Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1994/41 E. 1995/54 K. 17.03.1995 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1994/41 E.  ,  1995/54 K.
Daire : VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Karar Yılı : 1995
Karar No : 54
Esas Yılı : 1994
Esas No : 41
Karar Tarihi : 17/03/995

İSTİSNA HADLERİNİ DÜŞÜREN BAKANLAR KURULU KARARINA GÖRE TAHAKKUK ETTİRİLEN VERGİ, BU KARARIN DANIŞTAYCA İPTALİ ÜZERİNE, İŞLEM SIRASINDA VERGİ HATASI YAPILDIĞI İDDİASIYLA DÜZELTME VE ŞİKAYET YOLUYLA İADE EDİLEMEYECEĞİ HK.

12.8.1991 günlü ve 91/2073 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının, 1991 yılı için daha önce % 16 olarak belirlenmiş olan sanayi ürünü ihracat istisnası oranının % 12’ye indirilmesine ilişkin kısmının Danıştay Dördüncü Dairesinin 29.4.1992 günlü ve 1992/1719 sayılı kararıyla iptali üzerine bu yeni istisna oranına göre beyan edilip ödenen vergi matrahının iadesi istemiyle yapılan düzeltme ve şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi 20.10.1993 günlü ve 1993/4909 sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 116 ve takip eden maddelerinde tanımlanan vergi hataları nedeniyle yapılan düzeltme ve şikayet başvurularının reddi üzerine açılan davaların “vergi tarhı” üzerine açılan vergi davasından konusu itibariyle farklı olduğu, vergi davasının konusu tarh işlemi olduğu halde vergi hatası iddiasıyla açılan davanın konusunu hata iddiasının reddi yolundaki idari işlem oluşturduğundan, bu tür davalarda vergilemede hata bulunup bulunmadığının incelenmesi gerektiği, Vergi Usul Kanununun 116.maddesinde vergi hatasının tanımlanarak, aynı Kanunun 118. maddesinin 3 numaralı bendinde “açık olarak vergi mevzuuna girmeyen veya vergiden müstesna bulunan gelir, servet, madde, kıymet, evrak ve işlemler üzerinden vergi istenmesi veya alınması” halinin mevzuda hata olarak vergilendirme hataları arasında sayıldığı, beyan üzerine yapılan vergilendirme işleminin o tarihte yürürlükte bulunan 91/2073 sayılı Kararname hükümlerine uygun yapıldığı, Kararname daha sonra Danıştay tarafından iptal edilince vergilendirmede hata bulunduğunun iddia edildiği, Kanundaki yetkiye dayanılarak Bakanlar Kurulunca yapılan düzenlemenin uygulanması gerekli bir idari işlem olduğunda kuşku bulunmadığı ve vergileme tarihinde bu Kararnameye uyulması zorunlu olduğundan, vergilemenin yapıldığı gün itibariyle “açıkça vergiden müstesna bulunan gelir üzerinden vergi alınması” halinin söz konusu olmadığı, Kararnamenin sonradan iptalinin beyan tarihinde hatalı olmayan vergilemenin hata iddiasıyla Vergi Usul Kanununun düzeltme hükümlerine göre incelenebilmesi sonucunu doğurmayacağı, bu hükümlerin özellikle de konunun ilgili olduğu Vergi Usul Kanununun 118.maddesinin 3 numaralı bendinin böyle bir uygulamaya imkan vermediği, Bakanlar Kurulu Kararının iptal edilmiş olmasının vergi tarhı üzerine açılan bir davada sonucu etkileyeceği düşünülebilir ise de, vergileme tarihinde hata oluşturmayan uygulama nedeniyle mücerret iptal kararından söz edilerek tahsil edilen vergilerin düzeltme yoluyla iadesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davayı reddetmiştir.
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi Kararın özet bölümünde yazılı Danıştay Dördüncü Dairesinin 20.10.1993 günlü ve 1993/4909 sayılı Kararı aynı gerekçe ve nedenlerle Kurulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen idialar Kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine karar verildi.