Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/872 E. 2021/991 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/872 Esas – 2021/991
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/872 Esas
KARAR NO : 2021/991

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – … –
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ (ESKİ … A.Ş.) –
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 2- … – …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/05/2018
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin turizm sektöründe çalışan bir rehber olduğunu 30.07.2017 tarihinde … plaka saıylı araç ile otobüs içerisinde 27 yolcu da olduğu halde Adana ilinden gezi amaçlı yola çıkıldığı esnada sürücü davalı …’ten kaynaklı bir hatadan dolayı aracın virajı alamayarak yoldan çıktığını ve kaza meydana geldiğini, müvekkilinin ağır bir şekilde yaralandığını belirterek davaya konu kaza nedeniyle müvekkilinin 1 yıl gibi uzun süre yatağa bağımlı olması, defalarca ameliyat geçirmek zorunda kalması, bacağında sürekli sakatlık meydana gelmesi ve yaşadığı tüm acıları bir nebze tatmin etmesi açısından davalılarca 40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili 26/09/2018 tarihli dilekçesi ile davacının uzun süre yatarak tedavi görmesi ve sağlık kurulu raporlarında da belirtildiği üzere geçici iş göremezlikten kaynaklanan maddi tazminat ve davacının yatarak uzun süre tedavi görmesi nedeniyle oluşan bakım masraflarını poliçe dikkate alınarak davalı … A.Ş.’den manevi tazminata ilişkin taleplerinin davalı …’ten talep ettiklerini belirtmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu talep arttırım dilekçesi ile 1.000,00 TL olan geçici iş göremezlik talebini 4.723,36 TL arttırarak 5.723,36 TL olarak belirlemiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş. vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın görev yönünden reddinin gerektiğin, davacının maluliyet oranını gösteren heyet raporu müvekkili şirkete yapılan başvuruda mevcut olmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, davanın aracın zorunlu Karayolu Taşımacılık Sigortasını yapan sigorta şirketine açılması gerektiğini belirterek husumet yokluğundan davanın reddinin gerektiğini, sigortalı aracın dava konusu olayda kazanın meydana gelmesindeki kusuru dışında, davacı yanın emniyet kemerinin takılı olmaması nedeniyle efor kaybının artmasında müterafik kusuru bulunduğunu, %20 müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 19/06/2018 tarih, 2018/… Esas ve 2018/… Karar sayılı görevsizlik ilamıyla dosya mahkememize gönderilmiş ve yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılmıştır.
YARGILAMA ve GEREKÇE: Dava konusu kazaya ilişkin Yahyalı CBS’nin 2017/… soruşturma sayılı dosyası, Yahyalı Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/… Esas tedavi belgeleri, araç kaydı ve hasar dosyası celp edilmiş, davacının sosyal ekonomik durumu araştırılarak, SGK tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı, davaya konu aracın Zorunlu Karayolu Taşımacılığı Sigortası bulunup bulunmadığı sorgulanmıştır.
SGBM’den gelen yazı cevabına göre davaya konu aracın kaza tarihi itibariyle Zorunlu Karayolu Taşımacılığı Sigortası bulunmamaktadır.
Mahkememizce, meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının tespiti bakımından bilirkişiden alınan raporda; 30/07/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otobüsün asli ve %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce, davacı hakkında İstanbul 2. İhtisas Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan 29/07/2020 tarihli maluliyet raporunda, davacının tüm vücut engellilik oranının %5 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Mahkememizce, davacının kaza nedeni ile talep edebileceği tazminat miktarının tespiti bakımından konusunda uzman hesap bilirkişinden alınan raporda; TRH 2010 ve %1,8 teknik faiz üzerinden yapılan hesaplamada davacının 5.723,36 TL geçici iş göremezlik zararı bulunduğu belirtilmiştir.
GEREKÇE: Davanın, TBK’nun 54/3 ve 55.md gereğince açılmış gelişen maluliyetten kaynaklanan maddi tazminat davası olduğu anlaşılmaktadır.
