Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 2002/276 E. 2002/384 K. 08.11.2002 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         2002/276 E.  ,  2002/384 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2002/276
Karar No: 2002/384

Temyiz Eden: Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı
Karşı Taraf: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
Vekili: …

İstemin Özeti: … Gümrüğünden … Gümrüğüne gitmek üzere yurda giriş yapan taşıtın … Gümrüğünden çıkışının yapılmadığının tespiti üzerine TIR karnesi sahibince ödenmesi gereken vergi ve resimlerin kefil kurum olarak davacı kurumdan istenilmesine ilişkin işleme karşı yapılan itirazın reddi yolundaki işlem dava konusu yapılmıştır.
… Vergi Mahkemesi … günlü ve E: …, K: … sayılı kararıyla; Tır Karneleri Himayesinde Uluslararası Eşya Taşınmasına Dair Gümrük Sözleşmesinin (Tır Sözleşmesi) 7, 8 ve 11 inci maddeleri uyarınca, tır karnesi sahibinin Tır Sözleşmesindeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde ödenmesi gereken vergilerin öncelikle karne sahibinden isteneceği, tahsil edilmemesi halinde kefil kuruluştan tahsil edileceği, davaya konu edilen hallerde kefil kuruluştan ödeme talebinin, mahkeme kararının kabili infaz hale geldiği tarihten sonra yapılabileceğinin anlaşıldığı, Tır karnesi kapsamı eşyanın yurt dışı edilmeyip kaçak olarak yurt içinde satıldığının tespiti sonucu sorumlu firma … Limited Şirketi adına düzenlenip tebliğ edilen tahakkuka yapılan itirazın reddi üzerine işlemin iptali için … Vergi Mahkemesinde açılan davanın henüz sonuçlanmadığı, … sayılı Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun uyarınca sorumlu firma hakkında … Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davanın da derdest olduğu, bu durumda, mahkeme kararlarının kabili infaz hale geldiği söylenemeyeceğinden tesis edilen dava konusu işlemde yasaya uygunluk görülmediği gerekçesiyle tahakkuku kaldırmıştır.
Temyiz istemini inceleyen Danıştay Yedinci Dairesi 1.11.2001 günlü ve E:2000/2773, K:2001/3362 sayılı kararıyla; Tır sözleşmesinin 7 ve 8 inci maddelerinin, gümrük idarelerine olanakların elverdiği ölçüde doğrudan sorumlu kişi ve kuruluşlara başvurma zorunluluğunu getirdiği, olanakların doğrudan sorumlu kişi ve kuruluşlara başvurulmasına elverişli olup olmadığının her olayda olayın koşul ve özelliklerine göre belirlenmesi gerektiği, olayda doğrudan sorumlu tır karnesi sahibi sorumlu firmaya gidildiği, ancak bu firmanın istenilen vergi ve resimleri uyuşmazlık konusu yapmak suretiyle ödememe
konusunda iradesini gösterdiği, sözleşmede aranan “mümkün olduğu ölçüde, kefil kuruluştan ödeme isteğinde bulunmadan önce, doğrudan doğruya sorumlu kişi veya kişilere başvurma” koşulunun gerçekleştiği, dolayısıyla bu firma ile rücu ilişkisi bulunan davacı Birlikten vergi ve resimlerin istenilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan … Vergi Mahkemesi … günlü ve E: …, K: … sayılı kararıyla ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca direnmiştir.
Direnme kararı gümrük idaresince temyiz edilmiş ve Tır Sözleşmesi uyarınca, kamu alacağının kefil kuruluştan aranılması gerektiği ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.

Savunmanın özeti: İstemin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen ısrar kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
… Gümrüğünden … Gümrüğüne gitmek üzere yurda giriş yapan … nolu TIR karneli taşıtın … Gümrüğünden çıkışının yapılmadığının tesbiti üzerine karne sahibince ödenmesi gereken vergi ve resimlerin kefil kurum olarak davacıdan tahsili amacıyla yapılan tahakkuku kaldıran vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir.
Tır Karneleri Himayesinde Uluslararası Eşya Taşınmasına Dair Gümrük Sözleşmesinin (Tır Sözleşmesi) 8 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; Tır işlemleri ile ilgili olarak bir yolsuzluğun tesbit edildiği ülkedeki gümrük kanunlarına ve yönetmeliklerine göre ödenmesi gereken ithal veya ihraç vergi ve resimleri ile bunlara ilişkin gecikme faizlerini kefil kuruluşun ödeyeceği, kuruluşun, yukarıda zikredilen şahıslardan tahsil edilecek paraların ödenmesinden, bu şahıslarla müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, 7 nci fıkrasında da, maddenin birinci ve ikinci paragraflarında anılan tutarların ödenmesi gerekli hale geldiğinde, yetkili makamların mümkün olduğu ölçüde, kefil kuruluştan ödeme isteğinde bulunmadan önce, doğrudan doğruya sorumlu kişi veya kişilere başvurmaları öngörülmüştür.
Söz konusu kural uyarınca tır karnesi sahibinin Tır Sözleşmesindeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde, ödenmesi gereken vergilerin öncelikle karne sahibinden istenmesi, tahsil edilememesi halinde kefil kuruluştan tahsil edilmesi gerekir.
Olayda, … aldığı yükü …’ya götürmek üzere … Gümrüğünden … Gümrüğüne gitmek üzere yurda giriş yapan TIR karneli taşıttaki karne kapsamı eşyanın yurt dışı edilmediğinin anlaşılması üzerine, yurt dışı edilmeyen eşyaya ait vergi ve resimlerin 26.5.1998 günlü yazı ile TIR karnesi sahibi firmadan, 29.7.1999 günlü yazıyla da davacı kefil kuruluştan ödenmesinin istendiği, kefil kuruluşun itirazının reddi üzerine davanın açıldığı anlaşılmıştır.
TIR karnesi sahibi doğrudan sorumlu firma adına yapılan tahakkuku kaldıran … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E: …, K: … sayılı kararının Danıştay Yedinci Dairesinin 1.11.2001 günlü E:2001/1202, K:2001/3351 sayılı kararıyla; tır karnesi kapsamı eşyanın, aracın güzergahı değiştirilerek götürüldüğü … İli … İlçesinde soyulması nedeniyle yurt dışı edilemediğinin ihtilafsız olduğu, aracın güzergahının değiştirilmesinin gümrük idaresinin bilgisi dışında olması karşısında olaya “zorunlu sebep” olarak bakılamayacağı; araç sürücüsü güzergah değişikliğini … Emniyet Müdürlüğüne haber vermişse de yetkisiz makama yapılan bu ihbarın taşıyıcı firmanın sorumluluğunu kaldırıcı etkisi bulunmadığı ve TIR Sözleşmesinin 8 inci maddesinin 7 nci fıkrası uyarınca takibinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuş olması, mahkemenin … günlü ve K: … sayılı kararıyla da bozmaya uyularak davanın reddedilmiş olması karşısında; vergi borçlarının asıl yükümlüden tahsili yoluna gidileceği açıklığa kavuşmuştur.
Bu durumda, verginin asıl yükümlüden tahsili ile ilgili sonuç beklenmeden kefil kuruluş adına yapılan tahakkukun kaldırılması yolundaki ısrar kararında hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine, 8.11.2002 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

X – K A R Ş I O Y
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Yedinci Dairesinin K:2001/3362 sayılı kararı doğrultusunda bozulması gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.