Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 2022/808 E. 2023/538 K. 24.05.2023 T.

DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/808 E.  ,  2023/538 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/808
Karar No : 2023/538

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, ihtirazi kayıtla verilen 2014 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesi üzerine tahakkuk eden kurumlar vergisinin 4.590.793,00 TL tutarında reklam giderlerinden kaynaklı kısmının kaldırılarak yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 6. maddesinin (2) numaralı fıkrasında, safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun Üçüncü Kısmının “Ticari Kazanç” başlıklı Birinci Bölümünde yer alan 37. maddesinde, her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazancın ticari kazanç olduğu açıklanmış, 38. maddesinde de bilanço esasında ticari kazacın tespitinin nasıl yapılacağı düzenlemelerine yer verilmiştir. Kanun’un indirilecek giderlerin sayıldığı 40. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın belirlenmesinde gider olarak indirilebileceği kuralına yer verilmiştir.
Mülga 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3. maddesinin birinci fıkrasının (l) numaralı bendinde “reklam veren”in “Ürettiği ya da pazarladığı malın/hizmetin tanıtımını yaptırmak, satışını artırmak veya imajını yaratıp güçlendirmek amacıyla hazırlattığı, içinde firmasının ya da mal/hizmet markasının yer aldığı reklamları yayınlatan, dağıtan ya da başka yollarla sergileyen gerçek ya da tüzel kişiyi” ifade ettiği belirtilmiştir.
10/01/2015 tarih ve 29232 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nin 4. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (n) işaretli bendinde, “Ticari reklam: Ticaret, iş, zanaat veya bir meslekle bağlantılı olarak, bir mal veya hizmetin satışını ya da kiralanmasını sağlamak, hedef kitleyi oluşturanları bilgilendirmek veya ikna etmek amacıyla reklam verenler tarafından herhangi bir mecrada yazılı, görsel, işitsel ve benzeri yollarla gerçekleştirilen pazarlama iletişimi niteliğindeki duyurular” olarak tanımlanmıştır.
16/06/2004 tarih ve 25494 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Sponsorluk Yönetmeliği’nin 4. maddesinde ise, sponsorluğun tanımlandığı, buna göre, yönetmelik kapsamındaki alanlara gerçek veya tüzel kişilerce dolaylı olarak ticari fayda sağlamak ya da sosyal sorumluluklarını yerine getirmek amacıyla iletişim olanaklarının karşılığında ayni ve/veya nakdi destekte bulunulması olduğu açıklanmıştır.
1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde, sponsorluk harcamalarının tanımlandığı, buna göre sponsorluk harcamalarının, ticari kazancın elde edilmesi ile doğrudan ilişkili olmayan veya ilişkisi ölçülemeyen, sosyal amacı öne çıkan harcamalar olup, ticari kazancın elde edilmesi ile doğrudan ilişkili olan reklam harcamalarından farklılık arz ettiği belirtilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, reklam ile sponsorluğun farklılık arz ettiği, reklamın ticari kazancın elde edilmesiyle doğrudan ilişkili olan yazılı, görsel, işitsel ve benzeri yollarla gerçekleştirilen ürün, marka ve hizmetin tanıtımı olduğu, sponsorluğun ise ticari kazancın elde edilmesi ile doğrudan ilişkili olmayan veya ilişkisi ölçülemeyen, sosyal amacı öne çıkan harcamalar olduğu belirlenmiştir.
Davacı şirket telekomünikasyon faaliyeti ile iştigal etmektedir. Anılan faaliyeti kapsamında … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi, … İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi ve … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile yapılan sözleşmeler uyarınca 4.590.793 TL tutarında harcamalarda bulunulmuştur. Anılan giderlerin reklam gideri olarak değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle 2014 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi ihtirazi kayıtla verilmiştir. Tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin 4.590.793 TL tutarında reklam giderlerinden kaynaklı kısmının kaldırılması ve yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.
