Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/28 E. 2021/1050 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/28 Esas – 2021/1050
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/28
KARAR NO : 2021/1050

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : 1- … A.Ş – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI : 2- … A.Ş – …
VEKİLİ : … – …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/01/2017
KARAR TARİHİ : 02/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: …
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize dava dilekçesinde özetle; davalı … a.Ş’ye sigodrtalı bulunan … plakalı araç ile diğer davalı … A.Ş’ye sigortalı bulunan … plakalı aracın 10/11/2015 tarihinde meydana gelen kazada … plakalı araçta yolcu konumunda bulunan müvekkilinin yaralandığını belirterek 4.000,00 TL maddi tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle, meydana gelen kazada müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olabileceğini, müvekkili şirketin kusuru oranına karşılık gelen 5.879,40 TL’nin 23/12/2016 tarihinde davacı tarafa ödendiğini, başka bir bakiyenin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı … A.Ş’nin davaya cevap vermediği görülmüştür.
Gebze 1. Ağır Ceza Mahkemesi Eskişehir Trafik Tescil Şube Müdürlüğü, İstanbul Trafik Tescil Şube Müdürlüğü, … A.Ş Müdürlüğü, … A.Ş Müdürlüğü, Maltepe İlçe Emniyet Müdürlüğü, İstanbul SGK İl Müdürlüğü, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Gebze Fatih Devlet Hastanesi ile Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesinden dava konusu istenilen bilgi ve belgeler celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Dosyamız kusur, maluliyet ve hesap yönünden bilirkişiye tevdi olanarak rapor alınmıştır.
Dava, davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralanması sonucunda maluliyete uğradığından bahisle açılmış maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, trafik kazasının meydana gelmesindeki kusur durum ve oranları, davacının geçici iş göremezlik süresi ve sürekli iş göremezlik kaybının bulunup bulunmadığı ile bu zararlardan doğan maddi tazminatın miktarı ile talep edilen tazminat hakkında uygulanması gerekli faizin türü ve başlangıç tarihi hususlarında toplanmaktadır.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesinin 1.fıkrasına göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, anılan kanunun 51.maddesinin 1.fıkrasında, hakimin, tazminatın kapsamını ve ödeme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği, 54.maddesinde ise, bedensel zararların özellikle tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıplar ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5.fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91.maddesinin 1.fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür.
Mahkememizce dosya kusur bilirkişisine tevdi edilmiş emniyet müdürü …’dan alınan 02/08/2017 tarihli raporda, 10/11/2015 günü meydana gelen kazanın oluşumunda … plakalı otomobil sürücüsü …’ın asli ve %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı çekici sürücüsü …’in ise tali ve %25 oranında kusurlu olduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığı’na sevki yapılmış ve İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığının 24/04/2019 tarih ve … karar sayılı sağlık kurulu raporuna göre, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine dene olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığını, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat bildirilmiştir.
Sözü geçen raporun kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine uygun düzenlenmediği anlaşılmakla dosya yeniden sevk edilerek alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığının 30/09/2019 tarih ve … karar sayılı sağlık kurulu raporuna göre, davacının tüm dosya içeriği ile birlikte muayene edilmek üzere kuruma gönderilmesi halinde dosyanın yeniden değerlendirileceği belirtilerek 30/03/2013 tarih … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında, davacının tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat raporu belirtilmiştir.
Söz konusu rapordaki hususlar dikkate alınarak davacının ATK İhtisas Kuruluna sevki sağlanarak muayenesi sonucunda düzenlenen İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığının 29/05/2020 tarih ve … karar sayılı sağlık kurulu raporuna göre, 30/03/2013 tarih 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında davacının tüm vücut engellilik oranının %2 olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat raporu belirtilmiştir.
