üyesi olduğu kooperatif aracılığı ile …ndan kredi kullanıldığı, kooperatif başkanı … ile şüpheli …’ın baba oğul olduğu, üyelerin ödemelerini bir gün dahi aksatması halinde haklarında hemen icra takibi başlatıldığı, şüpheli …’ın Adana İcra 6. Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı dosyasından 5.000,00-TL alacak için müvekkiline ait değeri alacağın çok çok üstünde olan taşınmazını satışa çıkarttığı, tebligatların usulsüz olduğu, taşınmazların üçte bir fiyatına satıldığı, icra müdürlüğü tarafından derece kararı yapıldığı, kooperatife borcu bulunmadığı halde 70.665,00-TL’nin şüpheli …’ın uhdesinde tutulduğu gibi hususlarda şikayette bulunulduğu, kooperatif vekili Av … hakkındaki şikayetin tefrik edilerek fezleke düzenlendiği ve Bakanlıktan soruşturma izni istenildiği, Bakanlık tarafından soruşturma izni verilmemesi üzerine Bakanlığın bu işlemine karşı davacı tarafından Ankara İdare 8. Mahkemesinde açılan davada Bakanlık işleminin iptaline karar verildiği, Av. …’ın Adana İcra 6. Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı dosyasında alacaklı …’ın vekilliğini üstlendiği, aynı zamanda takip borçlusu …’in de 16.02.2011 tarihi itibarı ile vekilliğini üstlendiği, bu durumun vekalet ilişkisine rağmen davacının aleyhine davranış olup görevi kötüye kullanma yada görevi ihmal suçu kapsamında değerlendirilmesi şeklinde gerekçelendirildiği, verilen kararın Danıştay’a temyize götürüldüğü, kararın yargılama süreci içerisinde henüz kesinleşmediği, icra takip dosyasından yapılan tahsilattan sonra söz konusu taşınmaz üzerindeki tüm haciz ve ipoteklerin kaldırılarak ihale alıcısına taşınmazın tescil edildiği, davacı vekili tarafından 01.09.2014 tarihinde Adana Asliye Hukuk 7. Mahkemesinde 70.665,00-TL’nin 01.07.2014 tarihinden işleyecek ticari faiziyle müvekkiline ödenmesini talep ettiği dilekçesinde, müvekkilini gerek asaleten, gerekse kefaleten kullandırılan kredilerden kaynaklı kooperatife borcu olmadığı halde, dava dışı …’ın alacaklı olduğu icra dosyasından iki arsa, bir iş yeri ve iki dairesinin icra vasıtasıyla satıldığı, icra müdürlüğü tarafından derece kararı sonrasında kooperatife ödeme yapılmış ise de, müvekkilinin gerek asaleten gerekse kefaleten kullandırılan krediler nedeni ile takibe düşen Adana İcra 8. Müdürlüğünün 2010/…, Adana İcra 6. Müdürlüğünün 2010/…, Adana İcra 11. Müdürlüğünün 2009/…, Adana İcra 4. Müdürlüğünün 2009/… Esas sayılı dosyalarından ötürü …, … ve …’den herhangi bir hak ve alacağının kalmadığına ilişkin 04.04.2011 tarihli davalı vekili Av. …’ın ibraname verdiği, dolayısıyla 01.07.2011 tarihli kooperatif yazısı ile 70.665,00-TL borcu bulunduğuna ilişkin yazının gerçeği yansıtmadığı, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığı, icra müdürlüğü tarafından yapılan ödemenin müvekkiline iadesi talebi ile alacak talebinde bulunduğu, Adana Asliye Hukuk 7. Mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Hukuk 23. Dairesinin 2015/… Esas 2015/… Karar sayılı ilamı ile kararın düzeltilerek onandığı, dosyasının tevzien mahkememize gönderildiği, davalı vekilinin cevap dilekçesinde açılan davanın istirdat talepli menfi tespit talebi olduğu ve 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığı yönünde def’i ileri sürüldüğü, her ne kadar davalı vekili tarafından davanın İİK m.72 gereğince istirdat talebine ilişkin olduğu belirtilmiş ise de, az yukarıda da belirtildiği üzere İİK m.72 hükümlerinin uygulanabilmesi için biri takip hukukuna, diğeri maddi hukuka ilişkin olmak üzere iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerektiği, davalı kooperatife icra dosyasından ödeme gönderilmiş ise de, takip alacaklısının davalı kooperatif değil dava dışı … olduğu, dolayısıyla davanın hak düşürücü süre itirazlarının yerinde olmadığı, bununla birlikte kooperatif ile üyesi arasındaki alacak davalarında zamanaşımı süresinin işlemeyeceğinin yukarıda belirtilen Yargıtay kararları ile açıklandığı, kaldı ki davacı vekili tarafından olayın ne şekilde meydana geldiği belirtilmiş olup, davacının dilekçesindeki hukuki nitelendirmeyle hâkimin bağlı olmayacağı, hukuki nitelendirmenin