Emsal Mahkeme Kararı Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/970 E. 2021/939 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/970 Esas – 2021/939
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

T.C.
ADANA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/970 Esas
KARAR NO : 2021/939

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : … T.A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2016
KARAR TARİHİ : 03/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı tarafa tekstil ihracatı yaptığını, işbu ihracatlardan dolayı davalı tarafın müvekkiline 17/11/2015 vade tarihli 13.777,77 ABD Doları, 20/11/2015 vade tarihli 14.024,15 ABD Doları, 02/12/2015 vade tarihli 61.431,22 ABD Doları, 09/12/2015 vade tarihli 9.046,28 ABD Doları, 14/12/2015 vade tarihli 8.152,18 ABD Doları, 21/12/2015 vade tarihli 14.174,15 ABD Doları ve 21/12/2015 vade tarihli 6.456,91 ABD Doları olmak üzere toplam 127.062,66 ABD Doları borcu kaldığını, müvekkili tarafından defalarca talep edilmesine rağmen işbu meblağın ödenmemiş olduğundan bahisle müvekkilinin alacağı bulunan 127.062,66 ABD Dolarının aynen veya ödeme tarihindeki T.C Merkez Bankasının ABD doları satış kuru karşılığı TL cinsinden olarak dava tarihinden itibaren T.C Merkez Bankasının kısa vadeli döviz mevduatına uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalı taraftan tahsiline, vekalet ücreti ve mahkeme masraflarının davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen, davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davacı vekili dosyaya, taraflar arasındaki yazışmalar, gümrük çıkış beyannameleri ve olaya ilişkin tüm ticari defter ve kayıtlarını sunmuştur.
Mahkememizce dosya mali müşavir bilirkişi …’e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 17/01/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin e-defter kapsamında olduğunu, ilgili dönemlere ilişkin e-defter ve berat dosyasının oluşturulma ve berat dosyalarının GİB sistemine yüklenme süresinde yüklendiğini, 6102 sayılı TTK m.64’de elektronik defter ile ilgili olarak; ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması halinde bu defterlerin açılışlarında ve yevmiye defteri ile yönetim kurulu karar defterinin kapanışında noter onayı aranmadığını, bu defterlerin VUK nun 215. Ve 219.maddelerinde belirtilen kayıt nizamına göre ve genel kabul görmüş muhasebe standartları, muhasebe sistemi uygulama genel tebliğ hükümlerine uygun olarak tutulduğu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacının yasal defterlerinde davalıdan dava tarihi itibariyle 127.062,67 USD asıl alacak ile 2.557,07 USD işlemiş faiz alacağının olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından davaya konu malların davalı tarafa teslimine ilişkin bilgileri içeren belgeler sunulmuş olup, gümrük kayıtlarının incelenerek davaya konu malların davalıya teslim edilip edilmediği ve temerrüt tarihlerinin doğru belirlenerek faiz hesaplarının yapılması için dosya önceki bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 27/02/2019 havale tarihli ek raporda; davacı satıcının davalı alıcıya teslimin Free Carrıer (FCA) şekliyle yapmış olduğu, bu teslim şeklinde davacı satıcı malların gümrük işlemlerini tamamlayarak, belirlenen tarihte ve yerde ilk taşıyıcının gözetimine devrettiği anda teslim işlemlerni tamamlamış olacağı, davacı satıcının davalı alıcıya mal teslimin gümrük çıkış beyannamesinin A kutusunda “Sevk-İhracat Gümrük İdaresi” ibaresi bölümündeki AHL Kargo Gümrük Müdürlüğü’nün tescil tarihinin davalıya teslim edilen malın teslim tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, davacının davalıdan dava tarihi itibariyle 127.062,67 USD asıl alacağının olduğu, davalının temerrüdünün TTK nın 1530/4.b maddesine göre oluşması gerektiği, davacının toplam 127.062,67 USD asıl alacağına temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun’un 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarınca USD (mevduat hesapların) fiilen uygulanan faiz oranında temerrüt faiz hesabı işletilmesi halinde 1.586,50 USD işlemiş faiz alacağının olacağı, davacı tarafın faiz alacağını dava tarihinden itibaren karar verilmesini talep ettiğinden dava tarihine kadar davacının faiz alacağının olmaması gerektiği belirtilmiştir.
Dava, taraflar arasındaki satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Somut olayda; davacı satıcı, davalı ise alıcıdır. Satım sözleşmelerinden kaynaklanan alacak davalarında satıcı, satım sözleşmesine konu ürünleri alıcıya teslim ettiğini, alıcı ise sözleşmeye konu ürün bedellerini satıcıya ödediğini kanıtlaması gerekir. Davacı tarafından dosyaya sunulan gümrük çıkış beyannamelerinden, sözleşmeye konu ürünlerin davalıya teslim edildiği kanıtlanmıştır. İspat yükü kendisine düşen davalı alıcı tarafından ürün bedellerinin davacıya ödendiği konusunda hiçbir delil sunulmadığından, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; 127.062,66 USD’nin dava tarihi olan 25/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek Devlet Bankalarının USD cinsi parayla açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2- Alınması gereken 24.476,63 TL karar harcından, peşin alınan 6.119,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.357,47 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 33.532,19 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 6.119,16 TL peşin harç ile 29,20 TL başvurma harcı olmak üzepe toplam 6.148,36 TL harcın tamamının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 41,00 TL tebligat/müzekkere gideri ile 750,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 791,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK.nun 341/1 ve 345 maddeleri gereğince, kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize veya eşdeğer başka bir mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, alenen ve usulen tefhim kılındı. 03/11/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …