Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 2019/791 E. 2020/1158 K. 04.11.2020 T.

DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/791 E.  ,  2020/1158 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/791
Karar No : 2020/1158

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Metal Demir Çelik Kömür Nakliyat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, komisyon karşılığı düzenlediği bir kısım faturadan elde ettiği kazancı için belge düzenlemediği yolundaki tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak 2011 yılı için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Komisyon geliri için fatura düzenlememe eylemiyle özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için öncelikle faturaların verilmediğinin ve alınmadığının belirlenmesi ve bu belgeleri vermeyen ve almayanların saptandığına ilişkin hukuken geçerli bir tespitin bulunması gerektiği olayda ise bu yönde bir saptama yapılmamıştır. Bu nedenle, kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Vergi Mahkemesi, bu gerekçeyle cezayı kaldırmıştır.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesinin 01/03/2018 tarih ve E:2015/7946, K:2018/1035 sayılı kararı:
Temyiz istemine konu kararın, davacı adına aynı maddi olay nedeniyle yapılan kurumlar vergisi tarhiyatını kaldırılan … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulması yolundaki Danıştay Üçüncü Dairesinin 01/03/2018 tarih ve E:2015/12326, K:2018/1031 sayılı kararı uyarınca verilecek karar sonucuna göre yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
Daire, bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 213 sayılı Kanun’un 230. maddesinde faturanın tanımı yapıldığı, 232. maddesinde ise faturanın alınması ve verilmesinin zorunlu olduğuna yönelik hükme yer verildiği dolayısıyla Kanun’un 353. maddesi uyarınca davacı adına kesilen cezada hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, Mahkemece, avukat ile temsil edilmeyen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Uyuşmazlıkta, 2576 sayılı Kanun’un Ek 1. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davanın mahkeme kurulunca görülüp çözümlenmesi gerekirken, tek hakimle karara bağlanmasında hukuka uygunluk bulunmadığından 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına kesilen özel usulsüzlük cezasının tutarı, 34.547,74 TL olup … Vergi Mahkemesinin cezayı kaldıran … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı mahkeme kurulunca verilmiş, bu kararın Danıştay Üçüncü Dairesinin 01/03/2018 tarih ve E:2015/7946, K:2018/1035 sayılı kararıyla bozulması üzerine ise temyiz istemine konu karar tek hakimle, Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilmiştir.
İLGİLİ MEVZUAT:
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un 6. maddesinde, genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalarla, bu konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un uygulanmasına ilişkin davaların ve diğer kanunlarla verilen işlerin vergi mahkemelerince; aynı Kanunun 7. maddesinin 2. fıkrasında da, 6. maddenin (a) ve (b) bentlerinde belirtilen uyuşmazlıklardan kaynaklanan toplam değeri yirmibeşbin Türk Lirasını aşmayan davaların, vergi mahkemesi hakimlerinden biri tarafından çözümleneceği hükmüne yer verilmiş; anılan Kanun’un Ek-1. maddesinde ise, bu kanunun tek hakimle çözümlenecek davalara ilişkin 7. maddesindeki parasal sınırların; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere uygulanan parasal sınırların artışının, artışın yürürlüğe girdiği tarihten önce idare ve vergi mahkemelerince nihai olarak karara bağlanmış davalar ile Danıştayın bozma kararı üzerine kararı bozulan mahkemelerce yeniden bakılan davalarda uygulanmayacağı düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Sözü edilen düzenlemelere göre, konusu belli bir miktar paraya ilişkin olan davalar vergi mahkemelerince karar verildiği tarih itibarıyla o yıl için belirlenen parasal sınırı aşmaması hâlinde tek hâkim tarafından çözümlenecek olup belirlenen parasal sınır artışı, Danıştayın bozma kararı üzerine yeniden bakılan davalarda uygulanmayacaktır.
Uyuşmazlıkta, 2576 sayılı Kanun’un yukarıda belirtilen hükümleri uyarınca davanın mahkeme kurulunca görülüp çözümlenmesi gerekirken, tek hakimle karara bağlanmasında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi hükmüne uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2- … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.