Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2023/544 E. 2023/877 K. 27.04.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2023/544 E.  ,  2023/877 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2023/544
Karar No : 2023/877

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 17/01/2023 tarih ve E:2021/10305, K:2023/159 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacıya ait Konya İli, Cihanbeyli İlçesi, …Mahallesi, …ada, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan 1/50.000 ölçekli Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planında yapılan plan hükmü revizyonuna ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 01/12/2016 tarih ve 1109 sayılı oluru ile aynı planda yapılan plan hükmü değişikliğine ilişkin 25/10/2017 tarih ve 12631 sayılı olurun rekreasyon alanlarında yapılaşma imkan ve koşullarının düzenlendiği plan hükümlerine ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 17/01/2023 tarih ve E:2021/10305, K:2023/159 sayılı kararıyla;
3194 sayılı İmar Kanununun 8. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7 ve 11. maddelerine yer verilerek,
İmar mevzuatı uyarınca, kapsadığı bölgedeki yapılaşma biçimi ile koşullarını ve arazinin fiziksel kullanımını belirleyen imar planları olduğuna göre planda getirilen yapılaşma koşullarının esas alınması suretiyle taşınmazın imar planındaki durumunu gösteren imar durumu belgesinin düzenlenmesi ve imar planına uygun olarak düzenlenmiş olan imar durum belgesi esas alınarak da yapı ruhsatının verilmesi gerektiği, bu ifadede imar planından kastedilenin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı olduğu göz önünde bulundurulduğunda, yapı ruhsatının ancak alana ilişkin hazırlanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planına göre hazırlanan imar durum belgesine göre düzenlenebileceğinin açık olduğu,
Dosyanın incelenmesinden; 12/07/2021 tarihli dilekçe ile Konya ili, Cihanbeyli ilçesi, …Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazda tarımsal amaçlı yapı yapılmasında bir engel olup olmadığı ile ilgili Konya İl Tarım Müdürlüğüne yazı yazılması ve tarımsal amaçlı yapacağı çiftliğe (hayvan barınağı) yapı ruhsatı verilmesi istemiyle davacı tarafından Cihanbeyli Belediye Başkanlığına yapılan başvuru üzerine Cihanbeyli Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün …tarih ve E-… sayılı işlemi ile söz konusu taşınmazın dava konusu 1/50.000 ölçekli çevre düzeni planında bölgesel rekreasyon alanında, 1/25000 ölçekli nazım imar planında ise rekreasyon alanında kaldığı, alana ilişkin halihazırda onaylanmış alt ölçekli imar planlarının bulunmadığı, taşınmaz üzerinde yapılması planlanan “çiftlik” ile ilgili olarak 2.6.3.1. no’lu “Mevsimlik Kırsal Kullanım Alanları” başlıklı plan hükümleri ve 2872 sayılı Çevre Kanunu ve tüm meri mevzuatta belirtilen hüküm ve esaslara uygun olacak şekilde, ilgili kurum görüşlerinin alınmasıyla rekreasyon alanı içerisinde 50 m²’yi geçmeyecek şekilde tek katlı yapı yapılabileceğinin bildirilmesi üzerine 24/08/2021 tarihinde …İdare Mahkemesinin E:…sayılı dosyasının kayıtlarına giren dilekçe ile 1/50.000 ölçekli Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planının revizyonunun onaylanmasına yönelik Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 01/12/2016 tarih ve 1109 sayılı oluru ile bu plan üzerinde değişiklik yapılmasına ilişkin 25/10/2017 tarih ve 12631 sayılı işlemin rekreasyon alanlarında yapılaşma koşullarını düzenleyen plan hükmü yönünden iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı, anılan Mahkemenin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla davanın yetki yönünden reddine ve dosyanın …İdare Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla da davanın görev yönünden reddine ve dosyanın Danıştay’a gönderilmesine karar verildiğinin anlaşıldığı,
Uyuşmazlıkta, dava konusu Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 01/12/2016 tarih ve 1109 sayılı oluru ile onaylanan 1/50.000 ölçekli Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planı revizyonunun 05/02/2016 – 07/03/2016 tarihleri arasında, 25/10/2017 tarih ve 12631 sayılı oluru ile bu plan üzerinde yapılan değişikliğin ise 31/10/2017 – 01/12/2017 tarihleri arasında askıya çıkarıldığı, davalı idarenin savunma dilekçesinden ve ara kararlarına verdiği cevaplardan davacı tarafından dava konusu imar planlarına karşı askı tarihleri içerisinde veya askı süresi geçtikten sonrasında itiraz edilmediği, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı bulunmayan uyuşmazlığa konu alanı kapsayan dava konusu 1/50.000 ölçekli çevre düzeni planı hükümleri uygulanarak taşınmaza yapı ruhsatı verilmesi istemiyle Cihanbeyli Belediye Başkanlığına yapılan başvuruya verilen ve davaya konu imar planın uygulama işlemi niteliğinde bulunmadığı açık olan cevap üzerine bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı,
