Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 2021/144 E. 2022/1731 K. 28.12.2022 T.

DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/144 E.  ,  2022/1731 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/144
Karar No : 2022/1731

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, defter ve belgelerinin zayi olduğunun mahkeme kararıyla sabit olması nedeniyle ibraz edemediğinden mal veya hizmet aldığı mükellefler nezdinde karşıt inceleme yapılmak suretiyle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2010 yılı Ocak ilâ Aralık dönemlerine ait re’sen tarh edilen katma değer vergilerinin kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Yükümlülerin vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanarak ödedikleri katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler nedeniyle hesaplanan ve ödenen katma değer vergisini indirme hakları olup bu hakkın kullanılabilmesi için indirim konusu yapılan katma değer vergisinin fatura ve benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu belgelerin usulüne uygun olarak tutulan yasal defterlere kaydedilmesi gerekmektedir.
Davacının 2010 yılına ait defter ve belgelerinin ibraz edilmesinin istenilmesine ilişkin 04/11/2015 tarihli yazı “… Mah. … Cad. No:… Bahçelievler/İstanbul” adresinde oğlu …’e 10/11/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davacı tarafından 2008 ilâ 2012 hesap dönemi yevmiye, envanter ve kebir defterleri ile 2008 yılının Ocak dönemi ilâ 2013 yılının Temmuz dönemlerine ait satış faturaları, sevk irsaliyeleri, alış faturaları, gider faturaları, fişler, yazar kasa ve pos cihazı fişleri, makbuzlar ve diğer ticari vesikalar, … nolu kullanılmamış irsaliyeli faturalar, … nolu kullanılmamış faturalar ile … nolu kullanılmamış irsaliyelerin 22/07/2013 tarihinde “… Mah. … Cad. … No:… ” adresinde çıkan yangın sonucu zayi olduğunu tespit eden … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı davalı idareye ibraz edilmiştir.
Davalı idarece zayi belgesi kabul edilerek davacının beyanları esas alınarak inceleme yapılmıştır.
İhtilaflı dönem yasal defter ve belgelerinin zayi olduğu mahkeme ilamıyla sabit olan davacının yalnızca ilgili dönem defter ve belgelerini ibraz edememesinden yola çıkılarak bunların usulsüz olduğu, ihticaca salih bulunmadığı ve verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığı sonucuna ulaşılması ve ilgili dönem indirimlerinin reddi suretiyle yapılan hesaplama sonucu bulunan matrah farkı için tarhiyat yapılmasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Mahkeme, bu gerekçeyle vergileri kaldırmıştır.
Davalının istinaf istemini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Vergi Dava Dairesi, istinaf istemine konu edilen kararın usul ve hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istinaf istemini reddetmiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 04/02/2020 tarih ve E:2018/2697, K:2020/447 sayılı kararı:
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 08/02/2019 tarih ve E:2013/3, K:2019/1 sayılı kararıyla, defter ve belgelerin mücbir sebep nedeniyle incelemeye ibraz edilmemesinin re’sen tarh nedeni olduğu, ancak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda tanımlanmış mücbir sebep hallerinden biri sebebiyle defter ve belgeleri zayi olan bir mükellefin ibraz ödevini yerine getirmesinin beklenemeyeceği, böyle bir nedenden dolayı ibraz ödevini yerine getiremeyen mükellefin katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle adına tarhiyat yapılması ve ceza kesilmesinin hukuka uygun düşmeyeceği, defterlerle birlikte zayi olan ve katma değer vergisi indirimine esas olan alış belgelerinin, alış yapılan mükelleflerden temin edilerek inceleme elemanına veya mahkemeye ibrazını beklemenin de gerçekçi bir yaklaşım olmayacağı, zira alım yapılan mükelleflerin bazen faaliyetini terk etmeleri veya bulunamamaları, bazen de belge asıllarını vermemeleri gibi sebeplerle bu belgelerin temin edilemediği, dava aşamasında mahkemece, bu belgelerin temin edilmesinin davacıdan istenildiği durumlarda, alım yapılan mükelleflerin defter-belge saklama yükümlülük süresi de çoğu zaman dolduğundan istenilen belgelerin temin edilmesinin imkansız hale geldiği belirtilerek içtihatların bu doğrultuda birleştirilmesine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık konusu olayda, davacının defter ve belgelerin çıkan yangın sonucu zayi olduğunun … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı ile tespit edildiği ve bu durumun inceleme elemanınca da kabul edildiği görülmüştür.
