Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 2021/1080 E. 2023/339 K. 29.03.2023 T.

DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/1080 E.  ,  2023/339 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1080
Karar No : 2023/339

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Havalandırma Tesisat Sanayi ve Ticaret
Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının davanın kabulüne ilişkin hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan bir kısım faturayı kayıtlarına intikal ettirerek indirim konusu yaptığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden 2010 yılının Ocak ila Aralık dönemleri için re’sen tarh edilen katma değer vergileri ve vergilerin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları ile 2010 yılı için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

…. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararı:
Davacı adına fatura düzenleyen …, …, …, … Metal Hırdavat ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkındaki tespitlerden anılan kişilerin düzenlediği faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmaksızın düzenlendiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle dava konusu cezalı tarhiyatların anılan kişilerin düzenlediği faturalardan kaynaklanan kısmında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Davacının faturalarını kayıtlarına intikal ettirdiği … hakkında düzenlenen … tarih ve .. sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda şu tespitlere yer verilmiştir:

i. İkamet amaçlı binaların inşaatı işi ile iştigal etmek üzere 11/05/2010 tarihinde tesis ettirdiği mükellefiyeti 31/12/2010 tarihi itibarıyla resen terk ettirilmiştir.

ii. Defter ve belge isteme yazısı tebliğ edilememiştir.

iii. 2010 yılının Mayıs ila Aralık döneminde toplam 98.003,38 TL tutarında katma değer vergisi matrahı beyan edilmesine rağmen mükelleften 2010 yılında toplam 11.045.059,00 TL, 2011 yılında toplam 218.791,00 TL tutarında alım yapıldığı Ba formları ile bildirilmiştir.

Tahakkuk eden vergileri ödemediği gibi tespit ve değerlendirmelere dayanılarak bu kişinin düzenlediği faturaların sahte belge olarak kabul edilmesi gerektiğine kanaat getirildiği anlaşılmaktadır.
Mükellefin gerçek ticari faaliyeti olup olmadığı hususu, öncelikle, işyeri adresinde usulünce yapılacak yoklamalar ile tespiti mümkün iken, anılan mükellefin iş yeri adresinde hiç yoklama yapılmadan vergi tekniği raporu düzenlenmiştir. Anılan kişinin davacıya düzenlediği faturaların gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı hususu soyut tespitlere dayalıdır. Bu tespitlere dayanılarak bu kişinin ilgili dönemlerde davacıya düzenlediği faturaların gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığına kanaat getirilmesinin varsayımdan öteye geçmeyen bir sonuç olacağı açıktır. Zira, mükellefin bir takım vergisel ödevlerin yerine getirmemesi gibi hususlar mükelleflere bir takım müeyyideler uygulanmasını gerektirir durumlar olsa da, faaliyette bulunmadığına, yani düzenlediği tüm faturaların sahte olduğuna tek başına kanıt olamayacağından, bu mükellef tarafından davacıya düzenlenen faturaların, somut araştırma ve tespitlere dayalı somut verilere dayanılmadan, gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı kabul edilerek davacı adına yapılan vergi ziyaı cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
… Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda şu tespitlere yer verilmiştir:

i.15/10/2009 tarihinde kapı, pencere imalatı işi ile iştigal etmek üzere mükellefiyet tesis ettirmiştir.

ii. Defter belge isteme yazısı tebliğ edilememiştir.

iii. Ba bildirimi ile bildirdiği 2009 yılına ilişkin alışlarının 752.037,00 TL, 2010 yılına ilişkin alışlarının ise 3.571.678,00 TL tutarındaki kısmının gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmayan fatura düzenleyen kişilerden olduğu tespit edilmiştir.
iv. 35.525,32 TL vergi borcu bulunmaktadır.

v. 03/11/2009 tarihli açılış yoklamasında 15/10/2009 tarihinden itibaren demir doğrama işleri imalatı ve satışı faaliyetine başladığı tespit edilmiştir.
vi. 14/04/2010 tarihli yoklamada, adresin büro olduğu, yedi işçinin çalıştığı, Samandıra’da çelik konstrüksiyon işi yaptığı ve şantiyesinin bulunduğu, çalışanların şantiyede olduğu, şantiyede 15 adet kaynak kesim makinesi ve matkap ve emtia olarak demir bulunduğu tespit edilmiştir.

