Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1997/406 E. 1998/283 K. 23.10.1998 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1997/406 E.  ,  1998/283 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 1997/406
Karar No: 1998/283

Temyiz Eden: … Anonim Şirketi
Vekili: …
Karşı Taraf: … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü
Vekili: …

İstemin Özeti: … Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünce yürürlüğe konulan atık su tarifesinin iptali ile bu tarifeye dayanılarak düzenlenen tahakkuk ihbarnamesi ile 4.3.1994-3.5.1994 dönemi için istenen atık su bedelinin kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
Davayı inceleyen … Vergi Mahkemesi, atık su bedeline karşı açılan davaların adli yargı yerinde görüleceği gerekçesiyle atık su bedelinin kaldırılmasına ilişkin istemin reddine, tarife kararının iptaline ilişkin kısmın ise idare mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görev yönünden reddine karar vermiştir.
Yükümlünün temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 8.11.1995 günlü ve K:1995/2869 sayılı kararıyla; yükümlü şirketten atık sudan dolayı istenen meblağ 1.1.1994 tarihinden geçerli olmak üzere çevre temizlik vergisi kapsamına dahil edildiğine göre bu vergi hakkında açılan davanın, 2576 sayılı Yasanın 6 ncı maddesi uyarınca vergi mahkemesince karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan … Vergi Mahkemesi, … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; atık su bedelinin abonman sözleşmesine dayalı olduğu, bu tür sözleşmelerden doğan ihtilaflarda adli yargı mahkemelerinin görevli olduğu, uyuşmazlık mahkemesi kararlarının bu doğrultuda bulunduğu, tarife iptali isteminin ise idare mahkemelerinin görev alanında bulunduğu gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir.
Direnme kararı yükümlü şirket tarafından temyiz edilmiş, 1.1.1994 tarihinden itibaren atık su bedelinin çevre temizlik vergisi kapsamına alındığı, atık su tarifesinin vergi ile ilgili olduğu ileri sürülerek ısrar kararının bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi: 2464 sayılı Kanunun Mükerrer 44 üncü maddesinin 10 uncu bendi atık su bedelinin çevre temizlik vergisi olduğunu ve tarh ve tahakkuk şeklini düzenlemiş ve bu hüküm 1.1.1994 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir. Uyuşmazlık konusu olayda istenen atık su bedeli düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki dönemlere ait olduğundan vergi mahkemesince karara bağlanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’ün Düşüncesi: Uyuşmazlık, atık su bedeli ile bunun dayanağını teşkil eden tarife kararının iptali istemiyle açılan davayı görev yönünden reddeden Vergi Mahkemesi kararının, Danıştay 9. Dairesince bozulması üzerine, bozma kararına uymayarak, ilk kararında ısrar eden Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteminden doğmuştur.
24.7.1993 gün ve 21647 sayılı Resmi gazetede yayınlanan ve 2464 sayılı Belediye gelirleri kanununa 3914 sayılı kanunla eklenen mükerrer 44. maddede, Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan ve Belediyelerin katı atık toplama ile kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan konut, işyeri ve diğer şekillerde kullanılan binaların çevre temizlik vergisine tabi olduğu açıklandıktan sonra, Belediyelerin, atık su ile ilgili olarak da, katı atıklarla ilgili tarifede yer alan bina guruplarını topluca veya ayrı ayrı dikkate almak suretiyle ve su tüketim bedelini aşmamak üzere meclislerince belirlenecek miktarda çevre temizlik vergisi alacakları, atık su ile ilgili çevre temizlik vergisinin su tüketim bedeli ile birlikte tarh ve tahakkuk etmiş sayılacağı ve bu bedelle birlikte tahsil edileceği, su ve kanalizasyon hizmetleri ayrı bir kanunla düzenlenmiş bulunan Belediyelerde ise, atık su bedellerinin tahsiline ilişkin uygulamanın kendi kanunlarındaki hükümlere tabi olduğu belirtilmiş olup, aynı maddenin 7.fıkrası uyarıncada Çevre Temizlik Vergisi tarifesinde yer alan bina gruplarının tayin ve tesbitine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı 31.12.1993 gün ve 21805 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.
Bakanlar Kurulunun söz konusu kararı, 1.1.1994 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiş ve bu tarihten itibaren de Çevre Temizlik Vergisi uygulamasına başlanılmış olduğundan, davalı idare tarafından yükümlü şirket adına tahakkuk ettirilen ve 4.3.1994-3.5.1994 dönemlerine ait bulunan Atık su bedelinin de, Çevre Temizlik Vergisi kapsamında incelenmesi gerekmektedir.
Bu durumda, yükümlü kurumun atık su bedeli ile bunun dayanağı tarife kararının iptali istemiyle açtığı davanın,2576 sayılı Yasanın 6.maddesi uyarınca Vergi Mahkemesince karara bağlanması gerekirken, görev yönünden reddedilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, yükümlü temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi ısrar kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık; yükümlü şirketin kendi mülkünden kendi imkanları ile elde ettiği ve kullandığı yeraltı suyundan dolayı davalı idare ile abonman sözleşmesi yapmaması üzerine 1994 Mart, Nisan ve Mayıs ayı için tahakkuk ettirilen ve istenen atık su bedeline ilişkin yazının ve dayanağı olan atık su tarifesinin iptali istemiyle açılan davayı, atık su bedelinin adli yargının görev alanında olduğu ve tarife iptalinin de idare mahkemesince çözümlenmesi gerektiğinden bahisle görev yönünden reddeden vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkin bulunmaktadır.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununa 24.7.1993 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 3914 sayılı Kanunla eklenen mükerrer 44 üncü maddede, Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan ve belediyelerin katı atık toplama ile kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan konut, işyeri ve diğer şekillerde kullanılan binaların çevre temizlik vergisine tabi olduğu açıklandıktan sonra, 12 nci fıkrada belediyelerin su tüketim bedelini aşmamak üzere meclislerince belirlenecek miktarda çevre temizlik vergisi almaları öngörülmüş ve bu verginin su tüketim bedeli ile birlikte tarh ve tahakkuk etmiş sayılması ve bu bedel ile birlikte tahsil edilmesi kabul edilmiştir. Maddenin 7 nci fıkrasında sözü geçen Çevre Temizlik Vergisi Tarifesinde yer alan bina gruplarının tesbitine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı, 31.12.1993 günlü Resmi Gazetede yayımlanmış ve Kararın 8 inci maddesinde 1.1.1994 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği açıklanarak, 1.1.1994 tarihinden itibaren çevre temizlik vergisi uygulanmasına başlanmıştır.
Olayda yükümlü şirketin kendi imkanları ile çıkardığı ve kullandıktan sonra …’ye ait kanallara verdiği ifade edilen atık sudan dolayı 1994 Mart, Nisan ve Mayıs dönemleri için istenen meblağ çevre temizlik vergisi olarak nitelendiğine göre bu vergi ve tarife kararlarının iptali istemiyle açılan davanın, 2576 sayılı Yasanın 6 ncı maddesi uyarınca vergi mahkemesince karara bağlanması gerekirken, 1.1.1994 tarihinden sonraki döneme isabet eden atık su bedelinin duyurulduğu su tüketim ihbarnamesi ve dayanağı olan tarifeye karşı açılan davanın adli yargı yeri ve idare mahkemesince çözümlenmesi gerektiğinden bahisle reddedilmesi yasaya uygun düşmemiştir.
Bu nedenle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin, … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, 23.10.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.