Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/187 E. 2021/1113 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/187
KARAR NO : 2021/1113

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C:… – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1- … A.Ş- …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 2- … – T.C:… – …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/02/2020
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; 19/08/2018 günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın müvekkili sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile çarpışması neticesinde müvekkilinin yaralandığını belirterek 100,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden, 20.000,00 TL manevi tazminatın ise davalı …’den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle, meydana gelen kazada müvekkil şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olabileceğini, müterafik kusur indirimi talebinde bulunduklarını belirterek davanın reddine karar verilmiştir.
Davetiye tebliğine rağmen diğer davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.
Dosyamızda davacı vekilince verilen 05/03/2020 tarihli beyan dilekçesinde, tensip tutanağının 13 nolu ara kararı gereği açıklama dilekçesi verilerek dava dilekçesindeki maddi tazminat taleplerinin 500,00 TL geçici iş göremezlik ve 500,00 TL kalıcı sakatlık sebebine dayandığı bildirilmiş ise de, dava dilekçesinde dava konusu kalıcı sakatlık sebebine dayanan maddi tazminat niteliğinde olduğu, yargılama sırasında ıslah kurumuna ilişkin yasal istisnalar dışında tarafların iddia ve taleplerini değiştirmesinin ya da genişletmesinin karşı tarafın bu konudaki açık muvafakatına bağlı olduğu, dosyamızda davalı tarafın bu konuda açık bir muvafakatının bulunmadığı görülmekle davacının maddi tazminat talebinin dava dilekçesindeki gibi “kalıcı iş göremezlik” sebebine dayandığı kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Adana 27. Asliye Ceza Mahkemesi, Adana Trafik Tescil Şube Müdürlüğü, çukurova İlçe Emniyet Müdürlüğü, Adana SGK İl Müdürlüğü, … Sigorta A.Ş, Adana Şehir Hastanesi ile ÇÜ Tıp Fak. Balcalı Hastanesinden dava konusu istenilen bilgi ve belgeler celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Dosyamız kusur, maluliyet ve zarar hesabı yönünden ayrı ayrı bilirkişiye tevdi olanarak bilirkişi raporları alınmıştır.
Dava, davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralanması sonucunda maluliyete uğradığından bahisle açılmış maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, hukuki ilişkinin niteliği, davalıların sorumlu olup olmadığı, trafik kazasının meydana gelmesindeki kusur durum ve oranları, davacının sürekli iş göremezlik kaybının bulunup bulunmadığı, zararın miktarı, davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı ile talep edilen tazminat hakkında uygulanması gerekli faizin türü ve başlangıç tarihi hususlarında toplanmaktadır.
Taraflar usulüne uygun olarak sulhe ve arabuluculuk kurumuna başvurmaya teşvik olunmuş, ancak bundan olumlu sonuç alınamamıştır.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesinin 1.fıkrasına göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, anılan kanunun 51.maddesinin 1.fıkrasında, hakimin, tazminatın kapsamını ve ödeme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği, 54.maddesinde ise, bedensel zararların özellikle tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıplar ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5.fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91.maddesinin 1.fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür.
Davacının manevi tazminat davasının yasal dayanağı kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 56.maddesinin 1.fıkrasıdır. Kanunun bu hükmünde, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, hakimin, olayın özelliklerini göz önünde tutarak uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verileceği öngörülmüştür.
Öte yandan, Yargıtay’ın 1966/7 Esas ve 1966/7 Karar sayılı ve 22/06/1966 günlü İçtihadı Birleştirme Kararı’nda, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir.
Dava sebebi trafik kazasına karışan … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketince 19/12/2017-19/12/2018 dönemine ilişkin olarak 330.000,00 TL kişi başına sakatlık teminatı bedelli olarak zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigorta edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Kusur bilirkişisi …’dan alınan 14/07/2021 tarihli raporda, 19/08/2018 günü meydana gelen kazanın oluşumunda … plakalı otomobil sürücüsü …’in %75 oranında asli kusurlu olduğu, … plakalı motosiklet sürücüsü …’ın %25 oranında tali kusurlu olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulundan alınan 31/03/2021 tarih ve … sayılı raporda, davacının tüm vücut engellilik oranının %14 oranında olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat raporu bildirilmiştir.