vii. 12/05/2010 ve 06/10/2010 tarihli yoklamalarda mükellefin faaliyetine devam etmediği ve başka bir adrese taşındığı, 11/11/2010 tarihli yoklamada belirtilen “… Mahallesi … Sokak No:…” adresine gidildiğinde sokakta en son .. numaralı apartmanın olduğu sonrasının boş arsa olduğu, adresin çevreden sorulduğu, mükellef kurumu tanıyan ve bilenin olmadığı tespit edilmiştir.

Şirket ortaklarının ortak ve yöneticisi olduğu bir kısım firmalar hakkında olumsuzluklar bulunduğu yönündeki tespit ve değerlendirmelere dayanılarak bu kişi tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmayandığının kabul edilmesi gerektiğine kanaat getirildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda anılan rapor ve ekli belgelerden, anılan şirketin mükellefiyeti süresince tespit edilen ticari kapasitesi dikkate alındığında yüksek tutarlı fatura tanzim etmesinin ticari icaplara açıkça aykırı olması, alış bildirimlerinin büyük çoğunluğunun yargı kararlarında sahte fatura tanzimi için mükellefiyet tesis ettirdiğine hükmedilen mükelleflerden olması ve vergi tekniği raporundaki diğer tespitler karşısında anılan kişinin gerçek ticari muamele gerçekleştirmeyip münhasıran gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmayan fatura ticareti ile iştigal ettiğinin kabulü gerektiği sonucuna varıldığından davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
213 sayılı Kanun’un 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden;
Olayda, davacının alımlarını gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmayan fatura ile belgelediği gerekçesiyle davacı adına özel usulsüzlük cezası kesilmişse de, idari cezalar için de geçerli olan fiilin tüm unsurları tamam olmadan faile ceza kesilemeyeceği yönündeki ceza hukuku ilkesi gereğince, bir diğer ifadeyle ceza gerektiren her bir eylemin ve eylemle fail arasındaki bağlantının açıklıkla saptanması ve eylemin bütün unsurlarıyla ortaya konulması gerekli olduğu halde faturanın verilmediği, alınmadığı ya da gerçek meblağdan farklı meblağa yer verildiği yolunda kanunun aradığı anlamda ve olay anında gerçekleştirilmiş, somut bilgiler ihtiva eden bir tespit olmaksızın ceza kesildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda da cezayı gerektiren yasal unsurların bir arada gerçekleşmediği sonucuna ulaşıldığından kesilen dava konusu özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Karar sonucu:
Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle özel usulsüzlük cezasını ve cezalı tarhiyatın, …’ın düzenlediği faturalardan kaynaklanan kısmını kaldırmış, diğer mükelleflerin düzenlediği faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davayı reddetmiştir.
Tarafların temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesinin 18/11/2019 tarih ve E:2016/13088, K:2019/6369 sayılı kararı:
Temyiz istemine konu kararın, cezalı tarhiyatın, …, …, … ile … Metal Hırdavat ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına davacı tarafından yöneltilen temyiz isteminin incelenmesi:
Vergi Mahkemesi kararının anılan hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle uygun bulunmuştur.

Temyize konu kararın, cezalı tarhiyatın … Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına davacı tarafından yöneltilen temyiz istemi ile … tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın kabulüne ilişkin hüküm fıkrasına davalı tarafından yöneltilen temyiz isteminin incelenmesi:

… Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda mahkeme kararında belirtilenlere ek olarak aşağıdaki tespitlere yer verilmiştir:
2009 yılının Ekim ilâ Aralık dönemlerinde 760 bin TL, 2010 yılının Ocak ilâ Nisan dönemlerinde ise toplam 1.9 milyon TL katma değer vergisi matrahı beyan etmiştir. Bs formları ile 2009 yılında 751 bin TL, 2010 yılında ise yaklaşık 10.7 milyon TL tutarında mal sattığını bildirmiştir. Mükellefler Ba formları ile 2009 yılında 1.9 milyon TL, 2010 yılında ise 10.7 milyon TL tutarında ödevliden emtia aldıklarını bildirmiştir. Verilen Ba formları ile 2009 yılında üç alt mükelleften 752 bin TL, 2010 yılında ise 11 ayrı alt mükelleften 3.5 milyon TL tutarında emtia aldığı bildirilmiştir. Bu kişilerden 2009 yılında üçü, 2010 yılında ise sekizi hakkında sahte belge düzenlemeleri nedeniyle vergi tekniği raporlarının ve biri hakkında ise sahte belge tanzim ettiği yönünde olumsuz tespit bulunduğu tespitlerine yer verilmiştir.

… hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda mahkeme kararında belirtilenlere ek olarak aşağıdaki tespitlere yer verilmiştir:

i. 25/06/2015 tarihli defter ve belge isteme yazısı 29/06/2015 tarihinde ödevlinin annesine tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgeler ibraz edilmediğinden inceleme tarh dosyası üzerinden gerçekleştirilmiştir.
ii. 2010 yılının Mayıs ilâ Aralık dönemlerinde toplam 98 bin TL katma değer vergisi matrahı beyan etmiştir. 2010 ve 2011 yıllarına ilişkin emtia alış ve satışlarına yönelik Ba ve Bs formları verilmemiştir. Mal aldığını bildiren mükelleflerce verilen Ba formları ile 2010 yılında 11 milyon TL, 2011 yılında 218 bin TL tutarında ödevliden emtia aldıkları bildirilmiştir.

Yukarıda belirtilen saptamalardan, davacının kayıtlarına aldığı … Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen 2010 yılı Nisan dönemine ilişkin faturaların gerçek bir emtia teslimine veya hizmet ifasına dayanmadığını göstermediği, … tarafından tanzim edilen faturaların ise sahte olduğu sonucuna varıldığından, aksi yöndeki gerekçeyle tarhiyatın …’dan alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılması ve … Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkralarında hukuka uygunluk bulunmamıştır.

Özel usulsüzlük cezasının, … ve … Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden yapılan inceleme:
Temyize konu kararın, cezalı tarhiyatın, … Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrası ile cezalı tarhiyatın, …’dan alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılması yolundaki hüküm fıkrası bozulduğundan ve yeniden verilecek karar özel usulsüzlük cezasının değinilen kişilerden alınan faturalardan kaynaklanan kısmını etkileyeceğinden, yeniden bir karar verilmek üzere özel usulsüzlük cezasının bu kısma ilişkin hüküm fıkrasının da bozulması gerekmiştir.

Özel usulsüzlük cezasının, …, …, … ile … Metal Hırdavat ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden yapılan inceleme:
Harcamaların sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı faturalarla belgelendirilmesi, söz konusu yasal düzenlemede özel usulsüzlük cezası kesilmesi gereken eylemler arasında gösterilmediği için kesilen ceza maddenin öngörülüş amacına uygun düşmediğinden, özel usulsüzlük cezasının anılan kişilerden alınan faturalardan kaynaklanan kısmının yazılı gerekçeyle kaldırılması yolundaki hüküm fıkrasında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
Karar sonucu:
Daire bu gerekçeyle Vergi Mahkemesi kararının, cezalı tarhiyatın, …, …, … ile … Metal Hırdavat ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasını onamış; özel usulsüzlük cezasının, …, …, … ile … Metal Hırdavat ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılması yolundaki hüküm fıkrasında sonucu itibarıyla hukuka aykırı görmeyerek temyiz istemini reddetmiş; cezalı tarhiyatın, … Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınan faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrası ile cezalı tarhiyatın, …’dan alınan faturalardan kaynaklanan kısmı ve özel usulsüzlük cezasının, … ve … Metal Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınan faturalardan kaynaklanan kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkralarını ise bozmuş; davalının karar düzeltme istemini ise reddetmiştir.
… Vergi Mahkemesinin …. tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle bozulan hüküm fıkraları yönünden ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davanın kısmen kabulü kısmen reddi yönündeki ısrar kararının kabule ilişkin hüküm fıkrasının hukuka aykırı olduğu ve bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ….’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının temyize konu hüküm fıkrasının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2- … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının davanın kabulüne ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X – KARŞI OY:
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Üçüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.