Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1989/8 E. 1989/38 K. 28.04.1989 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1989/8 E.  ,  1989/38 K.
Daire : VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Karar Yılı : 1989
Karar No : 38
Esas Yılı : 1989
Esas No : 8
Karar Tarihi : 28/04/989

İHALENİN YAPILMASINDAN ÖNCE TAHSİL DAİRESİ İŞLEMLERİNİN HUKUKA UYGUNLUK DENETİMİNİN, İDARİ YARGI YERLERİNDE YAPILACAĞI HK.

Dosyadaki belgelerin incelenmesinden; 15.12.1981 tarihinde ölen murisin paydaşı bulunduğu … Kollektif Şirketinin ölüm yılı ile sonraki iki yılın gelir vergisi borçlarının tahsilini sağlamak amacıyla, ölüm tarihi itibariyle miras şirketine intikal eden taşınmazın haczi sonucunda paraya çevrilmek üzere ihaleye çıkarıldığının öğrenildiği ihale gününde ve ihale yapılmadan önce açılan davaya ait dilekçede; ihalenin yapılmamasının ve buna dayanak oluşturan vergi idaresi işlemlerinin iptalinin istendiği anlaşılmıştır.
Kamu alacaklarının tahsil yöntemini ve buna karşı izlenecek itiraz ve diğer yargısal başvuruları düzenleyen 6183 sayılı Yasa, tahsil aşamasıda dahil olmak üzere gerekli işlemlerin yürütülmesi görevini alacaklı kamu idaresi olan tahsil dairesine vermiş, borçluların hukuki durumlarını etkileyen kimi işlemlerin yapılmasını anılan dairenin bağlı olduğu yönetsel birim yöneticisinin iznine bağlamıştır. Tüm bu işlemlerin yönetsel işlemler olduğu ve idari yargı yerlerinde dava konusu yapılabileceğinde kuşku bulunmamaktadır. Ancak, 6183 sayılı Kanun, borcu karşılamak üzere haczolunan taşınmazların satışına ve elde edilecek satış bedeliyle borcun karşılanmasına karar verilen hallerde, sadece ihalenin feshi dileğiyle açılacak davaların, mülkiyetle ilişkisini de gözönüne alarak adli yargı yerinde görülüp çözümlenmesini özel biçimde kurala bağlamıştır. Bu nedenle, ihalenin feshinden önceki evrede tahsil dairesinin yürüttüğü işlemlerin ve dolayısıyla verilen satış kararının hukuka uygunluğunun, özel görev ayırımı bir yana bırakıldığında, vergi
mahkemeleri tarafından denetlenmesi gerekmektedir.
Satış işleminden önceki evrede hukuka aykırılıklar bulunduğu iddiasıyla ihale yapılmadan önce ihalenin durdurulması ve buna dayanak olan işlemlerin iptali dileğiyle açılan bu davada vergi mahkemesinin, satış kararının uygulanması anlamını taşıyan ihaleden önceki yönetsel işlemleri incelemesi gerekmektedir.
Dava dosyasındaki belgelerden, Mahkemece, borçlu … Kollektif Şirketinin paydaşı olan murisin ölümünden sonra hangi ortaklar ve koşullarla faaliyetini sürdürdüğü, tasfiye edilip edilmediği, hacze konu borcun ne kadarının miras şirketiyle ilgili bulunduğu, miras şirketini
temsil amacıyla Medeni Kanun hükümlerine göre temsilci atanıp atanmadığı, taşınmazın hangi tarihteki ve kimin yaptığı bildirim üzerine teminat kabul edildiği, miras şirketinin ve paydaşların mal bildiriminde bulunmaya çağrılıp çağrılmadığı, terekenin taksimi konusunda yargısal bir başvuru yapılıp yapılmadığı noktalarında herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın karar verildiği ve kararda satış işleminin iptaline hükmolunduğu görülmektedir.
Hükümle varılan bu sonuç, yeterince belirgin olmadığı gibi kararı temyiz yoluyla inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin bozma kararında da bu husus vurgulanarak hükmün; 6183 sayılı Kanunun 99.maddesi ile icra tetkik merciine verilen görev kapsamında olup olmadığı anılan kural doğrultusunda yapılacak incelemeden sonra karara bağlanmak üzere bozulması kararlaştırılmıştır.
Haczolunan taşınmazın satılarak paraya çevrilmesi hakkındaki satış kararı ve buna yönelik işlemlerle, taşınmazın ihale usulüyle satışı farklı hukuksal sonuçlar doğurduğundan Vergi Mahkemesi tarafından, ihale öncesindeki yönetsel işlemler incelenerek karar verilmesi gerekirken, yukarıdaki yazılı noktalarda inceleme yapılmaksızın ve bozma kararından sonra hukuksal neden gösterilmeksizin ilk kararda ısrar edilmesine karar verilmesinde de yasaya uygunluk görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin kabulüne Vergi Mahkemesi ısrar kararının bu kararda yazılı hukuksal noktalar incelendikten sonra yeni bir karar verilmek üzere bozulmasına karar verildi.