hâkime ait olduğu, buna göre davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep ettiğinin mahkememizce kabul edildiği, icra dosyasından davalı kooperatife 05.07.2011 tarihinde ödeme yapılmış ise de, TBK’nin m.82’de sebepsiz zenginleşmeden doğan talep hakkının, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve herhalde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağının belirtildiği, davacının davalı kooperatife yapılan bu ödeme nedeni ile borcu bulunmadığına ilişkin Adana C.Başsavcılığına 10.01.2014 tarihinde şikayette bulunduğu, dolayısıyla davacının bu tarihte geri isteme hakkının doğduğu, davanın ise 01.09.2014 tarihinde açıldığı, diğer bir ifade ile davacının geri isteme hakkının doğduğu 10.01.2014 tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımı süresi içerisinde davanın açıldığı, davalı vekili tarafından cevap dilekçesiyle Adana İcra 6. Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı dosyasından davalı kooperatife yapılan ödemeye ilişkin ibraname ibraz edildiği, ibranamenin “belgedir” başlığı ile “Adana İcra 6. Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı dosyasına istinaden Av. …’ı ibra ederim. Kendisinden herhangi bir hak e alacak talebim yoktur. Dosyaya ipotek bedeli olarak yatan 67.400,00_TL borcumu kabul ettiğim gibi ipotek bedeli ve tüm dosya masraflarından ötürü dosya avukatı …’ı ve vekili olduğu …ni ibra ederim. …
imza “
Şeklinde düzenlendiği, buna göre davacının herhangi bir talep hakkının olmayacağı, müvekkili kooperatifin ve vekilinin ibra edildiğinin tartışmaya mahal vermeyecek şeklinde düzenlendiğinin itirazen belirtildiği, davacı vekili tarafından iş bu ibraname aslının dosyaya ibraz edildiği, belge altındaki imzanın davacı tarafından inkar edildiği, mahkememizce imza incelemesi için gerekli belgeler toplanıldıktan sonra alınan bilirkişi raporuna göre imza altındaki belgenin davacıya ait olduğunun anlaşıldığı, dosyanın kooperatifler hukukunda nitelikli hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edildiği, sunulan bilirkişi kök raporu ile davalı kooperatif vekili Av. … imzalı 04.04.2011 tarihli ibraname başlıklı yazı ile davacının da içinde yer aldığı dava dışı diğer kişilerin takip dosyalarından kaynaklı ibra edildikleri, davalı kooperatif tarafından sunulan 5 adet bononun … ile dava dışı …, … ve yine dava dışı … ile …’e ait olduğu, … A.Ş. tarafından mahkememizin yazısına verilen cevapta davacının kullandığı üç kredi için ekran görüntülerinden anlaşıldığı üzere ödenmiş olduğu, kredi kullandırım tarihlerinin ise 13.11.2004, 08.07.2005 ve 09.04.2007 tarihi olduğu, …nin 12.07.2017 tarihli yazısı ile müfettiş inceleme raporu düzenlendiği, gayrimenkul satışı nedeni ile kooperatif yetkilisi … tarafından 64.717,50-TL tahsilat yapıldığı, bu tutarın kooperatif hesaplarına intikal ettirilmediği, daha sonra Av. … tarafından aynı gün iade edildiğinin bildirildiği, davacıya ait … ada, 2 parselin 170.000,00-TL, … ada, 34 parselin 33.000,00-TL ve … ada 1 parselin ise 31.000,00-TL bedel ile icra müdürlüğü tarafından satışın yapıldığı, 2 parsel sayılı taşınmazın satışından kaynaklı taşınmaz üzerinde davalı kooperatifin lehine bulunan ipotek nedeni ile net olarak 67.400,00-TL bedelin ödendiği, dosyaya sunulan belgelerden davacının …ndan kullandığı kredilerin ödendiği, kooperatif tarafından sunulan toplam 38.750,00-TL tutarındaki 5 adet bononun ibraz edildiği, söz konusu bonolar için Adana İcra Müdürlüklerindeki takipler nedeni ile davalı kooperatif vekilinin 04.04.2011 tarih itibarı ile borçluları ibra ettiği, kooperatifin 05.07.2011 tarihindeki ipotek bedeli olarak tahsil ettiği bedel için 20.06.2011 tarihi itibarı ile davacının borçlu olduğunu gösterir herhangi bir belgenin sunulmadığı, ancak tarihsiz olarak sunulan belge ve başlıklı yazı gereğince davacının talep yetkisinin bulunmadığı yönünde kanaat bildirildiği, dosyaya gelen bir takım belgelerden ve raporlardan sonra alınan ek raporda da, benzer görüşlerin ileri sürüldüğü, taraflar arasındaki asıl ihtilafın, belgedir başlıklı tarihsiz ve davacı tarafından imzalanan belgenin, hukuki