Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1988/92 E. 1989/9 K. 10.02.1989 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1988/92 E.  ,  1989/9 K.
Daire : VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Karar Yılı : 1989
Karar No : 9
Esas Yılı : 1988
Esas No : 92
Karar Tarihi : 10/02/989

VERGİ USUL KANUNUNUN DÜZELTME İLE İLGİLİ HÜKÜMLERİ, YANSITILMAYAN VERGİLERDE UYGULANABİLECEĞİNDEN, VERGİ MAHKEMESİNCE DAVANIN YÜKÜMLÜNÜN DEFTER VE BELGELERİ ÜZERİNDE ANILAN VERGİNİN YANSITILIP YANSITILMADIĞI YÖNÜNDEN İNCELEME YAPILDIKTAN SONRA KARARA BAĞLANMASI GEREKECEĞİ HK.

Uyuşmazlık; 20.4.1984 gün 18378 sayılı Resmi Gazetede yayımlanıp yürürlüğe giren 84/7928 sayılı Kararname ile yuvarlak ağaçların istihsal vergisinden muaf tutulması nedeniyle 20.4.1984 den sonra … Orman İşletmesince imal ve teslim dolayısıyla tahsil edilerek vergi dairesine yatırılan istihsal vergisinin düzeltme yoluyla yükümlüye iadesinden sonra yanlışlıkla iade edildiği anlaşılan istihsal vergisinin geri istenmesi üzerine vergilendirme ve ödeme yapıldıktan sonra haksız iade nedeniyle yeniden mükellef olmayan kişi adına tarhiyat yoluna gidilemeyeceği ve bu alacağın ihbarname dışında alınması icabedeceği gerekçesiyle terkin eden Vergi Mahkemesi kararını; öncelikle ödenmiş bulunan vergilerin yükümlünün defter ve belgelerin incelenmesi suretiyle imalata yansıtılıp yansıtılmadığı hususu araştırılmak suretiyle varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozan Danıştay Yedinci Dairesinin kararı üzerine ilk kararında ısrar eden Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteminden ibarettir.
6802 sayılı Gider Verhileri Kanununun mevzu, şumul, vergiyi doğuran olay, nispet başlıklı 1.maddesinde; bu Kanuna bağlı I,II,III numaralı tablolarda yazılı maddelerden Türkiye’de istihsal ve imal olunanların müstahsil ve amilleri tarafından teslim ve kendi imalatlarında sarf edilmesinin bu tablolarda gösterilen nisbet ve hadlerle istihsal vergisinde mükellef başlıklı 13.maddesinde “Bu Kanunun mevzuuna giren maddelerden dahilde istihsal olunanların vergisini bunların müstahsilleri öder.” denilmek suretiyle vergi yükümlüsü tanımlandıktan sonra 14.maddenin (g) bendinde matrahın satış bedeli olduğu açıklanarak, satış bedeli tabirinin teslim edilen maddeler karşılığında her ne adla olursa olsun müşteriden alınan veya müşterinin borçlandığı para veya diğer değerlerin toplamını ifade ettiği belirtilmiştir.
Yukarıya alınan madde hükümlerinden anlaşılacağı gibi dahilde alınan istihsal vergisi yansıtmalı bir vergidir. Vergi yükümlüsü müstahsil ise de, verginin yansıtılabilirlik özelliği nedeniyle vergi yükü vergiye tabi mamulü imal ve teslim eden müstahsil üzerinde değil, bu ürünleri satın alanlar üzerinde kalmaktadır.
Öte yandan, Vergi Usul Kanununun vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin hükümleri ile yükümlüler tarafından fuzulen ödenen vergilerin iadesi bir başka deyimle vergilendirmeye ilişkin hatalı uygulamalar nedeniyle yükümlülerin mal varlığında meydana gelen azalmaların giderilmesi öngörülmüştür.
Aksi halde bu vergilerin geri verilmesi suretiyle yükümlüye haksız bir kazanç sağlama sonucunu doğuracak bir uygulamanın Vergi Usul Kanununun vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin hükümleriyle öngörülen amaca ters düşeceği ortadadır.
Açıklanan duruma nazaran, üretilen bir malın teslimi sırasında alıcılara yansıtılan vergileri satın alanın mal varlığında geçici yada daimi bir azalmaya sebebiyet vermekte ise, yani satın alan kimse tarafından bir başka şahsa satılmaksızın tüketime tabi tutulmuyorsa malların teslimi sırasında ödenmiş bulunan vergilerin satın alan kimse üzerinde kalacağı tabiidir. Bu gibi hallerde satın alan kimse tarafından ödenmiş bulunan vergilerin kanuni dayanağının olmadığı hususu saptanabiliyorsa bu ödemeler dolayısıyla ilgilinin mal varlığında Kanuna aykırı şekilde bir azalmanın başka bir ifadeyle hatalı bir vergilendirmenin mevcudiyetinden söz etmek mümkün olabilecektir.
Yukarıdaki bölümde değinildiği üzere Vergi Usul Kanununun vergilendirme hatalarının düzeltilmesine ilişkin hükümleri yansıtılamayan bu kabil vergilerin düzeltme yolu ile iadesine müsait bulunması karşısında olayda ödenmiş vergilerin imalata yansıtılıp yansıtılmadığı hususunun yükümlünün defter ve belgelerin incelenmesi suretiyle varılacak sonuca göre Karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının bozulmasına karar verildi.

