Vergi Dava Daireleri Kurulu 1993/75 E. , 1994/109 K.
Daire : VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Karar Yılı : 1994
Karar No : 109
Esas Yılı : 1993
Esas No : 75
Karar Tarihi : 11/02/994
VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ HESABINA İLETİLMEK ÜZERE … BANKASI ŞUBESİNE YATIRILAN PARININ GECİKMEYLE İLETİLMESİNDEN DOLAYI BANKA ADINA UYGULANAN GECİKME ZAMMINI İÇEREN ÖDEME EMRİNE KARŞI AÇILAN DAVANIN GÖRÜM VE ÇÖZÜM YERİNİN VERGİ MAHKEMELERİ OLMADIĞI HK.
… Malmüdürlüğüne iletilmek üzere müşteriden tahsil edilen Gelir (stapoj) Vergisi ve Damga Vergisinin üç ay gecikerek ileten … Bankası … Şube Müdürlüğü adına 6183 sayılı Yasanın 51 inci maddesine 3209 sayılı Yasayla eklenen fıkra uyarınca istenen gecikme zammı için ödeme emri düzenlenmiştir.
… Vergi Mahkemesi, Banka tarafından açılan davayı reddetmiş ve verilen bu karar temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesini ise Danıştay Onuncu Dairesi yapmıştır. Danıştay Onuncu Dairesi Kararıyla; Vergi Usul Kanununun 8 inci maddesi karşısında Banka şubesini vergi yükümlüsü veya sorumlusu olarak nitelemeye olanak bulunmadığı gibi ortada çözümü gereken bir vergi uyuşmazlığının da bulunmadığı, davanın görüm ve çözümünün 2576 sayılı Yasanın 6 nci maddesinde belirtilen türde olmaması nedeniyle idare mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma mararına uymayan Vergi Mahkemesi Kararında; 6183 sayılı Yasanın 41 inci maddesine göre tahsilatını (7) gün içinde Vergi Dairesine intikal ettirmesi gereken Bankanın bu zorunluluğa uymadığı, aynı maddenin beşinci fıkrasına göre davaya konu yapılan ödeme emrinin düzenlendiği, gecikme zammının ödeme emriyle istenmesi konusunda yasal bir düzenleme bulunmamakla beraber incelenen ödeme emrinin matbu metni altında dava süresinin (30) gün olduğu yolundaki açıklama karşısında, işlemde sonucu itibarıyla yasaya aykırılık bulunmadığı, gecikme zammı için ve 6183 sayılı Yasanın 41 inci maddesine dayanılarak düzenlenen ödeme emrine karşı açılan davanın görüm ve çözümünün Vergi Mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir.
2576 sayılı Yasanın 6 ncı maddesinde vergi mahkemelerinin çözmekle görevlendirildiği davalar, üç ayrı fıkrada düzenlenmiştir. Maddenin (b) fıkrasında, 6183 sayılı Yasanın uygulanmasına ilişkin davalar, aynı maddenin (a) fıkrasına giren konularla sınırlı olarak anılan mahkemele
rin görevlerinden sayılmıştır. Dolayısıyla, genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarıyla ilgili olmadıkça, 6183 sayılı Yasa uyarınca kurulan işlemlerin vergi mahkemeyerince yargısal denetime tabi tutulmasına olanak yoktur. … Bankası … Şube Müdürlüğünden 6183 sayılı Yasanın 41 inci maddesine dayanılarak ve asıl yükümlüsünden … Malmüdürlüğüne iletilmek üzere kabul edilen paranın, üç ay gecikmeyle gönderilmiş olması nedeniyle istenen gecikme zammının, genel bütçeye, il özel idaresi, belediye veya köy idaresine ait vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlerle hiç bir bağıntısının bulunmaması karşısında, salt hesabı yönünden yapılan ödemeyle ilgi kurulan gecikme zammına karşı açılan davanın görüm ve çözüm yeri, vergi mahkemesi değildir.
Bu nedenle Danıştay Onuncu Dairesinin K:1992/3126 sayılı bozma kararına uyulmaksızın verilen … Vergi Mahkemesinin … günlü ve … sayılı direnme kararının bozulmasına karar verildi.
KARŞI OY:
6183 sayılı Yasanın 41 inci maddesi uyarınca, Maliye Bakanlığının türlerini belirleyeceği amme alacakları, bankalar veya postaneler vasıta kılınarak ödenebilir. Amme alacağı; devletin, İl özel idarelerinin, belediyelerin yasalarda belirtilen istisnalar dışındaki her türlü alacağını kavrayan genel bir deyimdir. Olayımızda, bankaya yatıralan amme alacağı, tür olarak gelir vergisi ve damga vergisine ait bir ödemedir.
Vergi borçlusu süresinde ödeme görevini yerine getirmiştir ama, banka şubesi 41 inci maddede belirtilen 7 gün içinde bu parayı ilgili vergi dairesinin bulunduğu yerdeki banka hesabına aktarmamıştır. Bankadan yine 41 inci madde uyarınca gecikme zammı istenmesi, türü belli olmayan bir amme alacağının değil, ismen belli bir vergi alacağının vergi dairesi hesabına geç yatırılmasından kaynaklanmaktadır. Muhatabın vergi yükümlüsü değil, banka olması; işlemin vergi yasalarına değil, 6183 sayılı Yasaya dayanması bu gecikme zammının, vergi alacağıyla
bağlantılı olması gerçeğini değiştirmez.
2756 sayılı Yasanın 6 ncı maddesinin (a) ve (b) fıkraları hükmü gereğince görevli mahkeme vergi mahkemesidir.
Uyuşmazlığın idare mahkemesince çözümlenmesi gerektiğine ilişkin karara bu nedenle katılmıyoruz.