Bu durumda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 01/12/2016 tarih ve 1109 sayılı oluru ile onaylanan 1/50.000 ölçekli Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planı revizyonuna ve 25/10/2017 tarih ve 12631 sayılı oluru ile onaylanan plan değişikliğine karşı son askı tarihinden itibaren 60 gün içinde dava açılması gerekirken, bu süreler geçirilerek dava konusu planların uygulama işlemi niteliğinde olmayan taşınmaza yapı ruhsat verilmesi istemiyle yapılan başvuruya verilen cevap üzerine …İdare Mahkemesi kayıtlarına 24/08/2021 tarihinde giren dilekçe ile açılan davanın süre aşımı nedeniyle incelenme olanağının bulunmadığı sonucuna ulaşıldığı,
gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, uyuşmazlık konusu taşınmaza yapı ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan başvuruya verilen ret cevabının dava konusu 1/50.000 ölçekli çevre düzeni planı revizyonu ve 1/50.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliğinin uygulama işlemi niteliğinde olduğu, plan revizyonu ve plan değişikliğinin rekreasyon alanlarında yapılaşma koşullarını düzenleyen bölümündeki 50 m2’lik yapılaşma sınırı öngören hükümlerinin mülkiyet hakkını doğrudan ihlal ettiği ve maksat unsuru bakımından hukuka aykırı olduğu, 3194 sayılı İmar Kanununun 8. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kesinleşen imar planları veya parselasyon planlarına karşı kesinleşme tarihinden itibaren her halde beş yıl içinde dava açılabileceği, planın kesinleşmesinden itibaren 5 yıllık süre içerisinde dava açılabilmesi için askı süresi içinde plana itiraz etme şartının aranmadığı, anılan Kanun maddesinde öngörülen 5 yıllık süre içerisinde açılan davada süre aşımı bulunmadığı ve plan revizyonu ile çevre plan değişikliğine karşı askı süresi içerisinde itirazda bulunulmadığından bakılan davanın incelenemeyeceği yönündeki görüşe katılmanın mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 01/12/2016 tarih ve 1109 sayılı oluru ile 1/50.000 ölçekli Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planında yapılan plan hükmü revizyonu, 25/10/2017 tarih ve 12631 sayılı oluru ile de aynı planda yapılan plan hükmü değişikliği onaylanmıştır.
Bu plan revizyonu ve plan değişikliklerinin her ikisinde de,
“5.6. Bölgesel Rekreasyon Alanı:
Ekolojik tarım faaliyetlerinin de içinde yer aldığı bu alanlarda, ekolojik turizm, doğa yürüyüşü vb. faaliyetler yapılabilir. Bu alanlar içinde kalan vadi alanında tahribat, kirlilik yaratacak hiçbir faaliyet yapılamaz. Bu alanda yer alan mevcut balık çiftlikleri ve bunlar ile ilgili mevcut ticari işletmeler dışında ilave işletme açılamaz. Bu yerleşimlere ilişkin yapılaşma koşulları alanın topoğrafik yapısına, jeolojik, jeomorfolojik ve hidrojeolojik özelliklerini dikkate alarak alt ölçekte yapılacak olan bölgesel rekreasyon alanı planıyla belirlenecektir. Alt ölçekli imar planları onaylanana kadar 5.11.1. maddesinde belirtilen yapılaşma koşullarına uyulur.” şeklindeki bir plan hükmüne ve
“5.11. Tarım alanları:
5.11.1. Mevsimlik kırsal kullanım alanları
Bu alanlar sürekli yerleşim ve yaşam faaliyetlerinin bulunmadığı kırsal özelliği devam eden alanlardır. Bu alanlarda, özel mülkiyete konu parsellerde gıda tarım ve hayvancılık il müdürlüğü ve muhtarlık izniyle tarımsal amaçlı, taban (bina) alanı 50 m2’yi geçmeyecek tek katlı yapı yapılabilir.
Bu alanlardaki kamu arazileri özel ve tüzel mülkiyet adına tescil edilemez.” şeklinde bir plan hükmüne yer verilmiştir.
Davacı,14/07/2021 kayıt tarihli dilekçe ile Cihanbeyli Belediye Başkanlığına başvurarak Konya İli, Cihanbeyli İlçesi, …Mahallesi, … ada, …parsel sayılı taşınmazında Tarım Bakanlığı standartlarına uygun bir hayvan barınağı (çiftlik) yapmak istediğini beyanla Konya İl Tarım Müdürlüğüne yazı yazılarak bahsi geçen taşınmazda tarımsal amaçlı yapı yapılmasında bir sakınca bulunup bulunmadığı sorularak tarafına yapı ruhsatı verilmesini talep etmiştir.
