Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/977 E. 2021/1115 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/977
KARAR NO : 2021/1115

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … -T.C: … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket davalı arasında ticari ilişkinin olduğunu, uluslararası deniz yolu taşımacılık navluk bedellerinden kaynaklanan faturaların düzenlendiğini, müvekkili şirket tarafından düzenlenen faturalara davalı tarafından 8 günlük süre içinde herhangi bir itirazda bulunulmadığını, ancak davalı tarafından da herhangi bir ödeme yapılmaması nedeniyle İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davetiye tebliğine rağmen davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.
İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce dosya, ekleri ile birlikte mali müşavir ile nitelikli hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş; … ile Prof. Dr. …’den alınan 22/03/2021 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı ilamsız icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine İcra Müdürlüğünce durdurulmasından bahisle açılmış itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşmenin hüküki niteliği, davalının davacıya takip dayanağına esas borçlu olup olmadığı, faizin türü ve başlangıç tarihi ile icra inkar tazminatı koşulları ve miktarı hususlarındadır.
Dosyamız arasına getirtilen İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; takip alacaklısı … Ltd. Şti vekili tarafından takip borçlusu … aleyhine 02/01/2019 tarihli takip talebiyle 46.017,82 USD alacağın tahsilinin talep edildiği görülmüş, icra müdürlüğüne yazılan 17/06/2021 tarihli müzekkeremize cevaben gönderilen 30/07/2021 tarihli yazıda borçluya 02/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 25/01/2019 tarihinde uyap üzerinden itiraz dilekçesi sunduğu, icra müdürlüğünce verilen 28/01/2019 tarihli karar ile itiraz süresinde ise takibin durdurulmasına, süresinde değil ise takibin devamına karar verildiği ile dosyanın incelenmesinde itirazın süresinde olmadığı hususunun bildirildiği görülmüştür.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde, davacı vekilince 30/12/2019 tarihinde uyap üzerinden verilen dava dilekçesiyle davalının İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı icra takibine yönelik itirazının iptali ile davalı takip borçlusunun inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesi talep edilmiş ise de, dosyamız arasına getirtilen takip dosyası ile icra müdürlüğüne yazılan 17/06/2021 tarihli müzekkeremize cevaben gönderilen 30/07/2021 tarihli yazıdan ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 02/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve takip borçlusunun uyap üzerinden 25/01/2019 tarihinde verdiği itiraz dilekçesiyle takip konusu borca ve ferilerine itiraz etmiş olduğu, takip borçlusu davalı tarafça süresinde borca itiraz edilmediğinden hakkında genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinin kesinleşmiş olduğu, bu itibarla davacının kesinleşen icra takibine devam edebilecek iken yönelik itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-h maddesinde davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmasının dava şartları arasında sayılmış olduğu, anılan kanunun 115/1 maddesi uyarınca dava şartlarının mevcut olmadığının davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılıp dikkate alınması gerektiği, 115/2 maddesi uyarınca mahkemenin dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davanın usulden reddine karar vermesi gerektiği gözetilerek davacının davasının hukuki yarar yokluğu sebebiyle dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacının davasının hukuki yarar yokluğu sebebiyle DAVA ŞARTI NOKSANLIĞINDAN USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 4.181,54 TL den mahsubu ile bakiye 4.122,24 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13.fıkrası uyarınca zorunlu arabuluculuk giderleri yargılama giderlerinden sayıldığından arabuluculuk tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin ilgili maddesi gereğince 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin olarak alınan ve harcanmayan avans giderinin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinden mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF KANUN YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
16/12/2021

Katip …

Hakim …