durum ve neticesinin tâyini olduğu, TBK m.77 ve devamında sebepsiz zenginleşmeden doğan borç ilişkilerinin düzenlendiği, m.78 göre borçlanmadığı edimi kendi isteği ile yerine getiren kimse, bunu ancak kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebileceğinin hüküm altına alındığı, alınan bilirkişi raporuna ve icra müdürlüğünün reddiyat makbuzuna göre 05.07.2011 tarihinde 67.400,00-TL’nin kooperatife ödendiği, bu tarih itibarı ile davacının kooperatife gerek asaleten gerekse kefaleten kullandırılan krediler nedeni ile herhangi bir borcunun bulunmadığı, davalının da borçlu olduğuna dair hiç bir belge ibraz etmediği, davacının kendisini borçlu sanarak edimi ifa ettiği, yapılan bu ödemenin hataen yapıldığı, davacı vekili tarafından sunulan tarihsiz ibranameden de ipotek bedeli olarak yatan 67.400,00-TL borcumu kabul ettiğim gibi ipotek bedeli ve tüm dosya masraflarından ötürü dosya avukatını ve kooperatifi ibra ettiği beyanından da, kooperatife taşınmazını ipotek ettiği halde, ayrıca 67.400,00-TL borcumu kabul ettiğim gibi ifadelerinden bu miktarın hataen kabul edildiğinin anlaşıldığı, ibra sözleşmesinin, İsviçre Borçlar Kanunu’nun 115 inci maddesinde düzenlendiği halde, eski 818 sayılı Borçlar Kanununda bu yönde bir düzenlemeye yer verilmediği, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Borçlar Kanununda ibranın düzenlendiği, kabul edilen Yasanın 132 inci maddesinde; “Borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir” hükmünü içerdiği, buna göre ibranamenin iki taraflı bir sözleşme olduğu, dosyaya sunulan ibranamede ise sadece …’in imzasının yer aldığı, bununla birlikte ibranamenin mahiyeti itibarı ile alacaklı tarafından borçluya hitaben düzenlenmesi gereken iki taraflı bir sözleşme olduğu, dosyaya sunulan “belgedir” başlıklı tarihsiz belgenin de açıklanan nedenle geçerli bir ibraname olarak kabul edilemeyeceği, davacı vekili tarafından dava değeri olarak 70.665,00-TL talep edilmiş ise de, davalı tarafa 67.400,00-TL ödeme yapıldığı, TBK m.79 gereğince sebepsiz zenginleşenin, zenginleşmenin geri istenmesi sırasında elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği kısmın dışında kalanı geri vermekle yükümlü olduğu, dolayısıyla kooperatifin icra müdürlüğünden yapmış olduğu tahsilatın iadesi gerektiği, davanın ticari bir dava olduğu ve davacının ticari faiz talep ettiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile kabul edilen değere ödeme tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar vermek gerekmiştir.

Her ne kadar kısa kararda davanın kabulü şeklinde zapta geçmiş ise de, HMK m.304 gereğince hükümdeki yazı ve hesap hatalarının resen düzeltilebileceğinin kabul edildiği, davanın kısmen kabulü yerine tam kabul şeklindeki yazı hatasının gerekçeli kararla birlikte düzeltilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1-) 67.400,00-TL’nin 05.07.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-) Fazlaya ilişkin talebin reddine
3-)Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 4.604,09-TL harçtan peşin alınan 1.206,80-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.397,21-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-)AAÜT gereğince hesaplanan 9.562,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-)AAÜT gereğince hesaplanan 3.265,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-)Davacının yapmış olduğu 1.686,55-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.602,22-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
7-)Davacının peşin harç olarak yatırdığı 1.206,80-TL harcı davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-)Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesi’nin 5. maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine, (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına ),
Dair, davacı asil ile davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak beyanla Adana İstinaf Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmek üzere Mahkememize yapılacak olan istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10.12.2021

Katip …

Hakim …

e- imzalıdır e- imzalıdır