Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1997/431 E. 1999/15 K. 08.01.1999 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1997/431 E.  ,  1999/15 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 1997/431
Karar No: 1999/15

Temyiz Eden: …
Karşı Taraf: … Vergi Dairesi Müdürlüğü

İstemin Özeti: Akaryakıt ve oto lastik bayiliği yapan yükümlünün işyerinde 25.10.1994 tarihinde çıkan yangın sonucu defter ve belgelerinin yandığını idareye bildirerek, 1.1.1994-25.10.1994 dönemine ilişkin kazancının takdirini istemesi üzerine 20.11.1995 günlü rapordaki verilere göre tarhiyat öncesi uzlaşılan gelir vergisine uygulanan gecikme faizine karşı dava açılmıştır.
Tahakkuka karşı açılan davayı inceleyen … Vergi Mahkemesi, … günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla; inceleme sonucunda saptanan ve tarhiyat öncesi uzlaşılan vergi miktarı üzerinden gecikme faizi istenmesinin, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun Ek 11 ve 112 nci maddelerine uygun bulunduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Yükümlünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi, 5.5.1997 günlü, E:1996/5484, K:1997/1399 sayılı kararıyla; davacının işyerinin 25.10.1994 tarihinde yanması üzerine 3.11.1994 tarihli dilekçesiyle defter ve belgelerinin zayi olduğunu bildirdiği, idarece 21.11.1994 tarihli sevk fişi ile dönem matrahının takdiri için takdir komisyonuna başvurulduğu, davacının da 25.11.1994 tarihli dilekçe ile aynı döneme ait kazancın takdirini istediği, takdir komisyonunca olayın inceleme elemanına aktarıldığı, incelemenin 20.11.1995 tarihinde sonuçlandırıldığı ve matrahın belirlendiği, davacının gelir vergisi beyannamesini yasal süre içinde vererek yangın tarihinden 31.12.1994 tarihine kadar olan döneme ait kazancını beyan ettiği, inceleme elemanınca belirlenen matrahın ikmalen yada resen idarece belirlenen matrah olmadığı, zorunlu bir sebebe bağlı olarak davacının talebi üzerine belirlenmiş bir matrah olduğu, bu matrahın takdir komisyonunca takdiri yerine inceleme elemanınca tayin olunmasının sonucu değiştirmeyeceği, resen takdir sebebinin varsayıma dayalı olduğu, uzlaşılan verginin, Vergi Usul Kanununun Ek 1 ve Ek 11 inci maddeleriyle 112 nci maddede öngörülen nitelikte tarha konu olmadığı, bu vergi üzerinden gecikme faizi hesaplanamayacağı gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozmaya uymayan … Vergi Mahkemesi, … günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla; davacının dönem matrahının takdiri için yaptığı başvurunun idarece yapılan tarhiyatın resen tarh edilmiş olma niteliğini değiştirmeyeceği, defter ve belgelerin yandığından bahisle inceleme elemanına ibraz edilememesinin resen takdir nedeni olduğu gerekçesiyle ilk kararında ısrar etmiştir.
Israr kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiş ve tarhiyatın kendi talebi üzerine yapıldığı, takdir komisyonunda geçen süre için kendisinden tarhiyat öncesi uzlaşma hükümlerine göre gecikme faizi istenmesinin yasal olmadığı ileri sürülerek bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi: Gecikme faizi istenmesine neden olan ve tarhiyat öncesi uzlaşmaya konu edilen vergi, Vergi Usul Kanununun 112 nci maddesinde sözü edilen, ikmalen ve resen yada idarece tarha konu bir matraha dayalı olmayıp, davacının işyerinde meydana gelen yangını müteakip ve ilgili dönem beyannamesini vermesinden çok önce davalı idareden takdirini talep ettiği matrahtır. Yangının meydana geldiği tarihten yıl sonuna kadar geçen süreye ait beyannamesini vererek vergisini ödemiştir.
Matrahın belirlenmesi sırasında inceleme aşamasında geçen süre için gecikme faizi istenmesi 112 nci maddenin amaçladığı gecikme faizi olmadığından vergi mahkemesi ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen ısrar kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Akaryakıt ve oto lastiği bayiliği yapan yükümlünün, defter ve belgelerinin, işyerinde 25.10.1994 gününde meydana gelen yangında yandığını belirterek 1994 yılına ilişkin gelir vergisi matrahının belirlenmesi istemi üzerine resen takdir yoluyla belirlenen matrah üzerinden tarhiyat öncesi uzlaşılan vergilerin ödendiği tarihe kadar geçen süre için istenen gecikme faizine karşı açılan davayı reddeden vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Uzlaşmanın Mevzuu” başlıklı Ek 1 inci maddesinde, resen yada ikmalen tarh edilen vergilerle bunlara ilişkin vergi cezalarının tahakkuk edecek miktarları mevzuunda, idarenin maddede yazılı hükümler dairesince mükellefler veya cezaya muhatap olanlarla uzlaşabileceği belirtilmiş, Ek 11 inci maddesinde de Maliye Bakanlığının inceleme raporuna dayanılarak salınacak vergi ve kesilecek cezalarda tarhiyat öncesi uzlaşma yapılmasına izin verebileceği, bu suretle uzlaşılan vergi miktarı üzerinden bu Kanunun 112 nci maddesine göre gecikme faizi hesaplanacağı kurala bağlanmıştır. 112 nci maddede ise ikmalen, resen veya idarece tarh edilen vergilerin ödeme zamanları belirtildikten sonra bu vergilerin dava konusu yapılmadan veya ihtilaf yaratılarak yada uzlaşılarak ödenmesi halinde uygulanacak gecikme faizinin tatbik süresi düzenlenmiş, sondan önceki fıkrada uzlaşılan vergilere ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden başlayarak, uzlaşma tutanağının imzalandığı tarihe kadar gecikme faizi uygulanması kabul edilmiştir.
Yükümlünün işyerinde 25.10.1994 tarihinde meydana gelen yangında dönem defter ve belgelerinin yandığı Asliye Hukuk Mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu verilen raporla tespit ettirilmiş, 3.11.1994 tarihli dilekçe ile bu husus idareye bildirilmiş, idarece 21.11.1994 tarihli sevk fişi ile matrahın resen takdiri için takdir komisyonuna başvurulmuş, 25.11.1994 tarihli dilekçe ile yükümlü de dönem kazancının takdirini istemiştir. Bununla birlikte yükümlü, 1994 yılı beyannamesiyle 25.10.1994-31.12.1994 dönemine ilişkin kazancını beyanname verme süresi içinde beyan etmiştir.
Takdir komisyonunca yükümlünün 1.1.1994 – 25.10.1994 dönemi kazancının belirlenmesi için olay inceleme elemanına aktarılmış ve inceleme 20.11.1995 tarihinde sonuçlandırılarak vergi inceleme raporu düzenlenmiştir. Tarhiyat öncesi uzlaşılan vergiler bu rapora dayanmaktadır.
Uzlaşılan vergilerde gecikme faizi verginin ikmalen, resen veya idarece tarhı halinde uygulanabilir. Olayda tarhiyat öncesi uzlaşılan vergi ise ikmalen, resen veya idarece tarh edilmiş bir vergi olmadığından gecikme faizi uygulanmasına olanak bulunmamaktadır.
Bu nedenle yükümlünün temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin, … günlü ve E: …, K: …sayılı ısrar kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, 8.1.1999 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

X – K A R Ş I O Y
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği görüşü ile karara katılmıyoruz.