Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1996/64 E. 1996/121 K. 22.03.1996 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1996/64 E.  ,  1996/121 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 1996/64
Karar No: 1996/121

Temyiz Eden: …Vergi Dairesi Başkanlığı
Karşı Taraf: … .A.Ş.
Vekili: …

İstemin Özeti: Yükümlü şirketçe 1989 yılına ait defterlerinin su baskınına uğradığı öne sürülerek incelemeye ibraz edilmemesi üzerine indirim konusu yaptığı katma değer vergilerinin kabul edilmeyeceği hususunda düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak adına aynı yılın Ağustos dönemi için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen … Vergi Mahkemesi … gün ve E: …, K: … sayılı kararıyla; inceleme raporunda defterlerin okunamaz durumda olması nedeniyle 1989 yılına ait katma değer vergisi matrahlarının, 1988 ve 1989 yılları kurumlar vergisi beyannamelerine ekli bilançolarda gösterilen ve yapımı üstlenilen taahhüde bağlı işler için yapılan harcama tutarları esas alınarak hesaplandığı, bu harcamaların birden fazla yıla yayılan inşaat işine ait olması ve yıldan yıla devretmesi sebebiyle 1990 yılına kaymış olabileceği, inceleme elemanınca şirketin 1990 yılı hesapları da incelenmek suretiyle gerçek durumun ortaya çıkarılması olanaklı iken bu yola gidilmediği, bu nedenle sağlıklı bir incelemeye dayandırılmadan yapılan takdir ve tarhiyatta yasaya uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle cezalı tarhiyat kaldırılmıştır.
Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Onbirinci Dairesi 18.5.1995 gün ve E:1995/1821, K:1995/1538 sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30 uncu maddesinde resen vergi tarhının tanımlandığı, 3065sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1-a ile 34/1 inci maddesi hükümleri karşısında katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için indirim konusu yapılacak verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve söz konusu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerektiği, olayda, uyuşmazlık dönemine ait defter ve belgelerin yükümlü şirketçe incelemeye ibraz edilmediği sabit olduğundan resen takdir nedeninin bulunduğu, dosyanın incelenmesinden, defter ve belgelerin su baskınına uğradığının tesbiti için mahkemeye başvurulduğu anlaşılmakta olup, mahkemece konunun bilirkişiye sevk edilmesi ve sadece bilirkişi raporu düzenlenmiş olması olayın mücbir sebep kapsamında değerlendirilmesini gerektirmeyeceği, ancak, defter ve belgelerin su baskınına uğramış olmasının da ispat ve ibraz yükümlülüğünü ortadan kaldırmaya dayanak sayılabilecek hukuki bir neden olarak düşünülemeyeceği, zira ticari icaplara göre emtia satın aldığı kişi veya kuruluşları tanımak ve bilmek durumundaki alıcının, gerekli girişimleri yaparak emtia alımına ilişkin belgelerin mevcudiyetini ispat olanağına her zaman sahip bulunduğu, bu durumda, ispat külfeti kendisine düşen yükümlüler tarafından ibraz edilebilen fatura ve benzeri vesikalara ilişkin katma değer vergisinin indirim konusu yapılabileceği, aksi halde indirimlerin kabul edilmeyeceği, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesi halinde somut bir belgeye dayandırılmadan indirim konusu yapılan katma değer vergisinin varlığını kabulün yazılı belge sisteminin amacına uygun düşmeyeceği, tarhiyatın onanması gerekirken, kaldırılmasında isabet görülmediği gerekçesiyle mahkeme kararını bozmuştur.
Bozma kararına uymayan … Vergi Mahkemesi … gün ve E: …, K: … sayılı kararıyla; davacı şirketin ihtilaflı yıl defter ve belgelerinin su basması nedeniyle okunamaz durumda olduğunun bilirkişi raporuyla tespitli olduğu, bu rapora göre 1989 yılına ilişkin 13 klasör belge mevcut olup, bu kadar belgenin kimlerden ve hangi tarihlerde alındığının hatırlanarak hepsinin yeniden temininin imkansız olduğu, davalı idarece ve inceleme elemanınca defter ve belgelerin kasıtlı olarak ıslatıldığının iddia ve ispat edilmediği, inceleme elemanınca, mahkeme kararı ve bilirkişi raporu kendisine ibraz edildiğinde, ıslatılmış da olsa defter ve belgeleri isteyerek elde edebileceği ipuçlarına göre incelemeyi derinleştirmesi veya davacıya emtia satın aldığı kişi veya kuruluşlar nezdinde girişimde bulunarak emtia alımına ilişkin belgelerin mevcudiyetini kanıtlayabilmesi için yeterli bir süre vermesi mümkün iken bunun yapılmadığı, öte yandan, indirilebilir katma değer vergisinin sağlıklı bir şekilde tespitinin ancak, alış belgeleriyle, emtia hesabının irdelenmesiyle mümkün olduğu, inceleme elemanının kar-zarar tabloları ve bilançolardan yararlanarak, indirilebilir katma değer vergisini hesaplamaya çalışmasının gerçek durumu yansıtmayacağı, bu nedenle, söz konusu yöntemle bulunan vergi farkının doğru olduğunu kabul etmeye de imkan bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile cezalı tarhiyatın kaldırılması yolundaki kararında direnmiştir.
