Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1998/46 E. 1998/218 K. 25.09.1998 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1998/46 E.  ,  1998/218 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 1998/46
Karar No: 1998/218

Temyiz Eden: …Vergi Dairesi Müdürlüğü
Karşı Taraf: … Anonim Şirketi

İstemin Özeti: Müstahsilden yaptığı bakliyat alımlarını gerçeğe aykırı faturalarla belgelendirerek haksız katma değer vergisi indirimi uyguladığından bahisle yükümlü şirket adına Eylül 1990 dönemi için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen … Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla tarhiyatı kaldırmıştır.
Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Onbirinci Dairesi 27.5.1997 günlü ve E:1996/216, K:1997/1875 sayılı kararıyla; yükümlü şirkete fatura düzenleyen … Limited Şirketinin alış faturalarının gerçeği yansıtmadığı, satış bedellerinin çekle ödenmiş gösterildiği ancak, yapılan araştırmalarda çeklerin cirolar dolayısıyla keşide edenlerin tasarrufundan çıkmadığı, düzenlenen bazı faturaların defter kayıtlarında yer almadığı, sözde kullanılmayan yaklaşık 5 cilt faturanın incelemeye ibraz edilmediği, … Limited Şirketinin ise müstahsil makbuzu düzenlemeksizin zirai ürün alımı yaptığı, söz konusu alışları gerçek bir emtia hareketini ifade etmeyen faturalarla yasal defterlerine kaydederek, belgede yazılı katma değer vergisini indirim konusu yapmak suretiyle vergi ziyaına neden olduğu, bu tespitler karşısında faturaların gerçeği yansıtmadığı, dolayısıyla yasanın öngördüğü anlamda mal teslimi ve katma değer vergisi ödemesi yapılmadığı sonucuna ulaşıldığından, kaçakçılık cezalı katma değer vergisi ve özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasında isabet görülmediği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan … Vergi Mahkemesi, … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı şirketin Eylül 1990 döneminde nohut satın aldığı … Limited Şirketinin 1990 yılı
işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen … ve … sayılı inceleme raporlarında, üreticiden bizzat veya aracı vasıtasıyla müstahsil makbuzu düzenlenmeksizin tarımsal ürün satın aldığı, bu alışların sahte faturalarla belgelendirildiği, 16.9.1997 tarihli ara kararına … Vergi Dairesi Müdürlüğünce gönderilen 3.10.1997 günlü cevap yazısında da sözü edilen inceleme raporlarına dayanılarak Keskinler Limited Şirketi adına salınan kaçakçılık cezalı gelir (stopaj) vergisi ve katma değer vergisinin dava konusu yapılmaksızın kesinleştiği belirtildiğinden, tarımsal ürün satın aldığı idarece kabul edilen şirketin aynı ürünleri satmış olduğunun ve davacı şirkete verilen faturaların gerçek olduğunun kabulü gerektiği, davacı şirketin ihracat standartlarına uygun, elekten geçirilmiş, kalibraja ayrılmış ve çuvallanmış nohutu çeşitli firmalardan satın alarak ihraç ettiği, faturaların Vergi Usul Kanununun fatura düzenine ilişkin hükümlerine uygun olduğu, … Limited Şirketinin ise tüm alış faturalarının sahte olduğu, yasal defter kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı, bazı satış faturalarının defter kayıtlarında yer almadığı, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği ve vergi ile ilgili ödevlerini yerine getirmediği yolunda tespitler bulunduğundan, sözü edilen şirketten alınan faturaların gerçeği yansıtmadığı gerekçesiyle tarhiyatın ilk kararın … Limited Şirketinden yapılan alımlara ilişkin kısmının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasında direnmiş, diğer hüküm fıkrası yönünden bozmaya uyarak davanın bu kısmını reddetmiştir.
Direnme kararı vergi dairesi müdürlüğünce temyiz edilmiş, … Limited Şirketinin müstahsil makbuzu düzenlemeksizin yaptığı ürün alımlarını gerçek olmayan faturalarla yasal defterlerine kaydederek haksız katma değer vergisi indiriminde bulunduğunun saptandığı, bu şirketin ürün satışlarının gerçek olduğunun kabul edilemeyeceği ileri sürülerek ısrar hükmünün bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar vergi mahkemesi ısrar kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: İleri sürülen iddialar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden vergi dairesi temyiz isteminin reddine ve Danıştay bozma kararındaki düşünceme uygun bulunan vergi mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davacının … Limited Şirketinden alımlarına ilişkin katma değer vergisi indirimleri kabul edilmeyerek adına salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin kaldırılması yolundaki ilk karar hükmünde ısrar edilmiş, kararın bu husustaki hüküm fıkrası vergi dairesi müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan … Vergi Dairesi Müdürlüğünün 3.10.1997 gün ve 15117 sayılı yazısından; … Limited Şirketinin 1990 yılına ilişkin işlemlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen … ve … sayılı inceleme raporlarına dayanılarak adına salınan kaçakçılık cezalı gelir (stopaj) vergisi ve katma değer vergisinin uyuşmazlık yaratılmaksızın kesinleştiği anlaşılmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinde, yükümlülerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükme bağlanmıştır.
Davacı şirketin ihracat standartlarına uygun, elenip ayrılmış ve çuvallanmış nohutu çeşitli firmalardan satın alarak ihraç etmesi, yükümlüye mal satan firmalardan biri olan … Limited Şirketinin de 1990 yılı ürün alımları irdelenerek adına salınan katma değer vergisinin ihtilafsız kesinleşmiş olması karşısında davacının … Limited Şirketinden alımlarına ilişkin katma değer vergisi indirimlerinin kabulü ve tarhiyatın bu alışlarla ilgili kısmının kaldırılması yolundaki ısrar hükmünde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu nedenle temyiz isteminin reddine, 25.9.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.