Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/567 E. 2021/1194 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/567 Esas – 2021/1194
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/567
KARAR NO : 2021/1194

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – T.C: …. –
MİRASÇILARI:
1-…-T.C:…
2-…-T.C:…
3-…-T.C:…
4-…-T.C:…
5-…-T.C:…
6-…-T.C:… – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : … – …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/12/2013
KARAR TARİHİ : 28/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; 15/07/2013 tarihinde, … sevk ve idaresindeki davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın kaza yapması sonucu müvekkilinin yaralandığını belirterek müvekkilinin işgöremezlik ve sakatlık dolayısıyla meslekte kazanma gücünü kaybetmesi ve gelir kaybı zararlarının tazminine yönelik olarak 3.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle, meydana gelen kazada müvekkili şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. A.Ş Müdürlüğü’nden … sayılı poliçe celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Adana SGK İl Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen yanıtta, davacıya kurum tarafından herhangi bir ödemenin yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
Seyhan İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden davacıya ait sosyal ekonomik durum araştırması yaptırılarak dosya içerisine alınmıştır.

Çukurova Dr.Aşkım Tüfekçi Hastanesi Başhekimliği’nden davacıya ait hastane evrakları celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Adana Trafik Tescil Şube Müdürlüğünden … plakalı aracın trafik kaydı celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/… esas sayılı soruşturma dosyası celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Dosyamız kusur, maluliyet ve zarar hesabı yönünden ayrı ayrı bilirkişiye tevdi olanarak bilirkişi raporları alınmıştır.
Dava, davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralanması sonucunda geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kaybına uğradığından bahisle açılmış maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, trafik kazasının meydana gelmesindeki kusur durum ve oranları, davacının geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik kaybının bulunup bulunmadığı, zararın miktarı ile talep edilen tazminat hakkında uygulanması gerekli faizin türü ve başlangıç tarihi hususlarında toplanmaktadır.
Taraflar usulüne uygun olarak sulhe ve arabuluculuk kurumuna başvurmaya teşvik olunmuş, ancak bundan olumlu sonuç alınamamıştır.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesinin 1.fıkrasına göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, anılan kanunun 51.maddesinin 1.fıkrasında, hakimin, tazminatın kapsamını ve ödeme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği, 54.maddesinde ise, bedensel zararların özellikle tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıplar ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5.fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91.maddesinin 1.fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 99.maddesinin 1.fıkrası gereği, zorunlu mali sorumluluk sigortasını yapan sigortacının, zarar görenin kendisine başvurması tarihinden itibaren sekiz iş günü içinde poliçe teminatı kapsamındaki zararı ödemesi gereklidir. Söz konusu süre içinde ödeme yapmayan sigortacı, sürenin sonunda hukuki sorumluluğuna isabet eden tazminat tutarı yönünden temerrüde düşer. Dava tarihinden önce başvuruda bulunulmaması halinde ise, sigortacı, hakkındaki tazminat davasının açıldığı tarih itibariyle mütemerrit olur.
Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının, trafik kazasına karışan aracın işleteni veya araç işleticisi teşebbüs sahibi olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden hukuki sorumluluğu poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak üstlendiği anlaşılmaktadır.
Dosya Makine Mühendisi …’ya tevdi edilerek alınan 20/10/2014 tarihli kusur bilirkişi raporunda, 15/07/2013 günlü trafik kazanın oluşumunda yaya …’ın asli ve %75 oranında ve … plakalı otomobil sürücüsü …’ın tali ve %25 kusurlu olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacı vekilince duruşmanın 8. ve 9 nolu celselerinde dosyamızda ve olaya ilişkin ceza davasında alınan kusur bilirkişi raporları arasında kusur dağılımı yönünden çelişki bulunduğu ileri sürülerek yeniden kusur raporu alınması talep edilmiş ise de davacı vekilinin duruşmanın 05/05/2015 günlü 1 nolu celsesinde tutanağa geçirilen beyanında “kusur bilirkişi raporuna bir diyeceğimiz yoktur” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmakla davacı vekilinin söz konusu talebine itibar edilmemiştir.
Mahkememizce davacı …’ın dosya ve tüm tıbbi evrak ve grafileri ile birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi Başkanlığı’na sevki yapılmış ve İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi Başkanlığının 02/10/2017 tarih ve … karar sayılı sağlık kurulu raporunda, davacının %3,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresi(geçici iş göremezlik süresi)’nin 3 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat bildirilmiştir.
Dosya hesap bilirkişisi’ne tevdi edilmiş, hesap bilirkişisi …’nin mahkememize sunduğu 26/01/2018 tarih havaleli raporunda, davacının geçici iş göremezlik tazminatının 616,15 TL, sürekli işgücü kaybı tazminatının 2.848,60 TL olmak üzere toplam alabileceği maddi tazminatın 3.464,75 TL olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizin 2014/… Esas-2018/… Karar ve 17/05/2018 günlü ilamıyla davanın kabulüne, 3.000.00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin haklının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Sözkonusu hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 2019/… Esas-2020/… Karar ve 23/06/2020 günlü ilamıyla: “…Somut olayda, 15.07.2013 tarihli kaza tespit tutnağında davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün yaya geçitlerine yaklaşırken bütün sürücüler araçlarını yavaşlatmak ve bu geçitlerden geçen veya geçmek üzere bulunan kişilere öğrencilere ilk geçiş hakkını vermek zorundadırlar kuralını ihlal ettiğini, yayaların kural ihallerinin bulunmadığı belirtilmiştir. Davaya konu trafik kazası neticesinde Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/…E.