Israr kararı vergi dairesi başkanlığı tarafından temyiz edilmiş ved avacıya emtia alımına ilişkin belgelerin mevcudiyetini kanıtlaması için yeterli sürenin verildiği, alış belgeleri olmadan varmış gibi değerlendirilerek hesaplama yapılamayacağı, tarhiyata ait matrah farkının kar-zarar cetvellerinin incelenmesiyle bulunduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi: Olayda, uyuşmazlık dönemine ait defter ve belgelerin yükümlü şirketçe incelemeye ibraz edilmediği anlaşılmakta olup, resen takdire gidilmesi yerindedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 29 uncu ve 34 üncü madde hükümleri uyarınca, katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, indirim konusu yapılacak verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve söz konusu belgelerin yasal defterlere işlenmiş olması gerekmektedir.
Bu durumda, somut bir belgeye dayandırılmadan indirim konusu yapılan katma değer vergisinin kabul edilmesi anılan yasa maddelerine aykırı olacağından yapılan tarhiyatta isabetsizlik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen ısrar kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi ısrar kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
1989 yılına ait defterlerin su baskınına uğradığı öne sürülerek incelemeye ibraz edilmemesi üzerine indirim konusu yapılan katma değer vergilerinin kabul edilemeyeceği hususunda düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak yükümlü adına aynı yılın Ağustos dönemi için salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisini kaldıran vergi mahkemesi direnme kararı vergi dairesi başkanlığı tarafından temyiz edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30. maddesinde “resen vergi tarhı” tanımlanmış, aynı maddenin 3. bendinde, bu kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmının tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemiş olması halinde maddi delillerin bulunmadığının kabul edileceği belirtilmiştir. Maddede, defter ve belgelerin hangi nedenle olursa olsun ibraz edilmemesi resen takdir sebebi sayılmıştır. Dönem defter ve belgelerini inceleme elemanına ibrazetmeyen Kurum hakkında resen takdire başvurulmasında bu nedenle yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığın esası, defter ve belgelerini su baskınına uğradığı için sunmayan Kurumun katma değer vergisi indirimlerinin hangi koşullarla kabul edilebileceği ile ilgilidir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29. maddesinin 1/a bendinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisinden, kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, aynı Kanunun 34. maddesinin 1. bendinde, yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Bu hükümler karşısında, katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için indirim konusu yapılacak verginin, fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve söz konusu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir. Öngörülen bu koşullarla, vergilendirmede belge düzeninin yerleştirilmesi amaçlanmıştır.
Dosyadaki belgelerin incelenmesinden; vergisi uyuşmazlığa konu olan yıla ilişkin defter ve belgeleri inceleme elemanının 4.6.1991 günlü ve … sayılı yazısı ile istenen Kurumun, 19.6.1991 günlü bir yazıya … Sulh Hukuk Hakimliğince 12.6.1991 gününde düzenlenen D. … sayılı tensip tutanağı ile bilirkişi raporunu ekleyerek inceleme elemanına gönderdiği, bilirkişi raporunda ise Kurumun; …, …, … Caddesi, … Sokak’taki deposunu, binanın üst katındaki bir dairede şehir suyu musluklarının açık bırakılmasından dolayı 9.6.1991 gününde su bastığı, depoda bulunan defter ve belgelerin ıslanmış ve yarı okunamaz hale geldiğinin saptandığı görülmektedir. Yükümlünün inceleme elemanına gönderdiği 19.6.1991 günlü yazının düzenlendiği tarihte henüz … Sulh Hukuk Hakimliğince söz konusu dosya üzerinde tesbit kararı verilmediği anlaşılmaktadır. Ancak, Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca temin edilerek dosyaya sunulmuş bir zayi belgesi de bulunmamaktadır.
Türk Ticaret Kanununun 68 inci maddesinin son fıkrası uyarınca alınmış bir zayi belgesi bulunduğu takdirde yükümlüden, defter ve belgelerini ibraz ederek alış belgelerini defterlerine kaydettiğini belgelemesi beklenemezse de böyle bir belgenin varlığı, katma değer vergisi indirimleri kabul edilmeyen yükümlüyü, indirim uygulama koşullarından ikincisi olan, “indirim konusu yapılan vergilerin alış belgelerinde ayrıca gösterilmiş olması”nı kanıtlama yükünden kurtarmayacağından, kendisine mal ve hizmet sağlayan kişi ve kuruluşlardan temin edilerek yükümlü tarafından inceleme elemanına veya mahkemeye sunulabilen alış belgelerinde gösterilen vergilerin indirim konusu yapılabileceğinin kabulü gerekmektedir.
Defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesi halinde somut bir belgeye dayandırılmadan katma değer vergisi indiriminin kabul edilmesi, yazılı belge sisteminin amacına uygun düşmeyeceğinden, dava konusu tarhiyatın kaldırılmasında yasaya uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … gün ve E: …, K: … sayılı kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri hakkında hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 22.3.1996 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

X – K A R Ş I O Y
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenen mahkeme kararının dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte değildir.
Bu nedenle temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara karşıyız.