Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/652 E. 2021/941 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/652 Esas – 2021/941
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/652
KARAR NO : 2021/941

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – T.C: … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/05/2018
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekilinin 19/05/2017 günü … idaresindeki … plakalı halk otobüsünden inerken sürücü …’in müvekkilinin inmesini beklemeden otobüsü hareket ettirmesi sonucu müvekkilinin yaralandığını belirterek müvekkilinin yaptığı harcamalardan dolayı fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas-2018/… Karar ve 04/05/2018 günlü ilamı ile görevsizlik kararı verildiği, görevsizlik üzerine dosyanın mahkememize tevzi edilerek mahkememizin 2018/652 Esas sırasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle, meydana gelen kazada müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirketin limitinin poliçe limiti ile sınırlı olabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Adana 11. Asliye Ceza Mahkemesi, Adana Trafik Tescil Şube Müdürlüğü, … A.Ş Müdürlüğü, Seyhan İlçe Emniyet Müdürlüğü, Adana SGK İl Müdürlüğü, çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesinden dava konusu istenilen bilgi ve belgeler celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Dosyamız kusur, maluliyet ve zarar hesabı yönünden ayrı ayrı bilirkişiye tevdi olanarak bilirkişi raporları alınmıştır.
Dava, davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralanması sonucunda maluliyete uğradığından bahisle açılmış maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının sorumlu olup olmadığı, kazanın meydana gelmesindeki kusur durum ve oranları, davacının kazanç kaybı ve maluliyetten doğan zararları ile tedavi gideri ve yol giderinden doğan zararının bulunup bulunmadığı, zararın miktarı ile talep edilen tazminat hakkında uygulanması gerekli faizin türü ve başlangıç tarihi hususlarında toplanmaktadır.
Dosya kusur bilirkişisine tevdi edilerek alınan 24/08/2021 tarihli raporda, 19/05/2017 günü meydana gelen kazanın oluşumunda … plakalı otobüs sürücüsü …’in asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, yolcu …’ın ise kazanın oluşumuna etken kusurunun bulunmadığına ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce davacı tüm tıbbi evrak ve grafileri ile birlikte İstanbul ATK 2.Adli Tıp İhtisas Kuruluna sevki yapılmış ve İstanbul ATK 2.Adli Tıp İhtisas Kurulunun 14/02/2020 tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporuna göre, davacının 19/05/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümleri esas alındığında, davacının tüm vücut engellilik oranının %13 olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği, iyileşme süresi içinde 2 ay bir başkasının yardımına gereksinim duyabileceğine ilişkin tıbbı kanaat raporu belirtilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi …’dan alınan 03/06/2020 tarihli raporda, davacının %13 maluliyeti ve sigortalı araç sürücüsünün kusurunun %100 kabul edilmesi halinde davacının kalıcı maluliyetten kaynaklı zararının 32.186,71 TL, geçici iş göremezlik zararının ise 7.625,16 TL olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Adli Tıp Uzmanı …’den alınan 21/04/2021 tarihli raporda, …’ a ait mahkeme dosyası kapsamındaki adli ve tıbbi belgelerin incelenmesi sonucunda; kişide 19/05/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonrasında lomber vertebrada kırık meydana geldiğini, ilk olarak devlet hastanesine ambulans ile götürüldüğünü, ayakta tedavi gördüğü, 22/06/2017 tarihinde hastaneye yatırılarak kırığa cement uygulandığı ve aynı gün taburcu edildiğini, 2017 yılı içinde kaza tarihi de dahil olmak üzere dört kez Seyhan Devlet Hastanesinde, dört kez de … (birinde cement uygulaması yapılmış) takip edildiğini, 2018 yılında ve 2019 yılında birer kez bel ağrısı nedeniyle yine Seyhan Devlet Hastanesinde polikliniğe başvurduğunun anlaşıldığını, dosya kapsamındaki faturaların kişinin 19/05/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası ve sonrasındaki tedavi-takip tarihleri ile uyumlu olduğu, … Hastanesine ait fatura bedellerinin toplamının 4.800,00 TL olduğu anlaşılmakla birlikte; 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı kanunun 59. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. Maddesinin değiştirildiği; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin, kazaya uğrayan kişinin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı hükme bağlandığını, bu değişiklikle beraber tedavi giderlerinden doğan masraflardan sorumlu kurumun Sosyal Güvenlik Kurumu olarak belirlendiği bilindiğinden, bu faturaların 6111 sayılı kanun kapsamı dışında bulunan tedavi giderlerinden olmaması nedeniyle hesaplamaya alınmadığını, …’ın 19/05/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazası ve onunla ilişkili süreçte gördüğü tedaviler sonucunda; dava dosyası içerisinde 6011 sayılı yasa kapsamı dışında bulunan tedavi giderleri ile ilgili olan belgeler değerlendirilerek Yargıtayın verdiği kararlar dikkate alınarak yapmış olabileceği giderlerin tablo halinde sunulduğunu belirterek sonuç olarak tablolarda belirtilen bu harcamaların 2017-2019 yılları itibarı ile toplam 1.055,00 TL olabileceğine ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı ile alınan bilirkişi raporlarına göre, bilirkişi raporlarına göre, 19/05/2017 günü meydana gelen kazanın oluşumunda … plakalı otobüs sürücüsü …’in asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, yolcu …’ın ise kazanın oluşumuna etken kusurunun bulunmadığı, davacının kazaya sebebiyet veren sürücünün sevk ve idaresinde bulunan aracı zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesiyle sigorta eden davalı sigorta şirketinden tedavi gideri teminatı kapsamında faturaya ve belgeye dayanmayan tedaviye yönelik giderleri bakımından tazminat talep hakkının bulunduğu, dosyamızda Adli Tıp Uzmanı bilirkişiden alınan ve mahkememizce dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerle uyumlu olduğu gözetilerek hükme elverişli kabul edilen bilirkişi raporuna göre davacının dava sebebi trafik kazası sonucunda yaralanması sebebiyle tedaviye yönelik olarak hastaneye gidiş dönüş, yol ve ulaşım ücreti ile yeme içme ve sosyal güvence haricinde kullanması gerekli tıbbi ve medikal malzemeler sebebiyle uğradığı zararın 1.055,00 TL tutarında olduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, tedavi giderinden kaynaklanan 1.055,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının dava tarihinden önce poliçe kapsamındaki zararının giderilmesi için davalı sigorta şirketine 04/10/2017 tarihinde başvurduğu, ancak 2918 sayılı KTK’nın 99/1 maddesi uyarınca yasal 8 iş günü süresi içinde davacının zararını gidermeyen davalının bu sürenin sona erdiği tarihten sonra 18/10/2017 tarihi itibariyle temerrüdünün gerçekleştiği, kazaya ve zarara neden olan sigortalı aracın hususi nitelikte bulunduğu gözetilerek hükmedilen tazminata bu tarihten itibaren yasal faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın Kabulüne, tedavi giderinden kaynaklanan 1.055,00 TL maddi tazminatın 18/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 72,06 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL peşin harç ile 16,31 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 52,21 TL harçtan mahsubu ile bakiye 19,85 TL nisbi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL peşin harç ile 35,90 TL başvurma harcı ve 16,31 TL ıslah harcı ve 2.350,75 TL tebligat, posta, adli tıp bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.438,86 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 1.055,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/11/2021

Katip …

Hakim …