Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1998/426 E. 1999/358 K. 25.06.1999 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1998/426 E.  ,  1999/358 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 1998/426
Karar No: 1999/358

Temyiz Eden: … Vergi Dairesi Müdürlüğü
Karşı Taraf: … Limited Şirketi

İstemin Özeti: Kimyevi gübre bayii olan davacının 1993 yılında beyan ettiği gayrısafi kazancın ortalama kar haddi esasına göre düşük bulunması nedeniyle adına ikmalen gelir vergisi, geçici vergi ve ekonomik denge vergisi salınmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen … Vergi Mahkemesi… günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla tarhiyatı kaldırmıştır.
Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesi, 5.5.1998 günlü, E:1996/6955, K:1998/1559 sayılı kararıyla; gayrısafi kazançtaki düşüklüğün izah edilmiş sayılması için satışların tamamının gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine faturalı olarak yapılması, faturaların 213 sayılı Vergi Usul Kanununun fatura düzenine ilişkin hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi ve karşıt incelemeye elverişli bulunması gerektiği, amillerince belirlenen kar oranına göre kazanç beyan etmek durumunda olan davacının, satış yaptığı çiftçilerin gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olduğunu ve
faturaların karşıt incelemeye elverişli bulunduğunu ıspat etmesi gerektiği, ispat külfeti tersine çevrilerek, çiftçilere yapılan satışların faturalı olmasının yanında, bu faturaların karşıt incelemeye elverişli olmadığı yolunda idarece yapılmış bir tespit bulunmadığından söz edilerek tarhiyatın kaldırılmasına ilişkin vergi mahkemesi kararında yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan … Vergi Mahkemesi, … günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla; Davacının tarh dönemine ait tüm alış ve satışlarının faturalı olduğu, bu faturalara dayanılarak Devletten destekleme aldıklarını iddia eden davacının bu iddialarını geçersiz kılacak hiçbir tespit ve araştırma yapılmadan izah sebebi yerinde görülmeyerek ikmalen yapılan tarhiyatın hukuka uygun bulunmadığı, Türkiye Zirai Donatım Kurumunun peşin satışlarda % 8, vadeli satışlarda % 4 kar marjı belirlediğinin bildirildiği, davacı şirketin satışlarının ne kadarının vadeli ne kadarının peşin olduğu yolunda bir inceleme de yapılmadığı gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir.
Direnme kararı vergi dairesi müdürlüğü tarafından temyiz edilmiş, % 8 bayi kar oranı dikkate alınarak yapılan tarhiyatın yasaya uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden istemin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davacının 1993 takvim yılında beyan ettiği gayrısafi kazancın, üretici firmanın belirlediği kar oranına göre beyanı gerekenden düşük bulunması nedeniyle uygulanan tarhiyatın kaldırılması yolundaki ısrar kararı temyiz edilmiştir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun vergilendirme döneminde yürürlükte bulunan 111 inci maddesinin birinci fıkrasında; kısmen veya tamamen perakende satış yapan ticaret erbabı ile imalatçıların gösterdikleri gayrısafi kazançlar, Vergi Usul Kanununa göre tespit olunan ortalama kar hadlerinin perakende satılan emtianın maliyet bedeline uygulanması suretiyle bulunacak miktarlara göre düşük olduğu takdirde, beyan edilen gayrısafi kazançlar yerine, bu suretle bulunan miktarların ikmalen vergi tarhına esas alınması kabul edilmiş, üçüncü fıkrasında ise bu maddeye göre tarhiyat yapılabilmesi için tespit edilen gayrısafi kazanç
düşüklüğü nedeniyle mükellefin verdiği izahatın yeterli görülmemesinin şart olduğu kurala bağlanmıştır.
Vergi Usul Kanununa göre belirlenerek 30.4.1992 günlü ve 21214 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ortalama Kar Haddi Cetvelinin 5132 nci pozisyonunda, kimyasal gübre alım satımı için % 12 kar haddi belirlenmiş ve parantez içinde, kar oranının resmi kuruluşlarca veya amillerince belirlenmesi halinde cetvelde yer alan oranın değil, belirlenen bu oranın uygulanması öngörülmüştür.
Dosyadaki izaha çağırı ve yanıt yazılarıyla diğer belgelerden; … Anonim Şirketinin bayii olan davacının 1993 yılında satışını yaptığı kimyevi gübrenin maliyet bedeline ortalama kar haddi oranı uygulanarak bulunan gayrisafi kazanca göre beyanında görülen düşüklüğün açıklanmasının istendiği, izah dilekçesinde ise satışların bayi sıfatıyla ve belirlenen kar oranı üzerinden kısmen çiftçilere, kısmen gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine yapıldığı belirtilerek bu satışlara ait 79 faturanın eklendiği, tüm satışların faturalı olduğunun açıklandığı, bu izah kısmen yeterli görülerek kimyevi gübre satışı yapan bayiler için … Anonim Şirketinin % 5 – % 8, T.Zirai Donatım Kurumunun ise % 8 kar oranı bildirimleri dikkate alınarak çiftçilere yapılan satışlara % 8 kar oranı üzerinden dava konusu tarhiyatın uygulandığı anlaşılmaktadır.
Tüm satışları faturalı olan davacının ticaretini yaptığı emtianın türü ve bayisi olduğu kurum tarafından belirlenen fiyatların azami satış fiyatı olduğu dikkate alındığında tarhiyatın kaldırılması yolundaki kararda hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine, 25.6.1999 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

X – K A R Ş I O Y
Israr kararının; Danıştay Üçüncü Dairesinin 5.5.1998 günlü, E:1996/6955, K:1998/1559 sayılı kararı doğrultusunda bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan karara katılmıyoruz.