30/07/2017 tarihinde meydana gelen ve davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasının oluşumunda davacının tüm vücut engellilik oranının %5 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği, meydana gelen kazanın oluşumunda davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı … plaka sayılı otobüsün sürücüsü …’in sevk ve idaresindeki asli ve %100 meydana gelen kaza nedeni ile yaralanan davacının geçici iş göremezlik zararının 5.723,36 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin meydana gelen zarardan, 2918 sayılı yasanın 97 ve 6102 sayılı TTK’nun 1409/1, 1473/1, 1478, 1484/1, 1485. maddeleri ile ZMMS poliçesi kapsamında ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu diğer davalı …’in ise haksız fiil faili olarak sorumlu olduğu, her ne kadar davalı vekilince davacının emniyet kemeri takmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi talebinde bulunulmuş ise de, kaza tespit tutanağında davacının emniyet kemeri takıp takmadığının belirsiz olduğu bu kapsamda müterafik kusur indirimi yapılmasını gerektirecek bir durumun ispat edilemediği anlaşıldığından davacının maddi tazminata ilişkin davasının kabulü ile, 5.723,36 TL’nin davalı … A.Ş. (… A.Ş.) yönünden temerrüt tarihi olan 01.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 30.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiştir.
6098 sayılı TBK m. 56. Maddesi uyarınca, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Mahkememizce aldırılan kusur ve maluliyete ilişkin bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde kazada yaralandığı, davacının yaralanması nedeniyle duyduğu acı ve ızdırabı bir nebze olsun azaltabilmek amacı güdülerek karşı taraftan manevi tazminat alınmak suretiyle giderilmesinin uygun olacağı kanaatiyle, kazanın oluşmasında davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olması, manevi tazminatın zenginleşmeye sebebiyet vermemesi, kazayı özlenir hale getirmemesi, davalı yanı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, davalıyı, gerekli özeni gösterme konusunda daha dikkatli olmaya sevk etmek hedeflenerek ve davacının kaza nedeniyle duyduğu elem ve acı ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları da dikkate alınarak, günün ekonomik koşulları ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak Davacının manevi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile, 7.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminata ilişkin davasının KABULÜ İLE, 5.723,36 TL’nin davalı … A.Ş. (… A.Ş.) yönünden temerrüt tarihi olan 01.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 30.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
2-Davacının manevi tazminata ilişkin davasının KISMEN KABULÜ İLE, 7.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ten alınarak davacıya ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin istemin reddine,
6-Maddi tazminat yönünden; Alınması gereken 390,96 TL karar harcından, peşin alınan 35,90 TL ile ıslah ile alınan 82,00 TL olmak üzere toplam 117,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 273,06 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-Manevi tazminat yönünden; Alınması gereken 478,17 TL karar harcından, peşin alınan 664,28 TL harcın mahsubu ile bakiye 186,11 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
8-Davacı tarafından maddi tazminat yönünden yapılan 117,90 TL harç gideri, 1.330,93 TL (kusur bilirkişi gideri, ATK maluliyet raporu, hesap bilirkişi gideri, posta gideri) yargılama gideri olmak üzere toplam 1.448,83 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
9-Davacı tarafından maddi tazminat yönünden yapılan 478,17 TL harç gideri, 780,93 TL (kusur bilirkişi gideri, ATK maluliyet raporu, posta gideri) yargılama gideri olmak üzere toplam 1.259,10 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı dikkate alınarak 220,34 TL yargılama giderinin davalılardan davalı …’ten alınarak davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
10-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maddi tazminat yönünden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
11-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca manevi tazminat yönünden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
12-Karar kesinleştiğinde varsa artan gider avansının ilgilisine İADESİNE,
Dair, Davacı vekili ile davalı … A.Ş. (… A.Ş.) vekilinin yüzüne karşı, Maddi tazminat yönünden KESİN OLMAK ÜZERE, manevi tazminat yönünden gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize veya eşdeğer başka bir mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/11/2021

Katip …

Hakim …