Aktüerya uzmanı hesap bilirkişisi …’den alınan 02/10/2021 tarihli raporda, davacının sürekli iş göremezlik zararının 193.433,70 TL olduğu, geçici iş göremezlik zararının ise 11.206,93 TL olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı vekilinin 08/10/2021 günlü talep artırım dilekçesi ibraz ettiği, dava dilekçesinde talep edilen maddi zararlarını 193.333,70 TL artırarak sonuç olarak 193.433,70 TL’ye çıkardıkları görülmüş, talep artırım dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi sonucunda, 19/08/2018 günü meydana gelen kazanın oluşumunda … plakalı otomobil sürücüsü …’in %75 oranında asli kusurlu olduğu, … plakalı motosiklet sürücüsü …’ın %25 oranında tali kusurlu olduğu kaza neticesinde davacının yaralandığı, İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulundan alınan 31/03/2021 tarih ve … sayılı raporda, davacının tüm vücut engellilik oranının %14 oranında olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat raporunun bildirildiği, aktüerya bilirkişisinden alınan rapora göre davacının sürekli iş göremezlik zararının 193.433,70 TL olduğunun bildirildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile,sürekli iş göremezlikten kaynaklanan 193.433,20 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalıya ait aracın hususi nitelikte olduğu ve davacı tarafından dava tarihinden önce olmak üzere 07/01/2019 tarihinde başvurulduğu halde poliçesi kapsamındaki zararı gidermeyen davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı KTK’nın 99/1 maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren yasal 8 iş günü olan ödeme süresinin sona ermesinden sonra 18/01/2019 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek hükmedilen tazminata davalı sigorta şirketi tarafından bu temerrüt tarihinden itibaren ve diğer davalı … bakımından ise kaza tarihi olan 19/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talepleri bakımından yapılan değerlendirme sonucunda, Türk Borçlar Kanununun 56.maddesinin 1.fıkrasındaki düzenleme ile Yargıtay’ın 1966/7 Esas ve 1966/7 Karar sayılı ve 22/06/1966 günlü İçtihadı Birleştirme Kararı’ndaki esaslar ile zararın niteliği, tarafların kusur durum ve oranları ile kaza tarihi itibariyle paranın satın alma gücü, manevi tazminatın bir ceza olmasa da zarar görende haklılığı konusunda manevi tatmin yaratması ve fakat tazminat alacaklısını zenginleştirmeyecek ve tazminat borçlusunu fakirleştirmeyecek ölçüde olması gerektiği ile özellikle hak ve nesafet ilkesi göz önünde bulundurularak 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 19/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın Kısmen Kabul ve Kısmen Reddi ile;
a-Sürekli iş göremezlikten kaynaklanan 193.433,20 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketi bakımından 18/01/2019 tarihinden ve davalı … bakımından kaza tarihi olan 19/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b-5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 19/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
2- Maddi Tazminat Talebi Yönünden Harç, Yargılama Gideri ve Vekalet Ücreti;
a)Alınması gereken 13.213,40 TL karar harcından peşin alınan 54,40 TL ile ıslah harcı olan üzere 660,00 TL olmak üzere toplam 714,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 12.499,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
b)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13.fıkrası uyarınca zorunlu arabuluculuk giderleri yargılama giderlerinden sayıldığından arabuluculuk tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
c)Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç, 660,00 TL ıslah harcı, 2.253,60 TL bilirkişi, müzekkere, tebligat giderinden ibaret toplam 3.022,40 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
d)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin ilgili maddesi gereğince takdir olunan 21.990,32 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Manevi Tazminat Talebi Yönünden Harç, Yargılama Gideri ve Vekalet Ücreti;
a) Alınması gereken 341,55 TL karar harcından peşin alınan 14,26 TL harcın mahsubu ile bakiye 327,29 TL’nin davalı …’den alınarak hazineye irad kaydına,
b)Davacı tarafından yatırılan 14,26 TL peşin harç nedeniyle yargılama giderinin davalı …’den alınarak davacılara verilmesine,
c)Davacı tarafından, manevi tazminat talebi bakımından ayrıca yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacılara verilmesine,
4-Taraflarca yatırılan ve sarf edilmeyen gider ve delil avansı bulunması durumunda karar kesinleştiğinde uyap kontrolü de yapılarak artan avansın yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı …’in yüzüne karşı, davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinden mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/12/2021

Katip …

Hakim …