Dosyaya davacı tarafından sunulan sözleşmeler içeriği incelendiğinde, davacı şirketin marka ve logosunun sosyal medyada, web sitelerinde, stadyumlardaki dijital reklam alanlarında, skorboardlarda, kulübelerde, standlarda, gazete ve dergilerde yer verilmesi ve görünürlüğü sağlanarak ürünün satışının teşviki, etkinlik alanlarında firma logosunun kullanılması ve stant alanının tahsisi koşullarıyla anılan şirketlere sözleşmelerde belirtilen ödemelerin yapılacağı kararlaştırılmıştır.
Bu durumda sözleşme kapsamında yer alan hak ve yükümlülüklerin değerlendirilmesi neticesinde davacı şirkete ait “…” marka ve logosunun esas itibarıyla ticari amaçla tanıtımının hedeflendiği görülmektedir.
Marka ve logonun tanıtımı karşılığında davacı şirketin adı geçen kişilere bu kapsamda yapmış olduğu ödemelerin ticari kazancın idamesi amacıyla yapılmış reklam gideri niteliğinde olduğunun kabulü gerekeceğinden, davacı adına ihtirazi kayıtla beyan edilerek tahakkuk eden kurumlar vergisinin reklam giderlerinden kaynaklı kısmında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
İhtirazi kayıtla beyan edilerek tahakkuk eden kurumlar vergisinin 4.590.793,00 TL tutarında reklam giderlerinden kaynaklı kısmının, Danıştay’ın yerleşik hale gelen içtihatlarıyla kabul edilen ve bu husustaki genel hükümleri içeren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen oranda faiz uygulanarak davanın açıldığı tarih itibarıyla davacıya iadesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Mahkeme bu gerekçeyle dava konusu kurumlar vergisinin 4.590.793,00 TL tutarında reklam giderlerinden kaynaklı kısmını iptal etmiş ve bu kısımdan kaynaklı tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine karar vermiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 13/04/2021 tarih ve E:2016/14457, K:2021/2182 sayılı kararı:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Diğer İndirimler” başlıklı 10. maddesinde, “(1) Kurumlar vergisi matrahının tespitinde; kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla, kurum kazancından sırasıyla aşağıdaki indirimler yapılır: …b) 21/5/1986 tarihli ve 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 17/6/1992 tarihli ve 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamında yapılan sponsorluk harcamalarının sözü edilen kanunlar uyarınca tespit edilen amatör spor dalları için tamamı, profesyonel spor dalları için %50’si” hükmüne yer verilmiştir.
1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde ise: sponsor olan kurumun adının anılması koşuluyla, “resmi spor organizasyonları için yapılan saha, salon veya tesis kira bedelleri”, “sporcuların iaşe, seyahat ve ikamet giderleri”, “spor malzemesi bedeli”, “Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün uygun göreceği spor tesisleri için yapılan ayni ve nakdi harcamalar”, “sporcuların transfer edilmesini sağlayacak bonservis bedelleri”, “spor müsabakaları sonucuna göre sporculara veya spor adamlarına prim mahiyetinde ayni ve nakdi ödemeler” gibi harcamaların sponsorluk harcaması olarak değerlendirileceği, “spor sahalarına, sporcuların veya diğer ilgililerin spor giysilerinin ya da spor araç ve gereçlerinin üzerine yazılı veya elektronik sinyaller yardımıyla sanal olarak kurumun tanıtımının yapılmasını sağlayacak amblem, marka, isim ve benzeri işaretler konulması gibi doğrudan ticari fayda sağlayan ve kurumun tanıtımını amaçlayan harcamaların ise reklam harcaması olarak” değerlendirileceği belirtilmiştir.
Davacının taraf olduğu sponsorluk sözleşmelerinin incelenmesinden, davacı şirketin marka ve logosuna sosyal medyada, web sitelerinde, stadyumlardaki dijital reklam alanlarında, skorboardlarda, kulübelerde, standlarda, gazete ve dergilerde yer verilmesi ve görünürlüğü sağlanarak ürünün satışının teşviki, sporcuların göğüs bandında firma logosunun bulunması, sportif organizasyonlara davacı adına bilet temin edilmesi ve otopark kartı sağlanması, toplantılarda standart oda konaklama, bayi ve satış temsilcilerine teşvik, kanal (bayiler) için bölgesel eğitimler verilmesi, dış mekan aktivitesi, etkinlik alanlarında firma logosunun kullanılması ve stant alanının tahsisi koşullarıyla anılan firmalara sözleşmelerde belirtilen ödemelerin yapılacağı akdedilmiştir.
