Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1991/84 E. 1992/125 K. 27.03.1992 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1991/84 E.  ,  1992/125 K.
Daire : VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Karar Yılı : 1992
Karar No : 125
Esas Yılı : 1991
Esas No : 84
Karar Tarihi : 27/03/992

TEŞVİK BELGESİNDEKİ ZORUNLU KOŞUL NEDENİYLE 3505 SAYILI KANUNUN YÜRÜRLÜĞÜNDEN SONRA SERMAYESİNİ YÜKSELTEN KURUMDAN TAHSİL EDİLEN DAMGA VERGİSİNİN, AYNI KANUNUN GEÇİCİ 2.MADDESİ UYARINCA İADESİ GEREKECEĞİ HK.

Tatil Köyü yatırımı için 17.7.1987 tarihinde yatırım teşvik belgesi alan Kurum, sermayesini yükseltmiş ve bu durumu 29.8.1989 günlü Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde duyurmuştur.
Vergi Dairesi Müdürlüğü, artırımla ilgili sözleşme değişikliği için Damga Vergisi ödenip ödenmediğini sormuş, Kurum bu yazıya karşılık, 3505 sayılı Kanunun Geçici 2.maddesi uyarınca söz konusu işlemin vergiden müstesna olduğunu belirtmişse de, tahakkuk fişi ile üç ay içinde ödenmesi istenen Damga Vergisini ihtirazi kayıtla ödemiş ve düzeltme yoluna başvurmuştur. Bu istemin reddi üzerine yaptığı şikayet başvurusuna yanıt alamamış, yasadan dolayı kurulmuş sayılan olumsuz işleme karşı dava açılmıştır.
Davayı inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi K:1991/1852 sayılı Kararında; 3505 sayılı Kanunun Geçici 2.maddesinde. ihracat veya döviz kazandırma taahhüdünde bulunulan ve yatırım teşvik belgesine bağlanmış yatırımlarla ilgili şirket kuruluşu ve sermaye artırımı işlemlerinin ve düzenlenen kağıtların, 31.12.1993 tarihine değin Damga Vergisinden müstesna tutulduğu, olayda sermaye artırımının, 3505 sayılı Kanunun yürürlüğünden sonra ve 29.8.1989 tarihinde yapıldığı, teşvik belgesindeki zorunlu şart nedeniyle sermaye artırımında bulunan yükümlü şirketten, bu işleminden dolayı Damga Vergisi tahsil edilen bu verginin iadesi gerektiği, başvuruya yanıt verilmemek suretiyle kurulan işlemin iptali, tahsil edilen verginin ret ve iadesine karar verilmiştir.
Karar, Maliye ve Gümrük Bakanlığı tarafından temyiz edilmektedir. Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi kararın özet bölümünde yazılı Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 1991/1852 sayılı Kararı aynı gerekçe ve nedenlerle Kurulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine karar verildi.