KARŞI OY:
Dosyanın incelenmesinden, 20.4.1984 günlü Resmi Gazetede yayınlanan 84/7928 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla istihsal vergisinden muaf tutulmuş olmasına rağmen, Devlet Orman İşletmesi tarafından davacıya 11.5.1984 ve 14.5.1984 gününde satışı yapılan tomruklar nedeniyle Orman İdaresine tahsil edilip … Vergi Dairesi Müdürlüğüne yatırılan istihsal vergisinin, düzeltme yoluyla Orman İdaresine red ve iade edildiği, Orman İdaresi tarafından söz konusu meblağın, tomruk alıcısı davacı yükümlüye intikal ettirilidiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığa ko-
nu olan tarhiyat Orman İşletmesine red ve iade edilen vergilerin Kanuna aykırılığından söz edilerek, davacıdan, tahsili için düzenlenen ihbarname ile 2.1.1985 gününde davacıya duyurulmuştur.
Tahsil edilen bir verginin, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 120.maddesi uyarınca mükellefe red ve iadesoindeki hata ancak, söz konusu verginin mükelleften aranması ve tahsili suretiyle düzeltilebilir. Mükellefe iade edilen verginin, mükellefçe daha önce ondan tahsil edildiği için tomruk alıcısına intikal ettirilmiş olması, idareye doğrudan alıcıyı takip yetkisini verdiği kabul edilemez. Kaldı ki İdare yönünden önemli olan, vergilendirmede Vergi Usul Kanununun 117 ve 118.maddesinde tarifi yapılan vergi hatalarının bulunup bulunmadığı konusudur. Verginin tahsili sırasında yuvarlak ağaçların tesliminin istihsal vergisinden muaf bulunduğu konusunda kuşku ve uyuşmazlık yoktur. Kanunda, vergilendirme hatalarının düzeltilmesi yönünden intikali vergilerle diğerleri arasında bir fark gözetilmediğinden, vergiye tabi tutulmayacak olan bir işlemden alınan verginin başkalarına intikal ettirilebilir olması verginin red ve iadesini engelleyemez. Red ve iade edilen verginin müstahsile intikal ettirilip ettirilmediğinin de İdareyi ilgilendirir bir yönü yoktur. Ödenen verginin başkasına intikal ettirilmesi olanağı, İdarenin Kanuna aykırı olarak tahsil ettiği vergiye Kanunilik kazandıramaz. Uyuşmazlıkta düzeltme yoluyla mükellefe red ve iade edilmiş olan vergi, esas hak sahibine intikal ettirilmemişse, bunun mükellefin haksız iktisabını teşkil ettiği kabul edilse bile, bu haksız kazanç İdareden değil esas hak sahibinden sağlanmıştır. Bu konudaki iddia usulüne uygun biçimde ancak onun tarafından davacıya karşı ileri sürülebilir.
Bu nedenlerle, davacı kurumun önce vergi olarak ödeyip sonra tahsil ettiği meblağı imalata, dolayısıyla müşterilerine intikal ettirip ettirmediğini araştırmaya gerek bulunmadığından ve mahkemenin ısrar kararı kanuna ve usule uygun bulunduğundan temyiz isteminin reddi gerektiği
görüşüyle karara karşıyız.

KARŞI OY:
Vergi Usul Kanununun 120.maddesinde; vergi hatalarının düzeltme fişine dayanılarak düzeltileceği, fazla verginin mükellefe reddolunacağı, bu hususun mükellefe tebliğ edileceği, mükellef parasını almak için bir yıl içinde başvurmazsa hakkının sakıt olacağı hükme bağlanmak suretiyle, düzeltmenin nasıl ve kime yapılacağı açıklıkla belirtilmiştir. Bu madde uyarınca, hatalı vergi ancak mükellefe iade edilebilir. Genel anlamda mükellef, Vergi Usul Kanununun 8.maddesinde tanımlandığı gibi, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüp eden gerçek veya tüzel kişidir. Olayımızdaki mükellef de, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 13.maddesi uyarınca, dahilde istihsal olunan maddenin müstahsili yani … Devlet Orman İşletmesi Müdürlüğüdür. İntikali vergilerde, vergi yükü başka kişilere yansıtılsa dahi, vergi hatasının düzeltilmesi için, yasayla belirlenen mükellef dışında vergiyi yükleme olayının araştırılmasına gerek yoktur. Çünkü, yasada böyle bir düzenle me mevcut değildir. Vergi yükü üzerinde kalan veya kalması hatalı vergi ancak, yasa karşısında mükellef olan kişilerle iade edilebilir.
Bu nedenle, Gider Vergileri Kanununa göre mükellef olmayan davacının vergi yükünü intikal ettirip ettirmediğinin araştırılması gerekçesiyle verilen bozma kararına katılmıyorum.

KARŞI OY:
6892 sayılı Kanunun 1. ve 13.maddelerine göre, kanuna bağlı, I,II,III numaralı tablolarda yazılı olup, dahilde istihsal olunan maddelerin vergisi, bunların müstahsil veya milleri tarafından teslimi veya kendi imalatlarında sarf edilmesi halinde ödenecektir.
Bu durumda, müstahsil olan Devlet Orman İşletmesi Müdürlüğünce, istihsal olunan mamulün teslimi anında ödenen verginin mükellefi bu müdürlük olmakta, mahkemenin bu konudaki tesbiti yerinde bulunmaktadır.
Vergi dairesi, tereddüt edilmeyen açık vergi hatalarını re’sen düzeltebilir. Düzeltme fişine dayanarak da mükellef zannı ile mükellef olmayan kimseye iade ettiği vergiyi isteyebilir. “Geri alma” işleminin ihbarname şeklinde düzenlenmesi bu işlemi sakatlayamaz.
Bu nedenle, mükellef zannı ile başkasına iade edilen verginin vergi dairesince geri istenmesi hakkındaki işleme karşı açılan davanın Vergi Usul Kanununun 121.maddesine, 2577 sayılı Kanunun 2.maddesine göre incelenmesi gerekir.