Bu durumda, söz konusu sözleşmeler kapsamının sponsorluk veya reklam kavramlarından hangisine ilişkin olduğunun değerlendirilmesi gerekmektedir.
Reklam, insanları gönüllü olarak belli bir davranışta bulunmaya ikna etmek, belirli bir düşünceye yöneltmek, dikkatlerini bir ürüne, hizmete, fikir ve kuruluşa çekmeye çalışmak, onunla ilgili bilgi vermek, ona ilişkin görüş ve tutumlarını değiştirmelerini veya belirli bir görüşü ya da tutumu benimsemelerini sağlamak amacıyla oluşturulan; iletişim araçlarından yer ya da süre satın almak yoluyla sergilenen ya da başka biçimlerde çoğaltılıp dağıtılan ve bir ücret karşılığı oluşturulduğu belli olan duyurular olarak tanımlanabilir.
Sponsorluk ise bir kuruluşun belirlemiş olduğu hedeflere ulaşmak için spor, sanat, kültür ve sosyal olaylar ile çeşitli kişi ve kuruluşlara nakdi veya başka türlü desteklerle yapılan tüm faliyetlerin planlanması, uygulanması ve kontrol edilmesi süreçlerini kapsayan taraflar arasında karşılıklı olarak birbirlerine fayda sağlamaya yönelik yapılan yazılı iş antlaşmaları olarak tanımlanabilecektir.
Tanımlardan da anlaşılacağı üzere gerek reklam gerekse de sponsorluk sözleşmelerinin her ikisinde de taraflar arasında karşılıklı edimler mevcut bulunduğundan sözleşmeler bu yönden ele alınarak sınıflandırılamamaktadır.
Reklam sözleşmelerinde reklamı veren ile iletişim aracı sağlayıcısı arasında yer, zaman ve bedel belirlenerek doğrudan bir ürün, hizmet veya marka vb. tanıtılırken, sponsorluk sözleşmelerinde ise sponsora ait ürün, hizmet veya marka vb. tanıtımında desteklenen kurum veya kişinin imaj ve prestijinden de faydalanılmaktadır.
Bunun yanı sıra sponsorluk sözleşmelerinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için gerekli olmayan bazı edimler de yer alabilmektedir.
Yukarıda anlatım bulan hususlar bir arada değerlendirildiğinde, davacının söz konusu sözleşmelerle marka tanıtımı yaparken aynı zamanda desteklenen kurumların imaj ve prestijinden de faydalanılması nedeniyle uyuşmazlığa sebep olan sözleşmelerin sponsorluk sözleşmesi olduğu sonucuna varıldığından, dava konusu tahakkukta hukuka aykırılık görülmemiştir.

Daire bu gerekçeyle kararı bozmuş; davacının karar düzeltme istemini ise reddetmiştir.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacının uyuşmazlık konusu sözleşmeler ile marka tanıtımını yaparken aynı zamanda desteklenen kurumların imaj ve prestijinden faydalandığı, söz konusu sözleşmelerin sponsorluk sözleşmesi niteliğinde olduğunun açık olduğu iddia edilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Davacı ile … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi, … İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi, … Geliştirme Bölgesi …Anonim Şirketi arasında sırasıyla “Sponsorluk Sözleşmesi”, “Pazarlama Sözleşmesi”, “… Sponsorluk Sözleşmesi”, “… Sponsorluk Sözleşmesi” diye adlandırılan sözleşmeler imzalanmıştır. Bu sözleşmeler kapsamından kararlaştırılan hizmetler karşılığında davacı tarafından katma değer vergisi hariç olmak üzere toplam 4.590.792,63 TL (3.304.050,00 TL+1.020.845,00 TL+ 250.000,00 TL+15.897,63 TL) ödeme yapılmıştır.
Davacı tarafından, anılan sözleşmeler kapsamında ödenen toplam 4.590.793,00 TL tutarındaki harcamanın, reklam gideri niteliğinde olmasına karşın olası herhangi bir tarhiyatla karşı karşıya kalmamak amacıyla ilgili yıl kurumlar vergisinin hesaplanmasında gider olarak dikkate alınmadığından bahisle ihtirazi kayıtla beyan edilen kurumlar vergisinin reklam giderinden kaynaklı kısmının iptali ve ödenen kurumlar vergisinin yasal faiziyle iadesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.
