Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 2021/1236 E. 2022/1726 K. 28.12.2022 T.

DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/1236 E.  ,  2022/1726 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1236
Karar No : 2022/1726

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU :… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, iş yerinde yapılan denetim sonucu düzenlenen tutanağa istinaden bir kısım hizmet ifası için yedi gün içinde fatura düzenlemediğinden bahisle 2014 yılının Mart dönemi için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Davacı şirketin iş yerinde yapılan denetim sonucunda düzenlenen 16/09/2015 tarihli tutanakta şu tespitlere yer verilmiştir:
i. Mükellef 2014 yılının Mart ayında yapılan seçimlerde … Partisi Antalya İl Başkanlığına seçim çalışmalarında ve sonrasında hizmet vermiştir.
ii. Anılan hizmet bedeli 369.547,52 TL ve 61.485,08 TL olmak üzere katma değer vergisi dahil 431.032,60 TL tutarındadır.
iii. 369.547,52 TL bedelle verilen hizmet 2014 yılının Mart döneminde tamamlanmış olmasına rağmen bu hizmete ait olarak düzenlenen fatura 11/07/2014 tarihli olup fatura bedeli 431.032,60 TL tutarındadır.
Davacı şirketin yetkilisi nezdinde düzenlenen tutanak davacı hakkında hüküm doğurucu nitelikte olmakla beraber yapılan tespitin özel usulsüzlük cezası kesilmesi için yeterli olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 231. maddesinin (5) numaralı fıkrasında faturanın malın teslim edildiği tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği belirtilmiş olup bu süre içinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.
Anılan maddede yedi gün içinde faturanın düzenlenmesi gerekliliğinden bahsedilmiş olup özel usulsüzlük cezasının kesilebileceği halleri düzenleyen 213 sayılı Kanun’un 353. maddesinde özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için faturanın alınmadığı ve verilmediğinin açıkça tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Vergi hukukunun genel ilkelerinden olan, gerçek mahiyetin araştırılması ilkesi de göz önüne alındığında fatura her ne kadar yedi günlük süre geçirildikten sonra düzenlenmiş ise de olayda özel usulsüzlük cezası kesilmesini gerektiren “düzenlememe” fiili sübuta ermemiş olup faturanın geç düzenlenmiş olması durumu hasıl olmuştur.
Buna göre, davacının düzenlemiş olduğu faturalar dikkate alındığında kesilen cezada hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Mahkeme bu gerekçeyle özel usulsüzlük cezasını kaldırmıştır.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesinin 18/04/2019 tarih ve E:2016/14960, K:2019/2711 sayılı kararı:
213 sayılı Kanun’da gösterilen azami düzenleme süresine uyulmasının düzenlenen belgenin fatura olarak kabulü için zorunlu olduğu açıktır.
Başka bir anlatımla Kanun’da belirtilen süre geçtikten sonra düzenlenen faturanın geçerli bir fatura olduğunun kabulü mümkün değildir.
Kanun’da öngörülen sürede düzenlenmeyen faturanın geçerli olmayacağı ve düzenleyen bakımından fatura vermeme, alan bakımından da fatura almama eylemi teşkil edeceğine ise kuşku yoktur.
Bu durumda davacının hizmeti ifa ettiği tarihten itibaren yedi günlük süre geçtikten sonra fatura düzenlediği açık olduğundan uyuşmazlık konusu özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuş; davacının karar düzeltme istemini de reddetmiştir.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı ısrar kararı:
Mahkeme ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Uyuşmazlık konusu özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/12/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X – KARŞI OY:
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Üçüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.