Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1997/330 E. 1998/219 K. 25.09.1998 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1997/330 E.  ,  1998/219 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 1997/330
Karar No: 1998/219

Temyiz Eden: … Vergi Dairesi Müdürlüğü
Karşı Taraf: …

İstemin Özeti: Çeşitli tarihlerde yapılan denetimlerde, belge düzenine uymadığı üç kez saptanan davacıya, işyerinin işlemin tebliğ tarihinden başlayarak üç gün kapatılacağı duyurulmuştur. Vergi mahkemesinde dava açan yükümlü, işyeri kapatma cezasına ilişkin işlemin iptalini istemiştir.
Davayı inceleyen … Vergi Mahkemesi, … günlü ve E: …, K:… sayılı kararıyla; işyerinin kapatılmasına dayanak teşkil eden 30.10.1995 tarihli tutanağa istinaden kesilen özel usulsüzlük cezasının 24.11.1995 tarihinde davacıya tebliğ edildiği ve henüz kesinleşmediğinin anlaşıldığı, bu nedenle işyeri kapatma cezası için geçerli tüm unsurların oluşmadığı gerekçesiyle işlemi iptal etmiştir.
Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesi, 18.2.1997 günlü ve E:1996/3459, K:1997/503 sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 354 üncü maddesinde 353 üncü maddenin 1 inci ve 2 nci bentlerinde yazılı belgelerin düzenlenmediğinin veya kullanılmadığının üç kez tespitinin arandığı, açılan davalarda daha önce kesinleşen belge düzenlememe veya bulundurmama fiillerinin bu aşamada incelenmesinin olanaksız olduğu, olayda işyeri kapatma cezası uygulanmasına neden olan üç ayrı tarihte yapılan tespitler üzerine özel usulsüzlük cezaları kesildiği anlaşıldığından ilk iki tespite dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezasının kesinleştiği, üçüncü tespite dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezasının ise dava konusu yapılıp
yapılmadığı anlaşılamadığından mahkemece bu cezaya karşı dava açılıp açılmadığı açılmışsa sonucu araştırılmadan verilen kararda hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle işlemin iptali yolunda verilen kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan … Vergi Mahkemesi … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; işyerinin kapatılmasına dayanak teşkil eden tespitlerden üçüncüsüne ilişkin özel usulsüzlük cezası 24.11.1995 tarihinde tebliğ edildiği halde bu ceza kesinleşmeden, dava açma süresi içinde ve 21.12.1995 tarihinde işyeri kapatma işleminin uygulanmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir.
Direnme kararı vergi dairesi müdürlüğü tarafından temyiz edilmiş ve üçüncü tespit üzerine kesilen özel usulsüzlük cezası kesinleştiği halde dava açma süresinin bitmediğinden bahisle davanın kabulü yolunda verilen kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar direnme kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi: Vergi Mahkemesinin,işyerinin kapatılmasıyla ilgili kararının,noksan incelemeye göre verildiğinden bahisle bozulmasıyla ilgili Danıştay 3.Dairesi kararının,usul ve esas yönlerden idare hukuku ilke ve prensipleri gözönüne alınarak verilmiş olunması karşısında; ısrar kararının bozulmasına karar verilmesi gerekeceği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
1995 yılında üç kez belge düzenine uymadığı yolunda düzenlenen tutanaklara dayanılarak davacının işyerinin kapatılmasına ilişkin işlemi hukuka aykırı görerek işyeri kapatma cezasını kaldıran vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununa 3239 sayılı Kanunun 27 nci maddesiyle eklenen mükerrer 354 üncü maddesinin 1 inci fıkrasında; yetkililerce, 353 üncü maddenin 1 ve 2 numaralı bentlerinde yazılı belgelerin kullanılmadığı veya bulundurulmadığının bir takvim yılı içinde üç ayrı kez tespiti halinde mükelleflerin işyerlerinin, Maliye Bakanlığı kararı ile bir haftaya kadar kapatılabileceği kabul edilmiş, üçüncü fıkrasında ise işyeri kapatma cezasının uygulanabilmesi için birinci fıkrada belirtilen belgelerin kullanılmadığı veya bulundurulmadığının ikinci kez tespiti üzerine yükümlünün bir yazı ile uyarılması ve tekerrürü halinde işyeri kapatma cezası uygulanacağının duyurulmuş olması önkoşuluna yer verilmiştir.
Belirtilen kural karşısında; yargı yerlerince aynı tespitlere göre kesilen özel usulsüzlük cezasının tespitin yetersizliği nedeniyle kaldırılmış olması hali dışında, belge kullanmama veya bulundurmama eyleminin üç kez tespit edilmesinin işyeri kapatma cezası uygulanmasına yeterli olduğu, bu tutanaklara dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezalarının dava konusu edilip edilmemesinin, işyeri kapatma cezasına herhangi bir etkisinin bulunmadığı sonucuna varılmaktadır. Dolayısıyla aynı eylemler nedeniyle yükümlüler adına özel usulsüzlük cezaları kesilmiş olup da bu cezaların dava konusu edilmediği veya açılan davaların reddedildiği durumlarda, işyeri kapatma cezasına karşı açılan davaların, eylemlerin saptandığı tutanakların bu cezaya dayanak yapılabilecek nitelik taşıyıp taşımadıklarının incelenmesinden sonra sonuçlandırılması gerekmektedir. Nitekim davacı adına kesilen özel usulsüzlük cezaların dava konusu yapılmadığı, vergi dairesi temyiz dilekçesinden anlaşılmakta olup, 30.10.1995 tarihli tutanağa dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezası 24.11.1995 tarihinde tebliğ edilerek dava açma süresi dolmadan 21.12.1995 gününde uygulanan işyeri kapatma cezasına dayanak alınan tespitlerin irdelenmesi gerekeceği tabiidir.
Dosyada bulunan ve işyeri kapatma cezasına dayanak yapılan tespitlere ilişkin tutanaklardan birinde faturaya tarih yazılmadığı saptanmıştır.
Faturaya tarih yazılmaması, faturanın düzenlenmemiş sayılmasını gerektirmeyen şekli eksikliklerdendir. Kaldı ki tarihin, yasal defter ve belgeler ile fatura dip koçanının incelenmesi sonucunda da saptanması mümkündür.
İşyeri kapatma cesanının kaldırılması yolundaki ısrar kararında bu nedenlerle hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz isteminin reddine, 25.9.1998 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

X – K A R Ş I O Y
Israr kararının Danıştay Üçüncü Dairesinin K:1997/503 sayılı kararında yer alan esaslar doğrultusunda bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan karara katılmıyoruz.

XX – K A R Ş I O Y
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında, bu Kanunla veya Maliye Bakanlığının yetkili kılındığı konularda yaptığı düzenlemelerle kullanma zorunluluğu getirilen belgelerde zorunlu bilgilerin bulunmamasının belgenin hiç düzenlenmemiş sayılmasını gerektireceği; aynı Kanunun 230 uncu maddesinde de, faturada, düzenleme tarihinin, düzenleyenin adının, varsa ticaret ünvanı ile iş adresinin, bağlı bulunduğu vergi dairesinin ve hesap numarasının; müşterinin adının, ticaret ünvanı ve adresinin, varsa vergi dairesi ve hesap numarasının bulunmasının zorunlu olduğu; irsaliyelerde de, bu bilgilerin bulunması gerektiği açıklanmıştır.
Bu düzenlemeler karşısında; düzenleme tarihini taşımayan faturanın hiç düzenlenmemiş sayılması zorunludur.
İşyeri kapatma cezasının kaldırılması yolundaki ısrar kararının bozulması gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.