Bu durumda, mücbir sebebin varlığı nedeniyle ispat külfeti davalı idarede olduğundan, Mahkemece davalı idareden davacının alımlarına ilişkin indirimler konusunda eleştiri konusu yapılabilecek bir husus olup olmadığı sorularak yeni oluşan duruma göre bir karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Vergi Dava Dairesi, aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Uyuşmazlık konusu vergilerde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda davacıya fatura düzenleyen mükellefler nezdinde karşıt inceleme yapılmak suretiyle bir kısım indirimlerinin reddedilmiş olduğu belirtildiğinden anılan raporda tespit edilen hususlar değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği açıktır. Bu nedenle belirtilen inceleme yapılmak suretiyle karar verilmek üzere kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Davacının 2010 yılına ait defter ve belgelerinin ibraz edilmesinin istenilmesine ilişkin 04/11/2015 tarihli yazı “… Mah. … Cad. No:… Bahçelievler/İstanbul” adresinde oğlu …’e 10/11/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davacı tarafından 2008 ilâ 2012 hesap dönemi yevmiye, envanter ve kebir defterleri ile 2008 yılının Ocak dönemi ilâ 2013 yılının Temmuz dönemlerine ait satış faturaları, sevk irsaliyeleri, alış faturaları, gider faturaları, fişler, yazar kasa ve pos cihazı fişleri, makbuzlar ve diğer ticari vesikalar, … nolu kullanılmamış irsaliyeli faturalar, … nolu kullanılmamış faturalar ile … nolu kullanılmamış irsaliyelerin 22/07/2013 tarihinde “… Mah. … Cad. … No:… ” adresinde çıkan yangın sonucu zayi olduğunu tespit eden … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı davalı idareye ibraz edilmiştir.
Davalı idarece zayi belgesi kabul edilerek davacının beyanları esas alınarak inceleme yapılmıştır.
Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda şu tespitlere yer verilmiştir:
i. Mükellefe fatura düzenlediğini Bs formuyla beyan eden … Hırdavat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin 2010 yılında mükellefe yapmış olduğu satışlara ait faturalara ilişkin katma değer vergisi tutarlarının indirim konusu yapılması kabul edilmiştir.
ii. Mükellefe fatura düzenlediğini Bs formuyla beyan eden … Kozmetik Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporuyla anılan şirket tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir emtia teslimine veya hizmet ifasında dayanmadığı tespit edilmiş olduğundan bu mükellefe ait faturalarda yer alan katma değer vergisi indirimleri ise reddedilmiştir.
iii. Mükellefin defter ve belgelerinin zayi olması nedeniyle gerçekten yüklendiği tespit edilemeyen katma değer vergilerinin de reddedilmesi gerektiği belirtilerek davacının beyan tablosu yeniden düzenlenmiştir.
Davacının Ba formunda alım yaptığını beyan ettiği mükelleflerden biri hakkında ise herhangi bir tespit ve değerlendirmeye yer verilmemiştir.
İnceleme elemanınca yeniden düzenlenen beyan tablosu uyarınca uyuşmazlık konusu katma değer vergileri tarh edilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde re’sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olarak tanımlanmıştır. Maddenin ikinci fıkrasının (3) numaralı bendinde, bu Kanun’a göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmının tutulmaması veya tasdik ettirilmemiş olması veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemesi re’sen tarh nedeni olarak sayılmıştır.
Kanun’un 3. maddesinin (B) işaretli fıkrasında vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan tanık ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı; iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia edene ait olduğu belirtilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık konusu olayda davacının defter ve belgelerinin zayi olduğu hususu inceleme elemanınca da kabul edilmeyerek davacının beyanları esas alınarak inceleme yapılmıştır.
Yapılan incelemede davacının indirim konusu yaptığı katma değer vergisi tutarlarının bir kısmı kabul edilmeyerek beyan tablosu yeniden düzenlenmiştir.
Mahkemece davacının ilgili dönem indirimlerinin reddi suretiyle yapılan hesaplama sonucu bulunan matrah farkı için tarhiyat yapılmasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bununla birlikte inceleme elemanınca davacıya fatura düzenleyen mükellefler nezdinde karşıt inceleme yapılmak suretiyle davacının bir kısım indirimlerinin reddedildiği bir kısım indirimlerinin ise kabul edildiği dikkate alındığında anılan raporda tespit edilen hususlar değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği açıktır.
Bu nedenle, belirtilen şekilde inceleme yapılmaksızın davacının katma değer vergisi indirimlerinin tamamının reddedildiği belirlemesi yapılmak suretiyle verilen kararda hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2- … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:…. sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
28/12/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.