Danıştay Kararı Vergi Dava Daireleri Kurulu 1986/19 E. 1986/28 K. 26.12.1986 T.

Vergi Dava Daireleri Kurulu         1986/19 E.  ,  1986/28 K.
Daire : VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Karar Yılı : 1986
Karar No : 28
Esas Yılı : 1986
Esas No : 19
Karar Tarihi : 26/12/986

VADELİ SATIŞLAR NEDENİYLE ELDE EDİLEN VADE FARKLARININ, SATIŞ BEDELİNİN BİR UNSURU OLDUĞUNDAN İSTİHSAL VERGİSİ MATRAHINA EKLENEREK VERGİLENDİRİLMESİNİN YASA GEREĞİ OLDUĞU, ANCAK, VADELİ SATIŞLAR NEDENİYLE BÖYLE BİR FARKIN BORÇLANILDIĞI HUSUSUNUN AÇIK OLARAK TESPİTİNİN ZORUNLU BULUNDUĞU HK.

Uyuşmazlık, Kredili satışlarına uyguladıkları vade farklarının istihsal vergisi matrahına dahil edilmediği nedeniyle Şubat 1984 dönemine ilişkin olarak müvekkili şirket adına salınan kusur cezalı istihsal vergisini; önceden tahakkuk ettirilen vade farklarının, sonradan iptal edilerek muhasebeleştirilmesi suretiyle tahsilinden vaz geçilmesinin vergiyi doğuran olayı ortadan kaldırmayacağı gerekçesiyle tasdik eden … Vergi Mahkemesi kararını; bozan Danıştay Yedinci Dairesi kararına uymayarak ilk kararında ısrar eden Vergi Mahkemesi kararının; bozulması isteminden ibarettir.
6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 14.maddesinin (g) fıkrasında istihsal vergisi matrahının satış bedeli olduğu ve satış bedeli tabirinin, teslim edilen maddeler karşılığında her ne adla olursa olsun müşteriden alınan ve müşterinin borçlandığı para veya diğer değerlerin toplamını ifade edeceği belirtildiğine göre, vadeli satışlar nedeniyle elde edilen vade farklarının, satış bedelinin bir unsuru olması nedeniyle istihsal vergisi matrahına ilave edilerek vergilendirilmesi yasa gereğidir.
Ancak; dava konusu olayda, yükümlü şirkete herhangi bir vade farkı ödenmediği ve yükümlü şirketinde ihtilaflı dönemlere ilişkin olarak tahakkuk ettirildiği vade farklarını dekont ile iptal ederek muhasebeleştirdiği dosyanın incelenmesinden anlaşılmaktadır.
Bu durumda ortada vergiye tabi tutulacak herhangi bir matrah farkı bulunmamaktadır. Diğer taraftan Yedinci Daire kararı yasalara uygun görüldüğünden önceden tahakkuk ettirilen vade farklarının, sonradan iptal edilerek tahsilinden vazgeçilmiş olmasının vergiyi doğuran olayı ortadan kaldırmayacağından bahisle verilen mahkeme kararında isabet yoktur.
Açıklanan bu nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının bozulmasına karar verildi.

KARŞI OY:
Dosyada mevcut vergi inceleme raporunun tetkikinden; yükümlü Şirketin 1984 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs ayları … Konsantresi üretimi ve satışlarının istihsal vergisi yönünden incelenmesine 14.6.1984 tarihinde başlanılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Bu nedenle; yükümlü şirket ile yıllardan beri ticari ilişkisi mevcut olan müşterisi …- … A.Ş.ti arasında, vergi incelemesine başlanıldıktan sonra yapılan yazışmalara dayanılarak, daha önceden tahakkuk ettirilmiş bulunan vade farklarının tahsilinden vazgeçilmiş olduğunun kabulü ile ikmal tarhiyatın tasdikine dair verilen mahkeme kararının bozulmasına ilişkin karara katılmıyorum.