Uyuşmazlık konusu sözleşmeler incelendiğinde kararlaştırılan harcamaların büyük bir kısmının 1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde reklam harcaması (www…..org adresinde sponsor tarafında sabit, reklam tarafından dönüşümlü olmak kaydıyla reklam bandı sağlanması,…’ın ayda iki (2) kereye mahsus olmak üzere resmi sosyal medya hesapları olan Facebook ve Twitter üzerinden tanıtım mesajı yayınlaması, stadyumda bulunan oyuncu röportaj ve basın toplantı odası arka planında ve ayrıca takım kulübelerinde sponsor markasının görünürlüğünü sağlaması, maçtan önce ve devre arasında kırk saniye olmak üzere Skorbordlarda sponsor markasının görünürlüğünün sağlanması, dinlenme alanında 24 m² stand alanı kullanımı vb.) olarak adlandırılan harcamalar niteliğinde olduğu geriye kalan harcamaların (dış mekan etkinliği, bölgesel eğitimler vb.) ise 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesi kapsamında ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan reklam harcaması dışında kalan genel giderler kapsamında olduğu görülmektedir.
Uyuşmazlık konusu sözleşmeler ile benzer mahiyette hükümler içeren sözleşmeler kapsamında yapılan harcamaların reklam gideri olarak mı yoksa sponsorluk gideri olarak mı kayıtlara alınması hususunda dava dışı kişilerce özelge talep edilmesi üzerine verilen özelgelerde (… ve …sayılı, … tarih ve… sayılı) benzer harcamaların reklam harcaması olarak dikkate alınması yönünde görüş bildirilmiştir.
… ve … sayılı özelgede “…şirketinizin Türkiye Futbol Federasyonu ile yapmış olduğu “Resmi Tedarik Sözleşmesi” çerçevesinde; yılda 1 tematik, 2 promosyenel tv ve radyo, gazete, açık hava, mağaza içi reklam imkanı, yurt içinde gerçekleştirilen tüm milli maçlarda Federasyona ait reklam panosu olması halinde şirketinizin adının yer alması, milli takım basın açıklaması sırasında arkada bulunan basın panosunda şirket logosunun bulunması, Federasyonun resmi internet sitesinde şirket logosunun bulunması, milli takım yurt içi müsabakalarında stat içinde ve dışında şirketinizin tanıtım faaliyeti yapması olanakları tanınması ile şirketinize doğrudan ticari fayda sağlamak üzere tanıtımı amaçlandığından, yapılan harcamaların reklam harcaması olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, sözleşme kapsamında yapılan bedelsiz akaryakıt teslimlerinin öncelikle satış olarak değerlendirilmesi ve tahsil edilmeyen akaryakıt bedelinin de fiilen akaryakıtın teslim edildiği dönemde 193 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi uyarınca gider olarak kurum kazancının tespitinde dikkate alınması mümkündür…”
… tarih ve … sayılı özelgede “…şirketinizin Türkiye Basketbol Federasyonu ile yapmış olduğu “TBF … Sponsorluk Sözleşmesi”nde; şirketinizin saha yanlarındaki LED panolarında reklam yapma, şirketin logosunu televizyon röportajları esnasında röportaj panolarında kullanma, basın toplantı panolarında tedarik sponsorları bölümünde teşhir etme, şirketin logosunu müsabakalarda kullanılan çemberlerin üzerinde etiket ile kullanma, müsabaka sonucu karşılıklı olarak belirlenecek olan şirkete özel bir ödül verme, bazı maçlarda şirketin eşantiyonlarını dağıtma ve izleyicilerin de dahil olacağı çeşitli yarışma ve tanıtıcı etkinlik düzenleme, televizyon reklam kampanyasında ve diğer mecralarda oyuncuları kullanma gibi şirketin tanıtımına yönelik reklam unsuru içeren öğelerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu hüküm ve açıklamalara göre, sözleşme kapsamında yapılan doğrudan ticari fayda sağlayan ve şirketinizin tanıtımını amaçlayan harcamaların sponsorluk harcaması olarak değerlendirilmesi mümkün olmamakla birlikte anılan harcamaların 193 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi uyarınca kurum kazancının tespitinde reklam gideri olarak dikkate alınması mümkündür…”
Bozma kararında, sponsora ait ürün, hizmet veya marka vb. tanıtımında desteklenen kurum veya kişinin imaj ve prestijinden faydalanma ve ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için gerekli olmayan bazı edimlerin yer alması sponsorluk sözleşmelerini reklam sözleşmelerinde ayırmak için kıstas alınmış ise de, 1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde ve Gelir İdaresi Başkanlığınca verilen özelgelerde bahsedilen kıstasa rastlanılmamıştır.
