Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/219 E. 2022/89 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/219 Esas – 2022/89
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/219 Esas
KARAR NO : 2022/89

HAKİM : …
KATİP : …
TEMLİK VEREN
DAVACI : 1- … – …
VEKİLLERİ : … – …

TEMLİK ALAN
DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
TEMLİK ALAN : … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … –
VEKİLİ : … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/04/2016
KARAR TARİHİ : 27/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: …
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/08/2015 tarihinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu plakasız motosiklet ile seyir halinde iken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu düşmesi neticesinde yaralandığını, meydana gelen kazada plakasız motosiklet sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak 100,00 TL geçici ve sürekli maluliyet tazminatının kazanın meydana geldiği 13/08/2015 tarihinden avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 26/04/2019tarihli ıslah dilekçesinde ise dava değerini 114.312,34 TL arttırarak toplam 114.412,34 TL maddi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza tarihinin 13/08/2015 olduğundan 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Genel Sigortası Şartlarının davada uygulanması gerektiğini, kazaya sebebiyet veren motosikletin plakasız olduğunu, mevcut mevzuata göre tescilsiz olan bir aracın sigortalanmasının hukuken mümkün olmadığını, tescilsiz araçların trafik sigortası yaptırma imkanının bulunmadığını, davaya konu kazanın kanunda …nın sorumluluğuna sebep olacak şartları sağlamadığını, müvekkil kuruma husumet yöneltilmemesi gerektiğini, kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen taşıtın cinsinin tespitinin gerektiğini, davaya konu kazanın oluşumund6aki kusur oranlarının tespiti için Adli Tıp vasıtasıyla yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden maluliyete ilişkin sağlık raporu alınmasını, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, hatır taşımasının varlığı halinde hesaplanacak tazminatta indirime gidilmesi gerektiğini, davacının müterafik kusurunun varlığı halinde, ayrıca indirim sebebi olduğunu belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Davacıya ait tedavi evrakları, hazırlı dosyası, trafik kayıtları, hasar dosyası celp edilmiş, ekonomik sosyal durum araştırması yapılmış, dava konusu olay nedeniyle davacıya her hangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı SGK dan sorulmuş, davacıda oluşan maluliyet oranı tespit edilmiş, kusur ve hesap bilirkişisinden raporlar alınmıştır.
Kusur bilirkişi tarafından mahkememize verdiği 07/03/2017 tarihli raporunda; 13/08/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında tescilsiz motosiklet sürücüsü …’nin %100 oranında kusurlu olduğu, motosiklette yolcu olarak bulunan …’nin ise kusursuz olduğunu belirtilmiştir.
Davacı tedavi evrakları ile birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu Başkanlığının 30/01/2019 tarih … karar sayılı raporunda; çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümleri kapsamında %. 17,2 Oranında çalışma gücünü kaybettiği, iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğini belirtilmiştir.
Hesap Bilirkişisi dosyaya sunmuş olduğu raporunda, kusur oranı, kalıcı ve geçici iş göremezlik süresine göre davacının 3.634,80 TL geçici işgöremezlik, 114.412,34 TL sürekli işgücü kaybı tazminatı olduğunu belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından 26/04/2019tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 114.312,34 TL arttırak toplam 114.412,34 TL’ye yükseltmiştir.
Trafik sigortası (Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası) motorlu bir aracın, karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahillinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortasıdır.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.maddesinde ve aynı paralelde düzenlenmiş olan … Yönetmeliği’nin 9. Maddesinde; Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için, Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, Zorunlu sigorta teminat limitleri ile sigorta poliçesinde belirtilen teminat arasındaki fark kadar ödenecek bedensel tazminat tutarları için, Sigorta şirketinin malî bünye zaafiyeti nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddi ve bedensel zararlar için, Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada,13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde, kişiye gelen bedensel zararlar için Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği nezdinde oluşturulan …na