Cihanbeyli Belediye Başkanlığı, …tarih ve …sayılı cevabi yazısıyla taşınmazın 1/50.000 ölçekli Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planında “bölgesel rekreasyon alanı” ve 1/25000 ölçekli nazım imar planında ise “rekreasyon alanı”nda kaldığı, çevre düzeni planının ilgili plan hükümlerinde rekreasyon alanında kalan taşınmazlarda yapılaşma imkan ve koşullarının düzenlendiği, bu kapsamda bu plan hükümleri ve meri mevzuata uygun şekilde ilgili kurum görüşleri alındıktan sonra çevre düzeni planında “rekreasyon alanı”nda kalan davacı taşınmazında 50 m2’yi geçmeyecek tek katlı bir yapı yapılabileceğini davacıya bildirmiştir.
Bunun üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinde, dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve İdare Mahkemelerinde altmış gün olduğu, ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilecekleri hükme bağlanmıştır.
3194 sayılı İmar Kanununun dava konusu plan revizyonu ve plan değişikliğinin onaylandığı tarihte yürürlükte olan şekliyle 5. maddesinde, “Çevre Düzeni Planı; Ülke ve bölge plan kararlarına uygun olarak konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi yerleşme ve arazi kullanılması kararlarını belirleyen plandır.
Nazım İmar Planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır.
Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.” tanımlarına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen Kanun hükümleri uyarınca imar planlarının (bunlara çevre düzeni planı da dahil) uygulamaya konulması ile birlikte uygulama işlemi ile birlikte plana veya doğrudan plana karşı yeniden dava açma imkanının bulunduğu ve bu durumda dava açma süresinin uygulama işleminin süresine tabi olduğunda tartışma bulunmamaktadır.
İmar planları (bunlara çevre düzeni planı da dahil), yargısal içtihatlarla ilanı gereken genel düzenleyici işlem olarak kabul edilmiş olup uygulama işlemi olduğu öne sürülerek işlemin dayanağı imar planının iptalinin istenilmesi halinde, davanın süresi içerisinde açılıp açılmadığının plan yönünden de uygulama işlemi esas alınarak belirlenmesi gerekmektedir.
Yukarıda yer verilen tanımlara göre parselasyon, ifraz, tevhit, kamulaştırma ya da yapı ruhsatı gibi uygulama işlemlerinin kural olarak 1/1000 ölçekli uygulama imar planına istinaden ve bu plana uygun olarak yapılması gerekmektedir. Bununla beraber bazı durumlarda, ölçeği ve mahiyeti gereği normal koşullarda az önce anılan uygulama işlemlerine dayanak teşkil etmesine olanak bulunmayan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve hatta 1/50.000 ölçekli çevre düzeni planına istinaden birtakım uygulama işlemlerinin tesis edilmesi mümkündür. Bu tür özellikli durumlarda, uygulama işlemi ile birlikte bu işleme dayanak alınan nazım imar planı ya da çevre düzeni planının da iptali istemiyle dava açılamayacağının kabulü halinde, kişilerin mülkiyet hakkını ilgilendiren uygulama işlemi üzerinde de etkili bir yargısal denetim yapılmasının mümkün olmayacağı açıktır.
Dosyanın incelenmesinden; uyuşmazlık konusu taşınmazın yürürlükteki 1/50.000 Tuz Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planında “rekreasyon alanı” kullanımında kaldığı ve bu taşınmaza yapı ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan başvurunun da çevre düzeni planının rekreasyon alanlarında yapılaşma imkan ve koşullarının düzenlendiği plan hükümleri gerekçe gösterilerek reddedildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, taşınmaza yapı ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine dair işlemin genel düzenleyici işlem niteliğindeki çevre düzeni planında yer alan plan hükümlerinin uygulama işlemi niteliğinde olduğu göz önünde bulundurulduğunda, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinin 4. fıkrası uyarınca bu iki işlemin birlikte dava konusu edilebileceği sonucuna ulaşıldığından uygulama işlemi yönünden 60 günlük dava açma süresi içerisinde açılan davada iptali istemine konu çevre düzeni imar planı revizyonu ve çevre düzeni planı değişikliği yönünden de süre aşımı bulunmamaktadır.
Bu itibarla, davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki Daire kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin 17/01/2023 tarih ve E:2021/10305, K:2023/159 sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4.Kesin olarak, 27/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.