Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/542 E. 2021/1084 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/542 Esas
KARAR NO : 2021/1084

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2021
KARAR TARİHİ : 09/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine davalı tarafından Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… D.İş. Sayılı ihtiyati haciz kararı alındığını ve bu kararın Adana Genel İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası ile işleme konularak müvekkiline ait olan … plaka sayılı aracın ihtiyaten haczedilerek yediemin deposuna kaldırıldığını, davalı tarafından kesin takibe henüz geçilmediğini, müvekkilinin 2014-2019 yılları arasında davalıya ait ….Ltd.Şti.’de çalıştığını, 2015 yılında davalı müvekkilinden hile ile kendisi için çekeceği banka kredisine teminat olarak vermek üzere 50.000,00 TL’lik ve 100.000,00 TL’lik 2 adet senet aldığını, müvekkilinin o zamanki yaşının küçüklüğü, bankacılık işlemlerin bilmemesi ve patronu olan davalının çalışanına karşı böyle bir çıkar ilişkisi içinde olacağını düşünmemesi ve dava konusu senetleri 1 hafta sonra geri iade edeceğini söylemesi üzerine davalıya teslim ettiğini, bu üne kadar davalı tarafından senetlerin müvekkiline teslim edilmediği gibi, o senetler ile müvekkilini tehdit ederek müvekkiline psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ve şantaj ile defalarca tecavüz ettiğini, (2015 yılından 2021 yılının haziran ayına kadar) davalının, müvekkilinin elindeki senetlerle müvekkilinin oğlunu kaçırmakla tehdit edip 2015 yılından beri otel odasına, işyeri olarak kullanmak için aldığı daireye tehditle çağırıp fiziksel şiddet uygulayıp tecavüz ettiğini, davalının yine 2020 yılında müvekkilinin evinin kapısının önünden gece vaktini müvekkilinin aracını habersiz aldığını, müvekkilinin şikayeti ve polislerin tespiti üzerine aracı alan kişinin davalı olduğunun tespit edildiğini, davalı yine müvekkilinin şikayetini zorla ve tehditle geri çevirmiş ise de Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2020/… Karar sayılı dosyasından haksız yere elde bulundurulan Anahtarla Kilit Açmak Suretiyle Hırsızlık suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin korku ve baskı ile bugüne kadar susturulmuş ise de bu uğradığı şiddete dayanamayarak Adana 1. Aile Mahkemesi’nin 2020/… D.İş. Sayılı dosyası ile koruma kararı talep edildiğini, 21.06.2021 tarihinde 3 ay süreli koruma kararı tesis edildiğini, kararın davalıya tebliğinden sonra davalının 30.06.2021 tarihinde dava konusu hile ile aldığı senetleri konu ederek ihtiyati haciz kararı aldığını, Yargıtay kararlarında da bu durum karşısında “işçinin imzaladığı senedin bir borç ilişkisinden kaynaklandığını, işveren ispat etmek zorundadır.” denildiğini, müvekkilinin 28.12.2018 tarihinde işten ayrılırken davalı ile aralarında bir prootokol imzalandığını bu protokolde 28.12.2018 tarihi itibariyle tarafların birbirlerinden hiç bir hak ve alacağı kalmadığına yer verildiğini ve imza altına alındığını belirterek öncelikle ihtiyati haciz kararı kesinleşmeden açılacak icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ihtiyaten haczedilip yediemin deposuna kaldırılan müvekkiline ait … plaka sayılı aracın müvekkiline teslimini, müvekkilinin 2 senet yönünden borçlu olmadığının tespitini ve senetlerin müvekkiline iadesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle, öncelikel davanın görev ve zamanaşımı yönünden reddini, davacının iradesinin fesada uğratılması iddiasına dayandığın, davacının haksız ve mesnetsiz iddiasını asla kabul etmediklerini, davacının iradenin fesada uğratılması hallerini genişletmesine muvafakat etmediklerini, davaya dayanak yapılan protokolün işçi ve işveren arasındaki ilişki kapsamında olduğunu, ayrıca protokol üzerinde izah edildiği gibi davacının o dönem yine haksız ve mesnetsiz olarak müvekkili hakkındaki şikayeti üzerine Adana CBS nezdinde oluşan dosyadan şikayetinden vazgeçmesi konulu protokol olduğunu, protokole binaen özel bir ibraname düzenlendiğini, bu ibranamade davacının vekili marifetiyle …Ltd.Şti.’yi 02.01.2019 tarihinde ibra ettiğini, müvekkili hakkında kesinleşmiş bir hüküm bulunmadığını, masumiyet karinesinin devam ettiğini belirterek davanın görev yönünden reddini, tedbir talebinin reddini, aracın teslimine yönelik talebinin reddini, davanın reddini talep etmiştir.