başvurulabileceği belirtilmiştir. Meydana gelen kazada ATK’da belirlenen rapora göre; davacının çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümleri kapsamında % 17,2 olduğu belirtilmiştir. Kazaya sebebiyet veren aracın sigortalısı tespit edilememiştir. Dolasıyla davalı …nın poliçesi bulunmayan aracın sebep olduğu zarardan kusuru oranında sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurunda kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur, kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK madde 52 de düzenlenmiştir. Buna göre “zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Hatır taşıması, bir kimseyi ücretsiz olarak ve bir karşılık olmadan taşıma halidir.Ancak dosyamız arasına getirtilen soruşturma dosyası kapsamında, trafik kazası tespit tutanağı ve diğer bilgi ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında davacının araç sürücüsü, …’nin eşidir.. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında yakın aile çevresinin taşınmasında hatır taşınmasından bahsedilemeyeceği anlaşıldığından,aktüerya bilirkişisi tarafından belirlenen zarardan hatır taşıması indirimine yer olmadığı sonucuna varılmıştır.
Mahkememiz dosyasının davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesinin 2020/… esas 2021/… karar sayılı ilamı ile mahkememizin 2016/… esas sayılı dosyasının kaldırılmasına karar verilmiş olduğu anlaşıldı.
Kaldırma kararı sonrasında dosyanın Makine Mühendisi bilirkişisine tevdi edildiği, bilirkişi tarafından 13/12/2021 tarihli raporunda; dava konusu … marka aracın; Cinsinin Motosiklet, modelinin 2014, silindir hacminin 97cc(cm3), motor gücünün 5-kW(6,4BG), hızının 45 km/h üzerinde, koltuk sayısının 2, araç sınıfı kategorisinin (L3) sınıfı motorlu taşırlar gurubunda olduğu, dava konusu … motosikletin, silindir hacmi 50 cc(cm3)’ün üzerinde, 97 cc(cm3) olduğundan aracın trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olduğunu mahkememize bildirmiştir.
Dosyaya ibraz edilen bilimsel ve hükme esas almaya elverişli hesap bilirkişisi tarafından davacının 3.634,80 TL geçici işgöremezlik, 114.412,34 TL sürekli işgücü kaybı tazminatı hesaplandığı, kaza sonrası hastanede yapılan kontrol sonucu tescilsiz motokislet sürücüsü …’nin 0.77 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, davacının kask ve koruyucu tertibat takıp takmadığının belirsiz olduğu, motosiklet sürücüsünün sürücü belgesiz ve yasal sınırların üzerinde 0,77 promil alkollü olduğu ve davacının eşi olduğu anlaşılmakla; sürücünün alkollü olduğu bilerek araca binen davacının eşi … zarara razı olduğu kabul edilerek belirlenen tazminattan takdiren %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığı, dava konusu … motosikletin, silindir hacmi 50 cc(cm3)’ün üzerinde, 97 cc(cm3) olduğundan aracın trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olduğunu anlaşılmakla; Davanın kısmen kabulüyle; 91.529,88 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 35.000,00 TL”sinin temlik alacaklısı …’a, 56.529,88 TL’sinin ise yine temlik alacaklısı …’a davalıdan alınarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulüyle; 91.529,88 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 35.000,00 TL”sinin temlik alacaklısı …’a, 56.529,88 TL’sinin ise yine temlik alacaklısı …’a davalıdan alınarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine,
2-Alınması gereken 6.252,40 TL karar harcından, peşin alınan 29,20 TL ve ıslah ile alınan 391,00 TL olmak üzere toplam 420,20TL harcın mahsubu ile bakiye 5.832,20TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı temlik alacaklısı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 5.250,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı temlik alacaklısı …’a ödenmesine,
4-Davacı temlik alacaklısı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 8.148,88 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak Davacı temlik alacaklısı …’a ödenmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan 29,20 TL peşin harç ve 391,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 420,20 TL harcın tamamının davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 337,95TL, posta gideri, 1.400,00TL bilirkişi ücreti, 562,00TL adli tıp muayene ücreti olmak üzere toplam 2.329,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
7-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair, temlik alacaklısı ve davacı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK.nun 341/1 ve 345 maddeleri gereğince, kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize veya eşdeğer başka bir mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, alenen ve usulen tefhim kılındı
. 27/01/2022
Katip …

Hakim …