Dosyanın yeniden İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığı’na sevki yapılmış ve İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığının 21/08/2020 tarih ve … karar sayılı sağlık kurulu raporuna göre, 30/03/2013 tarih … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında davacının tüm vücut engellilik oranının %2 olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat raporu belirtilmiştir.
Mahkememizce aktüerya bilirkişisi …’dan alınan 29/07/2021 tarihli raporda, davacıya dava tarihinden önce olmak üzere davalılardan … A.Ş tarafından 26/12/2016 tarihinde 9.814,24 TL ve davalı … A.Ş tarafından 23/12/2016 tarihinde 5.879,40 TL tazminat ödemesi yapıldığı, ödeme tarihindeki veriler dikkate alınarak yapılan hesaplamada davalı sigorta şirketlerinin sigorta ettiği araçların sürücülerinin toplam %100 oranındaki kusur durumlarına göre davacının 3.402,22 TL geçici iş göremezlik ve 11.415,28 TL daimi maluliyet olmak üzere toplam 14.817,50 TL maddi zararının bulunduğu, davalılardan … A.Ş’nin sigortalısı araç sürücüsünün %25 oranındaki kusuruna isabet eden sorumluluğun 3.704,37 TL olduğu, davalılardan … A.Ş’nin sigortalısı araç sürücüsünün %75 oranındaki kusuruna isabet eden sorumluluğun ise 11.113,13 TL olduğu, normal şartlarda davacının toplam tazminat zararını karşıladığı, ancak iki farklı şirket açısından iki farklı kusura dayalı sorumluluğun kabul edilmesi ihtimaline binaen davalı … A.Ş açısından yapılan hesaplamada davacının bu sigorta şirketi tarafından karşılanmayan geçici iş göremezlik zararının 2.551,67 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 17.593,96 TL, ilişkin görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 15/10/2021 tarihli artırım dilekçesinde, geçici iş göremezlik tazminatının 2.551,67 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 17.563,96 TL olduğuna ilişkin artırım dilekçesi ibraz ettiği görülmüştür.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde, 10/11/2015 günü meydana gelen kazanın oluşumunda … plakalı otomobil sürücüsü …’ın asli ve %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı çekici sürücüsü …’in ise tali ve %25 oranında kusurlu olduu kaza neticesinde davacının yaralandığı, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığının 21/08/2020 tarih ve … karar sayılı sağlık kurulu raporuna göre, 30/03/2013 tarih … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında davacının tüm vücut engellilik oranının %2 olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğine ilişkin tıbbi kanaat raporu belirtildiği, aktüerya konusunda uzman bilirkişiden alınan rapora göre dava tarihinden önce olmak üzere davalılardan … A.Ş tarafından 26/12/2016 tarihinde 9.814,24 TL ve davalı … A.Ş tarafından 23/12/2016 tarihinde 5.879,40 TL tazminat ödemesi yapıldığı, ödeme tarihindeki veriler dikkate alınarak yapılan hesaplamada davalı sigorta şirketlerinin sigorta ettiği araçların sürücülerinin toplam %100 oranındaki kusur durumlarına göre davacının 3.402,22 TL geçici iş göremezlik ve 11.415,28 TL daimi maluliyet olmak üzere toplam 14.817,50 TL maddi zararının bulunduğu, her iki davalının dava tarihinden önceki ödemeleri toplamının davacının toplam zararını karşılamış olduğu, davacı tarafça dava dilekçesinde davalıların gidermekle sorumlu oldukları zarar bakımından teselsül hükümlerinin uygulanmasını talep ettiği nazara alındığında kaza, dava ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 162 ve devamı maddelerinde düzenlenen teselsüle ilişkin hükümleri kapsamındaki “Borcun Sona Ermesi” başlıklı 166.maddesinin 1.fıkrasındaki “borçlulardan biri, ifa veya takasla borcun tamamını veya bir kısmını sona erdirmişse, bu oranda diğer borçluları da sorumluluktan kurtarmış olur.” hükmü gözetilerek davalıların dava tarihinden önceki ödemeleri toplamı ile davacının toplam zararının dava tarihinden önce giderilmiş olduğu anlaşılmakla davacının davalıların hukuki sorumlulukları kapsamında olup ta karşılanmayan bakiye zararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL peşin harç ile 55,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 86,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 27,10 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … A.Ş vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinden mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
02/12/2021

Katip …

Hakim …