Dosyada mevcut 27/06/2015 tarihli YMM Kurumlar Vergisi Beyannamesi Tasdik Raporu ile 2014 yılına ilişkin Kurumlar Vergisi Beyannamesi birlikte incelendiğinde:
i. Davacı tarafından on iki farklı kalemden oluşan 35.904.041,00 TL tutarında kanunen kabul edilmeyen gider bildirilmiştir. “Sponsorluk Giderleri ve İndirilemeyen Katma Değer Vergisi” satırında bildirilen kanunen kabul edilmeyen giderin (3.898.779,00 TL) … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşmeden kaynaklı olduğu anlaşılmaktadır (3.304.050,00 TL X 118/100=3.898.779,00 TL).
ii. Diğer on bir kalemde bildirilen kanunen kabul edilmeyen giderlerin ise reklam veya sponsorluk harcamaları ile ilgili olmadığı görülmektedir.
iii. Davacının “reklam ve sponsorluk harcamaları” (4.038.381,18 TL) ve “reklam giderleri” (980.989,32 TL) adı altında bir takım harcamaları ticari bilanço kârının hesaplanmasında gider olarak dikkate aldığı anlaşılmaktadır. Gider olarak dikkate alınan bu tutarların … İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi ve … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşmeler kapsamında yapılan harcamaları kapsayıp kapsamadığı hususu dosyadaki mevcut bilgilere göre tespit edilememektedir.
iv. “… Sponsorluk Sözleşmesi” adlı sözleşmenin ise 2014 yılının Aralık ayında imzalandığı, bu sözleşmeye ilişkin faturanın ise 2015 yılında düzenlendiği anılan sözleşme kapsamında kararlaştırılan hizmetler 2015 yılında ifa edilmiş ise davacı tarafından bu sözleşme nedeniyle yapılan harcamaların 2015 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinde ticari bilanço kârının hesaplanmasında gider olarak veya kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınıp alınmadığı tespit edilememekle birlikte uyuşmazlık konusu tahakkukun 2014 yılına ilişkin olması karşısında ilgili hizmetlerin 2015 yılında ifa edilmiş olması hâlinde 2014 yılında gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı hususunda ayrıca değerlendirme yapılması gerekirken uyuşmazlık konusu dört sözleşmeye ilişkin genel bir değerlendirme yapılmıştır.
Israr kararının, dava konusu tahakkuk eden verginin … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi ile imzalan sözleşmeden kaynaklanan reklam giderleri yönünden kaldırılmasına ve bu tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine ilişkin hüküm fıkrası yönünden yapılan temyiz isteminin reddi gerektiği, ısrar kararının geriye kalan kısmının ise bahsedilen hususlar araştırılarak karar verilmek üzere bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
I. Israr kararının, dava konusu tahakkuk eden verginin … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi ile imzalan sözleşmeden kaynaklanan reklam giderleri yönünden kaldırılmasına ve bu tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine ilişkin hüküm fıkrası yönünden yapılan inceleme:
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararının … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşmeden kaynaklı reklam giderlerine ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
II. Israr kararının, dava konusu tahakkuk eden verginin … İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi ve … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile imzalan sözleşmelerden kaynaklanan reklam giderleri yönünden kaldırılmasına ve bu tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine ilişkin hüküm fıkrası yönünden yapılan inceleme:
… İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi ve … Geliştirme Bölgesi… Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşmeler kapsamında yapılan harcamaların, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesi kapsamında ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler niteliğinde olduğu görülmektedir. Bununla birlikte, dosyada mevcut 27/06/2015 tarihli YMM Kurumlar Vergisi Beyannamesi Tasdik Raporu ile 2014 yılına ilişkin Kurumlar Vergisi Beyannamesi birlikte incelendiğinde … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşme nedeniyle 2014 yılına ilişkin olarak kararlaştırılan tutarın katma değer vergisi dahil edilmek suretiyle beyannamenin kanunen kabul edilmeyen giderler kısmına yazıldığı anlaşılmaktadır.
… İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi ve … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşmelerden kaynaklı harcamalara kanunen kabul edilmeyen giderler kısmında yer verilmediği gibi 27/06/2015 tarihli YMM Kurumlar Vergisi Beyannamesi Tasdik Raporu’ndan davacı şirketin “reklam ve sponsorluk harcamaları” ve “reklam giderleri” adı altında bir takım harcamaları ticari bilanço kârının hesaplanmasında gider olarak dikkate aldığı anlaşılmaktadır. Gider olarak dikkate alınan tutarların … İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi ve … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşmeler kapsamında yapılan harcamaları kapsayıp kapsamadığı hususu dosyadaki mevcut bilgilere göre tespit edilememektedir.
Diğer taraftan, … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile 2014 yılının Aralık ayında sözleşmenin imzalandığı ve buna ilişkin faturanın 2015 yılında düzenlendiği görülmüş olup, bu harcamaların 2015 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinde ticari bilanço kârının hesaplanmasında “gider” veya “kanunen kabul edilmeyen gider” olarak dikkate alınıp alınmadığı tespit edilememekle birlikte uyuşmazlık konusu tahakkukun 2014 yılına ilişkin olması karşısında ilgili hizmetlerin 2015 yılında ifa edilmiş olması hâlinde 2014 yılında gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı hususunda ayrıca değerlendirme yapılması gerekirken uyuşmazlık konusu sözleşmelere ilişkin genel bir değerlendirme yapıldığı tespit edilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında bahsedilen hususları saptamak amacıyla verilecek ara kararı ile taraflardan ilgili belgeler temin edildikten sonra ve … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile imzalanan sözleşmeden kaynaklı harcamalar yönünden ayrıca değerlendirme yapılmak üzere ısrar kararının anılan hüküm fıkrasının bozulması gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KISMEN REDDİNE, KISMEN KABULÜNE,
2- … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının, dava konusu tahakkuk eden verginin … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi ile imzalan sözleşmeden kaynaklanan reklam giderleri yönünden kaldırılmasına ve bu tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3- Anılan kararın, dava konusu tahakkuk eden verginin … İletişim Teknolojileri Ticaret Anonim Şirketi, … Turizm Tanıtım ve Ticaret Limited Şirketi ve … Geliştirme Bölgesi … Anonim Şirketi ile imzalan sözleşmelerden kaynaklanan reklam giderleri yönünden kaldırılmasına ve bu tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA,
4- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/05/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X – KARŞI OY:
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.

XX – KARŞI OY:
Israr kararının, dava konusu tahakkuk eden verginin … Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar Anonim Şirketi ile imzalan sözleşmeden kaynaklanan reklam giderleri yönünden kaldırılmasına ve bu tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine ilişkin hüküm fıkrası yönünden temyiz isteminin kabulü ile anılan sözleşme kapsamında yapılan ödemelerin ve sağlanan menfaatlerin niteliği ayrı ayrı değerlendirilerek ne kadarının gerçekten sponsorluk harcaması ne kadarının reklam ve tanıtım gideri mahiyetinde olduğu saptanarak söz konusu harcamaların yürütülen işle ilgili olarak gelirin elde edilmesini gerektiren harcamalar olup olmadığı açıkça tespit edilmeden karar verildiği görüldüğünden ve mahkemece beyana dayalı tarhiyatın hukuka uygunluğu bu yönden araştırılarak bir karar verilmesi gerektiğinden, bu hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca söz konusu hüküm fıkrasının bozulması gerektiği oyu ile Kurul kararının, davalı idarenin temyiz isteminin reddine dair kısmına katılmıyorum.