-2014/… K. sayılı ceza dosyasında alınan 21.04.2014 tarihli bilirkişi raporunda davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün kazada tamamen kusurlu olduğu, davacı yaya ve yanındaki diğer yayaların kazada herhangi bir kusurlarının bulunmadığı belitilmiş benimsenen rapora göre, mağdurların sayısı ve yaralanma dereceleri teşdid nedeni yapılarak davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsü, hapis cezasından çevrilerek adli para cezasına hükmedilmiş, Yargıtay 12 Ceza Dairesi’nin 2014/… E. – 2015/… sayılı kararıyla hükmün onanmasına karar verilmiş, anılan karar 05.10.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkemece kusur yönünden hükme esas alınan 20.10.2014 tarihli bilirkişi raporunda ise davacı yayanın %75 oranında kusurlu olduğu, davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Ceza dosyasında alınan kusur raporu ile mahkemece alınan kusur raporu arasında büyük oransal farklılıklar olduğundan bilirkişi raporları arasında çelişki meydana gelmiştir. Bu durumda mahkemece, bilirkişi raporları arasındaki kusur durumuna ilişkin çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru değildir. O halde mahkemece yapılacak iş, ceza dosyasının kül halinde getirtilerek, ceza dosyasındaki kaza tespit tutanağı, kusur bilirkişi raporu ve mahkemece alınan kusur bilirkişi raporu da irdelenmek suretiyle kusur dağılımına ilişkin çelişkilerin giderilmesi yönünde Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.Davacı vekilinin kusura ilişkin istinaf talebi olmasına ve kusur yönünden dosyada çelişkili raporların bulunmasına göre, Bölge Adliye Mahkemesi’nce, bu hususa yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi’nin davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle bozma ilamı sevk edilmiştir.
Bozma ilamı üzerine dosyanın mahkememizin 2020/567 Esas sırasına yeniden kaydı yapılıp usul ve yasaya uygun bulunan yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı …’ın yargılama sırasında vefat ettiği anlaşılmakla mirasçıları davaya ettiklerinden mirasçılık belgesi dosyamız arasına alınmıştır.
Bozma ilamı doğrultusunda İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 05/07/2021 tarihli raporunda, sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın ise kusursuz olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dosya daha önce rapor düzenleyen aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek alınan bilirkişi raporunda özetle, müteveffa davacı …’ın geçici iş göremezlik zararının 2.464,62 TL ve kaza rahinden vefat tarihine kadar olan dönemdeki sürekli iş göremezlik zararının ise 3.757,84 TL olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacılar vekilinin 27/09/2021 tarihli talep artırım dilekçesi ibraz ettiği, dava dilekçesindeki talepleri bakımından geçici iş göremezlik tazminatını 2.464,62 TL’ye ve kalıcı iş göremezlik tazminatını 3.757,84 TL’ye çıkardığı görülmüş, talep artırım dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, Yargıtay bozma ilamı ve bu ilam doğrultusunda alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre,15/07/2013 günü, davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigortalı olup dava dışı … adına kayıtlı ve yine dava dışı …’ın sevk ve idaresinde bulunan hususi nitelikteki otomobilin yaya olan …’a çarpması sonucu adı geçen davacının yaralandığı, bozma ilamı doğrultusundaİstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 05/07/2021 tarihli raporunda, sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın ise kusursuz olduğu, davacı …’ın yaralanmasının niteliği itibari ile %3,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresi(geçici iş göremezlik süresi)’nin 3 aya kadar uzayabileceği, Yargıtay bozma ilamından sonra olmak üzere davacı …’ın 14/08/2020 tarihinde vefat ettiği, adı geçen müteveffa davacının mirasçılarının davaya devam etmek ve mirasçılık belgesi ibraz etmek suretiyle tazminata hükmedilmesini talep ettikleri, aktüerya uzmanı hesap bilirkişisinden alınan rapordan müteveffa davacı …’ın geçici iş göremezlik zararının 2.464,62 TL ve kaza rahinden vefat tarihine kadar olan dönemdeki sürekli iş göremezlik zararının ise 3.757,84 TL olduğu, davaya devam eden mirasçılarının mirasçılık belgesindeki 1/6’şar oranındaki ayrı ayrı mirasçılık payları üzerinden murislerinin dava sebebi trafik kazasına bağlı geçici ve sürekli iş göremezlik zararları sebebiyle tazminat talep edebilecekleri kabul edilerek davacıların davasının kabulüne, murisleri …’ın geçici işgöremezliği sebebiyle davacılar …, …, …, …, … ve … için ayrı ayrı 410,77 TL olmak üzere toplam 2.464,62 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine, murisleri …’ın sürekli işgöremezliği sebebiyle davacılar …, …, …, …, … ve … için ayrı ayrı 626,31 TL olmak üzere toplam 3.757,84 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
a)Murisleri …’ın geçici işgöremezliği sebebiyle davacılar …, …, …, …, … ve … için ayrı ayrı 410,77 TL olmak üzere toplam 2.464,62 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine,
b)Murisleri …’ın sürekli işgöremezliği sebebiyle davacılar …, …, …, …, … ve … için ayrı ayrı 626,31 TL olmak üzere toplam 3.757,84 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine,
2-Alınması gerekli 425,09 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 24,30 TL peşin harç ile 59,30 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 83,60 TL’nin mahsubu ile bakiye 341,49 TL nisbi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, (bozmadan önce 2014/… E-2018/… K ve 2018/… nolu harç tahsil müzekkeresinin tahsilinde tekerrür olmamak üzere),
3-Davacı tarafından yapılan 24,30 TL peşin harç ile 24,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL ıslah harcı ve 2.785,30 TL tebligat, posta, adli tıp bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.893,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,

Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda MİKTAR İTİBARİYLE KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2021

Katip …

Hakim …