YARGILAMA ve GEREKÇE: Mahkememizce, Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2020/… Esas sayılı dosyası, Adana Genel İcra Dairesi’nin 2021/… sayılı takip dosyası celp edilmiştir.
Davanın, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve tüm dosya kapsamından, davacı vekili müvekkilinin davaya ve takibe konu 50.000,00 TL ve 100.000,00 TL bedelli bonolar nedeniyle davalıya borçlu olmadığını, müvekkilinin davalıya ait şirket çalışanı iken söz konusu bonoların kredi çekilmek üzere teminat olarak sunulmak üzere davacıya imzalatıldığını, 1 hafta sonra iade edileceğinin bildirildiğini, ancak davalı tarafından müvekkiline iade edilmediğini, Yargıtay kararları kapsamında işçinin imzaladığı senedin bir borç ilişkisinden kaynaklandığını işveren ispat etmek zorunda olduğunu iddia ederek davanın kabulünü talep etmiştir. Davalı vekili ise, davacının iddialarını kabul etmediklerini, davanın görev yönünden reddi gerektiğini, davacının iradenin fesada uğratılması iddiasına dayandığını, iddiasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, kabul etmediklerini, davacının dayanak yaptığı protokolün işçi ve işveren arasındaki ilişki kapsamında olduğunu, davacı tarafın borçtan kaynaklı olarak borçtan kurtulma çabası içerisinde olduğunu, müvekkiline verilen cezanın kesinleşmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davacı, davacı vekili, davalı, davalı vekili ve dava dışı …Ltd.Şti. arasında düzenlenen Protokol başlıklı 28.12.2018 tarihli belgenin incelenmesinde davacı tarafından yapılan suç duyurusu hakkında görüşüldüğünü ve aşağıdaki hususlarda anlaşıldığını, “…İş bu protokolün imzalanması ile birlikte tarafların (…-…/…Ltd.Şti.) birbirlerinden 28.12.2018 tarihi itibari ile hiç bir hak ve alacakları kalmamış olup, taraflar birbirlerini tüm hak ve alacaklarından ibra ederler. (maddi, manevi tazminat hakkı/işçilik hakları/her türlü doğmuş doğacak haklar…” şeklinde düzenlendiği anlaşılmıştır.
Bu kapsamda değerlendirildiğinde davaya konu bonoların düzenlenme tarihinin 21.04.2017 ve 12.06.2017 olduğu, taraflar arasında düzenlenen protokole göre davacı ve davalı arasında 28.12.2018 tarihi itibariyle hiçbir hak ve alacak kalmadığı, her türlü doğmuş ve doğacak haklar hakkında tarafların birbirlerini ibra ettikleri anlaşılmakla, davacının davaya konu senetler yönünden davalıya borçlu olmadığı anlaşıldığından davanın kabulü ile, davacının davalıya Adana Genel İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasına dayanak yapılan 12.06.2017 düzenleme, 15.06.2021 vade tarihli 100.000,00 TL bedelli bono ile 21.04.2017 düzenleme, 10.06.2021 vade tarihli 50.000,00 TL bedelli bono yönünden borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davacının davalıya Adana Genel İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasına dayanak yapılan 12.06.2017 düzenleme, 15.06.2021 vade tarihli 100.000,00 TL bedelli bono ile 21.04.2017 düzenleme, 10.06.2021 vade tarihli 50.000,00 TL bedelli bono yönünden borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Alınması gereken 10.246,50 TL harçtan, peşin alınan 2.647,02 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.599,48 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-7155 sayılı kanun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Kanuna eklenen 18/A Maddesinin 14. fıkrası gereğince suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 2.647,02 TL harç gideri, 51,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.698,52 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT’ne göre hesaplanan 18.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Hüküm kesinleştiğinde varsa kullanılmayan gider avansının ilgilisine İADESİNE,
Dair, Davacı asil ve taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize veya eşdeğer başka bir mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
09/12/2021

Katip …

Hakim …