Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 2000/237 E. 2000/375 K. 17.11.2000 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         2000/237 E.  ,  2000/375 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2000/237
Karar No: 2000/375

Temyiz Eden: …
Karşı Taraf: … Vergi Dairesi Müdürlüğü

İstemin Özeti: Eczacılık yapan davacının 1997 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu bir kısım satış hasılatını kayıt dışı bıraktığı ve işletmeyle ilgili olmayan bir kısım harcamaları gider kaydettiği tespit edilerek adına ağır kusur cezalı gelir vergisi, geçici vergi salınmış, fon payı hesaplanmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen … Vergi Mahkemesi … günlü ve E: … K: … sayılı kararıyla; inceleme elemanınca, yıl içinde alınan tüm ilaç faturalarındaki iskontolar toplamının ilaç alım maliyetine bölünmesiyle bulunan %44 karlılık oranının, dönembaşı mevcudu ile dönem içi alışlar toplamından dönem sonu mevcudunun çıkarılmasıyla ulaşılan satılan malın maliyetine fire oranı da uygulanarak gayrisafi hasılat tespit edildiği ve satış iskontosundan sonra olması gereken hasılat miktarının saptandığı, ayrıca ilaç satışlarında eczacı karı; mal alış faturalarında yer alan %20 eczacı karı ve diğer iskontolar toplamından oluşacağından yıl içinde alınan emtianın tamamının satılması halinde yıl içinde elde edilen toplam iskonto tutarı kadar kar
sağlanacağı, mahkemelerince ilgili dönem defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu, ilaç alım faturalarından hareketle, davacının ilaç alımları toplamı ile iskonto toplamının (eczacı karı, peşin iskonto, özel iskonto, mal fazlası iskontosu) bulunduğu, yapılan hesaplamada maliyet fiyatları üzerinden işletmenin gayrisafi karlılık oranının %44 olarak tespit edildiği, fire oranları ile satış iskontolarının da dikkate alınmasıyla …- liranın kayıt dışı bırakıldığının anlaşıldığı, herhangi bir dayanak gösterilmeden bir kısım giderlerin kanunen kabul edilmeyen gider olarak kabulüne olanak bulunmadığı gerekçesiyle matrahın azaltılmasına, yıllık beyanname verme süresi geçtikten sonra yapılan tarhiyatlarda geçici vergiye gecikme faizi ve ceza uygulanacağı belirtilerek geçici verginin kaldırılmasına, matrah farkının bulunuş biçimine göre ağır kusur cezalarının kusur cezasına çevrilmesine karar vermiştir.
Yükümlünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi 31.3.2000 günlü ve E:2000/966, K:2000/1290 sayılı kararıyla; defter ve belgelerin ihticaca salih olmadığı yolunda bir tespit yapılmadığı gibi kayıt ve faturaların gerçeği yansıtmadığı konusunda da bir saptamada bulunulmadığı, dönem başı ve dönem sonu envanteri ve yıl içindeki alış ve satışlar gözönüne alınarak bir inceleme de yapılmadığı, sadece tüm kar ve iskontolar toplamının ilaç alım maliyetine bölünmesiyle bulunan karlılık oranı tüm maliyetlere uygulanmak suretiyle matrah farkı bulunduğu, oysa eczacılık alanında önce malın satış fiyatı saptanarak bu tutardan eczacı karı ve iskontolar düşülmek suretiyle alış maliyetinin
belirlendiği, inceleme elemanınca bu hususlar dikkate alınmadan varsayıma dayalı olarak yapılan tarhiyatta kanuna uyarlık görülmediği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan … Vergi Mahkemesi … günlü ve E: …, K: … sayılı kararıyla; ilk kararında yer alan hukuksal neden ve gerekçelerle direnmiştir.
Israr kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiş, dönem içinde alınan emtianın tamamen satılmadığı, dönem başı emtia mevcudunun dikkate alınmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi: Israr kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin 31.3.2000 günlü ve E:2000/966, K:2000/1290 sayılı bozma kararında yer alan esaslar doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: Danıştay Dördüncü Dairesinin 15.11.1999 günlü ve E:1999/1867, K:1999/4053 sayılı kararında yer alan düşüncemizde yazılı gerekçe uyarınca temyiz isteminin kabulü ile temyize konu Vergi Mahkemesi ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Eczacılık yapan davacının 1997 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu bir kısım satış hasılatını kayıt dışı bıraktığı ve işletmeyle ilgili olmayan bazı harcamaları gider kaydettiği tespit edilerek adına salınan ağır kusur cezalı gelir vergisi, geçici vergi ve fon payına karşı açılan davada matrahı azaltmak suretiyle gelir vergisini ve fon payını kusur cezalı olarak değiştiren geçici vergi ve cezasını kaldıran vergi mahkemesi ısrar kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiştir.
213 sayılı Yasanın 3 üncü maddesinde vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, aynı Yasanın 134 üncü maddesinde de vergi incelemesinden maksadın ödenmesi gereken verginin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu belirtilmiştir.
Davacının 1997 yılı defter ve belgeleri incelenerek ilaç faturaları üzerinden yapılan toplam iskonto tutarı (Eczacı karı, peşinat iskontosu, mal fazlası iskontosu ve özel iskonto) ve emtianın toplam maliyet bedeli tespit edilmiş ve tüm kar ve iskontolar toplamı ilaç alım maliyetine bölünerek bulunan %44 karlılık oranı toplam maliyete uygulanmak suretiyle hasılat farkı bulunmuştur. İnceleme elemanınca defter ve belgelerin ihticaca salih olmadığı ya da usulsüz olduğu, faturaların gerçeği yansıtmadığı yolunda bir saptama
yapılmamıştır.
Alınan her ilaçtaki özel iskonto, mal fazlası iskontosu ve peşinat iskontosu farklı niteliklerde olduğu halde, yıl sonu stok değerlendirmesi ve tek tek her ilaç için uygulanacak iskonto dikkate alınarak maliyet tespiti yapılmaksızın ortalama karlılık oranının toplam maliyete uygulanması suretiyle eksik incelemeye dayalı olarak yapılan tarhiyatın değiştirilmesine ilişkin kararda yasal isabet görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … günlü ve E: …, K: … sayılı ısrar kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına 17.11.2000 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

X- K A R Ş I O Y
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden istemin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.